- 10 Mart 2016
- 398
- 136
- 103
- 31
- Konu Sahibi Denizhifam
-
- #1
Merhabalar bir gün buraya aslında çocuklarımı kucağıma sağlıkla aldığımda bütün zorlukları ve mutlulukları onlar oyunlarını oynarken yazmayı düşünmüştüm.
8 yıllık zorlu bir tüp bebek sürecinden sonra 8. Yılda hamile kalmıştım inanılmayacak kadar güzeldi karnımda iki can vardı . Üstüne üst bir de rabbim hem rahmet hemde nimet nasip etmişti. Bir kızım bir oğlum olacaktı. Tekmelerini hissetmek bile müthiş bir şeydi. İmrenerek baktığım çocuk mağazalarından özgürce alışveriş yapmanın hazzını sanırım evlat hasreti çeken aileler bilir.. Bu aileler çok pimpirikli olur genelde genelik dönemlerinde bende öyleydim en ufak bir şeyde doktora giderdim bazen günde bir den fazla.. ve nihayet karnım artık belli olmaya başlamış ve çocuklar için neredeyse tüm hazırlıklar bitmişti.. zor zamanlar geçmiş gibiydi en azından ben öyle düşünmüştüm.. o pimpirikli anne en son ağrısı olduğunda insanların bu yaftalamasını kendine suç görmüş ve gitmek istememişti o gece .. sabahın kanamam oldu hemde çocuklarıma oyuncak siparişleri verirken.. İşten apar topar çıkıp hayır bir şey olmayacak iyisiniz diyerek hastaneye uçmuştu annelik böyle bir şeymiş İstanbul gibi memleketin trafiğinde dörtlüleri yakıp basa bas gitmekmiş.. ve girdiğimde hastaneye artık 5 cm açılması olan oğlu kanala girmiş acil serklaj yapılması gereken bir anneydim .. 20 . Haftada riskliydi serklaj ama elimden geleni yapmalıydım.. gurbette kadın olmak hamileyken daha zormuş eşim istanbula gelene kadar tek başıma nasıl bir karmaşaya girdiğimi beynimden sildim bile .. Ve serklajla daha umutlu bir anneydim taa ki 22. Haftada enfeksiyona karşı direnemeyen anne olarak .. Doğum yaparken başta çok bağırdım sonra ne kadar çaresiz olduğumu doğurmam gerektiğini farkedince dudaklarımı ısırarak sessizce doğurdum çocuklarımı önce oğlum geldi dünyaya bir sağlıkçı olarak sonuçlarının ne olacağını çok iyi biliyordum yapılan müdehaleleri de kızımı doğurmaya başlayınca oğlumun entübe edildiğini duydum artık yoğun bakıma gitmesi gerekiyordu sağımda ki meleğimin .. sonra plesantayı atmaya çalışırken kızıma edilen müdehalede maalesef başarısız olundu ve ex dediler çok kolay söylediler ve ben kızımı kucağıma alıp öpüp sadece özür dileyebildim sonra solda ki meleğimi de morga götürdüler.. kızımın yüzünü hatırımda ne kadar kalır bilmiyorum bir doğum yaptıktan hemen sonra bir de cenazesini yıkarken gördüm .. Bize umut olmuştu oğlum bazı aileler vardı 22. Ve üstü haftalarda bebeği doğup yaşayan ben dualarla o örneklere sarıldım .. ve bir sabah bir telefonla doğumdan 12 gün sonra dünya tekrar başımıza yıkıldı.. dokunduğum sütümü verdiğim her gün gördüğüm hareketlerini izlediğim oğlumuda kaybetmiştim.. Ne büyük sınav 8 yıllık hasretten sonra her şey güzel giderken rahmin açılması ve enfeksiyonla tepetaklak olmuştu hayallerim.. şimdi her gün mezarlığa gidiyorum çiçekler ekiyorum toprağa ki hiç bilmezdim toprak işini . Benim karnıma sığdıramadığım evlatlarımı toprak içine sığdırmıştı.. Çocuklarım beni görmek isterlerse nir melek gönderilecekmiş benim suretimde onlara ben o meleği kıskandım.. öpüp koklayıp sarılamayacaktım ama o melek bunları yapıcaktı. İşte evlat kaybetmek bir meleği kıskanmakmış bazen..
Allah yardımcınız olsun. Allahım sabrınızı arttırsın. Sağlıklı bebekler nasip etsin inşallah sizeMerhabalar bir gün buraya aslında çocuklarımı kucağıma sağlıkla aldığımda bütün zorlukları ve mutlulukları onlar oyunlarını oynarken yazmayı düşünmüştüm.
8 yıllık zorlu bir tüp bebek sürecinden sonra 8. Yılda hamile kalmıştım inanılmayacak kadar güzeldi karnımda iki can vardı . Üstüne üst bir de rabbim hem rahmet hemde nimet nasip etmişti. Bir kızım bir oğlum olacaktı. Tekmelerini hissetmek bile müthiş bir şeydi. İmrenerek baktığım çocuk mağazalarından özgürce alışveriş yapmanın hazzını sanırım evlat hasreti çeken aileler bilir.. Bu aileler çok pimpirikli olur genelde genelik dönemlerinde bende öyleydim en ufak bir şeyde doktora giderdim bazen günde bir den fazla.. ve nihayet karnım artık belli olmaya başlamış ve çocuklar için neredeyse tüm hazırlıklar bitmişti.. zor zamanlar geçmiş gibiydi en azından ben öyle düşünmüştüm.. o pimpirikli anne en son ağrısı olduğunda insanların bu yaftalamasını kendine suç görmüş ve gitmek istememişti o gece .. sabahın kanamam oldu hemde çocuklarıma oyuncak siparişleri verirken.. İşten apar topar çıkıp hayır bir şey olmayacak iyisiniz diyerek hastaneye uçmuştu annelik böyle bir şeymiş İstanbul gibi memleketin trafiğinde dörtlüleri yakıp basa bas gitmekmiş.. ve girdiğimde hastaneye artık 5 cm açılması olan oğlu kanala girmiş acil serklaj yapılması gereken bir anneydim .. 20 . Haftada riskliydi serklaj ama elimden geleni yapmalıydım.. gurbette kadın olmak hamileyken daha zormuş eşim istanbula gelene kadar tek başıma nasıl bir karmaşaya girdiğimi beynimden sildim bile .. Ve serklajla daha umutlu bir anneydim taa ki 22. Haftada enfeksiyona karşı direnemeyen anne olarak .. Doğum yaparken başta çok bağırdım sonra ne kadar çaresiz olduğumu doğurmam gerektiğini farkedince dudaklarımı ısırarak sessizce doğurdum çocuklarımı önce oğlum geldi dünyaya bir sağlıkçı olarak sonuçlarının ne olacağını çok iyi biliyordum yapılan müdehaleleri de kızımı doğurmaya başlayınca oğlumun entübe edildiğini duydum artık yoğun bakıma gitmesi gerekiyordu sağımda ki meleğimin .. sonra plesantayı atmaya çalışırken kızıma edilen müdehalede maalesef başarısız olundu ve ex dediler çok kolay söylediler ve ben kızımı kucağıma alıp öpüp sadece özür dileyebildim sonra solda ki meleğimi de morga götürdüler.. kızımın yüzünü hatırımda ne kadar kalır bilmiyorum bir doğum yaptıktan hemen sonra bir de cenazesini yıkarken gördüm .. Bize umut olmuştu oğlum bazı aileler vardı 22. Ve üstü haftalarda bebeği doğup yaşayan ben dualarla o örneklere sarıldım .. ve bir sabah bir telefonla doğumdan 12 gün sonra dünya tekrar başımıza yıkıldı.. dokunduğum sütümü verdiğim her gün gördüğüm hareketlerini izlediğim oğlumuda kaybetmiştim.. Ne büyük sınav 8 yıllık hasretten sonra her şey güzel giderken rahmin açılması ve enfeksiyonla tepetaklak olmuştu hayallerim.. şimdi her gün mezarlığa gidiyorum çiçekler ekiyorum toprağa ki hiç bilmezdim toprak işini . Benim karnıma sığdıramadığım evlatlarımı toprak içine sığdırmıştı.. Çocuklarım beni görmek isterlerse nir melek gönderilecekmiş benim suretimde onlara ben o meleği kıskandım.. öpüp koklayıp sarılamayacaktım ama o melek bunları yapıcaktı. İşte evlat kaybetmek bir meleği kıskanmakmış bazen..
Rabbim bu çektiğiniz acıların mükâfatını versin inşallah Allahm sabırlar versin size anneliği dört gözle bekleyenler çok iyi bilir haliniziMerhabalar bir gün buraya aslında çocuklarımı kucağıma sağlıkla aldığımda bütün zorlukları ve mutlulukları onlar oyunlarını oynarken yazmayı düşünmüştüm.
8 yıllık zorlu bir tüp bebek sürecinden sonra 8. Yılda hamile kalmıştım inanılmayacak kadar güzeldi karnımda iki can vardı . Üstüne üst bir de rabbim hem rahmet hemde nimet nasip etmişti. Bir kızım bir oğlum olacaktı. Tekmelerini hissetmek bile müthiş bir şeydi. İmrenerek baktığım çocuk mağazalarından özgürce alışveriş yapmanın hazzını sanırım evlat hasreti çeken aileler bilir.. Bu aileler çok pimpirikli olur genelde genelik dönemlerinde bende öyleydim en ufak bir şeyde doktora giderdim bazen günde bir den fazla.. ve nihayet karnım artık belli olmaya başlamış ve çocuklar için neredeyse tüm hazırlıklar bitmişti.. zor zamanlar geçmiş gibiydi en azından ben öyle düşünmüştüm.. o pimpirikli anne en son ağrısı olduğunda insanların bu yaftalamasını kendine suç görmüş ve gitmek istememişti o gece .. sabahın kanamam oldu hemde çocuklarıma oyuncak siparişleri verirken.. İşten apar topar çıkıp hayır bir şey olmayacak iyisiniz diyerek hastaneye uçmuştu annelik böyle bir şeymiş İstanbul gibi memleketin trafiğinde dörtlüleri yakıp basa bas gitmekmiş.. ve girdiğimde hastaneye artık 5 cm açılması olan oğlu kanala girmiş acil serklaj yapılması gereken bir anneydim .. 20 . Haftada riskliydi serklaj ama elimden geleni yapmalıydım.. gurbette kadın olmak hamileyken daha zormuş eşim istanbula gelene kadar tek başıma nasıl bir karmaşaya girdiğimi beynimden sildim bile .. Ve serklajla daha umutlu bir anneydim taa ki 22. Haftada enfeksiyona karşı direnemeyen anne olarak .. Doğum yaparken başta çok bağırdım sonra ne kadar çaresiz olduğumu doğurmam gerektiğini farkedince dudaklarımı ısırarak sessizce doğurdum çocuklarımı önce oğlum geldi dünyaya bir sağlıkçı olarak sonuçlarının ne olacağını çok iyi biliyordum yapılan müdehaleleri de kızımı doğurmaya başlayınca oğlumun entübe edildiğini duydum artık yoğun bakıma gitmesi gerekiyordu sağımda ki meleğimin .. sonra plesantayı atmaya çalışırken kızıma edilen müdehalede maalesef başarısız olundu ve ex dediler çok kolay söylediler ve ben kızımı kucağıma alıp öpüp sadece özür dileyebildim sonra solda ki meleğimi de morga götürdüler.. kızımın yüzünü hatırımda ne kadar kalır bilmiyorum bir doğum yaptıktan hemen sonra bir de cenazesini yıkarken gördüm .. Bize umut olmuştu oğlum bazı aileler vardı 22. Ve üstü haftalarda bebeği doğup yaşayan ben dualarla o örneklere sarıldım .. ve bir sabah bir telefonla doğumdan 12 gün sonra dünya tekrar başımıza yıkıldı.. dokunduğum sütümü verdiğim her gün gördüğüm hareketlerini izlediğim oğlumuda kaybetmiştim.. Ne büyük sınav 8 yıllık hasretten sonra her şey güzel giderken rahmin açılması ve enfeksiyonla tepetaklak olmuştu hayallerim.. şimdi her gün mezarlığa gidiyorum çiçekler ekiyorum toprağa ki hiç bilmezdim toprak işini . Benim karnıma sığdıramadığım evlatlarımı toprak içine sığdırmıştı.. Çocuklarım beni görmek isterlerse nir melek gönderilecekmiş benim suretimde onlara ben o meleği kıskandım.. öpüp koklayıp sarılamayacaktım ama o melek bunları yapıcaktı. İşte evlat kaybetmek bir meleği kıskanmakmış bazen..
Merhabalar bir gün buraya aslında çocuklarımı kucağıma sağlıkla aldığımda bütün zorlukları ve mutlulukları onlar oyunlarını oynarken yazmayı düşünmüştüm.
8 yıllık zorlu bir tüp bebek sürecinden sonra 8. Yılda hamile kalmıştım inanılmayacak kadar güzeldi karnımda iki can vardı . Üstüne üst bir de rabbim hem rahmet hemde nimet nasip etmişti. Bir kızım bir oğlum olacaktı. Tekmelerini hissetmek bile müthiş bir şeydi. İmrenerek baktığım çocuk mağazalarından özgürce alışveriş yapmanın hazzını sanırım evlat hasreti çeken aileler bilir.. Bu aileler çok pimpirikli olur genelde genelik dönemlerinde bende öyleydim en ufak bir şeyde doktora giderdim bazen günde bir den fazla.. ve nihayet karnım artık belli olmaya başlamış ve çocuklar için neredeyse tüm hazırlıklar bitmişti.. zor zamanlar geçmiş gibiydi en azından ben öyle düşünmüştüm.. o pimpirikli anne en son ağrısı olduğunda insanların bu yaftalamasını kendine suç görmüş ve gitmek istememişti o gece .. sabahın kanamam oldu hemde çocuklarıma oyuncak siparişleri verirken.. İşten apar topar çıkıp hayır bir şey olmayacak iyisiniz diyerek hastaneye uçmuştu annelik böyle bir şeymiş İstanbul gibi memleketin trafiğinde dörtlüleri yakıp basa bas gitmekmiş.. ve girdiğimde hastaneye artık 5 cm açılması olan oğlu kanala girmiş acil serklaj yapılması gereken bir anneydim .. 20 . Haftada riskliydi serklaj ama elimden geleni yapmalıydım.. gurbette kadın olmak hamileyken daha zormuş eşim istanbula gelene kadar tek başıma nasıl bir karmaşaya girdiğimi beynimden sildim bile .. Ve serklajla daha umutlu bir anneydim taa ki 22. Haftada enfeksiyona karşı direnemeyen anne olarak .. Doğum yaparken başta çok bağırdım sonra ne kadar çaresiz olduğumu doğurmam gerektiğini farkedince dudaklarımı ısırarak sessizce doğurdum çocuklarımı önce oğlum geldi dünyaya bir sağlıkçı olarak sonuçlarının ne olacağını çok iyi biliyordum yapılan müdehaleleri de kızımı doğurmaya başlayınca oğlumun entübe edildiğini duydum artık yoğun bakıma gitmesi gerekiyordu sağımda ki meleğimin .. sonra plesantayı atmaya çalışırken kızıma edilen müdehalede maalesef başarısız olundu ve ex dediler çok kolay söylediler ve ben kızımı kucağıma alıp öpüp sadece özür dileyebildim sonra solda ki meleğimi de morga götürdüler.. kızımın yüzünü hatırımda ne kadar kalır bilmiyorum bir doğum yaptıktan hemen sonra bir de cenazesini yıkarken gördüm .. Bize umut olmuştu oğlum bazı aileler vardı 22. Ve üstü haftalarda bebeği doğup yaşayan ben dualarla o örneklere sarıldım .. ve bir sabah bir telefonla doğumdan 12 gün sonra dünya tekrar başımıza yıkıldı.. dokunduğum sütümü verdiğim her gün gördüğüm hareketlerini izlediğim oğlumuda kaybetmiştim.. Ne büyük sınav 8 yıllık hasretten sonra her şey güzel giderken rahmin açılması ve enfeksiyonla tepetaklak olmuştu hayallerim.. şimdi her gün mezarlığa gidiyorum çiçekler ekiyorum toprağa ki hiç bilmezdim toprak işini . Benim karnıma sığdıramadığım evlatlarımı toprak içine sığdırmıştı.. Çocuklarım beni görmek isterlerse nir melek gönderilecekmiş benim suretimde onlara ben o meleği kıskandım.. öpüp koklayıp sarılamayacaktım ama o melek bunları yapıcaktı. İşte evlat kaybetmek bir meleği kıskanmakmış bazen..
CanımyaMerhabalar bir gün buraya aslında çocuklarımı kucağıma sağlıkla aldığımda bütün zorlukları ve mutlulukları onlar oyunlarını oynarken yazmayı düşünmüştüm.
8 yıllık zorlu bir tüp bebek sürecinden sonra 8. Yılda hamile kalmıştım inanılmayacak kadar güzeldi karnımda iki can vardı . Üstüne üst bir de rabbim hem rahmet hemde nimet nasip etmişti. Bir kızım bir oğlum olacaktı. Tekmelerini hissetmek bile müthiş bir şeydi. İmrenerek baktığım çocuk mağazalarından özgürce alışveriş yapmanın hazzını sanırım evlat hasreti çeken aileler bilir.. Bu aileler çok pimpirikli olur genelde genelik dönemlerinde bende öyleydim en ufak bir şeyde doktora giderdim bazen günde bir den fazla.. ve nihayet karnım artık belli olmaya başlamış ve çocuklar için neredeyse tüm hazırlıklar bitmişti.. zor zamanlar geçmiş gibiydi en azından ben öyle düşünmüştüm.. o pimpirikli anne en son ağrısı olduğunda insanların bu yaftalamasını kendine suç görmüş ve gitmek istememişti o gece .. sabahın kanamam oldu hemde çocuklarıma oyuncak siparişleri verirken.. İşten apar topar çıkıp hayır bir şey olmayacak iyisiniz diyerek hastaneye uçmuştu annelik böyle bir şeymiş İstanbul gibi memleketin trafiğinde dörtlüleri yakıp basa bas gitmekmiş.. ve girdiğimde hastaneye artık 5 cm açılması olan oğlu kanala girmiş acil serklaj yapılması gereken bir anneydim .. 20 . Haftada riskliydi serklaj ama elimden geleni yapmalıydım.. gurbette kadın olmak hamileyken daha zormuş eşim istanbula gelene kadar tek başıma nasıl bir karmaşaya girdiğimi beynimden sildim bile .. Ve serklajla daha umutlu bir anneydim taa ki 22. Haftada enfeksiyona karşı direnemeyen anne olarak .. Doğum yaparken başta çok bağırdım sonra ne kadar çaresiz olduğumu doğurmam gerektiğini farkedince dudaklarımı ısırarak sessizce doğurdum çocuklarımı önce oğlum geldi dünyaya bir sağlıkçı olarak sonuçlarının ne olacağını çok iyi biliyordum yapılan müdehaleleri de kızımı doğurmaya başlayınca oğlumun entübe edildiğini duydum artık yoğun bakıma gitmesi gerekiyordu sağımda ki meleğimin .. sonra plesantayı atmaya çalışırken kızıma edilen müdehalede maalesef başarısız olundu ve ex dediler çok kolay söylediler ve ben kızımı kucağıma alıp öpüp sadece özür dileyebildim sonra solda ki meleğimi de morga götürdüler.. kızımın yüzünü hatırımda ne kadar kalır bilmiyorum bir doğum yaptıktan hemen sonra bir de cenazesini yıkarken gördüm .. Bize umut olmuştu oğlum bazı aileler vardı 22. Ve üstü haftalarda bebeği doğup yaşayan ben dualarla o örneklere sarıldım .. ve bir sabah bir telefonla doğumdan 12 gün sonra dünya tekrar başımıza yıkıldı.. dokunduğum sütümü verdiğim her gün gördüğüm hareketlerini izlediğim oğlumuda kaybetmiştim.. Ne büyük sınav 8 yıllık hasretten sonra her şey güzel giderken rahmin açılması ve enfeksiyonla tepetaklak olmuştu hayallerim.. şimdi her gün mezarlığa gidiyorum çiçekler ekiyorum toprağa ki hiç bilmezdim toprak işini . Benim karnıma sığdıramadığım evlatlarımı toprak içine sığdırmıştı.. Çocuklarım beni görmek isterlerse nir melek gönderilecekmiş benim suretimde onlara ben o meleği kıskandım.. öpüp koklayıp sarılamayacaktım ama o melek bunları yapıcaktı. İşte evlat kaybetmek bir meleği kıskanmakmış bazen..
İlk hamileliğimdi 20 haftalıktık miniğim canım kızımMerhabalar bir gün buraya aslında çocuklarımı kucağıma sağlıkla aldığımda bütün zorlukları ve mutlulukları onlar oyunlarını oynarken yazmayı düşünmüştüm.
8 yıllık zorlu bir tüp bebek sürecinden sonra 8. Yılda hamile kalmıştım inanılmayacak kadar güzeldi karnımda iki can vardı . Üstüne üst bir de rabbim hem rahmet hemde nimet nasip etmişti. Bir kızım bir oğlum olacaktı. Tekmelerini hissetmek bile müthiş bir şeydi. İmrenerek baktığım çocuk mağazalarından özgürce alışveriş yapmanın hazzını sanırım evlat hasreti çeken aileler bilir.. Bu aileler çok pimpirikli olur genelde genelik dönemlerinde bende öyleydim en ufak bir şeyde doktora giderdim bazen günde bir den fazla.. ve nihayet karnım artık belli olmaya başlamış ve çocuklar için neredeyse tüm hazırlıklar bitmişti.. zor zamanlar geçmiş gibiydi en azından ben öyle düşünmüştüm.. o pimpirikli anne en son ağrısı olduğunda insanların bu yaftalamasını kendine suç görmüş ve gitmek istememişti o gece .. sabahın kanamam oldu hemde çocuklarıma oyuncak siparişleri verirken.. İşten apar topar çıkıp hayır bir şey olmayacak iyisiniz diyerek hastaneye uçmuştu annelik böyle bir şeymiş İstanbul gibi memleketin trafiğinde dörtlüleri yakıp basa bas gitmekmiş.. ve girdiğimde hastaneye artık 5 cm açılması olan oğlu kanala girmiş acil serklaj yapılması gereken bir anneydim .. 20 . Haftada riskliydi serklaj ama elimden geleni yapmalıydım.. gurbette kadın olmak hamileyken daha zormuş eşim istanbula gelene kadar tek başıma nasıl bir karmaşaya girdiğimi beynimden sildim bile .. Ve serklajla daha umutlu bir anneydim taa ki 22. Haftada enfeksiyona karşı direnemeyen anne olarak .. Doğum yaparken başta çok bağırdım sonra ne kadar çaresiz olduğumu doğurmam gerektiğini farkedince dudaklarımı ısırarak sessizce doğurdum çocuklarımı önce oğlum geldi dünyaya bir sağlıkçı olarak sonuçlarının ne olacağını çok iyi biliyordum yapılan müdehaleleri de kızımı doğurmaya başlayınca oğlumun entübe edildiğini duydum artık yoğun bakıma gitmesi gerekiyordu sağımda ki meleğimin .. sonra plesantayı atmaya çalışırken kızıma edilen müdehalede maalesef başarısız olundu ve ex dediler çok kolay söylediler ve ben kızımı kucağıma alıp öpüp sadece özür dileyebildim sonra solda ki meleğimi de morga götürdüler.. kızımın yüzünü hatırımda ne kadar kalır bilmiyorum bir doğum yaptıktan hemen sonra bir de cenazesini yıkarken gördüm .. Bize umut olmuştu oğlum bazı aileler vardı 22. Ve üstü haftalarda bebeği doğup yaşayan ben dualarla o örneklere sarıldım .. ve bir sabah bir telefonla doğumdan 12 gün sonra dünya tekrar başımıza yıkıldı.. dokunduğum sütümü verdiğim her gün gördüğüm hareketlerini izlediğim oğlumuda kaybetmiştim.. Ne büyük sınav 8 yıllık hasretten sonra her şey güzel giderken rahmin açılması ve enfeksiyonla tepetaklak olmuştu hayallerim.. şimdi her gün mezarlığa gidiyorum çiçekler ekiyorum toprağa ki hiç bilmezdim toprak işini . Benim karnıma sığdıramadığım evlatlarımı toprak içine sığdırmıştı.. Çocuklarım beni görmek isterlerse nir melek gönderilecekmiş benim suretimde onlara ben o meleği kıskandım.. öpüp koklayıp sarılamayacaktım ama o melek bunları yapıcaktı. İşte evlat kaybetmek bir meleği kıskanmakmış bazen..
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?