Şu An İnanın Öleceğimi Bilsem Böylesine Çökmezdim

Bir başka doktordan daha randevu alın
Ek olarak ; terapi de alsın
Onlar da ilaç kullanması gerekiyor derse verirsiniz
Neticede doktor uygun görürse ilaç içilir.
 
Merhaba. Öncelikle teşhisi kesinleştirmenizi tavsiye ederim. Kesin teşhis konulmadan tedaviye başlamamanızı öneririm.16 yaşındaki kızımın dehb si var. İlkokul ve ortaokul boyunca ilaç kullanmadık. Lisede sosyal fobi eklenince ilaç ve psikoterapi desteği ile her şeyi hallettik. Şimdi yurtdışında yatılı olarak liseyi okuyor hem de süper bir okulda. Biz tüm testlerini yaptırdık ve zekası üst seviyede ama okul başarısı düşük olduğu için ilaç kullanmasının daha iyi olacağına karar verdiler. İlaç benim için de korkutucuydu. Ama korkularımın gereksiz olduğunu faydasını görünce anladım. İnanılmaz derecede olumlu etkisi oldu. Dehb eğer tedavi edilmezse ergenlik döneminde çok zorluyor ve depresyonu,fobileri beraberinde getiriyor. Doktorumuz çok iyi. Ona güveniyoruz. Siz de kesin teşhis konulunca doktorunuzun önerilerini mutlaka uygulayın. İstemesek de ilaç hayat kurtarıcı bu gibi durumlarda. Sakın üzülmeyin. Yeni neslin sorunu bu. Yalnız değilsiniz
 
Ben de kızımı bu yıl anaokuluna verdim, öğretmenin dediğine göre bu yıl MEB'in yeni kurallarında hergun cocuklarin dışarı çıkarılması istemiyormuş, hava soğuk olsa bile çıkacağız dedi, ben çok memnun oldum, gerçekten akşama kadar içerde yazık yani
 
Psikiyatrist şiddet eğilimiyle ilgili bir yorum yaptı mı? Olay sadece hiperaktivite değil çünkü. Başka bir doktordan daha görüş alın bence.
 
Ölecek yıkılacak bi şey yok demeye geldim. 32 yaşındayım şu an. Çocuğunuzun yaşlarında hiperaktivite teşhisi almışım, doktora gittiğimiz günü hatırlıyorum. IQ'da yüksek.
Annem ilaç vermedi. Yaşıyorsa kulakları çınlasın, doktor demiş ki fiziksel yormayı bırakın bu çocuğun beynini yorun.
Kasetler, vcd'ler bulundu İngilizce öğrendim, uğraş olsun diye ufak modelli halı dokuma falan yaptırırdı annem, oyun oynardım bolca. Gibi gibi.
Geçti sonra.
Dikkat dağınıklığı miras kaldı.
İlgisine göre bolca beynini yorun.
Basit şeylerden hem sıkılacak hem de anlamayacak. Saygı duyun.
Bolca sevin ve ötekileştirmeyin.
Yaşayıp büyümüş çocuğun gözünden tavsiyeler bunlar.
Niye bu kadar yıkıldınız hiç anlamadım..
 
Çok iyi bir psikiyatriste götürün ve tanıyı o koysun. İlacı asla kullanmayın falan diyenlere de kulak asmayın bence, ilacı kullanmayınca daha kötü senaryolar olabiliyor çünkü. Benim kardeşimde de üstün zeka ve hiperaktivite bozukluğu vardı ve bunun kontrolü için doktor bir ilaç vermişti ama biz de araştırıp çok yan etkisi olduğunu hatta bazı ülkelerde tartışmalara sebep olduğunu görünce kullandırmadık. Tabi çok daha eski bir dönemden bahsediyorum teknoloji bu kadar yaygın değildi ve onu yönlendirme konusunda da eksik kaldık. Sonrasında daha olumsuz durumlar yaşadık. Ve bu durumdan çıkmak için çok ama çok fazla mücadele ettik. Bu arada kardeşim birisine zarar veren Ya da bulunduğu ortamı bozan bir çocuk değildi. Çok sosyal ve çok liderlik özellikleri gösterirdi. En büyük pişmanlığımızdır o ilacı kullandırmamak acaba her şey daha mı başka olurdu diye konuşuruz hep çok şükür şimdi her şey yolunda ama boşa gitmiş bir üstün zeka var karşımızda. Ve çok güvendiğim çok yetkin bir psikiyatrist de o dönemde kullansaydık daha doğru bir davranışta bulunmuş olacağımızı söylemişti.

Tam tanı konulduktan sonra sürecinizi belirleyin. Ancak yaşı çok küçükmüş gerçekten sadece yaramazlık da olabilir. Başka bir doktor hiperaktif dese bile ilaçtan önce başka bir yol da çizebilir.
 
Oyun terapisine başlayacağım dedim bugün , o uzun vadede sonuç alınan bir çözüm onu bekleyemeyiz dediler.
Ya bu kreş neden bu kadar acele ediyor onu anlamadım okuldan atacaklarsa da atsınlar en hızlı değil en doğru tedaviyi almalı çocuğunuz. İlaçsa ilaç alacak gerekirse başka uzmana da danışın ama kafanıza göre vermemezlik etmeyin -ki bilinçli ve duyarlı bir anne olduğunuz belli zaten- bu ilaçlar onu sakinleştirse uysallaştırsa da bu çevresine zarar vermemesi için değil onun algıya açık hale gelmesi için. Zaten sadece ilaç değil ilaç+terapiyle daha doğru ilerlersiniz bu şekilde diye düşünüyorum. Velilere de evet oğlum meşhurdur deyin geçin hiç içselleştirmeyin yarın kimin çocuğu ne olacak hiç garantisi yok, hatta belki sizinki kendini keşfettiği kendi üzerinde çalıştığı için daha başarılı olacak. Üzülmeyin Allah başka dert sıkıntı göstermesin bunlar geçip gider
 
Ilaci birakin bence, Yoksa hayatiniz boyunca pisman olursunuz
Hah İsviçreli bilim kadınları nerede diyordum bende.
Konu sahibi mutlaka dikkate al, bilmem kaç yıl okumuş doktor olmuş mesleğinde bilmem kaçıncı yılda olan doktorları dinleme, bu zatı şahaneler onlardan daha bilgili, daha bilimsel konuşuyorlar.
 
Tv ve abur cuburla arasi nasil buna kakaolu süt cubuk kraker dahi
 
3 yaşında kızım var. Hiperaktivitesi ve dikkat dağınıklığı olduğu için 6 aydın düşük doz ilaç kullanıyoruz. Psikiyatrımıza güveniyoruz. Kızımız çok inatçı bir çocuk, onu herhangi bir yere oturtmak bile büyük problemdi. Şu an dikkat dağınıklığı ve hiperaktiviteyi büyük oranda aştık. Ancak kreşe uyum konusunda yol katedemedik. 3 haftadır günde 2 saat kreşte kakıyor ve sürekli ağlıyor ama bunu da aşacağımızı düşünüyorum. Bu arada hem psikiyatr, hem dil terapistimiz hem de kreş öğretmenleri kızımızın üstün olduğunu düşünüyor. İlaç kullanmak ve doğru ilacı bulmak konusunda muhafazakar olmayın. Özellikle dürtüsüellik konusunda ki şiddet eğilimi dürtüselliği işaret ediyor ilaçla çok daha kolay yol alır ve ileride çok daha büyük problemlere yol açacak durumları önlersiniz.
 
Elbette bizimde hatamiz var ,nasil davranmamiz gerektiğini bilemedik .
Fakat doktorumuz kendi söyledi ilacin yan etkisi böyle bir düşünceye sürüklediğini.
Ce doktorumuz ilaci hemen kesti .

Burda çoğu kişi inmamiş ,isterseniz psikaytrik ilaclarin yan etkilerini inceleyin .
Yani acik acik yaziyor
"Intihar düşüncesini tetikler" diye
 
Risperdal bilgisi olan kac kişi var?
Yan etkilerini inceleyin lütfen:

Risperdal Cinsel İşlev Bozukluklarına Neden Olur Mu?​

İlaç cinsel işlevlerde azalmaya neden olabilir. Bu durum diğer antipsikotikler gibi Risperidonun etki mekanizmasından kaynaklanmaktadır.
Prolaktin yükselmesine neden olur bütün hormon sistemini bozar .
Testosteron düşür,libido azalmasi veya yok olmasina,asospermaya neden olur.
Kadinlarda libodo azalmasi ,regl bozuklari ve hatta gebe kalmayi düşürür.
Prokaktin aslinda lohusa annelerde olan doğal hormondur ve anne sütü üretiminde çok gerekli .
Lohusa despresyonunada neden olan hormondur.yani prolaktin yükselmesi depresyona yol acar.
Bu yan etkileri bir veya bir kac haftada olacak değildir.
Uzun vadeli ,bir yildan fazla kullaniminda başlar .Hemen fark edelimez çüncü kimse gelipte vitamin d baktirdiği gibi prolaktinini kontrol etmez.


Titreme, huzursuzluk, bulanık görme, yerinde duramama hali, tansiyon bozukluğu, bulantı, karın ağrısı, kabızlık baş dönmesi, kaslarda güçsüzlük, kaşıntı, ürtiker, kadınlarda menstrüel bozulma, memelerden süt gelmesi, bacaklarda şişlik gibi yan etkiler görülebilir.
 
İlacı kullanan çocuklar henüz ergenlik çağına girmemis,cinsel islevde bulunmayan çocuklar yalnız.
 
Merhaba şimdi aşağıda yazdığım yazıyı bir aydır şu anda kullandığım ilaca başlamadan önce yazmıştım önce onu paylaşıcam sonra son durumu


GirişÜCRETSİZ Kayıt Ol

Davranış Bozuklukları Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu​

Çocuğumuzda karşılaştığımız huysuzluk, saldırı, şiddet, içe dönüklük, korkaklık, hiperaktiflik, pasiflik, dikkatsizlik, çevreye uyum, utangaçlık, hırçınlık vs birçok sorununuzun paylaşıldığı konular.

•••
Y

Yildizz45

Üye​


Kayıtlı Üye
6 yaşında.
Başka bir ilacı var şu an kaygı azaltıcı, zorda kalmadan kullanmak istemiyorum diğerini.
Ama dürtüselliği, diken üstünde olmak yordu beni.
Ne kadar kullandınız siz ilacı?
6 ay kullandim ilaç değil de balık yağı toz şeklinde ama sanki iyi gelmişti ara verdik şimdi tekrar almak istiyorum.


S SabirAllahtan

S SabirAllahtan

Yeni Üye​


Kayıtlı Üye
Merhaba anneler Rabbim hepimizin yardımcısı olsun. Oğlum 56 aylık yaklaşık 4.5 yaşında. Yürümeye başladığı andan itibaren kendine zarar verici olayların üstüne gitme davranışları vardı. Bunlar zamanla yerine oturdu. Tabi pencere, balkon korkumuz hala var. Geçirdiğimiz önlem kontrol denetleme süreci zor olsada büyük sorun kısmını atlattık. Geçen sene eylül ayında 3.5 yaşında iken kreşe başladı. 7 ay basit itiş kakış vurmalar dışında sorunu ve duyduğum şikayeti yoktu. Çalışma saatlerim dolayısı ile kreş değişikliği yaptıktan 1.5/2 ay süre sonra çocuğumda ısırma, tükürme, vurma, izinsiz ve kuralsız davranışlar, sırasını beklememe, sürekli soru sorma, öğretmenin sözünü kesme, asla yerinde duramama, etkinliğe katılmak istememe, anlamsız sesler, başkalarını etkinlik anında rahatsız etme, el hareketi ile dikkat çekme, dil çıkarma, boyama yapmak istememe, oyuncakları hırçın ve vura çarpa oynama baş gösterdi. Servis saatinde birkez yola kaçmış. Oysa arabadan korkan bir çocuk. Çevremizden dilden dile bir tanıdık aracılığı ile ilaç adı duydum. Önce bir psikiyatriye gittik dürtüsellik dedi bu yaş grubu için sadece bu ilaç var bir ay deneyin sonra görüşelim dedi. İlacı ilk verdiğim akşam çocuğum 10 dakika içinde uyudu. Önceden biz ne zaman yatarsak öyle yatardı. Uyku saati yoktu. Geç yatsada sabah erken kalkar. Wc eğitimini tamamlayalı henüz 3/4 ay oluyor yeni öğrendi. Tamda yeni öğretmeye başlattığım deneme zamanlarından biriydi. Gece tuvalete kaldırdım çocuk baygın gibiydi. Neyse dedim bir akşam daha içirdim asla uyumadı yine bizimle olan saatte uyudu. Bunlar 12/1 olan saatler. Bu iki günde açlığı doymak bilmedi. Sonra tonlarca iyi kötü yorumları okuyup bıraktım ilacı çünkü wc eğitimine yeniden odaklanmış çok geç kalmıştık zaten. Ayrıca bize hiçbir kan EKG vs test yapılmadı söylenmedi bile. Onları okuyunca çok korktum. 2 ay yine devam etti böyle. Artık dayanamadım çocuğumun etkinliklere katılmamasına kreşe karşı tepkidir diye düşünüp ilk gittiği kreşe geri aldım. Bir ay oraya gitti. Öğretmeni onu tanıyamadığını acil destek şart olduğunu iletti. Bir hafta sabrettik alıştığı yüzler ortamlar vardı. İkinci kreşindeki reddedişleri zamanla törpüleriz diye düşündük ama işler ciddi boyutlara ulaşmış. Masalar sandalyeler havalarda. Çorap ayakkabı giymek yok. Çevreye zarar vs vs. Okulun yönlendirmesi ile bir psikolojik tedaviye başladık. Bu süreçte evdeki hayatım çok çok rahatladı. Ama uzun zaman alan bir süreç. Yani bir davranışı o an yıkmak öfkeyi bastırmak için en az 20/30 dakika gerekiyor ve bu okulda mümkün değil. Wc dönüşü üstünü öğretmen toparlasın istiyor, etkinliklere öğretmen bir sürü ikna çabası ile dahil ediyor, akranlarına şiddet uyguluyor. Eski kreşine döndüğü ilk günde okuldan kaçma eğilimi göstermiş. Baktım eski kreşine dönmekte çözüm getirmedi tam zamanlı kreşten aldım ve okulların açılması ile beraber devlet anaokuluna yazdırdım. Aynı şekilde ilk günde ordan kaçmış. Ama bu şöyle bir kaçış. Kaçıyorum bak heyecanlıyım yakalasana. Bundan zevk alıyor. Ama bunu bana ve babasına yapamıyor. Biz tepki vermiyoruz kaçabilirsin bay bay diyip biz onu gözetleyerek yolumuza bakıyoruz ve hemen heyecanı isteği sönüyor. Öğretmen zaptedemedi bende sınıfa desteğe gittim. Çocuk deliriyor sınıfta arkadaşının boyasını kırıyor, kağıdını karalıyor, oturduğu sandalyeyi istiyor, oyuncağı elinden çekiyor vs vs. bende bir ölçüye kadar yetebildim sınıfta kurallara uymuyor duramıyor yerinde. Ama benle evde dışarda parkta iken kuzu gibi. Büyüklerimizin evine gidelim, misafirliğe gidelim yani ben ve babadan başka ortamlarda olsun bambaşka biri oluyor. Bizde yanında olunca bir tık azalıyor bu, sık sık telkin vermek zorunda kalıyoruz. Psikolog ilaca karşı değiliz diyor. İlaç almak tek başına yetmez doğru davranışla pekiştirilmeli diyor. Psikiyatr dede nene öğretmen rahat etsin diye değil elinde olan bişey değil diyor. Geriye bakıyorum bu çocuk 5 ay öncesine kadar okul anlamında böyle değildi. E seneye birinci sınıfa başlıcak nereye kadar dizimin dibinden ayıramayacağım. Psikologun yönlendirmeleri çok işime yaradı sosyal hayatımızda zorlanıyorduk. Ama okul hayatı beni çok üzüyor. Ne etkinlikler yapardı okuldan alamazdık ben oynayacağım akşamları kapatmayın okulu diye ağlardı. Bu şımarıklık mı, anne babaya özlem mi, 5 ayda kazanılan yanlış davranışlar mı. Tam zamanlı kreş süresini azaltıp 5 saat devlete yollayayım dedim o da olmadı. İlaca dönmeyi düşündüm ama çok korkuyorum. Yarar görende görmeyende var. Yan etki dışında çocuğum altına kaçırıyor yorumları okudum o beni çok korkutuyor. İlacı bırakınca tik, titreme durumu olan çocuk yorumları okudum. Öyle bir çıkmaza girdim ki ne yapıcamı bilemiyorum. İlaç öncesi özel bazı testlerden bahsedilmiş bunları biraz bana açıklarmısınız. Çocuktan korkar oldum. Evladımı topluma kazandırmam lazım. Dışlanıyor çocuklar ondan uzaklaşıyor çünkü. Uzun oldu teşekkür ederim şimdiden.
 
Öncelikle şunu anlatayım oğlumu ilk başlattığım tam zamanlı olan ve nerdeyse 8 ay gönderdiğim özel kreşte herşey mükemmeldi. Müdür birebir arkadaşımdır ve asla ticari amaçlı para için iş yapmaz. Servis lazım olduğu için mecburi yapmak zorunda kaldığım kreş değişikliği sonrası 4 ay sonra geri aldım belki kreş tepkisidir diye çocuğum çıldırmış gibiydi. İkinci yolladığım kreş bana bu yaptıklarını hiç anlatmamıştı sadece görüşelim diyordu yaramaz diyordu ki görüşüyorduk. Oğlum her akşam bi konuyla ilgili ceza verdi öğretmenim diyordu. Eski kreşine alınca çocuğun hayatından ceza lafı kayboldu gitti özellikle eski kreşinde bu sebeple bir ay sabrettik eski ortamına geri döndü belki düzelir diye ama asla olmadı. Çevremiz parasıyla bakmıyormu 2000binler 3000binler veriyorsunuz der ama inanın iş öyle değil çünkü bizim para verdiğimiz gibi diğer ailelerde veriyor ve çocuğu zarar görürse okuldan alıyor bu zaten okulu bitirir. Neyse psikolojik tedaviyede bir bütçe ayırdım güzel yöntemler kattı bize ancak uzun zaman ve miktar lazım 10 seans gittik gerisini zamanla evde uygularım dedim artık. Ancak okul durumu zerre düzelmediği için kreş olayını tamamen bitirdim aldık kreşten. Şu durumları yaşayanlar ailelere eski zamanın çocuklarından gerçekten bahsetmeyin. Ne eskiden özel eğitim vardı ne bu kadar psikolog ne bu ilaçlar. Eğitim hayatındaki görevliler inanın eski zamanları göz önünde bulundurmuyor. Kimi aile etkinlik yapsın istiyor kimisi yemek yesin istiyor. Biz çocuklarımız zarar vermese diye ağlıyoruz. Öğretmen biraz bunaldı mı ki nasıl bunalmasın 25/30 çocuğu ezip geçiyor sınıf ortamı kalmıyor öğretmen sadece ona yönelmek zorunda kalıyor. Özel okullar milyarlar alır dayanamazken devlet okulunda 30 kişiyi bırakıp bir çocuk bile olsa çok zor. Öğretmen ve veliler öyle bir üstünüze geliyor ki sizde psikolojik olarak çöküyorsunuz. Hayat şartları dolayısı ile çalışmak zorundayız. Annede olsak. Hadi çalışmadım diyelim okula da yollamadım. Bu çocuklar sabah 9 akşam 7de parkta da oynasa dediğiniz gibi topraktada olsa tek başına oynayınca ya kendi başına bir iş açıyor ki park boş olmaz yada başkalarının çocuklarına zarar veriyor mesela benim oğlum kaydırağın tepesinde başka çocukları itiyor kafa göz patlasa ben naparım başkasının çocuğuna yaptığında. E ne anlamı kaldı benim işten de çıktım peşinde geziyorum diyelim arkadaşlar bende yine bir çocuk var inanın korkumdan başka çocuk yapmıyorum ve bu olaylar dolayısı ile artık parttime çalışıyorum ona daha fazla vakit ayırayım diye. Kreşte bilgi yönünden baya doldu kreşe vereceğim parayı maaş olarak almamış olayım diye düşündüm. Birden fazla çocuğu olan var eşiniz var ev işi yemek vs bunlarıda yapmak zorundasınız öyle tüm gününüzü çocuğa bırakamıyosunuz nolur enerjisini atamıyor çocuklar demeyin. Gerçekten hepsini biliyoruz. Tencerede yemek olmayınca ne yapacaksınız. O kadar çok post okudum ki basit şipşak yemekler yapın diyenler var ya gerçekten bizde öyle yapıyoruz yapmaya çalışıyoruz ama o çocuk o an neler yapıyor evde görseniz. Paketli gıdaları ve şekerli ürünleri kesinlikle azaltın çıkarın hayatınızdan öncelikle çocuk için. Kimisi demişki TV tablet telefon vermeyin. Benim çocuğum açıksa bakar ama asla arayıp sormaz yok çizgi film yok telefon oyunuymuş sormaz bile. Parttime çalışmaya geçtim. Aldım çocuğu yarım zamanlı devlet anaokuluna yazdırdım. Öğretmen ikinci gün aradı acil gelin. Kadın çıldırmış. Masa altında geziyor. Arkadaşlarını yalıyor tükürüyor. Oyuncakları çekip alıyor çocukların elinden. İstediği olmadı mı masa üstüne ne varsa o an eline ne bulursa havalarda rastgele fırlatıyor. Boyama yapmak istemiyor. Başkasının boyasını kırıyor kağıdını karalıyor. Hikaye saatinde yerinde oturmuyor sürekli hareket halinde. Diğer çocukların göz alanına girip onların dikkatini dağıtıyor. Şunların hepsini 4 saat içinde yaptı abartmıyorum. Ve o an yaptıklarını durdurmak için en az 20/30 dakika onu ikna etmek doğru olmadığını anlatmak gerekiyor. Kim yapabilir bunu hangi öğretmen. 3 günün sonunda devlet okulundan da aldım.
 
Başlığa bakıp çocuğum diye başlayan ilk kelimeyi okuyunca çok korktum amansız bir hastalıkla pençeleşiyorsunuz diye. Öğretmenim çocuk sahibi değilim o yüzden öğrencilerimde gözlemlediğim şeylerden bahsedeceğim .18 yılda bir sürü hiperaktivite tanısı almış çocuk gördüm evet bir öğretmen için heleki bu konuda tecrübesizseniz 2 saat hiperaktif çocuğun olduğu bir sınıftan çıktığınızda 8 saat derse girmiş gibi hissediyorsunuz abartısız.Ama yıllar içinde onları nasıl telore edeceğinizi öğrendikçe durum kolaylaşıyor hem de eskisine oranla epeyce kolaylaşıyor.Öğretmeniniz tecrübesiz olabilir; bunu yeni bir öğretmendir anlamında söylemiyorum bu tarz çocukları tecrübe etmemiş manasında.

Size ben kendi çocuğuma bu ilaçları içirmem diyen bir doktordansa aldığı eğitime güvenen bir doktor bulun derim.Başlangıçta bir kaç dr gezin gerekirse ama emin olduğunuzla başlayın ve asla asla asla tedaviyi yarıda bırakmayın. İlk bir ay ilaca başladıktan sonra çok durgunlaşacak sessizleşecek bu adapte olma süreci sabrederseniz zaman içinde düzeliyorlar o ilaçları ömür boyu kullanmayacak ilk başlarda olan etki hep devam etmeyecek ama sabır sabır sabır. Tedaviyle düzelene de şahit oldum yarım bırakılan tedaviyle çok daha kötüleşene de.Devamını getirecekseniz başlayın tedaviye ama mecbur başlayacaksınız bir şekilde ya bugün ya yarın ...Şimdi meşhur sözü sizi üzüyor farkına vardığında onu heö üzecek hem özgüveninde yaralar açacak
 
Eşim yok mu sanki bu süreçte olmaz olur mu her yönden destektir bana. Perişan olduk. Sosyal hayat hafta içi yok. Sosyal hayat dediğimiz sehpa üstüne çayı koymak bile. Sanki inatla bardağın yanında yanacak diye korkuyoruz. Hafta sonu sadece onun peşinde sanki ajan gibi onu takiple geziyoruz dışarda ev oturmalarına gitmiyoruz gidemiyoruz çünkü dur yapma demekten kendimizi alıkoyamıyoruz. Sadece çocuktayız evi pislik götürsün umrumuzda değil ama nereye kadar. Haydi oğlum yardım et beraber toplayalım haydi çocuğum şunu yapalım. Tamam böyle yapıyor. Ama bu çocuk tamamen kendine ilgi bekliyor istiyor. Kurallara toplum içinde uymayınca başlıyor kargaşa işte. E napıcaz ikimizde mi işten çıkıcaz bu çocuk ilkokula başlayınca ne olacak onla mı derse giricem. Mümkün değil. Devlet okulundaki tüm gün yaptıklarını görünce baktım benim çocuğumun ilgisini çekecek etkinlik yok kreşte doydu çünkü ve bekleyemiyor zaman dolu dolu geçmeli onun için ilgisini çekmeli ki öğretmen bu da zor. Zaten çocuk kurallara uymuyor. Orda 25 çocuk var sanki onlar mum mu hayır değil. Ama şu fark var bir çocuk orda örnek arkadaşının elinden oyuncağı çekti öğretmeni uyardı ve konu orda kapandı. Bu benim oğlumda böyle değil öfkeler çığlıklar ağlama krizleri her hatasında böyle olunca öğretmen ne yapsın. Sabahcı gruba yazdırın orda 10 çocuk var daha fazla ilgilenirler dedi. Onuda yapmadım 7de kaldırcamda zaten şu durumları yaşarken nasıl yapayım dedim. Bizimki o kadar atik ve hızlı ki diğer çocukların 45 dakikalık yemek olayını 10 dakikada hallediyor sıkılınca sarıyor sağına soluna. Bende temelli aldım okuldan verdim anneme. Başladık ilaca kadının canına okuyor çünkü evde. Tonlarca video izledim ilaçla ilgili bi hoca diyor ki bu beyindeki xxx bezin görevini yapması için uyarı ilacı. Adını unuttum işte şimdi. O bezi aktive ediyor şu cümleyi duyunca başladım ilaca. 10 gün kadar kendim evde fark görmedim ama sonra farkı başladı. Çocuk baygın değil durgun değil yine çocuk olacak kadar hareketli ama o elinin ayağını durduramamazlığı yok. Yine koltuk tepesinde ama zarar yok. Kendi dağıttığını 10 kez uyarmak yerine 2/3 uyarıda topluyor. Parka götürdüm uyumlu oynuyor ve diğer çocukları uyarıyor dikkat et diye. Evde odaklanıp oyununu işini yapıyor. Sıfır sorun yok değil tabiki ama şu son 15 günde beni dinlendirdi ciddiyim. Cümleleri ile çocuk ilgimi çekiyor. Ne desem nasıl anlatsam. Büyümüşte küçülmüş gibi konuşuyor. Anne bu böyle olmalı anne bu şöyle zararlı. Misafirlikte yine arada bunaltıyor ama akşamları gidiyoruz acaba ilacın etkisi mi geçiyor diye düşünüyorum doktora sorucam. Ama hafta sonu çıktık geziyoruz rahattım eskisine nazaran. İlk denememdeki gibi iştah açılması olmadı. Çocuklara karşı itiş kakışı ev ortamında çok nadir gördüm öncedende görmezdim ama çocuklar kendini ya onun alanından çeker yada onu idare eder onun istediğini oynar. Okuldan aldığım için okulda deneme şansım olmadı. Geçen hafta enfeksiyon dolayısı ile 2 gün hastanede yattık. İlacı kullanamadık alamadım yanıma. Sonra bir dur vermim dedim. 3 günde öyle vermedim. Sabahları ben bi sıkıntı görmedim ama bu akşam bir patladı durmuyor ayakları eli sürekli yattığı yerde durmuyor. Yapışmış gibi bize üst üste soru soru soru konuşmak. Boyaları çıkardık 1/2 yaptı bıraktı. Tahtalarımız var kule yapalım 5 dk oynamadı. Oğlum ne istersin şunu anne baba tamam yok 5 bilemedin 10 dk. Koltuk tepelerinde zıp zıp zıp çizgi film açıyoruz yok. Odaklayamıyoruz çocuğu. Hikaye anlatın bana yok daha 2 dk geçmeden sıkıldı. Hadi dağılanları toplayalım hayır ben yoruldum. Şunu yapalım anne tamam oğlum başlıyoruz bırakıyo ben yoruldum. Napıcamı şaşırdım. Verdim yine ilacı. Bir daha da bırakmama kararı aldım. Doktor demeden yaptım zaten vicdan azabı çekiyorum. Psikolog şu cümleyi kurmuştu ilaca karşı değiliz ama ilaç tek başına çözüm değil. İlaç tedavisinde doğru davranışlar pekiştirilmeli diye. Düşünüyorum senelerce mi kullanacak. Kullanmasa dışlanacak mı. Dışlanınca kötü arkadaş ortamlarına kötü alışkanlıklara mı sürüklenecek. Postlardan birinde bir anne demiştiki bari güzel anılar biriktirelim oturup ağlamalık bir cümle.
 
Yeni nesil çocuklar bir başka kabul ama yeni nesil eğitimciler de bir garip. Bir doksanlar çocuğu olarak şimdiki çocuklara bakıyorum da gayet de uyumlular. Başka oluşları zekalarından geliyor, biz daha düzdük.

Biz sabahtan akşama kadar it kıçı yemiş gibi gezerdik, kudururduk, ağaç tepelerine tırmanır duvardan düşerdik. Akşam da zıbarır yatardık. Yaramız beremiz bitmezdi. Hepimizin vücudunda o günlerden kalma izler vardır. O zamanlar sakin çocuk sorunlu bilinirdi.

Şimdi çocukları dört duvar arasına tıktık. Bildikleri tek aktivite parka gitmek. Sosyalleşsin oyun oynasın diye gönderdiğimiz kreşler bile dört duvar. Nerede nasıl atacaklar enerjilerini.

Eğitimcilere saygı duyuyorum, biz biriyle kafayı yerken onlar kaç taneyle uğraşıyorlar ama bir yolunu bulup dikkatini çekmek yerine, bir uzmana götürün deyip baştan atmak kolay geliyor sanki.
 
Bazı yavrular hareketli oluyor. Hemen de kötü düşünmemek lazım.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…