- 12 Temmuz 2006
- 55.501
- 212.796
- 52
-
- Konu Sahibi salinger29
- #41
İnşallah tamamen ayrılmışsinizdir.Merhaba hanımlar,
6 ay önce bir tesadüfler zinciriyle nişanlımın telefon numaramı alıp aramasıyla ilişkime başladım.
Ben 26 , nişanlım 29 yaşında. İkimiz de mühendisiz. Ben yengeç burcuyum, o aslan. Bu kısımları genel bilgi olarak yazıyorum.
Ben de muhafazakar bir ailede büyüdüm ama nişanlımın aşırı ve bana göre ilginç bazı dini takıntıları sebebiyle ilişkimiz iyice tuhaf bir hale geldi. Örnek vermek gerekirse, ilerde kapanmak isterim dediğimde, kapanmak uygun değildir çarşaf uygundur çarşafa girmezsen hiç kapanma çok yanlış bir örtünme biçimi demişti (içinizden gelen hasbinallah seslerini duyabiliyorum). sonra bu sebeple nişan sabahı sorun çıkarmıştı nişanımız iptal olmuştu.. günler süren ikna çalışmaları sonucunda ve yaptığı araştırmalar neticesinde yanlış bir düşünceye sahip olduğunu kabul etmesi sebebiyle yeniden barışıp eylülde nişanlanmıştık.
Bunun dışında, gene dini sebeplerle müzikten ve üzerinde insan hayvan figürleri bulunan eşyalardan geri durması iyice sinir bozucu bir hal almaya başladı. Romantik diye bir şarkı atıyorum dinlemeden kapatıyor, nevresim resmi atıyorum üstünde kuş var beğenmedm diyor vesaire. Kendisi de eskide gitarı şimdi yan flütü olan sanatsal bir kişilik bence ama bastırıyor. En son düğünde çalınması uygun diye bir flüt resitali paylaştım kendisiyle, arkadaki gitar sesleri sebebiyle, gelen bazı arkadaşlarının uygun bulmayacağını söyledi. O an ben şok tabi. Adeta arkadaşlarıyla evleniyor ben de figuranmışım gibi bir durum ortaya çıktı. 1000.kez kavga ettik, dini literatürleri taradık ve konu gene benim haklı olmamla sonuçlandı. (yazarken farkettim oldukça psikopat bir ilişki)
Nişanlılık sürecinin genelinde ben kk yı okuya okuya kendimi delirtmem ve ayrı bir şehirde çalışırken kendimi iyice yalnız hissetmem sebebiyle biraz hassaslaşmıştım. Evlilik öncesi sendromu da eklenince bazen benim hatalarım bazen onunkiler şeklinde düşe kalka ilerliyorduk.
Geçen hafta işimi bırakıp nişanlımın ve ailemin yaşadığı şehre geri taşındım. Buraya gelmeden önce haftada 2 gün buluşuruz fazla buluşmayalım ben çalışamam gibisinden bir laf etti. Yani yüksek lisansla işi bir arada yürütmeye çalıştığı için elbette ben de sıkboğaz etmezdim ama ben işimi gücümü bırakıp şehir değiştirirken böyle bir sözle karşılanmak kendimi istenmeyen biri gibi hissettirdi haliyle.
2.buluşmamızda ona hediye kıyafet almak için biraz zorla avm ye götürüp kabine tıkıp bişeyler denettirdim. Ufak çaplı bir sinir harbi geçirdi. Arabada şarkı açıp mutlu mutlu söylerken müzik dinlemek yerine sohbet edebilirdik diye sesini yükselterek konuştu. Her şeye bir trip bir alınganlık bi hareketler bi bişeyler.. Sonra da bize geldiğimizde biraz suratını falan astı. Sıcak, gürültü, kalabalık gibi fiziki ortam olumsuzluklarına bir bebek gibi dayanamaması diğer huylarıyla da birleşince ben de küçük bir uyanış oluştu.
Bu arada bu çocuk madem senin görüşlerine uygun değil neden nişanlandın yavrucuğum diyorsanız, iyi huyları bu anlattıklarımdan fazla olduğu için diyebilirim. Ya da ben artık sevgi ve ilginin ılık kollarında uykuya daldığım için iyi şeyler daha fazla gibi hissediyordum. şefkatli, ilgili, cömert ve sevgisini ifade edebilen biri.. Bazı konularda babamdan sonra gördüğüm en fedakar erkek. Dünyayı gezmeye uzak doğu yemeklerini kendi başına yapmaya hevesli, işinde başarılı, beni de sürekli çalışmaya ve üretmeye itekleyen azimli biri. Sokak hayvanlarına merhametli, insan haklarına saygılı, elinden iş gelen bir tip. Çiçeği çikolatası sürprizi eksik olmaz. Ailesi bilhassa annesi çok tatlı dilli ve iyi yürekli. Nişanlım tek çocuk olarak büyümüş bir aslan burcu, biraz şımarık ve işler kontrolünden çıkınca mutsuzlaşan bir erkek.
En son 3 gün önce sabah uyanıp ben çok mutsuzum birbirimizi geliştirmeye yönelik bir ilişkimiz olacaktı ama sen pek bişeyler yapmamaya başladın gibi bir laf edince benim birazcık tepem attı. Evime geleli 4 gün olmuştu ve sanırım dünyayı değiştirmemi bekliyor. kendimce ilmek ilmek dokuduğum 2 senelik kariyerimi bırakıp geldiğim için manevi olarak ödüllendirilmeyi bekliyordum aslında.
Sonrasında bende 6 aydır biriken herşey birleşti içimi sıktı ve ben bu süreci uzatmak istiyorum, annenler hemen düğünü konuşmak için bize gelmesin ve eşyalar alınmasın dedim. Peki dedi gitti, muhtemelen küstü 3 gündür konuşmuyoruz. Hatta ayrılmış bile olabiliriz. Şu ana küslük sonraları arar veya koştur koştur eve gelirdi.
Aşırı alakasız şeyleri biraraya toplayıp anlatmaya çalıştım , kopuk olmuş olabilir. Ama zaten ilişkimde de herşey aynen anlattığım alakasız tuhaf çıkışlardan ve kopukluklardan oluşuyor. Ben artık tam sağlıklı düşünememeye başladım bazen dünyanın en iyi insanı oymuş gibi hissedip sarılmak istiyorum, bazen de nişanlıyken bu derece düşünce farklılığı yaşıyorsak en küçük müziği, şarkıyı, zevki vs. bile paylaşamıyorsak daha ilerde neler neler çıkar diye düşünüyorum.
Kafam allak bullak oldu sizinle de paylaşmak, bilhassa tecrübeli üyelerden fikir almak istedim. İnşallah içinizi baymamışımdır ve inşallah nişanlım ya da ben manyak değilizdir.
Nişanlınizin dini hassasiyetleri bana abartı gelmedi çünkü ben de bu konuda hassas bir insanım ama bu yaptıklarını haklı çıkarır mı? AslaMerhaba hanımlar,
6 ay önce bir tesadüfler zinciriyle nişanlımın telefon numaramı alıp aramasıyla ilişkime başladım.
Ben 26 , nişanlım 29 yaşında. İkimiz de mühendisiz. Ben yengeç burcuyum, o aslan. Bu kısımları genel bilgi olarak yazıyorum.
Ben de muhafazakar bir ailede büyüdüm ama nişanlımın aşırı ve bana göre ilginç bazı dini takıntıları sebebiyle ilişkimiz iyice tuhaf bir hale geldi. Örnek vermek gerekirse, ilerde kapanmak isterim dediğimde, kapanmak uygun değildir çarşaf uygundur çarşafa girmezsen hiç kapanma çok yanlış bir örtünme biçimi demişti (içinizden gelen hasbinallah seslerini duyabiliyorum). sonra bu sebeple nişan sabahı sorun çıkarmıştı nişanımız iptal olmuştu.. günler süren ikna çalışmaları sonucunda ve yaptığı araştırmalar neticesinde yanlış bir düşünceye sahip olduğunu kabul etmesi sebebiyle yeniden barışıp eylülde nişanlanmıştık.
Bunun dışında, gene dini sebeplerle müzikten ve üzerinde insan hayvan figürleri bulunan eşyalardan geri durması iyice sinir bozucu bir hal almaya başladı. Romantik diye bir şarkı atıyorum dinlemeden kapatıyor, nevresim resmi atıyorum üstünde kuş var beğenmedm diyor vesaire. Kendisi de eskide gitarı şimdi yan flütü olan sanatsal bir kişilik bence ama bastırıyor. En son düğünde çalınması uygun diye bir flüt resitali paylaştım kendisiyle, arkadaki gitar sesleri sebebiyle, gelen bazı arkadaşlarının uygun bulmayacağını söyledi. O an ben şok tabi. Adeta arkadaşlarıyla evleniyor ben de figuranmışım gibi bir durum ortaya çıktı. 1000.kez kavga ettik, dini literatürleri taradık ve konu gene benim haklı olmamla sonuçlandı. (yazarken farkettim oldukça psikopat bir ilişki)
Nişanlılık sürecinin genelinde ben kk yı okuya okuya kendimi delirtmem ve ayrı bir şehirde çalışırken kendimi iyice yalnız hissetmem sebebiyle biraz hassaslaşmıştım. Evlilik öncesi sendromu da eklenince bazen benim hatalarım bazen onunkiler şeklinde düşe kalka ilerliyorduk.
Geçen hafta işimi bırakıp nişanlımın ve ailemin yaşadığı şehre geri taşındım. Buraya gelmeden önce haftada 2 gün buluşuruz fazla buluşmayalım ben çalışamam gibisinden bir laf etti. Yani yüksek lisansla işi bir arada yürütmeye çalıştığı için elbette ben de sıkboğaz etmezdim ama ben işimi gücümü bırakıp şehir değiştirirken böyle bir sözle karşılanmak kendimi istenmeyen biri gibi hissettirdi haliyle.
2.buluşmamızda ona hediye kıyafet almak için biraz zorla avm ye götürüp kabine tıkıp bişeyler denettirdim. Ufak çaplı bir sinir harbi geçirdi. Arabada şarkı açıp mutlu mutlu söylerken müzik dinlemek yerine sohbet edebilirdik diye sesini yükselterek konuştu. Her şeye bir trip bir alınganlık bi hareketler bi bişeyler.. Sonra da bize geldiğimizde biraz suratını falan astı. Sıcak, gürültü, kalabalık gibi fiziki ortam olumsuzluklarına bir bebek gibi dayanamaması diğer huylarıyla da birleşince ben de küçük bir uyanış oluştu.
Bu arada bu çocuk madem senin görüşlerine uygun değil neden nişanlandın yavrucuğum diyorsanız, iyi huyları bu anlattıklarımdan fazla olduğu için diyebilirim. Ya da ben artık sevgi ve ilginin ılık kollarında uykuya daldığım için iyi şeyler daha fazla gibi hissediyordum. şefkatli, ilgili, cömert ve sevgisini ifade edebilen biri.. Bazı konularda babamdan sonra gördüğüm en fedakar erkek. Dünyayı gezmeye uzak doğu yemeklerini kendi başına yapmaya hevesli, işinde başarılı, beni de sürekli çalışmaya ve üretmeye itekleyen azimli biri. Sokak hayvanlarına merhametli, insan haklarına saygılı, elinden iş gelen bir tip. Çiçeği çikolatası sürprizi eksik olmaz. Ailesi bilhassa annesi çok tatlı dilli ve iyi yürekli. Nişanlım tek çocuk olarak büyümüş bir aslan burcu, biraz şımarık ve işler kontrolünden çıkınca mutsuzlaşan bir erkek.
En son 3 gün önce sabah uyanıp ben çok mutsuzum birbirimizi geliştirmeye yönelik bir ilişkimiz olacaktı ama sen pek bişeyler yapmamaya başladın gibi bir laf edince benim birazcık tepem attı. Evime geleli 4 gün olmuştu ve sanırım dünyayı değiştirmemi bekliyor. kendimce ilmek ilmek dokuduğum 2 senelik kariyerimi bırakıp geldiğim için manevi olarak ödüllendirilmeyi bekliyordum aslında.
Sonrasında bende 6 aydır biriken herşey birleşti içimi sıktı ve ben bu süreci uzatmak istiyorum, annenler hemen düğünü konuşmak için bize gelmesin ve eşyalar alınmasın dedim. Peki dedi gitti, muhtemelen küstü 3 gündür konuşmuyoruz. Hatta ayrılmış bile olabiliriz. Şu ana küslük sonraları arar veya koştur koştur eve gelirdi.
Aşırı alakasız şeyleri biraraya toplayıp anlatmaya çalıştım , kopuk olmuş olabilir. Ama zaten ilişkimde de herşey aynen anlattığım alakasız tuhaf çıkışlardan ve kopukluklardan oluşuyor. Ben artık tam sağlıklı düşünememeye başladım bazen dünyanın en iyi insanı oymuş gibi hissedip sarılmak istiyorum, bazen de nişanlıyken bu derece düşünce farklılığı yaşıyorsak en küçük müziği, şarkıyı, zevki vs. bile paylaşamıyorsak daha ilerde neler neler çıkar diye düşünüyorum.
Kafam allak bullak oldu sizinle de paylaşmak, bilhassa tecrübeli üyelerden fikir almak istedim. İnşallah içinizi baymamışımdır ve inşallah nişanlım ya da ben manyak değilizdir.
Off eski konuymus. Vurmayin.Merhaba hanımlar,
6 ay önce bir tesadüfler zinciriyle nişanlımın telefon numaramı alıp aramasıyla ilişkime başladım.
Ben 26 , nişanlım 29 yaşında. İkimiz de mühendisiz. Ben yengeç burcuyum, o aslan. Bu kısımları genel bilgi olarak yazıyorum.
Ben de muhafazakar bir ailede büyüdüm ama nişanlımın aşırı ve bana göre ilginç bazı dini takıntıları sebebiyle ilişkimiz iyice tuhaf bir hale geldi. Örnek vermek gerekirse, ilerde kapanmak isterim dediğimde, kapanmak uygun değildir çarşaf uygundur çarşafa girmezsen hiç kapanma çok yanlış bir örtünme biçimi demişti (içinizden gelen hasbinallah seslerini duyabiliyorum). sonra bu sebeple nişan sabahı sorun çıkarmıştı nişanımız iptal olmuştu.. günler süren ikna çalışmaları sonucunda ve yaptığı araştırmalar neticesinde yanlış bir düşünceye sahip olduğunu kabul etmesi sebebiyle yeniden barışıp eylülde nişanlanmıştık.
Bunun dışında, gene dini sebeplerle müzikten ve üzerinde insan hayvan figürleri bulunan eşyalardan geri durması iyice sinir bozucu bir hal almaya başladı. Romantik diye bir şarkı atıyorum dinlemeden kapatıyor, nevresim resmi atıyorum üstünde kuş var beğenmedm diyor vesaire. Kendisi de eskide gitarı şimdi yan flütü olan sanatsal bir kişilik bence ama bastırıyor. En son düğünde çalınması uygun diye bir flüt resitali paylaştım kendisiyle, arkadaki gitar sesleri sebebiyle, gelen bazı arkadaşlarının uygun bulmayacağını söyledi. O an ben şok tabi. Adeta arkadaşlarıyla evleniyor ben de figuranmışım gibi bir durum ortaya çıktı. 1000.kez kavga ettik, dini literatürleri taradık ve konu gene benim haklı olmamla sonuçlandı. (yazarken farkettim oldukça psikopat bir ilişki)
Nişanlılık sürecinin genelinde ben kk yı okuya okuya kendimi delirtmem ve ayrı bir şehirde çalışırken kendimi iyice yalnız hissetmem sebebiyle biraz hassaslaşmıştım. Evlilik öncesi sendromu da eklenince bazen benim hatalarım bazen onunkiler şeklinde düşe kalka ilerliyorduk.
Geçen hafta işimi bırakıp nişanlımın ve ailemin yaşadığı şehre geri taşındım. Buraya gelmeden önce haftada 2 gün buluşuruz fazla buluşmayalım ben çalışamam gibisinden bir laf etti. Yani yüksek lisansla işi bir arada yürütmeye çalıştığı için elbette ben de sıkboğaz etmezdim ama ben işimi gücümü bırakıp şehir değiştirirken böyle bir sözle karşılanmak kendimi istenmeyen biri gibi hissettirdi haliyle.
2.buluşmamızda ona hediye kıyafet almak için biraz zorla avm ye götürüp kabine tıkıp bişeyler denettirdim. Ufak çaplı bir sinir harbi geçirdi. Arabada şarkı açıp mutlu mutlu söylerken müzik dinlemek yerine sohbet edebilirdik diye sesini yükselterek konuştu. Her şeye bir trip bir alınganlık bi hareketler bi bişeyler.. Sonra da bize geldiğimizde biraz suratını falan astı. Sıcak, gürültü, kalabalık gibi fiziki ortam olumsuzluklarına bir bebek gibi dayanamaması diğer huylarıyla da birleşince ben de küçük bir uyanış oluştu.
Bu arada bu çocuk madem senin görüşlerine uygun değil neden nişanlandın yavrucuğum diyorsanız, iyi huyları bu anlattıklarımdan fazla olduğu için diyebilirim. Ya da ben artık sevgi ve ilginin ılık kollarında uykuya daldığım için iyi şeyler daha fazla gibi hissediyordum. şefkatli, ilgili, cömert ve sevgisini ifade edebilen biri.. Bazı konularda babamdan sonra gördüğüm en fedakar erkek. Dünyayı gezmeye uzak doğu yemeklerini kendi başına yapmaya hevesli, işinde başarılı, beni de sürekli çalışmaya ve üretmeye itekleyen azimli biri. Sokak hayvanlarına merhametli, insan haklarına saygılı, elinden iş gelen bir tip. Çiçeği çikolatası sürprizi eksik olmaz. Ailesi bilhassa annesi çok tatlı dilli ve iyi yürekli. Nişanlım tek çocuk olarak büyümüş bir aslan burcu, biraz şımarık ve işler kontrolünden çıkınca mutsuzlaşan bir erkek.
En son 3 gün önce sabah uyanıp ben çok mutsuzum birbirimizi geliştirmeye yönelik bir ilişkimiz olacaktı ama sen pek bişeyler yapmamaya başladın gibi bir laf edince benim birazcık tepem attı. Evime geleli 4 gün olmuştu ve sanırım dünyayı değiştirmemi bekliyor. kendimce ilmek ilmek dokuduğum 2 senelik kariyerimi bırakıp geldiğim için manevi olarak ödüllendirilmeyi bekliyordum aslında.
Sonrasında bende 6 aydır biriken herşey birleşti içimi sıktı ve ben bu süreci uzatmak istiyorum, annenler hemen düğünü konuşmak için bize gelmesin ve eşyalar alınmasın dedim. Peki dedi gitti, muhtemelen küstü 3 gündür konuşmuyoruz. Hatta ayrılmış bile olabiliriz. Şu ana küslük sonraları arar veya koştur koştur eve gelirdi.
Aşırı alakasız şeyleri biraraya toplayıp anlatmaya çalıştım , kopuk olmuş olabilir. Ama zaten ilişkimde de herşey aynen anlattığım alakasız tuhaf çıkışlardan ve kopukluklardan oluşuyor. Ben artık tam sağlıklı düşünememeye başladım bazen dünyanın en iyi insanı oymuş gibi hissedip sarılmak istiyorum, bazen de nişanlıyken bu derece düşünce farklılığı yaşıyorsak en küçük müziği, şarkıyı, zevki vs. bile paylaşamıyorsak daha ilerde neler neler çıkar diye düşünüyorum.
Kafam allak bullak oldu sizinle de paylaşmak, bilhassa tecrübeli üyelerden fikir almak istedim. İnşallah içinizi baymamışımdır ve inşallah nişanlım ya da ben manyak değilizdir.
Nisan atmak daha iyi sanki. Ilerde sorun olacak cok davranisi var.Merhaba hanımlar,
6 ay önce bir tesadüfler zinciriyle nişanlımın telefon numaramı alıp aramasıyla ilişkime başladım.
Ben 26 , nişanlım 29 yaşında. İkimiz de mühendisiz. Ben yengeç burcuyum, o aslan. Bu kısımları genel bilgi olarak yazıyorum.
Ben de muhafazakar bir ailede büyüdüm ama nişanlımın aşırı ve bana göre ilginç bazı dini takıntıları sebebiyle ilişkimiz iyice tuhaf bir hale geldi. Örnek vermek gerekirse, ilerde kapanmak isterim dediğimde, kapanmak uygun değildir çarşaf uygundur çarşafa girmezsen hiç kapanma çok yanlış bir örtünme biçimi demişti (içinizden gelen hasbinallah seslerini duyabiliyorum). sonra bu sebeple nişan sabahı sorun çıkarmıştı nişanımız iptal olmuştu.. günler süren ikna çalışmaları sonucunda ve yaptığı araştırmalar neticesinde yanlış bir düşünceye sahip olduğunu kabul etmesi sebebiyle yeniden barışıp eylülde nişanlanmıştık.
Bunun dışında, gene dini sebeplerle müzikten ve üzerinde insan hayvan figürleri bulunan eşyalardan geri durması iyice sinir bozucu bir hal almaya başladı. Romantik diye bir şarkı atıyorum dinlemeden kapatıyor, nevresim resmi atıyorum üstünde kuş var beğenmedm diyor vesaire. Kendisi de eskide gitarı şimdi yan flütü olan sanatsal bir kişilik bence ama bastırıyor. En son düğünde çalınması uygun diye bir flüt resitali paylaştım kendisiyle, arkadaki gitar sesleri sebebiyle, gelen bazı arkadaşlarının uygun bulmayacağını söyledi. O an ben şok tabi. Adeta arkadaşlarıyla evleniyor ben de figuranmışım gibi bir durum ortaya çıktı. 1000.kez kavga ettik, dini literatürleri taradık ve konu gene benim haklı olmamla sonuçlandı. (yazarken farkettim oldukça psikopat bir ilişki)
Nişanlılık sürecinin genelinde ben kk yı okuya okuya kendimi delirtmem ve ayrı bir şehirde çalışırken kendimi iyice yalnız hissetmem sebebiyle biraz hassaslaşmıştım. Evlilik öncesi sendromu da eklenince bazen benim hatalarım bazen onunkiler şeklinde düşe kalka ilerliyorduk.
Geçen hafta işimi bırakıp nişanlımın ve ailemin yaşadığı şehre geri taşındım. Buraya gelmeden önce haftada 2 gün buluşuruz fazla buluşmayalım ben çalışamam gibisinden bir laf etti. Yani yüksek lisansla işi bir arada yürütmeye çalıştığı için elbette ben de sıkboğaz etmezdim ama ben işimi gücümü bırakıp şehir değiştirirken böyle bir sözle karşılanmak kendimi istenmeyen biri gibi hissettirdi haliyle.
2.buluşmamızda ona hediye kıyafet almak için biraz zorla avm ye götürüp kabine tıkıp bişeyler denettirdim. Ufak çaplı bir sinir harbi geçirdi. Arabada şarkı açıp mutlu mutlu söylerken müzik dinlemek yerine sohbet edebilirdik diye sesini yükselterek konuştu. Her şeye bir trip bir alınganlık bi hareketler bi bişeyler.. Sonra da bize geldiğimizde biraz suratını falan astı. Sıcak, gürültü, kalabalık gibi fiziki ortam olumsuzluklarına bir bebek gibi dayanamaması diğer huylarıyla da birleşince ben de küçük bir uyanış oluştu.
Bu arada bu çocuk madem senin görüşlerine uygun değil neden nişanlandın yavrucuğum diyorsanız, iyi huyları bu anlattıklarımdan fazla olduğu için diyebilirim. Ya da ben artık sevgi ve ilginin ılık kollarında uykuya daldığım için iyi şeyler daha fazla gibi hissediyordum. şefkatli, ilgili, cömert ve sevgisini ifade edebilen biri.. Bazı konularda babamdan sonra gördüğüm en fedakar erkek. Dünyayı gezmeye uzak doğu yemeklerini kendi başına yapmaya hevesli, işinde başarılı, beni de sürekli çalışmaya ve üretmeye itekleyen azimli biri. Sokak hayvanlarına merhametli, insan haklarına saygılı, elinden iş gelen bir tip. Çiçeği çikolatası sürprizi eksik olmaz. Ailesi bilhassa annesi çok tatlı dilli ve iyi yürekli. Nişanlım tek çocuk olarak büyümüş bir aslan burcu, biraz şımarık ve işler kontrolünden çıkınca mutsuzlaşan bir erkek.
En son 3 gün önce sabah uyanıp ben çok mutsuzum birbirimizi geliştirmeye yönelik bir ilişkimiz olacaktı ama sen pek bişeyler yapmamaya başladın gibi bir laf edince benim birazcık tepem attı. Evime geleli 4 gün olmuştu ve sanırım dünyayı değiştirmemi bekliyor. kendimce ilmek ilmek dokuduğum 2 senelik kariyerimi bırakıp geldiğim için manevi olarak ödüllendirilmeyi bekliyordum aslında.
Sonrasında bende 6 aydır biriken herşey birleşti içimi sıktı ve ben bu süreci uzatmak istiyorum, annenler hemen düğünü konuşmak için bize gelmesin ve eşyalar alınmasın dedim. Peki dedi gitti, muhtemelen küstü 3 gündür konuşmuyoruz. Hatta ayrılmış bile olabiliriz. Şu ana küslük sonraları arar veya koştur koştur eve gelirdi.
Aşırı alakasız şeyleri biraraya toplayıp anlatmaya çalıştım , kopuk olmuş olabilir. Ama zaten ilişkimde de herşey aynen anlattığım alakasız tuhaf çıkışlardan ve kopukluklardan oluşuyor. Ben artık tam sağlıklı düşünememeye başladım bazen dünyanın en iyi insanı oymuş gibi hissedip sarılmak istiyorum, bazen de nişanlıyken bu derece düşünce farklılığı yaşıyorsak en küçük müziği, şarkıyı, zevki vs. bile paylaşamıyorsak daha ilerde neler neler çıkar diye düşünüyorum.
Kafam allak bullak oldu sizinle de paylaşmak, bilhassa tecrübeli üyelerden fikir almak istedim. İnşallah içinizi baymamışımdır ve inşallah nişanlım ya da ben manyak değilizdir.
Çok çok benzer bir olayı arkadaşım yaşadı. Evlendi çok mutsuz. Neredeyse sebepler aynı. Muhafazalar , müziksiz , sadece kendi doğruları olan saçma sapan sebepler ile kavga üreten bir tip. Allah yardımcınız olsun. Kesinlikle erkenden evlenmeyin. Cimrinin teki olabilir. Düğün bile yapmayabilir. Siz kendinizi çok geri çekin. O zaman bakın ne yapacak. Emin olun bu sizin için daha hayırlı.Merhaba hanımlar,
6 ay önce bir tesadüfler zinciriyle nişanlımın telefon numaramı alıp aramasıyla ilişkime başladım.
Ben 26 , nişanlım 29 yaşında. İkimiz de mühendisiz. Ben yengeç burcuyum, o aslan. Bu kısımları genel bilgi olarak yazıyorum.
Ben de muhafazakar bir ailede büyüdüm ama nişanlımın aşırı ve bana göre ilginç bazı dini takıntıları sebebiyle ilişkimiz iyice tuhaf bir hale geldi. Örnek vermek gerekirse, ilerde kapanmak isterim dediğimde, kapanmak uygun değildir çarşaf uygundur çarşafa girmezsen hiç kapanma çok yanlış bir örtünme biçimi demişti (içinizden gelen hasbinallah seslerini duyabiliyorum). sonra bu sebeple nişan sabahı sorun çıkarmıştı nişanımız iptal olmuştu.. günler süren ikna çalışmaları sonucunda ve yaptığı araştırmalar neticesinde yanlış bir düşünceye sahip olduğunu kabul etmesi sebebiyle yeniden barışıp eylülde nişanlanmıştık.
Bunun dışında, gene dini sebeplerle müzikten ve üzerinde insan hayvan figürleri bulunan eşyalardan geri durması iyice sinir bozucu bir hal almaya başladı. Romantik diye bir şarkı atıyorum dinlemeden kapatıyor, nevresim resmi atıyorum üstünde kuş var beğenmedm diyor vesaire. Kendisi de eskide gitarı şimdi yan flütü olan sanatsal bir kişilik bence ama bastırıyor. En son düğünde çalınması uygun diye bir flüt resitali paylaştım kendisiyle, arkadaki gitar sesleri sebebiyle, gelen bazı arkadaşlarının uygun bulmayacağını söyledi. O an ben şok tabi. Adeta arkadaşlarıyla evleniyor ben de figuranmışım gibi bir durum ortaya çıktı. 1000.kez kavga ettik, dini literatürleri taradık ve konu gene benim haklı olmamla sonuçlandı. (yazarken farkettim oldukça psikopat bir ilişki)
Nişanlılık sürecinin genelinde ben kk yı okuya okuya kendimi delirtmem ve ayrı bir şehirde çalışırken kendimi iyice yalnız hissetmem sebebiyle biraz hassaslaşmıştım. Evlilik öncesi sendromu da eklenince bazen benim hatalarım bazen onunkiler şeklinde düşe kalka ilerliyorduk.
Geçen hafta işimi bırakıp nişanlımın ve ailemin yaşadığı şehre geri taşındım. Buraya gelmeden önce haftada 2 gün buluşuruz fazla buluşmayalım ben çalışamam gibisinden bir laf etti. Yani yüksek lisansla işi bir arada yürütmeye çalıştığı için elbette ben de sıkboğaz etmezdim ama ben işimi gücümü bırakıp şehir değiştirirken böyle bir sözle karşılanmak kendimi istenmeyen biri gibi hissettirdi haliyle.
2.buluşmamızda ona hediye kıyafet almak için biraz zorla avm ye götürüp kabine tıkıp bişeyler denettirdim. Ufak çaplı bir sinir harbi geçirdi. Arabada şarkı açıp mutlu mutlu söylerken müzik dinlemek yerine sohbet edebilirdik diye sesini yükselterek konuştu. Her şeye bir trip bir alınganlık bi hareketler bi bişeyler.. Sonra da bize geldiğimizde biraz suratını falan astı. Sıcak, gürültü, kalabalık gibi fiziki ortam olumsuzluklarına bir bebek gibi dayanamaması diğer huylarıyla da birleşince ben de küçük bir uyanış oluştu.
Bu arada bu çocuk madem senin görüşlerine uygun değil neden nişanlandın yavrucuğum diyorsanız, iyi huyları bu anlattıklarımdan fazla olduğu için diyebilirim. Ya da ben artık sevgi ve ilginin ılık kollarında uykuya daldığım için iyi şeyler daha fazla gibi hissediyordum. şefkatli, ilgili, cömert ve sevgisini ifade edebilen biri.. Bazı konularda babamdan sonra gördüğüm en fedakar erkek. Dünyayı gezmeye uzak doğu yemeklerini kendi başına yapmaya hevesli, işinde başarılı, beni de sürekli çalışmaya ve üretmeye itekleyen azimli biri. Sokak hayvanlarına merhametli, insan haklarına saygılı, elinden iş gelen bir tip. Çiçeği çikolatası sürprizi eksik olmaz. Ailesi bilhassa annesi çok tatlı dilli ve iyi yürekli. Nişanlım tek çocuk olarak büyümüş bir aslan burcu, biraz şımarık ve işler kontrolünden çıkınca mutsuzlaşan bir erkek.
En son 3 gün önce sabah uyanıp ben çok mutsuzum birbirimizi geliştirmeye yönelik bir ilişkimiz olacaktı ama sen pek bişeyler yapmamaya başladın gibi bir laf edince benim birazcık tepem attı. Evime geleli 4 gün olmuştu ve sanırım dünyayı değiştirmemi bekliyor. kendimce ilmek ilmek dokuduğum 2 senelik kariyerimi bırakıp geldiğim için manevi olarak ödüllendirilmeyi bekliyordum aslında.
Sonrasında bende 6 aydır biriken herşey birleşti içimi sıktı ve ben bu süreci uzatmak istiyorum, annenler hemen düğünü konuşmak için bize gelmesin ve eşyalar alınmasın dedim. Peki dedi gitti, muhtemelen küstü 3 gündür konuşmuyoruz. Hatta ayrılmış bile olabiliriz. Şu ana küslük sonraları arar veya koştur koştur eve gelirdi.
Aşırı alakasız şeyleri biraraya toplayıp anlatmaya çalıştım , kopuk olmuş olabilir. Ama zaten ilişkimde de herşey aynen anlattığım alakasız tuhaf çıkışlardan ve kopukluklardan oluşuyor. Ben artık tam sağlıklı düşünememeye başladım bazen dünyanın en iyi insanı oymuş gibi hissedip sarılmak istiyorum, bazen de nişanlıyken bu derece düşünce farklılığı yaşıyorsak en küçük müziği, şarkıyı, zevki vs. bile paylaşamıyorsak daha ilerde neler neler çıkar diye düşünüyorum.
Kafam allak bullak oldu sizinle de paylaşmak, bilhassa tecrübeli üyelerden fikir almak istedim. İnşallah içinizi baymamışımdır ve inşallah nişanlım ya da ben manyak değilizdir.