Türkiye tarihinde bir ilk; YSK, İstanbul seçimini iptal etti!

Hak yerini buldu çok şükür. Ekrem İmamoğlu zaten kazanmıştı, boşu boşuna milletin parası harcanarak yeniden seçim yapıldı. Bu israf değil de nedir.

Ayrıca seçimden önce akrabalar arasında büyük tartışmalar çıktı artık konuşmuyorlar. Bizi bu hale getiren kutuplaştırıcı tutuma da yazıklar olsun
 

Ben bunu nasıl atlamışım ya ama açıklama yapmadan önce terk etmiş zaten AA HABER ve beyaz tv dekiler zaten içler acısı bir haldeydi ne yapacaklarını şaşırmışlardı tabii ki hala 31 Mart seçimlerinin usulsüzlüğünden yok yalancılıklarından 25 sene önceki İstanbul'un halinden dem vurup daha da dibe battılar yazık onların yerinde olmak istemezdim hele Nagehan Alçı'nın ama bu daha iyi günleri demek istiyorum.
 
Bız sonuc bellı olunca asagı yukarı 7.30 ıle 8 arası hemen foxtan baska kanalları actık bakalım napıyorlar dıye
 
Bız sonuc bellı olunca asagı yukarı 7.30 ıle 8 arası hemen foxtan baska kanalları actık bakalım napıyorlar dıye
Aynen ve hiç bişey yoktu seçim olmamış gibi di yayında bişey olmadığı için saçma sapan koymuşlardı ama tam tersi olmuş olsaydı bir hafta östunde konuşacaklardı onlarda haklı konuşacak birşey kalmamıştı
 
31 Mart seçimlerinin iptal edilmesine dün itibariyle çok seviniyorum.
Çünkü gördüler ki Türkiye babalarının çiftliği değil.
Çünkü gördüler ki, onları baştacı yapan bu halk gün gelip yere indirmesini de bilir.
Kibre, egoya gerek yok.
Siyasetçiler hizmet için var biz halka, hizmet yoksa saltanat varsa onlar da olmayacaklar.
#herşeyçokgüzelolacak dedik #yenibirbaşlangıç ile yeni bir döneme merhaba TÜRKİYE!
 
Hahahahah zillet mesajı baya popülerdi dün gece, zillet mesajı paylaşanlar ve paylaşmayanlar olarak şükür gene bölündük.
 

Neden bu kadar önyargılısınız? size göre Reis ve yanındakiler iş yapar gerisi fasa fiso onlar ne yaparsa iyi yaar güzel yapar kim gelirse gelsin bı chp olayı falan değil başka partide olsa şehiri iyi yönetebileceğine inanmıyorsunuz. Daha denemediğiniz bilmediğiniz bir adam için neden bu kadar kötü yorum? yok kötü günler görelim ki iyi günler gelsin, yok temizlik olacak falan.

Ya bak demek ki Reis ve etrafı temizlenmesi için İmamoğlunun gelmesi gerekiyormuş ki biraz kendilerine çeki düzen versinler dimi hay çok yaşasın o zaman İmamoğlu!! yoksa bu kötü gidişat devam edecekti bu da böyle yani. Bir bakın bakalım herşey çok güzel olacaksa biraz izleyin öyle karar verin. Reiscilik biadından biraz sıyrılır o olmadan da gayet güzel yönetilebildiğini görürsünüz.



a haberin imamoğlunun hiçbir konuşmasını yayınlamama sorunu? halbuki muhteşem konuştu az önce

Konuşma yayınlamadıkları gibi adını bile anmadılar malum şahıs falan gibi birşey diyorlardı o kadar bir hazımsızlık.. Hala 31 Martta kalmışlar iftiralarını karalamalarını nasıl devam ettiriyorlar pes rezil oldular hala konuşabiliyorlar.
 
Ama Reis Reisimiz Efendimis.
 
Bak arya ben buraya sayfalarca yazsamda sen anlamayacaksın
Neden benimle uğraşıyorsun kazandıniz iste gidin tadını cıkarın
Bizde bekleyelim görelim
Sular bulanmadan durulmaz
Biz böyle inanıp yasayanlariz
Bu seçim sonucunda var hikmet deyip silkelenecegiz insaalllh
Erdoğan özellikle son zamanlarda yanlış yapmış olabilir Ben bunun arkasinda daha büyük bir planı oldugunu düşünüyorum
Diger türlüsünü kabul etmiyorum
Onu davasi bende varım bu cografyada demek ve ülkemizi kurtlar sofrasinda meze.etmemek
Hic bir başarı çiçekli yollarda olmuyor
Dikensiz yol olmadan başarıya ulaşılmıyor
Bu cevap sana yeterli gelmeyecek yada anlamayacaksun ama benden bu kadar
 
https://www.facebook.com/Hey yavrum hey.. " Çik bisit çinki çildilir.." 800.000 oy da mı çalındı..?
Çok merak ediyorum napıyor acaba şu kadın..? Ağlıyor mudur bir köşede? Ağlamayın ya.. Ekrem başkan insan olduğunuzu hatırlatacak size.. Vicdan muhasebesi yaparsınız oturup.. Bir insana iftira atarken 6484946494979794949769494949 kere düşünürsünüz artık...
Oldu en sonunda oldu bimbambom rüyalarım gerçek oldu bimbambom.. Duyduk duymadık demesin hiç kimse.. İşte ilan ediyorum herkese.. Hahhahahaaaa çok şükür dostlar bizim de artık başkanımız var.. Hırsından çatlasın düşmanlar bizim de artık başkanımız vaaaaar..
İçim içimr sığmıyor yaa.. Böyle kelebekler uçuyor içimde.. Haykırasım var.. Demokrasi ve cumhuriyet bu ülkenin şah damarıdır... Ellemeyeceksin.. Öyle gömerler sandığa işte... 800.000 oy.. Puhahahahahahahahah
 
Yildirimlar cakacak demeseydi belki kazanirlardi
 

Kimsenin anlamadigi dava nasil oluyor? Benim maksadim ograsmak degil, cidden anlamak. Yani bu davayi madde madde yazamiyorsan, kim nasil anlayacak? Niye millet senin davana dahil olsun?

Niye kendi fikrinden süphe duyuyorsun? Niye "vardir bir hikmet" diyorsun? Erdogan ilahi bir varlik mi ki hersey herkesten daha iyi bilsin? o senin benim gibi bir insan degil mi? Niye kendinden daha çok ona güveniyorsun?

Bu ülke zaten kurtlara sofrasinda meze olmadimi? Araplar ülkenin en iyi yerlerini satin aldilar. Birçok fabrika satildi. Artik Türk tohumu ile bile meyve sebze büyümüyor. Binlerce ton patates cöpe atildi. Millet sokakta sogan almakta zorlanirken, Emine hanim kendine 10binlerce liralik çantalar aliyor.

Erdogan son zamanlarda yanlis yapmadi. Bilerek yapilan seyler hata degildir. Millet bas bas fetönun zararlarindan bahs ederken, onu devletin en derinlerine kadar sizdirmak hata degildir. Ergenekonda "ben bu davanin savcisiyim" dedigi bir hata degildi. Askerinin gücü azalsin, kendi gücü yükselsin için yaptigi seydi.

Istanbulun her yerine bina insa ettirmek, etrafindaki insaat firmalarina rant saglamak hata degildi. Yine derdi kendi ve etrafindakilerini güclendirmekti.

Yani sayilcak o kadar çok sey var ki. Ve milletten halen tanimlayamadigin bir dava için saygi istiyorsun. Yildirim için oy istiyorsun. Bu nasil birsey cidden anlamak istiyorum.
 
Sen benim yazdığımdan Erdogan'i ilahi varlık anlamışsın!!!!
Ben daha sana daha ne anlatayım ?!?!?!
Feto 17 yıllık bir oluşum gibi konusuyorsun
Arya senin yolun sana benim ki bana
Hadi yolun açık olsun.
 
Yerli ve milli olmanın bir bedeli vardır bu ülkede...
Hocanın davası vardır ve ağırdır...
Bugün Erdoğan’ın kavgası bundandır!.
.
Erbakan Hoca unutulmazdır...
Şöyle bir bakın yakın tarihe…
Sağlığında bazı kitlelerin görüşlerine büyük destek verdiği, bazı kitlelerin ise karşı çıktığı ama ölümünün ardından tüm kitlelere “Yahu hocayı yanlış anlamışız” dedirten bir lider varsa, o Necmettin Erbakan’dır…
Ne yazık ki burası Türkiye…
“El üstünde tutulmak için illa tabuta mı girmek lazım” sorusunu sormayı alışkanlık haline getirmiş bir ülke…
Erbakan Hoca için de bu soru karşımızda…
Ne yazık ki Türkiye yeterince kıymetini bilemedi...
Ve yeterince ondan faydalanamadığı gerçeği ile ölümünün ardından yüzleşti…
Ve o yüzleşme halen sürüyor…
Hocanın sağlığında bizzat kaleme aldığı, adını “DAVAM” koyduğu ve “Ne yaptıysam Allah rızası için yaptım” diye başlayan muhteşem eserini okumak biraz olsun o yüzleşmenin yükünü hafifletiyor…
Herkesin ve okuyanların da bir daha okuması gerek yüzleşmek için…
Her bir sayfasındaki görüşleri, tespitleri, Türkiye ve İslam dünyası için çizdiği yol haritası çok önemli…
Bir manifesto gibi...
Bu manifestonun değerini Erbakan hocanın öğrencisi olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yol haritasına baktığınız zaman sanırım çok daha iyi anlayacaksınız…
Kim ne derse desin hocanın izinde Erdoğan…
Bazıları hocanın Erdoğan’a dargın olarak aramızdan ayrıldığını söylese de, kendisi ile yapılan son söyleşide bakın ne diyordu:
“Tayyip gençlik kolları başkanımızdı… il ve İlçe başkanımızdı… Belediye başkanımızdı… Yıllardır beraber çalıştığımız evlatlarımız. Bunlar iyi niyetli insanlar. Hiçbir zaman bilerek Türkiye’ye kötülük yapmazlar. Kendisi ile her zamanki sevgim bakidir. Onların da aynı şekilde beni sevdiklerinden eminim.”
Erbakan Hoca yıllar önce yazdığı dava kitabının son sözünde öğrencisi Recep Tayip Erdoğan ile değişen ve büyüyen Türkiye’ye yani bugünlere ışık tutacak şekilde bakın neler söylüyor:
***
Bugün yeni bir çağa, yeni bir fethe ihtiyaç vardır. İnsanlığın hasretle beklediği bu yeni dünyaya, yine bu millet öncülük edecektir. Şerefli bir milletin ve şerefli bir tarihin evlatları öncülük edecektir.
İstanbul’un fethinden çok değil, sadece 50 yıl öncesinde, 1400’lerin başlarında Timur Anadolu’yu istila ettiğinde her şey bitti sanılıyordu. İslam dünyası en dağınık dönemini yaşıyordu. Ama 50 yıl içinde milletimiz toparlanmış ve İstanbul’un fethiyle çağ açıp çağ kapatmıştır. Bugün yeni bir çağa, yeni bir fethe ihtiyaç vardır.
Ancak bunun için İstanbul’un fethini iyi incelemek ve ders almak gerekir.
Peygamber Efendimiz “Letüftehanne’l-Konstantiniyyetefe’l-eni’me’l-emiru, emiruha, ve’l-eni’mel-ceyşü, zalike’lceyş” hadisi şerifiyle İstanbul’un fethedileceğini açıkça müjdelemiştir:
“İstanbul mutlaka fethedilecektir, onu fetheden ne güzel kumandan, onu fetheden asker ne güzel askerdir” buyurmuşlardır. Bu hadisi şeriften alacağımız dersler var. Şu hadisi şerif ne buyuruyor? “Le tüftehanne’l-Konstantiniyyete” buyrulmuştur. Burada hem“lam” var hem de “nün” şiddetle vurgulanmış. Yani İstanbul mutlaka ama mutlaka fethedilecektir. Fetih için temel olan işte bu inançtır.
Yani eğer bir fetih yapacaksak biz de kesin bir şekilde inanmamız lazım, şüphesiz bir şekilde inanmamız lazım. Efendimiz Aleyhisselatüvesselam “İstanbul mutlaka fethedilecektir” dediği için, Müslümanlar bu şerefe nail olmak için pek çok fetih seferleri yaptılar. Cenabı Allah bunlar içerisinde bu şerefi Sultan Fatih’e nasip buyurdu.
Nitekim, Sultan Fatih çocukluğundan beri İstanbul’un fethiyle yanıp tutuşarak büyümüştü. Bu hadisi şerife mazhar olmak için gece gündüz İstanbul’un fethini düşünüyordu. Sultan Fatih İstanbul’un fethinin adeta delisi olmuştur. Cenabı Allah da onu bu büyük şerefi bahsetmiştir.
O zaman inandığımız bu davayı hedefe ulaştırmak için o davanın delisi olmamız lazımdır.
Fatih Sultan Mehmet tahta çıkar çıkmaz gece gündüz çalışarak bütün hazırlıklarını tamamladı. Dünyanın en muhteşem şehri olan İstanbul’u fethetmek için her şeyi seferber etti. 200 bin kişilik ordu kurdu. Bunun yanında ilk defa devasa toplar döktürdü.
Bunlar çağının en ileri teknolojisiydi. “İnanç tekeden bile süt çıkartır” sözümüze kanıt olarak dağların üzerinden gemileri yürüttü.
Bir fetih yapacaksak inancın, azmin ve aşkın yanında çağın en yüksek teknolojisine ve en yüksek stratejisine de sahip olacağız.
6 Nisan’da Bizans’a teslim ol çağrısı yapıldı. Bu, Müslümanlığın esasıdır.
Kan dökmemek için bu çağrı yapılmıştır. Ama Bizans bunu kabul etmedi, savaşacağını ilan etti.
Ve Sultan Fatih hücum emri verdi. Bundan önce namazını askerleriyle beraber kıldı, ardından Allah’a dua ederek zafer için yalvardı.
Dua ederken aciz bir kul gibi dua etti.
Duasını yaptıktan sonra hücum emrini verirken atına bindiğinde dağları titreten bir aslan gibi görünüyordu.
Aman Allah’ım!
Ne büyük bir savaş, ne büyük bir azim, ne büyük bir gayret. 29 Mayıs sabahına gelindiği zaman artık surda gedikler açılmıştı. İstanbul’un fethi mukadder hale gelmişti. Surlara ilk bayrağı dikmek Ulubatlı Hasan’a nasip oldu. Sultan Fatih’in askerleri açılan gediklerden bir sel gibi İstanbul’un içine aktılar. Böylece bir çağ kapandı, bir çağ açıldı. İstanbul fethedildiği zaman Sultan Fatih, Allah’a şükretmek için Ayasofya’yı camiye çevirdi ve iki rekatşükür namazı kıldı.
Bunun arkasından Ebu Eyyübel-Ensari Hazretlerinin türbesine ziyarete gitti. Böylece Sultan Fatih tevazunun, en büyük zaferden sonra Allah’a şükretmenin en güzel örneklerini göstermiş oldu.
Bugün biz Milli Görüşçüler, surların önündeki askerler gibiyiz.
Yeniden fethin heyecanını duyuyoruz, yeniden fethi yaşıyoruz.
Önümüzdeki fetihleri yapabilmek için. Cenabı Allah’a sonsuz teşekkür ederiz ki böyle şerefli bir ecdadın torunları olmak bizim için en büyük bir mazhariyettir. İstanbul’un fethinden alacağımız en büyük derslerden birisi de Ebu Eyyübel-Ensari Hazretleridir.
Eyyüb el-Ensari, cihat ilan edildiğini duyunca, okuduğu Kuran-ı Kerim’i kapatıp hemen yerinden kalktı.
Evlatları karşı çıktı. Dediler ki;
“ Baba sen otur Kur’an’ını oku. Kendini tehlikeye atma.”
O ise şöyle dedi:
“Evlatlarım, siz bana otur Kur’an oku diyorsunuz. Ama ben Kur’an’ı okuyunca, o da bana diyor ki kalk ve cihat et.”
O büyük sahabe, İstanbul’un surlarının önüne 90 yaşındayken geldi.
Surların önündeki askerler yaşına hürmeten, yine onu geride tutmak istediler ama ona söz dinletemediler.
O, ateşlerin ve okların altında, “Dünyalık işlere dalmak suretiyle cihattan vazgeçerek kendinizi tehlikeye atmayınız” ayetini askerlere hatırlattı ve genç askerlere gereken dersi verdi.
Bütün bu fedakarlıklardansonra Cenabı Allah da kendisine surların dibinde şehit olmayıp nasip etti.
Cihat derken batılıların içiniboşaltmaya çalıştığı kendi kavramlarıyla çarpıtıp kirletmeye çalıştığı, Irak ve Suriye’de aklımızla alay ederek DAEŞ tiyatrosu ile de ürettikleri sözde Cihat’ı düşünmeyin…
Cihat Erbakan Hoca’nın da deyimi ile “Hak ve adaletin hakimiyeti için yapılan çalışma, mücadele ve fedakarlıktır…”
Bunu da unutmayın…
***
Bunları neden yazıyorum…
Bugün kim ne derse desin Necmettin Erbakan Hoca’nın bıraktığı bayrağı başı dik, alnı açık şekilde taşıyan, onun hayal ettiklerini ama yapamadıklarını başaran ve başarmaya devam eden isim olarak öğrencisi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan var…
Eyyüb el Ensari gibi 17 yıldır üzerine oynanan bütün oyunlara, karşısına çıkarılan bütün zorluklara rağmen hem milleti hem İslam dünyası hem de mazlum dünya için cihatyani hakkın adaletinin tecellisi için mücadele ediyor…
15 Temmuz hain darbe girişimi gecesi korkmadan, saklanmadan “Ben milletin gücünün üzerinde güç tanımıyorum. Milletimden meydanlara inmesini istiyorum”diye haykırıp Marmaris’te uçağına binerekölümüne İstanbul’a uçması, o hain darbe girişiminin karşısına başı dik alnı açık şekilde diklenmesi cihat değil de nedir?
Tıpkı Eyyüb el Ensari’ninevlatlarına söylediği “Siz bana otur Kur’an oku diyorsunuz. Ama ben Kur’an’ı okuyunca, o da bana diyor ki kalk ve cihat et” sözü Recep Tayyip Erdoğan’ın 17 yıldır verdiği mücadele değil de nedir?
Mekanı cennet olsun, nurlar içinde yatsın cenazesi Fatih Camii’nde 3 milyona yakın seveni tarafından uğurlanan,barış ve huzur anlamında bir fethin sevdalısı olarak Merkez Efendi’de SilivrikapıSurlarının dibinde adeta fethi her gün yeniden yaşarcasına ebedi istirahatgahında yatan Erbakan Hoca diyor ki;
“Bu dava için çalışmak herkese nasip olmaz.İster gecenizi gündüzünüze katıp çalışın, ister yan gelip yatın. Bu hak davanın başarısını ne bir gün öne alabilirsiniz ne bir gün geciktirebilirsiniz.Bütün mesele bu şerefli davada nasıl bir imtihan vereceğimizdir…”
İşte bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bu şerefli davada hocanın her defasında ettiği dua gibi “Ya rabbi! Sen bize her zaman Hakk’ı, hak olarak göster, batılı batıl olarak göster. Hakkı tutmayı nasip et. Batıldan muhafaza buyur”diyerek imtihan veriyor…
Allah yolunu açık etsin…
Cumhubaşkanı
 

Necmettin Erbaka yaşıyor olsa idi Erdoğanın yüzüne tükürürdü emin olun.. Necmettin Erbakan bütün siyasi partilerin liderleri ile bir araya gelip televizyonlarda tartışabilecek kadar yürekli bir siyasetçiydi... Siz Erdoğanı anlamak istediğiniz gibi anlıyorsunuz.. Ama inanın o kadar mükemmel bir siyasetçi değil.. Bakın ortada bir dava var tamam.. O dava nedir? Cumhuriyeti yıkıp saltanat mı sürmektir..? İnsanlar öbür ayı zor getirirken saraylar saraylar saray üstü saraylar mk yaptırmaktır? Yandaşlara, cemaatlere ülkeyi peşkeş mi çekmeltir? Nedir bu dava..? Dava 17 yılı iktidar olmak üzre 25 yıldır kapanmadı... Neden? Amaç ne? Amaç ne ben size söyleyeyim.. Amaç cumhuriyeti yıkıp, Atatürk'ü hiç olmamış gibi sayarak unutturmaya çalışmak.. Değerlerimiz ayaklar altına aldılar... Bayraklar yasaklandı... Tc ler kaldırılıd bu ülkede... Sizin lideriniz bu ülkenin %50 sine zillet dedi zillettttt..! Terörist dedi.. Azgın azınlık dedi... Bu mu sizin davanız? Ötekileştirmek, kutuplaştırmak... Bakın tutmadı.. Bu ülkenin şah damarıdır Atatürk ve Cumhuriyet.. Sökemezler... Söktürtmeyiz... Bizim davamız da bu... Aradaki fark uçurum.. Biri cumhuriyet bir saltanat...
 
Sen benim yazdığımdan Erdogan'i ilahi varlık anlamışsın!!!!
Ben daha sana daha ne anlatayım ?!?!?!
Feto 17 yıllık bir oluşum gibi konusuyorsun
Arya senin yolun sana benim ki bana
Hadi yolun açık olsun.

Fetö 17 yillik bir olusum degil ancak Erdogan bile kabul etti, akp döneminde dahada güclendiler diye. Rahmetli Kamer Genç Fetö tehlikesini anlatirken ceza yedi. "Nasil muhterem hoca efendiye hakaret eder" diye. Geçtigimiz günlerde Arinç tekrar göreve alindi. Hani Fetö yanlisi bir adam var ya. Hani görevden alinmisti.

Damat bey fetö okuluna gitti ve bir sorun olmuyor. Üstüne maliye bakani oluyor. Binlerce insan islerinden oldular ama. Sirf bank asyada hesaplari vardi diye islerinden olanlar var. Ancak hiçbir bakan istifa etmedi. Bu nasil is?

Ve sürekli "vardir bir bildigi" dedigin için evet, sanki tapiyorsun gibi oluyor. Onun ne bilecegi olacak? Hepimiz insaniz. Hepimiz gözümüzü, aklimizi kullanabiliriz. Adam onca sey yapiyor ve halen pes etmiyorsun, halen "vardir bir bildigi" diyorsun.

sinope_ zaten güzel bir sekilde cevap vermistir senin diger yorumuna. Erdogan bir günler davanin pesinde olmus olabilir fakat neticede artik degil. Tabi davan hak huk yemek degilse. Saraylar yapmak rant saglamak, peskes kesmek degilse.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…