Ben Almanyada yaşıyorum, 3 yıl önce boşandım, eski eşim Türkiyedendi, boşandıktan sonra burada kaldı, çocuk yok. Belçikada bir Türkle tanıştım, kendisi henüz oturumunu alamamış oraya iltica ederek gitmiş.
3 ay yoğun bir şekilde konuştuk, 2 kez yanına gittim görüştük uzun uzun konuştuk ve çok güzel anlaştık, ikimiz de ciddi düşünüyorduk. 2. görüşmeden sonra "sanırım oturumunu alma ihtimalinden ümidini kesmişti". Türkiyeye dönmeye karar verdiğini ve hayatına orada devam edeceği için artık görüşmememiz gerektiğini söyledi.
Ona bu mesajından sonra bir daha ne yazdım ne de aradım. Hayatıma kaldığım yerden devam ettim. Hiçbir şekilde ona ithamlarda bulunan paylaşımlar yapmadım. İzine gitmiştim hergün hikayeler paylaştım güzel anılar biriktirdiğim görüntüler vs. Hepsine ilk bakanlardan biri de oydu, ne yaptığımı hep takip etti.
Yaklaşık 5 hafta sonra beni görüntülü aradı İçmişti ayıktı ama aşırı duygusal ve ağlamaklıydı, benim bir hikayem var diyordu ama gerisini bi türlü getiremiyordu. Ben çocuk istiyorum ama sen istemiyorsun o yüzden uzaklaştım senden dedi, neden çocuk istemiyorsun bunu çözelim lütfen diyordu. Ona ne kadar çocuk birgün isterim fakat şuan buna hazır değilim desem de inanmak istemiyordu. Biliyorum ki asıl (ya da tek) konu bu değil.
Onu gözü yaşlı görünce o kadar içim parçalandı ki, geleyim dedim yanına yüzyüze konuşalım, önce istemedi. Birkaç gün sonra kendi lütfen gel yanıma dedi.
Tarihi netleştirecektik bu hafta, ama birkaç gündür yine mesafeli, ben yazmadan yazmıyor. Ben de sessiz kalmaya karar verdim. Artık ne düşüneceğimi şaşırdım. Özünde o kadar iyi bir insan ki, benimle ya da bensiz çok mutlu olmasını diliyor ve dua ediyorum ama ben de bu belirsizliğin içinde acı çekmekten yoruldum. Bu konuda düşünceleriniz nedir bana farklı bir bakış açısı gösterin lütfen.
Konuyu kısa ve öz olarak seni yurt dışı çıkış garantim olarak görüyorum diye okudum.Ben Almanyada yaşıyorum, 3 yıl önce boşandım, eski eşim Türkiyedendi, boşandıktan sonra burada kaldı, çocuk yok. Belçikada bir Türkle tanıştım, kendisi henüz oturumunu alamamış oraya iltica ederek gitmiş.
3 ay yoğun bir şekilde konuştuk, 2 kez yanına gittim görüştük uzun uzun konuştuk ve çok güzel anlaştık, ikimiz de ciddi düşünüyorduk. 2. görüşmeden sonra "sanırım oturumunu alma ihtimalinden ümidini kesmişti". Türkiyeye dönmeye karar verdiğini ve hayatına orada devam edeceği için artık görüşmememiz gerektiğini söyledi.
Ona bu mesajından sonra bir daha ne yazdım ne de aradım. Hayatıma kaldığım yerden devam ettim. Hiçbir şekilde ona ithamlarda bulunan paylaşımlar yapmadım. İzine gitmiştim hergün hikayeler paylaştım güzel anılar biriktirdiğim görüntüler vs. Hepsine ilk bakanlardan biri de oydu, ne yaptığımı hep takip etti.
Yaklaşık 5 hafta sonra beni görüntülü aradı İçmişti ayıktı ama aşırı duygusal ve ağlamaklıydı, benim bir hikayem var diyordu ama gerisini bi türlü getiremiyordu. Ben çocuk istiyorum ama sen istemiyorsun o yüzden uzaklaştım senden dedi, neden çocuk istemiyorsun bunu çözelim lütfen diyordu. Ona ne kadar çocuk birgün isterim fakat şuan buna hazır değilim desem de inanmak istemiyordu. Biliyorum ki asıl (ya da tek) konu bu değil.
Onu gözü yaşlı görünce o kadar içim parçalandı ki, geleyim dedim yanına yüzyüze konuşalım, önce istemedi. Birkaç gün sonra kendi lütfen gel yanıma dedi.
Tarihi netleştirecektik bu hafta, ama birkaç gündür yine mesafeli, ben yazmadan yazmıyor. Ben de sessiz kalmaya karar verdim. Artık ne düşüneceğimi şaşırdım. Özünde o kadar iyi bir insan ki, benimle ya da bensiz çok mutlu olmasını diliyor ve dua ediyorum ama ben de bu belirsizliğin içinde acı çekmekten yoruldum. Bu konuda düşünceleriniz nedir bana farklı bir bakış açısı gösterin lütfen.