Türkiye’de modern, çağdaş, ilerici, barışsever ve aydın olmanın yolları

Zaten tayyip erdoğan'ı halkın gözünde yücelten de zamanında halkın üzerinde kurulan din baskısı ve tayyip erdogan in bunu yok etmiş olması.bu yuzden argüman olarak kullandım bunu,yoksa dindarlık kavramının içinin boşaltıldığını düşünüyorum aynı zamanda bu da eleştirim.okullara bu kadar çok din dersi konmasını da doğru bulmuyorum mesela ama dediğim gibi zamanında imamhatipler engellenmeye çalışıldı bugün de böyle ikisi de yanlış.elbette yaşam hakkı başörtüsü hakkından önce geliyor bence de,başörtüsünu din ile bagdastirmiyorum kişisel bir tercih bana göre. İnsanların inançlı olsun olmasın özgür oldukları bir ülke istiyorum bende ve bu ülkenin gençleri sanatla, edebiyatla,bilimle ilgilensin ıstiyorum sadece ülkemde değil yaşadığım coğrafyada insanlar bu kadar kolay ölmesin,öldürülmesin,gençler ideolojilere kurban edilmesin...kimse kimseyi otekilestirmesin... Dediğim gibi hep birileri öteki olduğu için ülkemizde, kafamızda soru işaretleri var maalesef.
 
İslam Coğrafyasının, Farabiden, İbn-i Sina'dan bu hale gelmesi üzücü. o dönemlerde din adamı olmak bilim adamı olmak demekti.
hep birileri öteki oldu bu ülkede, haklısınız, sünniler, aleviler, laikler, sırayla hepimiz bir diğerinin ötekisi oluyoruz.
bir gün gelip de uzlaşıp yolumuza devam edeceğimiz bir gün gelecek mi merak ediyorum.
 
Ve otekilestirilen kişiler düşüncelerini ideoloji haline getirdi maalesef. Onca medeniyete ev sahipligi yapmış topraklar, eserler heba ediliyor.savaşlar oluyor,siviller hedef alınıyor,insanlar paramparça oluyor ve herkes izliyor geçmişte olduğu gibi...bilmiyorum inşallah bu zulümden,esaretten kurtuluruz,bir olur birlik oluruz...
 
Yahu lütfen ilkokul seviyesinde "offf ne laf soktum ama " cümleleri yazıp kaçmayın.
Açıklayın hangi parti yapıcı?
Laf sokmak istesem emin olun sokarım.
Beğendiğim Misty Day @Sephoraa ve diğer arkadaşlar gayet güzel yazmışlar.
Ben de bu soruda en azından muaf olayım mümkünse.
Gerçekten siz aynı şeyleri sormaktan bıkmadınız, biz aynı cevapları vermekten yıldık. O derece...
Artık sizi ütopyalarınız ile başbaşa bırakıyorum.
 

ne kadar güzel anlatmışsın! ben de yahu bunları tek yaşayan, gözlemleyen ben miyim demiştim bir an!
zamanında ibadet eden fişleniyordu! dini sohbetler kaçak göçek yapılıyordu! kadınlar kıyafet seçimlerinden ötürü aşağılanıyordu! şimdi humanist konuşuluyor ki burda akp nin rolu çok büyük! şimdi cb nin düşmanı olan kitle o zaman ağzına geleni rahatlıkla söyleyebiliyordu.. her türlü hakaret aşağılama hor görme rahatlıkla yapılıyordu ve yapıldıkça modern çağdaş olunuyordu!
dinle siyaseti karıştırmayalım diyen insanlar o zaman sırf siyasi görüşü farklı diye insanların inançlarına her türlü hakareti yapma hakkını kendilerinde görüyor ve çekinmeden yapıyorlardı..
inanın bu insanlarla olan konuşmalarımdan bikaçını anlatsam konu kapanır! üniversitede yediğim içtiğim ayrı gitmeyen en yakın arkadaşlarım siyasi görüşümün kendilerinden farklı olduğunu öğrendikten sonra bana yapmadıklarını bırakmadılar! yurttan çıkmak zorunda kaldım... ama şimdi onlar da humanist olmuş

sevgi barış mutluluk bunları anlatıyorlar... evet ben de yemiyorum artık!
 
İnsanların siyasî görüşlerine göre fislenmedigi bir ülke hayal ediyorum.doğru ve yanlışların kimden geldiğine bakılmaksızın hakkının verildiği bir ülke ve uzun bir süre seçim olmasin mümkünse.. @xperiaZ
 

Naçizane cok beğendiğim bir eleştiri olmuş.
Katılmıyor değilim.
Empati şart;
Siyasi eleştirìde de kendimizi karşımızdakinin yerine koyma eylemi, yani kendimize yapılmasını istemediğimiz bir şeyi başkasına yapmama duruşunu göstermeliyiz.

Ama cb ye eleştirenlere empati kurmuyoruz diyoruz ya;
Belki de şimdi yaşadığımız kırılgan, saldırgan, köşeli, kutuplaştığımız zamanlar; eskiden yapılmayan empatilerin eseridir...
Kim bilir...


İnce görmüşsünüz sahiden de.
Çok beğendim eleştirinizi.
Yoğun bir rte bombardımanı var.
Tek şıkta rte ye değinip başka argümanlarla seçkinci ve üstten bakan güruha eleştiri getirebilirdi.
Hoş, hiç değinmese bile ezberciler yine kopyala yapıştırlarını ateşler, "hıh sanki ne demek istediğini anlamadık biz, aktroll işte; akp ve rte güzellemesi yapmış üstü kapalı, pis yobaz, hadiii başka kapıya" minvalinde atarlanırlardı.
Gerçekten de videonun değinmek istediği, ukala ve toptancı bakış açısına eleştiriye hak verilmezdi. :)


Chp'nın sahte veya gerçek uzlaşmacı tavrı (7 Haziran dan sonraki) takdire şayan.

Bu sadece kk'nın çabası, çevresi ve tabanı yine o ayrık, soğuk, tepeden inme, kendini beğenmiş, sahte halkçı ama halktan uzak yapısı iliklerine işlemiş diye eleştiri getirilip; sahte bir uzlaşma içerisinde olduğu söylenebilir...

Ama ne gam; hayırcı, bencil, küstah ve fanus içerisinde yaşayan, sosyolojik olarak en fazla oy geçişi olabilecek iktidar partisine hdp den fazla saldıran Mhp den bin kat daha iyidir.

Ayrıca, kim iddia eder ki gerçekten de akp nin koalisyon kurmak istediğini.
Bu sebeple chp nin tavrı sahte bile olsa yapıcıdır, karşılığını da alır.

Chp ye ezelden beridir yapılan olumsuz muhalefet eleştirisine katılmadığınızı belirtip somut örnekle gelin demişsiniz.

Bu noktada ayrılıyorum sizden.

Eskiden onlarca örnek var, bu yüzden sicili bozuk ve aynı ezber cümlelerle eleştiriliyor:

-Anayasa değişikliğinde eskiden beri eleştirdiği 12 Eylül darbesinin yargılanması maddesinin oylamasına katılıp en azından bu maddenin halk oylamasına gitmesine gerek kalmadan geçmişine ve söylemlerine yakışır şekilde mecliste çözülmesini sağlayabilirdi. Oysa bırakın bu maddenin oylamasına katılmayı, yim görüşmelerde oturuma dahi katılmadı; 367 saçmalığındaki durum oluşsun diye.

-367 demişken, hiç gerek yoktu böyle bir hukuk garabetine, komikliğine.
Hatta ters tepti, halk oylaması ile CB'yi halk seçer hale geldi (anayasada farklı uygulamada farklı, hiçbir sisteme uymayan hükümet modeli çıktı), üstelik erken seçime giden akp oyunu arttırdı.
Meclis kale ya da trip atma yeri değil ki, gerçekten suya sabuna dokunmayan anayasa değişikliklerìne mecliste "evet" deseler nolurdu sanki.

-Herkes adını söylemeye korkarken Hatip Dicle'leri, Leyla Zana'ları meclise sokan, zamanın çok ötesinde "Kürt Raporu" hazırlatan chp; Bu raporun bir nevi uygulaması sayılan 20 yıl sonraki "çözüm süreci" çabasına destek verebilirdi, kontrolör olabilir, üniter yapının sigortası görevi ile birlikte sürece katkı vererek kalıcı çözüm sağlayabilirdi.

-Onlarca konuda soluğu aym'de alıp iptal davaları açması da çabası.

-Chp ilerici bir parti, sosyal demokrat ve de özgürlükçü. Ya da iddiası öyle.
Başörtüsü/türban çözümüne "sıkmabaşlar" diye yaklaşmak yerine; "burda Atatürk'ün partisi var, ne laiklik zarar görür ne de rejim, yeter sağ partilerin bu yasağı sömürmesi, insanların fikri, işi, liyakat önemli; başındaki, kıçından bez değil" diyerek, hem sorunu çözer, hem ülkeyi rahatlatır hem de akp nin elinden oyuncağını almış olurdu.

-"Ben bu davanın avukatıyım" diye eştirdiği ergenekon ve basın hürriyetine dokunan uygulamaları yapan yapıya şimdi "düşmanımın düşmanı dostumdur" düsturuyla yaklaşması ise, mağdurun yanında olmak diye açıklanamaz, kimse yemez.

-13 yılda sürekli (son seçim hariç) oyunu arttıran partiye gece gündüz saydırıp, "yaptığı herşey ama herşey yanlıştır, haindir, satılıktır, BOP eşbaşkanıdır, ABD uşağıdır, oy verenlerî de iki torba kömüre reyini satan ekmek yiyen cahil,kullanışlı aptallardır" demek yerine ya da çevresindekiler bunları söylerken susmak yerine; bazen "doğruya doğru" diyebilseydi, oy verenlerî değil iktidarın yanlışlarını eleştirseydi, bugün bunları yaşamazdık.

-Daha onlarca sayılabilir.

Çok eskilerde durum çok daha vahim, rte gibi yapıp eski defterleri açmaya gerek yok; ama inanın toptan bir chp ye eleştiriye dair bakış açısı varsa, bunun altı boş değil.

Yazdıklarımı yapmak chp ye yakışırdı, çıkarcı sağ partilere değil.

Ama o ne yaptı, 60 yıldır oyunu değiştiren, tercihlerini sabitlemeyen, sürekli başka partilere oy veren, yeri geldiğinde iktidar yaptığı partiye ders veren ya da hepsini birden baraj altı bırakan ortalama seçmene hakaret etti, ettirdi; "göbeğini kaşıyan ayı", "bidon kafalı", "eğitilmeye muhtaç köylü kurnazı", "oyu eşit sayılmaması gereken çoban" söylemlerine zemin hazırladı, alkış tuttu.
Öte yandan babasından arasından gördüğüyle her koşulda chp ye oy veren seçmen varken üstelik(tezata gel, kim koyun?)



Herkesin sebebi farklıdır, başörtüsü, kredi çekme olanağı, ekonomik öngörülebilirlik, 2001 krizi, batık bankalar, ulaşım, sağlık reformu (sağlıkta işler kötüye gitti diyeni eşek sudan gelinceye kadar dövmek lazım, her konuya kısmen eyvallah da sağlıkta yapılanları görmemek ya da teknolojik gelişmelere bağlamak, sahiden üst düzey art niyet ya da körlük gerektirir), rant, kişisel ikbal, çıkar sağlama, iktidardan faydalanma, istikrar, 28 şubat, hakarete uğrama, mağdur olma, ayı diye aşağılanma, pirinç, bulgur, kömür, artan yaşlılık aylığı, artan engelli aylığı, bakım aylığı, işe girme, istihdam, yatırım, soldan nefret, anadan atadan sağ görüş, arayış, AB ye yaklaşma çabaları, özgürlükçü kürt politikası, bürokratik gelişmeler, ihaleler, ballı maaşlar, makam, torpil vs vs.
Herkesin meşrebine göre sebepleri vardır.

Akıllı muhalefete düşen görev; Bu enstrümanları elinden almak, eğriye eğri doğruya doğru demek, manşetten halkı aşağılamamaktır.


Maalesef bozulan sadece iktidar partisi, siyaset, kullanılan dil vs değil.
İnsan bozuldu, biz bozulduk, meclistekiler Patagonya'dan gelmedi, hepsi bizim yansımamız.
Yazık oluyor, güzel ülkemize.

Birlik beraberlikten, ortak geçmişten ve paydalardan bahseden her siyasi yüzde yüz sahte.
Karşı tarafın kutuplaştırdığını söyleyen, nefret dili kullanıyor diyem herkes bunları yapıyor.
Ne 105 kişinin ölümü, ne 200 şehit, ne 29 ekimde Anıtkabir bizi bir araya getirebildi.
Bok atanın, bom attığı taraftan farkı yok.
(hepsi için geçerli)
 
wasbiye doğruya doğru,yanlışa yanlış demek bu kadar zor olmamalı.bir kere herşeyi geçtim 13 yıldır iktidarda olup oy oranını koruyan bir parti var yani bu çok etkileyici.bu insanlar aptal deyip çözemezsiniz ki meseleyi. Kesinlikle katılıyorum hepsi aynı, yani vatan haini olmakla kahraman olmak arasında sadece bakış açısı farkı var,hep düşünürüm atatürk eğer bir şekilde engellenseydi tarih kitapları vatan haini diye yazacaktı,çerkez ethem millî mücadelede çok çaba sarfetmiş ama sonu meçhul,şeyh said isyaniyla birlikte bölgede kürdistanin kuruldugu söyleniyor ama sonrası baskı,şimdi nereden baktığınız önemli ama herşeyden önce geniş düşünmek lâzım.bölge bu sekilde ateş çemberi içindeyken ben istikrarın zayiflatilmak istenmesinin kaynağının ülke dışından olduğunu düşünüyorum.ve tarih boyunca hep düşmanların ülkeyi içerden karistirdiklarini varsayarsak, ayrismak,ayristirilmak en büyük tehlike bizim için.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…