Ben de şunu anlamıyorum Katip; bu heriflerin çoğunda var (Bazılarını ayrı tutuyorum, benim beyin de çenesi durmaz iş yerini anlatırken bana; ben sustururum artık); bi sıkıntı mı çekiyor, işinde sorun mu var, ne bileyim dertli mi, paylaşmıyor abi. Surat sirke satıyor, ne bileyim sessiz sessiz takılıyor bi şey oluyor; evin kadını defalarca soruyor "Bir şey mi var?" diye hissedip ya da kendi üzerine alınıyor durumu, hoppala başlıyor kavgalar.
Babam acayip ketum bir adamdı, 50sinden sonra açıldı diyeyim, annem bu konuda çok sabır gösterdi ama dayanamayıp şunu demişliğim vardır anneme "Ya babam gibi bi eşim olsaydı, boşardım anne ya" diye. :) İyidir hoştur ama iki muhabbet bi şey ister insan. Derdini paylaşmayan adamla ömür paylaşamıyorsun ki.
Ya ben zannetmiyorum, hangi seven kadın, eşi derdini, tasasını anlatınca ona saldırsın? Gerçi yapan da vardır da işte ne bileyim bu konuda taraflar hiç konuşmamış, sürekli kavga edip durmuşlar. Biri derdini saklıyor, kadının sütüne kadar laf çarpıp can yakıyor, kadın da kavgalarda artık doz arttırıyor. Diğer türlüsüne çok şahit olmadığımdan belki (Buralarda okuduklarım genellikle böyle), kadınları delirtip sonra da "Deli" diyorlar, "Histerik" diyorlar ne bileyim.
Niye saklıyormuş aylarca? Kadın telepat mı, beyin mi okuması lazım artık anlaşmak için?
Adamın enerjisiyle kavga çıkıp duruyordur. Konuşsaydı abi, konuşsaydı karısı işte daha ne?
Çok kızıyorum saçma ketumluklara evlilik içindeki.