Egzersizleri çok rahatlıkla yapıyordum. Yıllar yıllar önce. Eşimle cinsel manada garip bir küslük yaşıyoruz. Ayrı yatıyoruz yıllardır. Bu yüzden onunla deneme yapamadım. Zaten artık menapoza da girmek üzereyim. ben burda başaranları gördükce seviniyorum. Avunuyorum işte öyle. Egzersizlerde yardımcı olmaya çalışıyorum. Bildiğim bu çünkü. Nerde yanlış yaptım da olmuyordu, ne olunca ilerleme kaydetdim kendi bakış açımla bir takım sonuçlar çıkardım. Elimden geldiğince paylaşmaya çalışıyorum.
Herkesin bir başarı hikayesi var. Bende kendimi anlatmak istiyorum. Bir zamanlar, kadın olmak bana çok korkutucu geliyordu. Dişiliğimle barışık değildim. Süslenmezdim. Bayan çantası bile kullanmıyordum. Şu erkeklerin kullandığı spor çantalar var ya, 38 yaşına kadar onları takıp gezdim. Hep spor ayakkabı giyerdim. Topuklu ayakkabı hiç almadım bile. Oje sürmedim. Takı asla..Yanlış anlamayın öyle erkeğe falan benzemeye de çalışmıyordum. Sadece kadın olmayı simgeleyen araçlardan uzak durursam, sanki farklı olurum, diğer kadınların yaşadıkları çileleri!!!! Ben yaşamak zorunda kalmam. Erkeklere "orda dur!" Mesajı verebilirdim. Vajinamı kesinlikle sevmiyordum. Şu ana kadar yaptığım şuh! yorumları okuyanlar şaşırabilir, monalazo böyle bir şeymiydi diye. Evet aynen öyleydim. Ama yalnızca kendime saklamak istediğim, romantik, kadınsı bir tarafım vardı. Aşk romanlarına bayılıyordum mesela. Platonik aşklar yaşadım. Ama hiç gerçek sevgilim olmadı. İlk kez eşimle el ele tutuştum, nişanlıyken. Biriyle çıkmanın güzel olabileceğini anladım. Zaten büyüklerin ısrarı sonucu tanıştırılmıştık. Derken evlendik. Ve vaji ile karşı karşıya kaldık. Parmak egzersizinde üç dört sene tek parmakta kaldım. Hiç ilerleyemedim. Doktorum, müthiş bir kasılman var demişti. En son emla kullanıp ilerleme kaydetdim. Ama emlasız sonuç hüsran. Eşli denemede uyuşmuş olmak yeterli değil. Yine hüsran. Ama eşimin yaklaşımı da felaket! Vajili bir bayanın başına gelebilecek en kötü şey, onunla evli olmak.
Ama bir gün bir aşk romanı aldım. O kitap beni o kadar etkiledi ki. Ters köşe yaptı kafamda. Okuyunca pelteye döndüm. Erotik bir kitap, ama beni etkikemesi orda cinselliği anlatıyor olması değil. Çünkü daha öncede benzer şeyler okudum, izledim. Eşimle porno bile izliyorduk. Nitekim, saçma ama bu roman, beynime kadın olmak dünyadaki en güzel şeydir düşüncesini yerleştirdi. Tıpkı organ nakli gibi. Mesela yıllardır bir şekilde yaşamışsınız aaa! bir bakmışsınız ki size biri kalp takıncaya kadar kalbinizin olmadığını farketmemişsiniz. bu kitap, kendi kendime yaşayamayacağım, bana eşimin gösteremeyeceği duyguları öğretdi. Vajinamı sevdirdi. Hatda vajinama aşık oldum!Bunun sonucu kasılmam tümüyle geçti. Tek parmağı zor alan ben. ( birde aldıktan sonra geride alamamak gibi bir problemim vardı. Kitleniyordum. Parmağımı ıkınarak geri çıkartabiliyordum.) Hoop üç parmak almaya başlamışım. Ve de kasılmam bir daha geri gelmedi. Beynimdeki berlin duvarı benzeri bir şeyi, o hayranı olduğum bayan yazar. Kırık dökük çümleleri, yer yer tekrara düşen ifadeleri, bir takım klişeleri olsada muhteşem bir aşkı anlatdığı romanıyla yıktı gitdi!
Benim rahatsızlığıma bir roman çare oldu ne garip. Herkes aynı şekilde etkilenecek diye bir şey yok tabiki de. Aslında vajili her kadının gizli bir iksiri var. o kadının vajili olmasına sebep olan şeyin panzehiri. Ona ters köşe yaptıracak bir şey, ama ne? benim gibi tesadüfen karşılaşmadığınız sürece egzersize, lokal uyuşturuculara devam.