Üzüldüğüm ne biliyor musunuz?
Bir bakan 700.000 dolarlık saat takarken, ayda 1200 liraya o madene giren bir işçinin "sedyeyi" "kendinden" değerli görmesi.
Ve Weiss kafasındaki insanların bunda hüngür hüngür ağlanacak bir yan görememesi.
"Bunlar olağan şeyler"miş.İşin fıtratında varmış. Otopsi güzel yerde yapılıyormuş.Cuma da hutbe irad edilecekmiş.İyi bari... Rahatladık!
Boşuna nefes tüketmeyin dostlar....
acınızı yüreğinizde yaşayın,sadece insan olduğunuzu,ve insanlığınızı insan olmayanlara kabul ettirmeye çaba göstermezseniz, bu feryatların figanların bu gün soma'da yarın başka bir yerde dinmeyeceğini bilin yeter.
700 işçinin 1 aylık maaşı, bakanımızın 700.000 liralık saatiyle aynı bedelde. Saatin garantisi var; işçinin yok.
Soma'daki maden faciası 200'den fazla can aldı. Türkiye tarihinin en büyük felaketlerinden biri olan Soma faciasında henüz sorumlular veya ihmali olanlar tespit edilebilmiş değil.
Peki dünyada, siyasetçiler bu tür felaketler olduğunda ne yapıyor?
İşte bazı örnekler:
Makedonya'daki Ohri gölünde meydana gelen ve 20 kişinin öldüğü gemi kazası sonrası, Makedonya Ulaştırma ve İletişim Bakanı Mile Yanakievski istifa etti. Ohri gölünde gezintiye çıkan turistleri taşıyan geminin aşırı yük nedeniyle battığı söylendi. Üstelik 1924 yapımı 40 kişilik gemiye 53 yolcu bindiren şirket bir Türk şirketiydi.
Mısır Ulaştırma Bakanı Raşid el Mateeni 2012'de 49 öğrencinin hayatını kaybettiği tren kazası sonrası istifa etti.
Letonya Başbakanı Valdis Dombrovskis, Kasım 2013'te bir alışveriş merkezinin çatısının çökmesi sonucu 54 kişinin ölümüne neden olan faciadan bir hafta sonra Yaşanan trajediyle ilgili siyasi sorumluluğu üstlendiğimi ve başbakanlık görevimden istifa ettiğimi duyuruyorum diyerek istifa etti.
Güney Kore Başbakanı Chung Hong-won 300'den fazla kişinin ölümü ile sonuçlanan feribot kazası nedeniyle 27 Nisan 2014'te istifa etti..
Kosta Rika Ulaştırma Bakanı Karla Gonzales 27 Kasım 2009'da, 5 kişinin öldüğü köprü çökmesi sonrası istifa etti.
Güney Pasifik ada ülkesi Tongan Ulaştırma Bakanı Paul Karalus 12 Ağustos 2009'da 93 kişinin öldüğü bir geminin batması sonrası istifa etti.
Ancak Türkiye'de Reyhanlı, Uludere gibi büyük facialarda bırakın istifayı, sorumlulara dava bile açılmadı.
Odatv.com
Biz de tık yok.. Ne olacak canım ne olacak kader deyip geçiştiririz...Sonra ''olur o kadar deriz'' mesela !! Sonra birileri wayy ölülerin üzerinden siyaset yapılıyor demelere başlar !! sonra tweetler atarlar paralel devlet var mış, sabotaj mış cart mış, curt muş !!
Soma'daki ocakta 2 yeğeni ve 3 komşusu bulunan madenci Ramazan İlteriş (40), Başkan Erdoğan ile Enerji Bakanı'na tepki göstererek "Orada bağırma, burada bağırma. Nerede bağıracağız!" dedi.
Manisa'nın Soma ilçesinde Soma Kömürleri Yeraltı Kömür İşletmeleri'ne ait kömür ocağında meydana gelen faciada yakınlarını kaybeden vatandaşlar bölgeye giden Başbakan Erdoğan ve Enerji Bakanı Taner Yıldıza tepki gösterdi.
Maden ocağında 2004 yılından beri işçi olarak çalışan Ramazan İlteriş, Başkan Erdoğana seslenmek istedi.
Başbakan Erdoğan'ın ocakta yaptığı incelemenin ardından, bölgeden ayrılırken bağırarak sesini duyurmaya çalışan maden işçisi Ramazan İlteriş'i Bakan Yıldız sakinleştirmeye çalıştı. Uzun süre İlteriş'i sakinleştirmeye çalışan Bakan Yıldız, basın mensuplarına da tepki gösterip, çekim yapmamalarını istedi.
Başbakan Erdoğan ile görüşmek istediğini ve kendisine 2 soru soracağını belirterek Başbakan çıkıp televizyonda diyor ki: '2 tane evlat yapın. 3 tane evlat. Biz burada 3 evlat için can verdik. Bir dairenin fiyatı 100 bin lira. Burada ki işçiler 1500 liraya çalışıyor. Burada benim kardeşlerim gitti. Orada bağırma, burada bağırma. Nerede bağıracağız. Ben yıllarca yerin altında çalıştım. Yerin altında kaldım 8 saatte çıktım. dedi.
İlteriş'in tepkisinin devam etmesi ve kameraların çekim yapmasını gören Bakan Taner Yıldız, "Biz kameralar önünde konuşamıyoruz, gel bir kenarda derdini dinleyeyim" diyerek İlteriş'i kenara çekti. Yıldız, çekim yapan basın mensuplarına da tepki göstererek, Arkadaşlar bir dakika. Önce birbirimizi anlayalım. Ekran önünde konuşmayalım. ifadelerini kullandı.
2004 yılından beri ocakta işçi olarak çalıştığını ifade eden Ramazan İlteriş, 3 çocuk yapın diye bas bas bağırıyor. Devlet madenlerinde çalışanlar 3 bin lira maaş alıyor. Buradakiler alıyor 800 lira maaş. Burada kaç kişi gitti? Bunun cevabını sorun. 3 tane komşum vardı daha çıkmadı. 2 de yeğenim var. diyerek tepkisini gösterdi. (cihan)
Yzilarim alintililanmis cevap vermeyecegim tek tek..
Sayfa sayisi olmus 110..
Bu kadar sayfa oluncaya kadar " lütfen birseyler icin bu felaketi kullanmaya calismayin, igreti geldi yeter, yapmayin, orada canlar var, dualarimiza ihtiyacilari var" dedim ama birileri israrla altan alttan birseyleri kullanmaya devam etti.
Gercekleri bildigim halde sustum ama yok dumak nedir bilmediler..
Bak simdi gercekleri ortaya serince herkes nasilda " lütfen bu olaya siyaset karismasin" moduna girdi..
Neymis? demek ki birilerinin birseyleri alet etmemesi icin acilari gözönünde bulundurup susarak, herkesi dua ya davet etmek ise yaramiyormus, söyleyeceksin gercekleri pat pat, bak nasil insanlar olmasi gerektigi gibi davranip " bu olaya siyaset karistirmayin, dua edelim" noktasina geliyor..
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?