- 28 Mart 2012
- 8.170
- 2.003
Stresli hayat, düzensiz uyku, hazır gıdalar, hareketsizlik… Bunların tümü kilo almanızın ana nedenlerinden. Eğer bel çevreniz kalınlaşmaya başladı, yorgun uyanıyor ve acıkınca kendinizi frenleyemiyorsanız dikkat! Kilo almanızın nedeni insülin direnciniz olabilir…
Diyetisyen Melek Türkmen
YENİ YÜZYIL GAZETESİ
NEDEN kilo alıyorum? Günümüzde bu soru ile sıklıkla karşılaşıyoruz. Belki kendinize gün içerisinde defalarca soruyorsunuz. Neden Kilo alıyorum? Su içsem yarıyor, bir günde kaç kilo aldım! Hemen kilo alıyorum! Gibi kişiyi paniğe ve strese sokan düşünceler, bu kısır döngü içerisinde sürüp gidiyor. Stresli hayat, az hareket, düzenli ve yeterli olmayan uyku ve dinlenme süreleri, atıştırmalık ve hazır - hızlı hazırlanan yiyeceklerle öğünleri geçiştirme ve farkında olmadan sadece serinlemek veya susuzluğu gidermek için tükettiğimiz şekerli-asitli içecekler gibi etkiler, kilo alma sürecinde bizi destekleyen bazı yanlış davranışlardandır.
Gün boyu aç kalmayın
Son yıllarda geleneksel beslenme tarzının hızla değişmesi, hazır gıdalarla fazla haşır - neşir olmamız, zamansız öğünler ve dengesiz öğün içerikleri, uzun süreli açlıklar bu sorunun ortaya çıkmasında birer etkendir. Hareketsiz yaşam ise bir diğer etkendir. Peki bizde insülin direnci olduğunu nasıl anlarız? Mutlaka bir doktor kontrolü ve yapılması gereken bazı testler var tabi ki, fakat öncesinde vücudunuzda aşağıdaki bazı durumları hissediyorsanız bir uzmanın kapısını hemen çalın derim. Eğer;
Bel çevrenizde kalınlaşma var ise,
Gün boyu aç kalabiliyorsanız ve sonrasında da kendinizi kontrol edemeden aşırı yemek tüketiyorsanız,
Çok acıktığınızda kendinizi frenleyemiyorsanız,
Çok sık canınız tatlı çekiyorsa ve tüketirken aşırıya kaçıyorsanız
Yemeklerden sonra kendinizi çok yorgun ve bitkin hissediyorsanız,
Sabahları yorgun uyanıyorsanız,
Gece uykunuzdan kalkıp bir şeyler yemek istiyorsanız,
Son zamanlarda hızla kilo aldıysanız ve almaya devam ediyorsanız, Sizde de insülin direnci ve insülin fazlalığı sorunu olabilir.
İnsülin direnci için beslenme tüyoları
buna doktorunuz karar verecek, ancak ben beslenme ile ilgili bazı noktalara değineceğim.
Beslenmemizde olabildiğince doğal gıdaları tercih etmeliyiz,
İşlenmiş karbonhidratlardan (pastalar, gofretler, bisküviler, şekerlemeler, cipsler, içeriğini bilmediğiniz her türlü tatlı, diyet ürünler) uzak durmalıyız,
Beyaz un, şeker ve her türlü nişastadan uzak durmalıyız,
Glisemik yükü yüksek besinleri olabildiğince tercih etmemek, tercih edersek de ölçüyü kaçırmamak gerekir. Pratik olarak bir besinin tatlılık içeriği arttıkça glisemik indeksi de yüksek olacaktır.
Olabildiğince ham meyveleri tüketmek,
Her öğünde bir parça protein içeren besin tüketmek
Uzun süreli aç kalmamak
Öğünlerimizde dengeli bir tabak oluşturmak,
Yağ içeriği yüksek gıdaları azaltmak, nOlabildiğince evde yemek yemek,
Meyveleri ara öğünlerde yoğurt, süt, badem, fındık, ceviz gibi seçeneklerle birlikte tüketmek ve meyve ile diğer yiyecekler arasına biraz süre koymak.
Meşrubat ve hazır meyve sularından uzak durmak.
Alkol kullanmamak ya da azaltmak.
Krema, mayonez, kaymak ve salata sosları dâhil hazır sosları mutfağa sokmamak,
Her ana öğünde mümkünse farklı sebzeler tüketmek,
Kahvaltı yapmadan evden çıkmamak,
Sık ve az yemeyi alışkanlık haline getirmek. Öğünleriniz arasındaki süreyi ortalama 3 saat ayarlamak, bu süre maksimum 4 saati geçmememli,
Her gün düzenli olarak en az yarım saatlik yürüyüşler yapmak,
Düzenli uyumak
YENİ YÜZYIL GAZETESİ
Diyetisyen Melek Türkmen
YENİ YÜZYIL GAZETESİ
NEDEN kilo alıyorum? Günümüzde bu soru ile sıklıkla karşılaşıyoruz. Belki kendinize gün içerisinde defalarca soruyorsunuz. Neden Kilo alıyorum? Su içsem yarıyor, bir günde kaç kilo aldım! Hemen kilo alıyorum! Gibi kişiyi paniğe ve strese sokan düşünceler, bu kısır döngü içerisinde sürüp gidiyor. Stresli hayat, az hareket, düzenli ve yeterli olmayan uyku ve dinlenme süreleri, atıştırmalık ve hazır - hızlı hazırlanan yiyeceklerle öğünleri geçiştirme ve farkında olmadan sadece serinlemek veya susuzluğu gidermek için tükettiğimiz şekerli-asitli içecekler gibi etkiler, kilo alma sürecinde bizi destekleyen bazı yanlış davranışlardandır.
Gün boyu aç kalmayın
Son yıllarda geleneksel beslenme tarzının hızla değişmesi, hazır gıdalarla fazla haşır - neşir olmamız, zamansız öğünler ve dengesiz öğün içerikleri, uzun süreli açlıklar bu sorunun ortaya çıkmasında birer etkendir. Hareketsiz yaşam ise bir diğer etkendir. Peki bizde insülin direnci olduğunu nasıl anlarız? Mutlaka bir doktor kontrolü ve yapılması gereken bazı testler var tabi ki, fakat öncesinde vücudunuzda aşağıdaki bazı durumları hissediyorsanız bir uzmanın kapısını hemen çalın derim. Eğer;
Bel çevrenizde kalınlaşma var ise,
Gün boyu aç kalabiliyorsanız ve sonrasında da kendinizi kontrol edemeden aşırı yemek tüketiyorsanız,
Çok acıktığınızda kendinizi frenleyemiyorsanız,
Çok sık canınız tatlı çekiyorsa ve tüketirken aşırıya kaçıyorsanız
Yemeklerden sonra kendinizi çok yorgun ve bitkin hissediyorsanız,
Sabahları yorgun uyanıyorsanız,
Gece uykunuzdan kalkıp bir şeyler yemek istiyorsanız,
Son zamanlarda hızla kilo aldıysanız ve almaya devam ediyorsanız, Sizde de insülin direnci ve insülin fazlalığı sorunu olabilir.
İnsülin direnci için beslenme tüyoları
buna doktorunuz karar verecek, ancak ben beslenme ile ilgili bazı noktalara değineceğim.
Beslenmemizde olabildiğince doğal gıdaları tercih etmeliyiz,
İşlenmiş karbonhidratlardan (pastalar, gofretler, bisküviler, şekerlemeler, cipsler, içeriğini bilmediğiniz her türlü tatlı, diyet ürünler) uzak durmalıyız,
Beyaz un, şeker ve her türlü nişastadan uzak durmalıyız,
Glisemik yükü yüksek besinleri olabildiğince tercih etmemek, tercih edersek de ölçüyü kaçırmamak gerekir. Pratik olarak bir besinin tatlılık içeriği arttıkça glisemik indeksi de yüksek olacaktır.
Olabildiğince ham meyveleri tüketmek,
Her öğünde bir parça protein içeren besin tüketmek
Uzun süreli aç kalmamak
Öğünlerimizde dengeli bir tabak oluşturmak,
Yağ içeriği yüksek gıdaları azaltmak, nOlabildiğince evde yemek yemek,
Meyveleri ara öğünlerde yoğurt, süt, badem, fındık, ceviz gibi seçeneklerle birlikte tüketmek ve meyve ile diğer yiyecekler arasına biraz süre koymak.
Meşrubat ve hazır meyve sularından uzak durmak.
Alkol kullanmamak ya da azaltmak.
Krema, mayonez, kaymak ve salata sosları dâhil hazır sosları mutfağa sokmamak,
Her ana öğünde mümkünse farklı sebzeler tüketmek,
Kahvaltı yapmadan evden çıkmamak,
Sık ve az yemeyi alışkanlık haline getirmek. Öğünleriniz arasındaki süreyi ortalama 3 saat ayarlamak, bu süre maksimum 4 saati geçmememli,
Her gün düzenli olarak en az yarım saatlik yürüyüşler yapmak,
Düzenli uyumak
YENİ YÜZYIL GAZETESİ