Popüler Konu Verimli Rutin

Ay şimdi erkek mi kız mı konuşmalarından sonra aklıma geldi. Kızım 6 aylık falan, ikeaya gitmiştik. Kasada bir kadın yanıma geldi. "Erkek mi diye sordu." "Hayır, kız" dedim. "Neyse üzülme inşallah bi dahaki sefere erkek olur"dedi:silah:


Bunu yaşayan tek siz değilsiniz emin olun :KK47: ahhh güzel yurdumun güzel insanları :ukala:
 
Bir keresinde kızımın üstünde baya çiçekli pembe bir tulum var. Adamın biri "Erkek mi" diye sordu. Ben de "Görmüyor musun üstü pembe" dedim. "Yeni nesil annelerin sağı solu belli olmuyor, abuk sabuk giydiriyorsunuz bebeleri" dedi:KK57:
Ay çok güldüm iyi mi:KK48:
 
İkinci Çocukta Yapmayacağım Satın Alımlar
İlk çocuğum olacağı zaman herşey gözüme olmazsa olmaz gibi gözüküyordu. Dünyanın gereksiz şeyini satın almıştım. Deneyimledikten sonra aslında gerek olmadığını düşündüklerimi paylaşmak istiyorum.
1. Hastane Odası Süslemesi: Özel hastanede doğum yaptım. Hastanenin kendi içinde oda süslemesi yapan bir yer vardı. Şu an rakamı hatırlamıyorum ama oda süslemesine epey bir para vermiştik. Doğumdan sonra hastanede 1 gece kaldım ve ertesi sabah taburcu oldum. Zaten hastaneye de 2-3 kişi geldi. Biz taburcu olurken de süsler odada kaldı:)
2. Doğum Fotoğrafçısı: Doğum fotoğrafçısı tuttuk. Normal doğum olduğu için öncesinde 13 saat kadar sancı çektim ve fotoğrafçı benim o korkunç hallerimi çekmedi tabi:). Doğuö esnasında kızım oksijensiz kaldığı için mosmor çıktı. Doğduğu gibi kızımı yoğun bakıma aldılar. Benim yanıma 2-3 saat sonra gelebildi. Sonuç olarak bizim de telefonla çekebileceğimiz düzeyde birkaç tane fotoğraf ortaya çıktı.
3. Yenidoğan Bezi: Doğumdan önce 3 büyük paket Prima Yenidoğan bezi almıştım. İlk ğaketin sonunda bez küçük gelmeye başladı ve diğer 2 paket elimizde patladı. Ucuz birşey de değil yani.
4. Yenidoğan Tulumları: Bir sürü yeni doğan tulumu almıştım. Etiketlerinde 0-3 ay yazıyordu ancak yine 1 ayın sonunda, o tulumların hiç biri olmadı. Patiksiz altlar çok daha mantıklı.
5. Saç Bantları ve Ayakkabılar: Kızım olacak diye süslü saç bantları ve minnacık ayakkabılar almıştım. Batlar bir süre sonra kafasını sıktığı için çocuğu rahatsız etti. Ayakkabılar da sürekli ayağından düşüyordu. Son derece gereksiz eşyalar.

Canım tıp okuyan bi tanıdığım saç bantlarının çocukların beyin gelişimini olumsuz etkilediğini söyledi.çok üzülüyorum bebekleri öyle görünce demişti.bende en küçüğe hiç kullanmadım bu yüzden.zaten bebeklerde hiç hoşlanmıyor bu aksesuardan...
 
Ay şimdi erkek mi kız mı konuşmalarından sonra aklıma geldi. Kızım 6 aylık falan, ikeaya gitmiştik. Kasada bir kadın yanıma geldi. "Erkek mi diye sordu." "Hayır, kız" dedim. "Neyse üzülme inşallah bi dahaki sefere erkek olur"dedi:silah:

Benim 3 kızı görse ne der acaba:))
Gerçi bu kulaklar neler duydu.cahiliye dönemi aynen devam ediyor.diri diri toprağa gömmeselerde bu millet yüreğine gömmüş kız çocuklarını...
 
Selamlar,
Bu sabah kahvaltı için evin yakınlarındaki bir simitçiye gittik. Bu hayatta en sevdiğim kokulardan biri simit kokusu. Her seferinde koklaya koklaya yerim simiti ve eşim de her seferinde güler bana:olamaz:
Oyuncu annenin oyun takviminde ilk oyun, bir pipeti kesip, ipe dizerek kolye yapmaktı. Simitçiden mor bir pipet aldık. Eve gelince kestim, kızım da ipe dizdi, taktı boynuna. Evde geziyor şimdi kolyesiyle:KK54: İnşallah takvimdeki bütün oyunları oynamak nasip olur.

Dün maaşımı aldım. Bir maaş da ikramiye aldım. İkramiyeyi direkt dolara çevirip hesaba attım. Toplam 2 maaş birikimim oldu. Temmuz'a kadar 2 maaş daha biriktirmem gerekiyor. Doğum izninden kaynaklı olarak maaş alamamak, inşallah yaşayacağımız son maddi sıkıntı olur.

Önümüzdeli hafta kızımın kreşinin yeni açılan kolejinin tanıtım toplantısı var. Oraya katılacağız. Şubat itibariye okul kararını vermemiz gerekiyor. Yeni eklenen kriterlerden biri de iki çocuğumu da aynı okula göndermeyi başarabilmek olacak. Dolayısıyla senelik ödenecek paranın 2 katını bütçemizin kaldırıp kaldırmayacağını da değerlendirmemiz gerekecek.

eelcdaaa oyun takviminin bi yaş aralığı var mı?18 aylık çocuğum için de fikirler var mıdır?
tavsiye eder misin?
genelde pinterestten bakıp farklı materyallerden bir şeyler yapıp oynuyoruz böyle bir takvim de güzel fikir olabilir diye düşündüm.
 
Canım tıp okuyan bi tanıdığım saç bantlarının çocukların beyin gelişimini olumsuz etkilediğini söyledi.çok üzülüyorum bebekleri öyle görünce demişti.bende en küçüğe hiç kullanmadım bu yüzden.zaten bebeklerde hiç hoşlanmıyor bu aksesuardan...
Ben bir iki kez taktım. Hem kafasını terletti hem de iz bıraktı. Öyle olunca takmadım bir daha.
 
Benim 3 kızı görse ne der acaba:))
Gerçi bu kulaklar neler duydu.cahiliye dönemi aynen devam ediyor.diri diri toprağa gömmeselerde bu millet yüreğine gömmüş kız çocuklarını...
Biz de eşimle kız olsun çok istemiştik. Hele eşimin aklı çıkıyordu erkek olur da benim çocukluğuma benzer diye:KK48:
 
eelcdaaa oyun takviminin bi yaş aralığı var mı?18 aylık çocuğum için de fikirler var mıdır?
tavsiye eder misin?
genelde pinterestten bakıp farklı materyallerden bir şeyler yapıp oynuyoruz böyle bir takvim de güzel fikir olabilir diye düşündüm.
Üzerinde yaş aralığı yazmıyor ancak sanki 3 yaştan itibaren gibi geldi bana. Daha önceden oyuncu annenin daha küçükler için oyun önerilerini paylaşmıştım ama sayfayı bulamadım. Tekrar ekliyorum.

Benim bir küçük bebeğim olsaydı;
Ona her gün masaj yapardım, ten teması kurar ve güzel sözler söylerdim. Renkli, eline sığacak kadar ama ağzına atamayacağı kadar toplardan alırdım. Bir karton kutunun üzerine delikler açar, o deliklere topları tutup sokmasını sağlardım. Bir duvardan diğerine bant çeker, bebeğimin bantın yapışkan tarafına topları yapıştırmasını izlerdim. Islanmasından korkmazdım. Önüne bir leğen su koyar, şıp şıp oynatırdım. Oyuncaklarını suyun içine atmasını, yüzüne su sıçramasını, elleriyle suya vurmasını, suyun içinden oyuncaklar yakalamasını izlerdim. Bir çorabın ucuna çan gibi, zil gibi ses çıkartan bir şeyler dikerdim. Bebeğim yatıp da ayaklarını havaya kaldırıp tepiştiğinde çıkan seslere şaşırmasını izlerdim. Odanın güneş vuran yerine, parlak kağıtlar koyardım. Hani böyle güneş vurunca parlayan ve renk değiştiren kağıtlardan. Birlikte bu görsel şöleni izlerdik. Farklı dokulardaki kumaşlardan bir kumaş kartelası yapardım. Kadife, fitilli, saten, ipek, keten kumaş… Bu kumaşlara dokunmasını sağlardım. Hışır hışır ses çıkartan poşetleri eline vermek tehlikeli olacağından, bu poşetleri kumaşların ya da çorabın içine koyar, ağzını diker ve kendi doku oyuncaklarını yapardım. Bir başka çorabın içine nohut, bir başkasının içine pirinç doldurup diker ve çeşitlendirirdim. Buzdan korkmazdım. Eline buz küpleri verip, soğuğu hissetmesini sağlardım. Hele oyun hamurundan hiç korkmazdım. Zararlı olabilir diye kaygım varsa, evde kendim yapardım oyun hamurunu. Masanın etrafından rengarenk kurdelalar sarkıtıp masanın altında oynatır, rengarenk kurdelaları yakalayıp bırakmasını izlerdim. Yere bir battineye serer, battaniyenin altına da üzerine basınca ses çıkartan oyuncaklardan koyardım. Birlikte emekler, sesleri bulunca birlikte şaşırırdık. Bir kumaşın üzerine bir sürü fermuar diker, o fermuarları açıp kapatmasını öğretirdim. Onu bir kutunun, bir leğenin içine oturtup evin içinde gezdirirdim. Her gün mutlaka sokağa çıkartır hava aldırırdım, kışın bile…
Ne kadar çok şey görse, ne kadar farklı tat tatsa, ne kadar farklı nesneye dokunsa, ne kadar farklı müzik işitse kardır diye düşünürdüm.
 
Bunu yaşayan tek siz değilsiniz emin olun :KK47: ahhh güzel yurdumun güzel insanları :ukala:
Geçen yıl tatildeyken, kızımla kumsalda yürüyoruz. 3 yaşında o zaman. Kadının biri " Ay yavrum yazık çok zayıf. Yemiyor mu" dedi. Kızımın kilosu da gayet normal bu arada. Benim de tepem attı. "Ben aç bırakıyorum, yedirmiyorum" dedim ve yürüdüm gittim. Hey Allahım yaaa:KK11:
 
Bebek Beşiği ve Bebek Odası Meselesi
Hamileyken okuduğum pedogoji kitaplarında bebeğin yatağını 4. ayda ayırın diyordu. Öyle olunca biz de eşimle 4 ay yatması için süslü, civinlikli beşiklerden alıp, 500 lira para ödedik.o_O 4 aydan sonra yatırmak için de büyüyen beşikli bir oda takımı aldık. Ona da 5000 lira civarı bir para ödedik. Yok organik boyalı, mdf, stoperli vs.diye.
Sonrasında kızım doğdu, 4 ay süslü beşikte yattı ve 4. ayın bitiminde odasına geçirdim. Ancak eski evimizde çocu odası evin bir ucunda bizim yattığımız odada diğer ucundaydı. Her gece en az 10 kere kalk, o koridoru yürü, bebeği emzir, uyut tekrar dön derken perişan oldum. Tam o sıralarda Adem Güneş'in Güvenli Bağlanma kitabı denk geldi. Al çocuğunu beraber uyu diyordu. Ben de kızımı alıp yanıma yatırdım. Gece uyanmaları 2-3'e düştü. Ben sürekli koridorda dolaşmadan daha düzgün uyku uyuyabildim. Velhasıl çocuğun yatak işlerine 5500 lira para harcadıktan sonra 3 yıl beraber yattık. Kızımın odası hiç kullanılmadı. 3 yul sonra kendi evimiz taşınacağımız zaman odanın kızımın kendi kullanımına hiç de uygun olmadığını fark ettik. Dolabı kendi açıp kapatamıyordu, masa çok yüksek kaldı vs. Sonuç olarak yeni evimize geçerken bebek odasını genç odasına çevirdik. Gelen-giden o odada kalıyor. Biz de kızıma yeni oda yaptık. :kızgın:
Neymiş el kadar bebenin odaya ihtiyacı yokmuş. Yatak ayırma döneminde yani 2,5-3 yaş arası oda kurulması en mantıklısıymış.
 
Üzerinde yaş aralığı yazmıyor ancak sanki 3 yaştan itibaren gibi geldi bana. Daha önceden oyuncu annenin daha küçükler için oyun önerilerini paylaşmıştım ama sayfayı bulamadım. Tekrar ekliyorum.

Benim bir küçük bebeğim olsaydı;
Ona her gün masaj yapardım, ten teması kurar ve güzel sözler söylerdim. Renkli, eline sığacak kadar ama ağzına atamayacağı kadar toplardan alırdım. Bir karton kutunun üzerine delikler açar, o deliklere topları tutup sokmasını sağlardım. Bir duvardan diğerine bant çeker, bebeğimin bantın yapışkan tarafına topları yapıştırmasını izlerdim. Islanmasından korkmazdım. Önüne bir leğen su koyar, şıp şıp oynatırdım. Oyuncaklarını suyun içine atmasını, yüzüne su sıçramasını, elleriyle suya vurmasını, suyun içinden oyuncaklar yakalamasını izlerdim. Bir çorabın ucuna çan gibi, zil gibi ses çıkartan bir şeyler dikerdim. Bebeğim yatıp da ayaklarını havaya kaldırıp tepiştiğinde çıkan seslere şaşırmasını izlerdim. Odanın güneş vuran yerine, parlak kağıtlar koyardım. Hani böyle güneş vurunca parlayan ve renk değiştiren kağıtlardan. Birlikte bu görsel şöleni izlerdik. Farklı dokulardaki kumaşlardan bir kumaş kartelası yapardım. Kadife, fitilli, saten, ipek, keten kumaş… Bu kumaşlara dokunmasını sağlardım. Hışır hışır ses çıkartan poşetleri eline vermek tehlikeli olacağından, bu poşetleri kumaşların ya da çorabın içine koyar, ağzını diker ve kendi doku oyuncaklarını yapardım. Bir başka çorabın içine nohut, bir başkasının içine pirinç doldurup diker ve çeşitlendirirdim. Buzdan korkmazdım. Eline buz küpleri verip, soğuğu hissetmesini sağlardım. Hele oyun hamurundan hiç korkmazdım. Zararlı olabilir diye kaygım varsa, evde kendim yapardım oyun hamurunu. Masanın etrafından rengarenk kurdelalar sarkıtıp masanın altında oynatır, rengarenk kurdelaları yakalayıp bırakmasını izlerdim. Yere bir battineye serer, battaniyenin altına da üzerine basınca ses çıkartan oyuncaklardan koyardım. Birlikte emekler, sesleri bulunca birlikte şaşırırdık. Bir kumaşın üzerine bir sürü fermuar diker, o fermuarları açıp kapatmasını öğretirdim. Onu bir kutunun, bir leğenin içine oturtup evin içinde gezdirirdim. Her gün mutlaka sokağa çıkartır hava aldırırdım, kışın bile…
Ne kadar çok şey görse, ne kadar farklı tat tatsa, ne kadar farklı nesneye dokunsa, ne kadar farklı müzik işitse kardır diye düşünürdüm.


teşekkür ederim arkdaşım..bu yazıyı ekran görüntüsü almıştım..yazılanların hemen hemen hepsini buyazıyı görmeden yapmaya çalışmış bir çoğunu yavrumla yapmıştık.. :)
rahat bir anneyim çevremin söylediğine göre..
döke saça yesin aman ıslansın kuruturuz az uyursa uyur ne yapalım , sağlık olsun kirletsin de.keşfetsin de...
ilgin için teşekkür ederim ...tekrar...
 
Bebek Beşiği ve Bebek Odası Meselesi
Hamileyken okuduğum pedogoji kitaplarında bebeğin yatağını 4. ayda ayırın diyordu. Öyle olunca biz de eşimle 4 ay yatması için süslü, civinlikli beşiklerden alıp, 500 lira para ödedik.o_O 4 aydan sonra yatırmak için de büyüyen beşikli bir oda takımı aldık. Ona da 5000 lira civarı bir para ödedik. Yok organik boyalı, mdf, stoperli vs.diye.
Sonrasında kızım doğdu, 4 ay süslü beşikte yattı ve 4. ayın bitiminde odasına geçirdim. Ancak eski evimizde çocu odası evin bir ucunda bizim yattığımız odada diğer ucundaydı. Her gece en az 10 kere kalk, o koridoru yürü, bebeği emzir, uyut tekrar dön derken perişan oldum. Tam o sıralarda Adem Güneş'in Güvenli Bağlanma kitabı denk geldi. Al çocuğunu beraber uyu diyordu. Ben de kızımı alıp yanıma yatırdım. Gece uyanmaları 2-3'e düştü. Ben sürekli koridorda dolaşmadan daha düzgün uyku uyuyabildim. Velhasıl çocuğun yatak işlerine 5500 lira para harcadıktan sonra 3 yıl beraber yattık. Kızımın odası hiç kullanılmadı. 3 yul sonra kendi evimiz taşınacağımız zaman odanın kızımın kendi kullanımına hiç de uygun olmadığını fark ettik. Dolabı kendi açıp kapatamıyordu, masa çok yüksek kaldı vs. Sonuç olarak yeni evimize geçerken bebek odasını genç odasına çevirdik. Gelen-giden o odada kalıyor. Biz de kızıma yeni oda yaptık. :kızgın:
Neymiş el kadar bebenin odaya ihtiyacı yokmuş. Yatak ayırma döneminde yani 2,5-3 yaş arası oda kurulması en mantıklısıymış.
peki Adem Güneş in yazıalrına yorumun nedir? ben onu merak ettim ..
 
teşekkür ederim arkdaşım..bu yazıyı ekran görüntüsü almıştım..yazılanların hemen hemen hepsini buyazıyı görmeden yapmaya çalışmış bir çoğunu yavrumla yapmıştık.. :)
rahat bir anneyim çevremin söylediğine göre..
döke saça yesin aman ıslansın kuruturuz az uyursa uyur ne yapalım , sağlık olsun kirletsin de.keşfetsin de...
ilgin için teşekkür ederim ...tekrar...
Rica ederim canım.
 
peki Adem Güneş in yazıalrına yorumun nedir? ben onu merak ettim ..
Adem Güneş'in çoğu yorumunu tasvip etmiyorum aslında. Zaten ben bebeğini 3 aylıkken bırakıp işe giden bir anne olarak hele bir de çalışmayı seven bir insan olarak onun da beni tasvip etmediğinin farkındayım:KK45:
Onun teorisine göre zaten anne önceki hayatını çöpe atacak, sadece bebek ve çocuk odaklı yaşayacak, çocuk ilgili bütün işleri üstlenecek vs.
Kızım doğduğu günden beri eşimle beraber bakıyoruz. Herşeyi de yaptı eşim ki zaten yapmalı bence.
Sonuç olarak çoğu görüşüne katılmıyorum. Ancak pedagoji okulu videolarının faydalı olduğunu ve bebek ile beraber yatmanın hem bana hem de kızıma iyi geldiğini söyleyebilirim.
 
Bebek Beşiği ve Bebek Odası Meselesi
Hamileyken okuduğum pedogoji kitaplarında bebeğin yatağını 4. ayda ayırın diyordu. Öyle olunca biz de eşimle 4 ay yatması için süslü, civinlikli beşiklerden alıp, 500 lira para ödedik.o_O 4 aydan sonra yatırmak için de büyüyen beşikli bir oda takımı aldık. Ona da 5000 lira civarı bir para ödedik. Yok organik boyalı, mdf, stoperli vs.diye.
Sonrasında kızım doğdu, 4 ay süslü beşikte yattı ve 4. ayın bitiminde odasına geçirdim. Ancak eski evimizde çocu odası evin bir ucunda bizim yattığımız odada diğer ucundaydı. Her gece en az 10 kere kalk, o koridoru yürü, bebeği emzir, uyut tekrar dön derken perişan oldum. Tam o sıralarda Adem Güneş'in Güvenli Bağlanma kitabı denk geldi. Al çocuğunu beraber uyu diyordu. Ben de kızımı alıp yanıma yatırdım. Gece uyanmaları 2-3'e düştü. Ben sürekli koridorda dolaşmadan daha düzgün uyku uyuyabildim. Velhasıl çocuğun yatak işlerine 5500 lira para harcadıktan sonra 3 yıl beraber yattık. Kızımın odası hiç kullanılmadı. 3 yul sonra kendi evimiz taşınacağımız zaman odanın kızımın kendi kullanımına hiç de uygun olmadığını fark ettik. Dolabı kendi açıp kapatamıyordu, masa çok yüksek kaldı vs. Sonuç olarak yeni evimize geçerken bebek odasını genç odasına çevirdik. Gelen-giden o odada kalıyor. Biz de kızıma yeni oda yaptık. :kızgın:
Neymiş el kadar bebenin odaya ihtiyacı yokmuş. Yatak ayırma döneminde yani 2,5-3 yaş arası oda kurulması en mantıklısıymış.

adem güneşi hiç sevmiyorum sanırım
çocuk yetiştirmedim ama gelişim psikolojisinden biraz anlarım işim gereği :KK66: kuramsal yani benimki. uygulamada çoook farklı da davranabilirim :KK70:
ama bana göre adem bey güvenli bağlanmayı bağlımlılıkla karıştırıyor.
 
hoşbulduk canım :) bende katılmak istiyorum ama nerden başlayacağımı bilmiyorum :)
Önce nasıl bir gün geçirmek seni mutlu eder? Hayattan ve kendinden beklentileri neler? Hayatında neleri değiştirmek istiyorsun? sorularını bir kağıda yazıp cevaplamanı tavsiye ederim. Önce durum analizi sonra aksiyon:))
 
X