Sorun benmiyim?

küçük bir ildeyiz. Köyüne gidip kalsa. Herkes beni soracak iki hafta tek gitse diceklerki ayrıldılarmı küsler mi. Ben hassas bir insanım bu tür lafa söze dayanamam :KK43:

Şu mesajınıza kadar %100 size hak verdim. Allah kolaylık versin, çok çok zor bir yaşam. Ancak köydeki herkes "bunlar ayrılmış" dese ne olacak ki? Onlar dedikodu yapınca sizin değeriniz mi azalıyor?

Ailenizin de sizin çok yanınızda olmadığını, onlara anlatsanız bile size "idare et" diyeceklerini hissettim. Umarım yanılıyorumdur. Aileniz bu adaletsiz durumu bilseler ne derler?
 
Meslegim beni ilgilendirir. Ve çok şükür helalinden paramı kazanıyorum. Ayrıca düşündüğünüz gibi ceza davası hukuk davası veya boşanma avukatı değilim.. Sadece İcra avukatıyım ve bir bankanın vekilliğini yapıyorum.. Burada yardım istediğim nokta mesleğim degil lütfen..
 
Şu mesajınıza kadar %100 size hak verdim. Allah kolaylık versin, çok çok zor bir yaşam. Ancak köydeki herkes "bunlar ayrılmış" dese ne olacak ki? Onlar dedikodu yapınca sizin değeriniz mi azalıyor?

Ailenizin de sizin çok yanınızda olmadığını, onlara anlatsanız bile size "idare et" diyeceklerini hissettim. Umarım yanılıyorumdur. Aileniz bu adaletsiz durumu bilseler ne derler?

İdare et..
 
canım ya hepimizde aynı dert var malesef erkeklr de düşünce yok ,ilgi yok yardım yok canları nasıl isterse öyle davranıyorlar .Bi laf desek diceğimize pişman oluyoruz demesek bundan az üzülürüz anlıyorum seni zamana bırak..

Katılmıyorum. Kabul mü edelim yani bunların hepsini?
 
idare et kadar tehlikeli bir cümle yok.sen çok daha iyisini hak ediyorsun ve alacaksın da ben sana güveniyorum.kendini de seversin,istersen evliliğini de düzeltirsin,mesleğinde de ilerlersin.sen de güven kendine:))
 
Canım vajiyi yenmiş olmana çok sevindim hayırlı olsun. Rabbim hayırlı geçim dirlik düzen versin yuvan şenlensin inşallah
 

Adaletsizliğe uzun süre sabır gösteren birininin çok büyük ihtimalle "idare et" diyen bir ailesi oluyor. Aile destek olmayınca eşler daha rahat olabiliyor.

Psikoloğa gitmek isteme sebebiniz eşinizin gerçekleri görmesini sağlamak. Ama asıl kendi iç gücünüzü arttırmak için tek başınıza da gitmeniz lazım. Siz güçlenirseniz çift terapisi de daha etkili olur muhtemelen. Psikolog da o şekilde yönlendirir sanırım. Umarım tüm problemlerinizi halledip çok mutlu olursunuz.
 
Son düzenleme:
idare et kadar tehlikeli bir cümle yok.sen çok daha iyisini hak ediyorsun ve alacaksın da ben sana güveniyorum.kendini de seversin,istersen evliliğini de düzeltirsin,mesleğinde de ilerlersin.sen de güven kendine:))

Bir de bu arkadaşın dedikleri tabii. Her şeyi halledip çok mutlu olabilirsiniz.
 
konu sahibine nasıl avukatsın diyenler bir durun yahu.23 yaşında yeni evli bir insan,yetişkin hayatının başında ve belli ki evliliğinden bağımsız kendiyle ilgili sorunları var.avukatlıktan vurup acımasızlık yapmayın.
konu sahibi, seni anlamaya çalışıyorum.bir çok sebepten sen bugunki sen oldun ama memnun değilsin kendinden.değişim bir adımla başlar.kendine güvenin arttıkça bir çok konuya daha farklı bakacaksın.ben karşımda iyi niyetli,empatik,naif,akıllı bir insan görüyorum.çok kıymetli meziyetlerin var.değişmekten korkma,kendin için yaşamaktan.senin kendine sahip çıkmana karşı çıkacak bir koca varsa karşında kusura bakma ama seni hak etmiyordur.lütfen kendi değerini bil.
kocan iyi bir insan olabilir, iyi bir avukat olabilir, iyi bir arkadaş ve evlat olabilir ama bu koca olarak çuvalladığı gerçeğini değiştirmiyor.
korkularının seni yönetmesine izin verme...

Ne vurması ne acımasızlığı yahu sakin olun. Şaşkınlığımızı dile getiriyoruz sadece. Bir avukatın genelde kendini daha iyi yetiştirmiş olması beklenir. "ben her haftasonu onun ailesine gitmezsem o da benim ailemi görmemi engeller" cümlesini sosyoekonomik olarak daha farklı kesimlerde görürüz. Ne derseniz deyin, bir avukata yakışmıyor.
 
MErhaba arkadaşlar.

Ben 9 aylık evli bir bayanım. ilk 5 ay vajinismus rahatsızlıgı ile ugraştım. Çalışan bir bayanım. Bu bilgileri verdikten sonra problemlerimi yazayım.Mutlaka bir psikologa yada aile danışmanına gidin gibi yorumlar gelecektir. PAzartesi günü için randevu aldım. Eşimde bende gidecegiz. Fakat tecrübeli ablaların fikirlerinide almak istedim. Ben 23 eşim 25 yaşında. İşte içimdeki fırtınaları açıyorum sizlere..

1- Bir meslegim var fakat kendi ofisim olmadıgı için başka birinin yanında maaşlı çalışyorum. Eşimle aynı meslegi icra ediyoruz oda aynı şekilde kendi ofisi yok başka bir avukatın yanında maaşlı çalışıyor. Bana göre geliri daha yüksek ama düğünü kendisi yaptıgı için hala borç ödüyoruz. Birde araba borcu eklenince onun maaştan pek birşey kalmıyor. Bende zaten 3 kuruş birşey alıyorum oda kira ve fatıralara gidiyor. Yani maaştan bana kalan 200-300 tl .Tabiki azbir rakam değil fakat ögle arası yemegimi sabah kahvaltımı kendi cebimden yiyorum dogal olarak bana pek bir para kalmıyor. Bu maddi sıkıntı çok fazla geriyor. Taksiti hiç sevmeyen ben evlendiğimden beri taksit ödüyorum..

2- Akşam 6da işten çıkıyorum eve gidip yemek yapıyorum masayı hazırlıyorum yemek yedik topladım diyene kadar saat oluyor 9-10 o saatten sonrada zaten yorgun argın oluyorum direk uykuya daliyorum. Hiçbir sosyal faliyetimiz yok. Hadi sosyal faliyeti geçtim iki çift bir lafımız bile yok. Tamam eşim çok iyi merhametli kötü alışkanlıgı yok çok şükür. Fakat ben düşüncemi fikrimi eşimle paylaşamıyorum.. Eşimle alışverişe gidemiyorum çünkü seninle alışveriş yapmayı sevmiyorum diyor. Ama bana göre sanki ondan para isticemden korkuyor. Biraz tutumlu birisi.

3- Evlendiğimiz günden beri çoook çook mecbur kalmadıgım sürece bana para vermedi. Hatta bir ihtiyacın varmı eksigin varmı, harçlığın kaldı mı diye sormadı bile..

4-Her haftasonu köyüne gitmeyi istiyor. Hafta içi çalışıp yoruluyorum.haftasonu dinlenmek istiyorum evimin temizliğini yapıp yemek yapmak istiyorum ama yok. ''Annesi heves alacakmış ben ilk gelinmişim..'' Annesi ve babasıyla çoook şükür bir sorunum olmadı. Hep alttan alırım.Laf sokarlarsa şakaya vururum. Çünkü tartışırsam arkamda duran bir kocam olmaz, ben her zaman yanlışım ailesinin karşısında. Onun ailesi hep dogrudur. Onun için hep iyi anlaşmaya çalışıyorum..

5-Arada kafasına eserse yardım eder ev işlerine. Ama geçenlerde yaşadıgım bir olayı anlatayım siz karar verin '' iftara 3 aile gelecek. Ve haftalar öncesinden telaşa düştüm.Nasıl yetiştircem diye. Oda söz verdi yardım edeirm sen stres yapma dedi. Cuamartesi günü saat 15,30a kadar çalışıyor bende evi temizledim yemek yaptım onun gelmesini bekliyorum ki çöpleri atalım markete gidip karpuz kavun alalım içecek alalım.Tabi gün içinde sadece 1 kere arıyor oda uyandın mı diye.. Saat 15,30 oldu aradı. Benim yapacagım birşey varmı ben yardım paketi dagıtıcam. diyor. Bende hiç cevap vermeyip yüzüne kapattım telefonu. Eve gelip bagırıp çağırdı neymişte bir hayır bile yapamıcakmış ben kötü niyetli bir insanmışım.. '' Bu tartışma 2-3 gün sürdü ve sonra ben yine alttan aldım.

6-Bu madde bir olaya baglı değil ama genel olarak kocam benim her lafımda kavga ettiğimi düşünüyor. Yani ben şöyle bir cümle kursam '' Aşkım hiç sinemaya gitmiyoruz bi sinemaya gitsek sıkıldım degişiklik olur'' desem? hemen kavga ediyormusum gibi savunmaya geçiyor anlam veremiyorum. Ve bunun yüzünden hergün tartışıyoruz adamla konuşmayı bırakcam yakında..

İşte böyle.. O kadar yorgunumki 3 gün bayram tatilinde köydeydik geldik işe başladım. Hafta içide 2 gün misafir ağırladım ve bugün cuma.. Ve haftasonu yine köydeyim.. Ne yapayım akıl verin. Nasıl davranayım.. Sorunlu olan benmiyim yoksa ortada sorun yok ben mi büyütüyorum.. Yorgunluktan ayak bileklerim davul gibi şiş. Koca hayatta yalnız başıma kalmışım gibi hissediyorum kendimi..

Uzun oldu biliyorum ama umarım okuyup yorum yazarsınız.. :'(
Anlattıklarınız evlenmek üzere olan birçok kişiye ders niteliğinde. O kadar diyoruz ev eşya düğün nişan bilmem ne diye bu kadar borca girmeyin o borcu gene siz ödeyeceksiniz olan size olacak çilesi sizi yoracak ama kimse anlamıyor. Üzüldüm yaşadıklarınıza, keşke borçlarınız olmasaydı eminim bu kadar stresli ve gergin geçmezdi evliliğinizin en güzel dönemleri.
 
Meslekle evliliğin ne alakası var yaa.Avukat diye ev hayatını duruşma gibi geçirecek hali yok ya!!! Oldu olacak sorunları için de celse arası dilekçe sunsun.

Eleştirenler için konuyla ilgili birkaç atasözü paylaşayım,

Terzi kendi söküğünü dikemez,

Ustanın merdiveni olmazmış!!!
 
canını sıkma eğer takın falan varsa bozdur taksitleri azaltın boş duracağına işe yarar bi haftada hastayım de gitme bakalım ne yapıcak birazda emri vaki durumlarda bulun işte hafta sonu arkadaşlarla yemeğe gdicez plan yaptılar falan de
 
Canim bence kaynananlarin evlatlariyla konusmasi lazim.
Ya da senin annen kaynanana desin her hafta sonu geliyorlar birakin cocuklar biraz dinlensin falan diye. Tabi guzel bir dille..
Bu sefer kızın annesi kötü insan olur

hem eşi hem kaynanası cephe alır kızına akılı o veriyor diye
 
Gözlemlediğim kadarıyla bir kadının kendini eşine ezdirip ezdirdirmeyeceğini kadının mesleğinden çok kadının ailesinin arkasında olup olmaması belirliyor. Bu arkadaşın da ailesi "idare et" dermiş. Yani arkadaşın ailesi onun kendi hakkını savunması adına eşiyle çatışma yaşamasına karşı, kızlarının ezilmesine razı. Muhtemelen öyle daha mutlu olacağını zannettiklerinden.

Normalde, hakkınızı savunacaksınız diyelim, siz hakkınızı sadece eşinize karşı savunursunuz, ailesiyle de gerekirse aileniz muhatap olur. Ama aileniz de size "aman ses etme" derse, dayanamayıp baş kaldırdığınızda hem eşiniz, hem ailesi, hem de kendi ailenizle çatışmayı göze almanız gerekir. Üç stres birden. O yüzden bence bu durumda en iyisi kendini geliştirip, terapiye vs. gidip tüm dünyayla tek başına baş edebilecek kadar güçlü olabilmek. Sonra gerisi kendiliğinden gelir. Hatta kimseyle arayı çok da bozmadan çok daha mutlu bir hayat sürdürülebilir. Umarım çok mutlu olursunuz.
 
kendi ofisinizi falan açamıyor musunuz? maddi acıdan rahatlarsınız
eşiniz biraz sıkılmış gibi.
 
Sorunlar var, ama cozumde pek uzakta degil gibi.
Cok iyi etmissin terapisti.
Bence insallah cozulucek bu sorunlar.
 
MErhaba arkadaşlar.

Ben 9 aylık evli bir bayanım. ilk 5 ay vajinismus rahatsızlıgı ile ugraştım. Çalışan bir bayanım. Bu bilgileri verdikten sonra problemlerimi yazayım.Mutlaka bir psikologa yada aile danışmanına gidin gibi yorumlar gelecektir. PAzartesi günü için randevu aldım. Eşimde bende gidecegiz. Fakat tecrübeli ablaların fikirlerinide almak istedim. Ben 23 eşim 25 yaşında. İşte içimdeki fırtınaları açıyorum sizlere..

1- Bir meslegim var fakat kendi ofisim olmadıgı için başka birinin yanında maaşlı çalışyorum. Eşimle aynı meslegi icra ediyoruz oda aynı şekilde kendi ofisi yok başka bir avukatın yanında maaşlı çalışıyor. Bana göre geliri daha yüksek ama düğünü kendisi yaptıgı için hala borç ödüyoruz. Birde araba borcu eklenince onun maaştan pek birşey kalmıyor. Bende zaten 3 kuruş birşey alıyorum oda kira ve fatıralara gidiyor. Yani maaştan bana kalan 200-300 tl .Tabiki azbir rakam değil fakat ögle arası yemegimi sabah kahvaltımı kendi cebimden yiyorum dogal olarak bana pek bir para kalmıyor. Bu maddi sıkıntı çok fazla geriyor. Taksiti hiç sevmeyen ben evlendiğimden beri taksit ödüyorum..

2- Akşam 6da işten çıkıyorum eve gidip yemek yapıyorum masayı hazırlıyorum yemek yedik topladım diyene kadar saat oluyor 9-10 o saatten sonrada zaten yorgun argın oluyorum direk uykuya daliyorum. Hiçbir sosyal faliyetimiz yok. Hadi sosyal faliyeti geçtim iki çift bir lafımız bile yok. Tamam eşim çok iyi merhametli kötü alışkanlıgı yok çok şükür. Fakat ben düşüncemi fikrimi eşimle paylaşamıyorum.. Eşimle alışverişe gidemiyorum çünkü seninle alışveriş yapmayı sevmiyorum diyor. Ama bana göre sanki ondan para isticemden korkuyor. Biraz tutumlu birisi.

3- Evlendiğimiz günden beri çoook çook mecbur kalmadıgım sürece bana para vermedi. Hatta bir ihtiyacın varmı eksigin varmı, harçlığın kaldı mı diye sormadı bile..

4-Her haftasonu köyüne gitmeyi istiyor. Hafta içi çalışıp yoruluyorum.haftasonu dinlenmek istiyorum evimin temizliğini yapıp yemek yapmak istiyorum ama yok. ''Annesi heves alacakmış ben ilk gelinmişim..'' Annesi ve babasıyla çoook şükür bir sorunum olmadı. Hep alttan alırım.Laf sokarlarsa şakaya vururum. Çünkü tartışırsam arkamda duran bir kocam olmaz, ben her zaman yanlışım ailesinin karşısında. Onun ailesi hep dogrudur. Onun için hep iyi anlaşmaya çalışıyorum..

5-Arada kafasına eserse yardım eder ev işlerine. Ama geçenlerde yaşadıgım bir olayı anlatayım siz karar verin '' iftara 3 aile gelecek. Ve haftalar öncesinden telaşa düştüm.Nasıl yetiştircem diye. Oda söz verdi yardım edeirm sen stres yapma dedi. Cuamartesi günü saat 15,30a kadar çalışıyor bende evi temizledim yemek yaptım onun gelmesini bekliyorum ki çöpleri atalım markete gidip karpuz kavun alalım içecek alalım.Tabi gün içinde sadece 1 kere arıyor oda uyandın mı diye.. Saat 15,30 oldu aradı. Benim yapacagım birşey varmı ben yardım paketi dagıtıcam. diyor. Bende hiç cevap vermeyip yüzüne kapattım telefonu. Eve gelip bagırıp çağırdı neymişte bir hayır bile yapamıcakmış ben kötü niyetli bir insanmışım.. '' Bu tartışma 2-3 gün sürdü ve sonra ben yine alttan aldım.

6-Bu madde bir olaya baglı değil ama genel olarak kocam benim her lafımda kavga ettiğimi düşünüyor. Yani ben şöyle bir cümle kursam '' Aşkım hiç sinemaya gitmiyoruz bi sinemaya gitsek sıkıldım degişiklik olur'' desem? hemen kavga ediyormusum gibi savunmaya geçiyor anlam veremiyorum. Ve bunun yüzünden hergün tartışıyoruz adamla konuşmayı bırakcam yakında..

İşte böyle.. O kadar yorgunumki 3 gün bayram tatilinde köydeydik geldik işe başladım. Hafta içide 2 gün misafir ağırladım ve bugün cuma.. Ve haftasonu yine köydeyim.. Ne yapayım akıl verin. Nasıl davranayım.. Sorunlu olan benmiyim yoksa ortada sorun yok ben mi büyütüyorum.. Yorgunluktan ayak bileklerim davul gibi şiş. Koca hayatta yalnız başıma kalmışım gibi hissediyorum kendimi..

Uzun oldu biliyorum ama umarım okuyup yorum yazarsınız.. :'(

Mesela şuna takıldım. Hani eşiniz hep kavga ediyorsun diyor muş ya. Mesrla size yardım için söz vermiş ama arayıp yardım dağıtıcam demiş. Sizde telefonu çat diye yüzüne kapatmışsınız. Bunun yerine ama bana yarfım edeceğine söz vermiştin ben seni bekliyorum tek başıma getiremem onca şeyi diye girse ydi niz konuya. Bende sizin gibi çıktım yola aslında şimdi o yanlışlarımın farkındayım. Aynen telefonu kapatıp gidip o alışverişi yapar misafirleri ağrılar bide kavgacı olurdum. Haklıydım ama erkek beyni iki bilinmeyenli denklemi çözemez kendi hatasını unutup son hatayı yapan kimse oraya odaklanıyor.

Sinema ya gelince işte 8 yıl içinde bunu başardım. Eşimde katiyen sevmez istemez. Gidelim derim ben istemem senle filim zevkimiz aynı değil derken hoop kavga ve kavgacı ben olurdum onca azmettirecek lafı o etmesine rağmen.
Ama en son hayatım nolur bigün sinemaya gidelim sen seç filmi illa şimdi değil falan diye ara sıra yokladım. Bigün Çanakkale ile ilgili bir film çıktı Çanakkale Savaşı çol ilgisini çeker. Ooo güzel filme benziyor dedi. Gidelim ozaman diyince ok dedi. Hemen biletleri aldım gittik. Ama o ne isterse o sanki çocuğumu gezdiriyorum. Yani bir mağazaya göz ucu ile bile bakmadım. Böyle onun istediği gibi yalan olmasın 2 film falan izledik. Ama yemeği bile ona sordum burdamı yemek istersin evde mi. Sinemadan öncemi sonramı. Derken bizim haftada bir sinema günümüz oldu. Ve biz o gün gidince prdaorda afişlerden bepenmeye başladık. 1 kere onun birkere benim istediğim oldu ve benim seçtiğim her filmden memnun çıktı. Gerçi son zamanlar limoniyiz öyle değil sinema markete gitmiyoruz beraber. Yani ben eşimi hiç uysalca değiştirmeye çalışmadım 23 yaş bunu kavramak için çok erken miş. Yada belki zamanla öğreniyor insan. Ben geç kaldım her çabam sinema ladar parlak sonuçlanmadı 8yılın kavga gürültüsü yoruyor insanı. Amaaannn şimdi sana dil dökemem diyip patlayıveriyor insan.

Ve huyum kurusun konı sahibinden daha uzun yazarak yine rekorumu Kırarım :)
 
Ders kitaplarından kafanızı kaldırdığınızda ilk gördüğünüz adamla mı evlendiniz?
yaşınız küçük,biraz tek başına çalışma hayatının, kendi sorumluluklarınızın tecrübesini yaşasaydınız,evlilik çok acele olmuş..
bir de "hayır" demeyi öğrenmeniz gerekiyor.
 
X