Merhabalar,
Dokuz ay önce sadece tedbir maksatlı doktora gittiğimizde 'doğal yoldan hamile kalman mümkün değil tüp bebekte de şansın %10' sözlerini duyduğumda dünyam başıma yıkılmıştı... İki gün sürekli ağladım.Gittiğimiz doktor sadece amh testini istemiş ve çıkan sonuca göre bu yorumu yapmıştı.37 yaşındayım ve yumurta rezervlerim yaşımla alakalı azalmaya başlamış. Bundan bir yıl önce evlilik arifesindeyiz çocuk sahibi olmak istiyoruz engel bir durum var mıdır?diye gittiğimiz doktor sadece vajinal muayene edip hiçbir hormonel test istemeyip herşey yolunda demişti...
Şoku atlattıktan sonra deneyimli ve arkadaşlarımın tavsiye ettiği başka bir doktora gittik.Durumu anlattığımızda doktor hem benden hem eşimden daha önce diğer doktroların yapmadığı testler istedi. Testlerin sonucunda eşimde baba olmaya engel bir durumunun olmadığını; benimde sadece troid problemimin olduğu öğrendik. Troidlerin normal çalışıyor olması gebe kalmak ve gebe kalındığında bebeğe geçmemesi için normal seviyede tutulması gereken hormanlar imiş. Tüm bu sonuçlara göre doktor anne baba olmamıza engel bir durum olmadığı, doğal akışında gebe kalabileceğimi ancak 37 yaşında olmam sebebiyle daha sonra kaliteli yumurta bulunamayabileceği riski olduğunu belirterek acele etmemizi söyledi. Aynı ay tedaviye başladık. Çatlatma iğnesi yardımı ile gebe kalma yöntemi. Ağızdan alınan ilaçlar ve her akşam göbekten yapılan iğneler, iki günde bir doktor kontrolü ve yumurtaların yeterince büyüdüğünü görünce çatlatma iğnesi yapılması. Bu yöntem ile gebe kalmadım. Doktorumuzla durumu konuşup tüp bebek tedavisine başlamak istediğimizi söyledik.
Heyecanlı,stresli,biraz acı veren ama umut dolu bir süreç başladı. Ağızdan alınan ilaçlar, her akşam göbekten yapılan iğne,her akşam kalçadan yapılan iğne ve bozulmuş bir psikoloji. Bu süreç bende onbir gün sürdü. Onikinci gün Beylikdüzü Medicana Int.tüp bebek merkezinde yumurta toplama işlemi yapıldı. Yumurtalar alınırken anne adayları uyutuluyor. O yüzden bu kısımla ilgili birşey hatırlamıyorum. Uyandığımda iki yumurtamın alındığını, sağlıklı olduklarını ve dölleme işleminden sonra bize haber verileceğini söylediler. Bu esnada eşimden de spermler alındı. Hasteneden çıktık, heyecanlı bekleyiş başlamıştı. Ertesin gün bizi aradılar ve embriyoların ikisininde döllendiğini, bölünmeye devam ettiklerini ve iyi durumda olduklarını söylediler. Tabi yine gözyaşları sel oldu, ama bu sefer mutluluktan... Yumurta toplama işleminden iki gün sonra transfer için hasteneye çağrıldık. Doç. Dr Selman Laçin transferi yaptı ve pozitif yaklaşımı ile çok umutlu olduğunu bu sefer eğer tutunmazsa peşini bırakmamız gerektiğini ısrarla söyledi. Transferden sonra birkaç saat hastenede istirahat ettikten sonra eve geldik. Bir hafta boyunca evde dinlendim. Bütün hareketlerimi yavaşlattım. Yorucu ve moral bozucu hiçbirşey yapmadım. Beslenmeme çok dikkat ettim ki özellikle ceviz yenmesini tavsiye ederim. Sürekli yatmadım ama yürüyüş yapmadım, merdiven inip çıkmadım, ev işi yapmadım, ağır kaldırmadım ve uzanmadım. Onbirinci gün gebelik testi yaptırdığımızda sonuç pozitifti ve dünyanın en mutlu çiftiydik. İki gün sonra testi tekrarladık;sonuç çok yüksek çıkmıştı ve doktorumuz ikiz gebelik olabileceğini söyledi. Kontrol için gittiğimizde iki bebeğimiz olacağını öğrendik. Mutluluğumuzda ikiye katlamıştı. İki buçuk aylık hamileyken bebeklerden birinin gelişmediğini öğrendik. Yola oğlumuzla devam ediyoruz...
Dün detaylı ultrason kontrolünü yaptırdık, Prof Dr. Recep Has'ın özel muayenehanesinde. Allah'a binlerce kez şükürler olsun ki oğlumuz çok sağlıklı.
Şuan altı aylık hamileyim ve bu dünyanın en güzel duygusu. Bütün bunları sizlerle paylaşmak için bu kadar bekledim çünkü herşeyin yolunda olduğunu öğrendiğim zaman yazacağım demiştim en başında. Bize çok şükür ki hayırlı haberleri aldık. Anne baba sahibi olmayı isteyen herkese Allahım nasip etsin. Umarım bu yazdıklarım benim durumumda olan anne adaylarına umut ışığı olur, umarım bizim durumumuzda olan çiftlere yol gösterici olur. Bu uzun yazıyı yazmamın sebebi de bu yola yeni başlayacaklara umutlarını kaybetmemelerini tavsiyet etmek. Buraya yazmak benim için bir görevdi kendime zamanı gelince gerçekleştirmeye söz verdiğim, onu yerine getiriyorum.
Asla ama asla karamsar olmayın, asla tek doktorun söyledikleriyle hareket etmeyin, süpheci oluni mümkünse iki veya daha fazla doktorla çapraz konrol (cross-check) yapın ve asla Allah'tan istemekten vazgeçmeyin, bu çok önemli.
Geçen bu süreçte her an yanımda olan, bana her zaman destek olan hayat arkadaşım canım kocama sonsuz teşekkürler...
Umudunuzu kaybetmeyin...