Üç bakanın oğlu gözaltında


aman öyle gücümde olmasın tutunacak dalımda, ikisindende değilim kafam o kadar rahatki
 

Öyle malesef olan yine bizlere olacak... Biz zaten bunların az çok farkında değilmiydik, gezi de görmedik mi birbirimizden başka tutunacak dalımız olmadığını, 7 gencimiz öldü, 11 kişinin gözü çıktı bırak emniyet müdürünü bir polis memuru bile görevinden alınmadı.
 
O kadar para var evde bi gizli bölme yaptır bari, ayakkabı kutusu ne ya cimriliğe bak

 
Son düzenleme:
Ergenekon davası kapsamında yargılanan ve tahliye olan CHP İzmir milletvekili Mustafa Balbay, “rüşvet ve yolsuzluk” operasyonunu yürüttüğü iddia edilen Savcı Zekeriya Öz’ün kullandığı aracın Başbakan Erdoğan tarafından verildiğini söyledi.

CNN Türk’te yayınlanan “Aykırı Sorular” programını sunan Enver Aysever’in konuğu CHP Milletvekili Balbay oldu.
Balbay, aralarında üç bakanın oğlunun da bulunduğu, bürokrat ve iş adamlarının gözaltına alındığı yolsuzluk operasyonuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

‘İKTİDAR MÜCADELESİ’
Balbay, yolsuzla mücadelenin desteklenmesi gerektiğini ama bu operasyonun samimiyetle yolsuzlukla ilgili olduğunu kimse söyleyemiyor dedi. Operasyonun, devlet içindeki tarafların iktidar mücadelesi olabileceğini ifade etti ve Türkiye’de hukuk güvenliğinin can güvenliğinden daha önemli olduğunu vurguladı.
‘MAKAM ARACI BAŞBAKAN’DAN’
Balbay, Türkiye’nin gündemine oturan yolsuzluk operasyonunu yürüttüğü iddia edilen Zekeriya Öz ile ilgili iddialarda bulundu.
Balbay, Ergenekon davasının da savcısı olan Zekeriya Öz’ün kullandığı makam aracının başbakan tarafından tahsil edildiğini ve böylesine ayrıcalık verilen Öz’ün, Başbakan’ın ve çevresini de yargılama hakkını kendinde görebileceğini söyledi.
‘VEKİLLER SALIVERİLMELİ’
Balbay, geçtiğimiz perşembe günü Meclis Başkanı Cemil Çiçek ile görüştüğünü ve Cemil Çiçek’in de dava süreçlerinde adil yargılanmama unsurlarının olduğunu söylediğini iddia etti. Balbay, devlete yönelik suçların çok belirsiz olduğunu vurgulayan Balbay, bu davaların yasal dayanaklarının çok muğlak olduğunu ve diğer tutuklu vekillerin de hemen salınması gerektiğini söyledi.
'Savc z'n makam arabas Babakan'dan' - Hrriyet GNDEM
 
İçişleri Bakanı Muammer Güler, Başbakan Yardımcıları Bülent Arınç, Beşir Atalay ve Bekir Bozdağ, AK Parti Genel Merkezi’nde programlarında olmayan bir toplantı yapıyorlar.

Adalet Bakanı Sadullah Ergin de Genel Merkez'e geldi ancak Ak Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik ile ARGE toplantısı yapacaklarını söyledi. Ergin, savcıların görevden alındığı iddialarının sorulması üzerine, “HSYK gerekli açıklamayı yaptı. Öyle bir şey yok. Herkes görevinin başında” yanıtını verdi.

İlk resmi programı saat 15.00’de Başbakanlık Merkez Bina’da görünen Başbakan Tayyip Erdoğan’ın da önümüzdeki dakikalarda evinden çıkarak parti genel merkezindeki başbakan yardımcılarının yaptığı toplantıya katılması bekleniyor.

AK Parti’de olağanüstü toplantı - Hürriyet GÜNDEM
 
Son düzenleme:

Bakan oğullarının soruşturulabildiği ileri demokrasiden gurur duyan iyimser bir arkadaş vardı, nerelerde o?
 
bir tek şey çok çok önemli benim için.
cemaat yönetiyormuş bu ülkeyi. ve iplerinide hükümete vermiş. nerelere kadar sızdıklarının çok acı gerçeği bu..

Yıllardır bas bas bağırdık ama duyuldu mu? elbette feci halde sızdılar oki..tskya bile sızdılar, gerisini oturalım düşünelim hep beraber..


Zerre üzülmüyorum ben chess..Hakettik..Başımıza gelen/gelecek her şeyi hakettik..
Milletçe vatanı bu ellere peşkeş çekerken düşünecektik..
 
Haberleri takip edebilmek icin cok ustun bir performans gerceklestiriorum da, ayakkabi kutusundan cikan 4bucuk milyon dolar ve bakanin oglunun evinde bulunan para sayma makinesinden sonra sanirim biraz ara vermem gerek. Biz kislik montumuzun cebinden cikan 5lira icin sevinelim, cevremizde neler donudonuyomus
 
AK Parti’den, 3 bakanın çocuklarını da kapsayan operasyona yönelik sert açıklamalar geldi.

Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner süreci, “Karanlık mahfillerin Erdoğan’ı bitirme operasyonu” olarak nitelerken, Genel Başkan Yardımcısı Salih Kapusuz da, güçlerini ne karanlık çevrelerden, ne okyanus ötesinden ne de kirli ittifaklardan aldıklarını savunarak, “Askeri vesayete, bürokratik vesayete, yargı vesayetine, dış güçlere ve çetelere bugüne kadar boyun eğmedik bundan sonra da eğmeyeceğiz” dedi.

Operasyonda bir akrabası da gözaltına alınan Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu da Twitter üzerinden, “Allah ve adaletin önünde herkes eşittir. Siyaset bu süreçteki sınavını aklı selim ve sorumlulukla yürütür. Mesele Türkiye’nin beka meselesidir. Bugünü de vicdanımda tartıyorum. Hikaye milletin hikayesidir. Sürecek. 28 Şubatı yaşadım, 27 Nisanı izledim, 12 Eylül 2010 mücadelesi zihnimde” mesajını verdi. Kapusuz, Twitter üzerinden şu değerlendirmelerde bulundu:

GÜCÜMÜZ OKYANUS ÖTESİNDEN DEĞİL
“Son günlerde, kökü dışarıda olan bazı mihraklarca Ak Parti’yi yıpratmaya yönelik itibarsızlaştırma ve karalama kampanyaları yürütülmektedir. Bir kısım medya, sermaye ve çeteler, dışarıdan güdümlü olduğu anlaşılan ve önceden hazırlandığı belli olan bir psikolojik operasyonu yürütmektedir. Hedef açıktır, hedef 11 yıldır istikrarı yakalamış, büyüyen ve güçlenen Türkiye’dir. AK Parti’nin 11 yıldır hem içeride hem dışarıda ülke çıkarlarını gözeten politikalar izlemesi ve artık Türkiye’nin dünyada söz sahibi olması bir çok şer odağını rahatsız etmiştir. İçeride ve dışarıdaki bu şer odakları ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar milli iradeye boyun eğdiremeyecekler. Herkes bilsin ki AK Parti iktidarı bu milletin kendisine verdiği emanete hiçbir zaman halel getirmeyecektir. Askeri vesayete, bürokratik vesayete, yargı vesayetine, dış güçlere ve çetelere bugüne kadar boyun eğmedik bundan sonra da eğmeyeceğiz. 27 Nisan muhtırası sonrası, kapatma davası sonrası nasıl dik durduysak bu yıpratmalara karşı da öyle dik duracağız. Birileri manşetlerle, kirli oyunlarla, tehditlerle ve kurdukları tuzaklarla AK Parti’yi köşeye sıkıştırabileceğini sanıyor ama yanılıyorlar. AK Parti’nin arkasında koca bir millet var. AK Parti hesabı yalnızca ve yalnızca millete verir. AK Parti gücünü ne karanlık çevrelerden ne okyanus ötesinden ne de kirli ittifaklardan almaktadır. AK Parti gücünü sadece milletten almaktadır. Birileri boşuna ellerini ovuşturmasın. Türkiye’nin yolu değişmez. Türkiye emin adımlarla yoluna devam eder ve kurulan tuzakları bir bir bozar. İnanıyorum ki bu yıpratma sürecinde de milletimizin desteğiyle AK Parti daha güçlü çıkacak ve 30 Martta millet bu odaklara dersini verecektir.”

NASIL BİR DİKTATÖRSE HABERİ YOK
Metiner ise düzenlediği basın toplantısında süreci, iç ve dış karanlık mahfillerin Erdoğan üzerinden AK Partiyi bitirme operasyonu olarak niteledi. Parti olarak suça ve suçluya asla arka çıkmayacaklarını, gerçekten suç işlenmişse gereğini önce kendilerinin yapacağını savunan Metiner, “Bir yargı kararı bazen sadece bir yargı kararı olmaz. Bugün büyük bir algı operasyonu yürütülüyor. Seçime giderken partimize yönelik dört bir koldan kara propaganda oluşturularak operasyon yapılıyor. Yerel ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri dizayn edilmek isteniyor” dedi. Bu son operasyonun da partiyi bitirmek isteyenlerin değirmenine su taşıdığını savunan Metiner, suçun şahsiliği ilkesini anımsatarak, “Oğullar suç işlediyse bu bakan olan babalarının da suç işlediği anlamına gelmez. Kişilerin peşinen suçu ilan edilmesi haysiyet cellatlığından başka anlam taşımaz” görüşünü savundu. Muhalefetin, Başbakanı “diktatör” olarak nitelediğini de kaydeden Metiner, “Nasıl bir diktatörse kendi bakanlarının oğullarıyla ilgili soruşturmadan haberi olmuyor, zaten gizli yürütülmesi gereken bir soruşturmadan olmaması da gerekir” dedi. Metiner soru üzerine ortada cemaat-AK Parti kavgasının olmadığını da savunarak, “ancak bir takım karanlık mahfiller daha rafine biçimde cemaat ile partimizi karşı karşıya getirip çatıştırmak istiyor, ama bu tuzaklara düşmeyeceğiz” dedi.

Ak Parti sessizliini bozdu - Hrriyet GNDEM
 
Birileri ayakkabi kutularinda 4,5 milyon dolar saklarken kimileri de "milletin" meclisinin onunde AÇIM diye kendini yakiyor:26::26:
 
Bulent arinc cagirilsa emniyete gelecek insalnlari sabaha karsi almak yakisi kaldimi demis.Demezler mi adama bu yenimi zoruna gitti diye? Yazarlar gazeteciler bu sekilde gozaltina alinitken neden zoruna gitmedi diye.Heyy yavrum heyy
 
Konuştukça batıyorlar. Tansiyonu olan Arınç'ın konuşmasını izlemesin,zira bu yaşımda benim sinirim fırladı. Yine mağdur edebiyatı,yine bizi karalıyolaaa muhabbeti...Erbakan Hoca gibi sandılar okyanus ötesindekini de ama çetin ceviz çıktı. Bunun olacağı belliydi çünkü alenen yapılmaya başlamışlardı her şeyi,hani Allah'tan korkmuyorsan kuldan utan hesabı... Bunlarda ikisi de kalmadı...

Kul hakkı,Müslümanlık,baş örtüsü vs... Bugüne kadar bunları diline dolayıp çok güzel rant sağladılar.İnsan ne yoksunuysa onu dolarmış gerçi diline. Ama artık yeter,bu millet (evlerde tutulanlardan bahsediyorum) uyanmak için daha neyi bekliyor ? Biraz ayranı azaltsanız diyorum.

Yazık,çok yazık...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…