Sigaranın sağlığa zararları ve bırakma yöntemleri

Bu Görsel Silinmiş veya Bulunamadı! Bu Görsel Silinmiş veya Bulunamadı! World Health Organization (WHO)
Dünya Sağlık Örgütü elektronik sigarayı Tavsiye Etmektedir.Çamlıca Medicana Hastanesi Akciğer Kanseri ve Sigarayı Bırakma Polikliniği Sorumlusu Prof. Dr. Yalçın Karakoca, bağımlılık yapıcı etki azaldığı için “yalancı sigarayı” onayladıklarını söylüyor
 
paylasımın için tesekkurler canım bende bırakmak ıstıyorum ama bi turlu bırakamıyorum
 
ben konuyu şimdi gördüm. ben de annem ve babam için istiyorum. nerden, nasıl temin edebiliriz, fiyatı ne kadardır; bilgisi olanlar paylaşırsa sevinirim. teşekkürler.
 
Bir damacana su bidonunun üzerinde “Bu su zehirlidir, içerseniz öldürür” yazmış olsa, hiç tereddüt etmeden içer miydiniz?

Demek istediğim şu…

Yaptıkları işe en hayran kaldığım sektör hangisi biliyor musunuz?


Sigara üreticileri…

Ben bu adamların mesleki kurnazlıklarına, yaptıkları işe şapka çıkarıyorum ve “pes, ancak bu kadar olur” diyorum...

Düşünebiliyor musunuz, bunlar zehir satarak, milyonlarca insanı göz göze öldürerek, on milyonlarcasını hasta ve malul hale getirerek para kazanıyorlar ve sanki hiçbir fenalığa bulaşmamışlar gibi sırça köşklerinde gül gibi yaşayarak geçinip gidiyorlar. Yıllık kazançları 250 milyar dolardan fazla.


Açıkça söylüyorum katil bunlar…

Ülkemizde sigaradan yılda 120 bin kişi, dünyada ise yılda 5,5 milyon kişi ölüyor. Sakat doğumların yarıya yakını sigara kullanan annelerden kaynaklanıyor. Şu işe bakın, İstanbul Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü verilerine göre, İstanbul’da çıkan yangınların bile yüzde 50’si sigara kaynaklıymış.

Lafı eğip bükmeden söyleyebiliriz: İnsanlık; tarihin hiçbir döneminde bu kadar aptal yerine konulmadı, göz göre göre bu kadar aşağılanmadı, bu kadar sömürülmedi. Hamalın ağzında da sigara var, Harvard’lının da… Kimi başbakanın da var, kendi başını barındıramayacak kadar geliri olmayanın da…

Tablo sadece acıklı değil, aynı zamanda gerçekten de komik… Parayla sigara alıp ondan kaynaklanan nedenlerle ölüme gitmek, kendi kiralık katiline ödeme yapmak gibi bir şey.

Hem ben bu sigara üreticilerine mesleki anlamda neden hayran olmayayım ki…

Bu sektörün tepe yöneticileri kendi ürettikleri ürünü kullanmayan, kendi aile ve özel yaşamlarında sigaradan uzak duran insanlar çoğunlukla. Sigaradan kazandıkları o muazzam paraları yiyecek kadar uzun ömürleri olsun diye ellerini sürmüyorlar kendi ürünlerine…



Bir kez kullanmamış…

Tıpkı, kendi ismiyle dünyanın en ünlü kozmetik markasını oluşturan Helena Rubinstein gibi… Bu hanımefendi ürettiği kozmetik ürünlerden milyarlarca dolar kazanmasına rağmen, kendi özel yaşamında hep sadeliği ve doğallığı savunmuş, “kadın ancak kendisi olursa güzel olur” düşüncesinde olmuş. 1965 yılında 93 yaşında vefat eden Helena Rubinstein, ömrünün son günlerinde, ürettikleri ürünlerinden hiçbirini bir defa bile olsun kullanmadığını itiraf etmişti.

Sakıp Sabancı’yı defalarca televizyon programlarına konuk ettim. Yayın öncesi en büyük ricası, “Şu sigara olayını bana sormayın. Bende biliyorum ne kadar zararlı olduğunu ama en çok parayı da ondan kazanıyorum” diyordu.


Vali Bey diyor ki…

1987'den beri her yıl Dünya Sağlık Örgütüne üye ülkeler tarafından 31 Mayısta ''Dünya Sigarasız Günü'' kutlanıyor. Dolmabahçe Sarayı’nda bu amaçla düzenlenen programlardan birindeydik önceki gün. Sigarayla Savaşanlar Derneği’nin (SSD) ‘’İnsanlığın Gerçek Dostları’’ ödül törenine katılanlardan İstanbul Valisi Muammer Güler, “kimse iş stresi mazereti arkasına sığınarak sigarayı bırakamadığından dem vurmasın. İstanbul gibi büyük bir kentte görev yapıyorum. İşimin ne kadar stresli olduğu ortada… Ben bu mereti yıllarca içtikten sonra İstanbul’a gelince bırakmışsam, herkes bırakabilir” dedi.

Daha çarpıcı olan bir veriyi ise, SSD Başkanı olan, aynı zamanda İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanlığı yapan Dr. Mustafa Aydın verdi. New York Üniversitesi’nde geçtiğimiz günlerde sonuçlanan bir araştırmada, 40 nefes nargilenin 54 paket sigara içmekten daha zararlı olduğunun tespit edildiğini söyledi. Malum ülkemizde, nargile sanki zararsızmış gibi bir hava pompalanıyor ve kullanımı giderek yaygınlaşıyor.

Türk gibi içmek…

İtalyanlar üst üste sigara içenler için “Türk gibi içmek” deyimini kullanıyorlar.

Sahiden de içti mi böyle içmek lazım. Yarım insan olarak öksürerek tıksırarak ve bir sürü sağlık problemleriyle boğuşarak yaşamaktansa, erken ölüp ağız tadınca gitmek daha makul görünüyor bana da. Her sigara insan ömründen 5 dakika çalar sözüne inanası gelmiyor insanın. Dünyada 2 milyar sigara tüketicisi varmış. Öyle olsa 3’te biri boş kalırdı dünyanın (Bazıları gözünü toprak doyursun Osman Bey diyecekler ama hani dünyanın üçte biri boşalmış olsa fena mı olurdu&#8230

İşin şakası bir yana içenlere afiyet olsun. Geride kalanlarla üstesinden gelmeye çalışacağız artık şu sorunlarla dolu dünyanın.

Sözün kısası, insanlara zehir satarak ve başkalarının sağlığından çalarak Karun kadar zengin olma fırsatı vermeyin şu sektörün temsilcilerine. İşletilmediğinizi, bu oyunu yemediğinizi gösterin ve bırakın şu mereti.

Üzerinde “bu su zehirlidir” yazan şişenin suyunu içmezsiniz de, üzerinde kocaman harflerle “Bu sigara öldürür” yazan paketi neden içersiniz ki?

İnsanlık tarihi gerçekten de böylesine tuhaflık, böylesine garabet görmedi…

Kamera şakası gibi inanın olan biten ama perde arkasında yıllık 5,5 milyon ceset var.

Başka ne diyeyim.

Bari siz bu oyuna gelmeyin.


Osman Özsoy
 
Bugün Dünya Sigara İçmeme Günü... Birleşmiş Milletler’e bağlı Dünya Sağlık Örgütü, gün dolayısıyla özellikle iş yerlerine, kamuya açık yerlere sigara yasağı getirilmesi çağrısını tekrarladı.

LONDRA - Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) göre tütün, dünyada önlenmesi mümkün olduğu halde ölüme yol açabilen hastalık nedenleri arasında ilk sırada.

WHO, bu yılki etkinliklerinde özellike pasif içiciliğin tehlikelerine dikkat çekiyor ve her yıl 200 bin çalışanın iş yerlerinde maruz kaldıkları duman nedeniyle öldüğünü belirtiyor.

Yayımlanan rapora göre, sigara tüketim eğilimleri bu şekilde devam ederse, günümüzde sigara içenlerin yarısı, yani 650 milyon kişi bir gün tütünle bağlantılı nedenlerden ölecek.

Bu nedenle yetkililer, iş yerlerinde kamu alanlarında sigara ve tütün ürünleri kullanımına küresel bir yasak getirilmesini istiyor.

Kurum, tütün ürünlerinin kullanılmasının her şekil ve düzeyde risk yarattığını vurguluyor; dahası bu yıki raporunda nargilenin sigaradan daha zararsız olduğu savlarını da çürütüyor.

Halihazırda Fransa, İspanya, İrlanda ve Portekiz gibi Avrupa ülkelerinde restoranları da içeren kapsamlı ve sıkı sigara yasakları uygulanıyor.

Finlandiya ve İngiltere bu ülkelere katılmaya hazırlanıyor.

Avustralya, ABD ve Kanada’da ise bölgesel yasaklar var.

Ancak kurumun bulgularına göre, sigara içenlerin sayısı özellikle gelişmekte olan ülkelerde hala hızla artıyor.

Çin’de yılda bir milyon kişi tütünle bağlantılı hastalıklar sonucu ölüyor. Önlem alınmazsa 2020’ye gelindiğinde bu rakam tam iki katına çıkacak.
 
ben sigara kullanmıyorum kulanmayıda düşünmüyorum sigaradan birgünde çok insan ölüyo bundan haberimiz oluyo bağımlılık yapıyo bazılarının ayağını kesiyolar kangren yapıyo zaman la ağaç gibi bacaklarını kesiyolar resimleri olsada koysaydık ibret olurdu.sigarasız sağlıklı bir toplum için el ele
 
KADINLAR SİGARADAN DAHA KÖTÜ ETKİLENİYOR

Erkeklere göre daha küçük akciğerlere sahip olan kadınlar, sigara içtikleri takdirde astım ve benzeri solunum yolu hastalıklarına daha kolay yakalanıyor


Norveçli bilimadamları, yaptıkları iki yıllık çalışma sonucunda sigara içen kadınların erkeklere göre daha fazla sağlık sorunu yaşadığını saptadı. Bunun temel sebebi olarak kadınların daha küçük akciğerlere sahip olmasını gösteren bilimadamları, kadınların nefes alma sorunlarına karşı daha hassas bünyeleri olduğunu açıkladı.
Araştırmaya göre erkeklerle aynı oranda sigara içen kadınlar zararlı gazlara daha fazla maruz kalıyor.
65 bin kadın ve erkek deneğin kullanıldığı çalışmada sigara içen kadınlarda astım hastalığı oranının yüzde 50 arttığı saptanırken erkeklerde böyle bir verinin oluşmadığı görüldü.
Araştırmaya katılan kişiler, sigara içme alışkanlıkları ve solunum yolu rahatsızlıklarıyla ilgili sorulara cevap verdiler. Denekler arasındaki kadınların yüzde 31'i, erkeklerin ise yüzde 30'u sigara tiryakisiydi.
Ayrıca çalışmanın diğer bir yönü de sigara içenlerle içmeyenlerde görülen semptomları belirlemek oldu. Buna göre nefes darlığı, öksürük gibi rahatsızlıkların sigara içen kişilerde diğerlerine nazaran iki kat daha fazla rastlandığı ortaya çıktı.
 
arkadaslar bende sizler gibi bu mereti iciyorum zaman zaman azaltsamda ne yazikki bırakamıyorum bari zararını minumuma indireyim diye arastırdım ve bir takım onlemler almaya karar verdim zararlarını hepiniz biliyorsunuz saymama gerek yok bugunden itibaren hergun
ogutulmus nar cekirdegi kullanmaya baslıyorum

Kuşburnunun Tahtını Nar Yıktı
c vitamini deposu kuşburnunun tahtını Nar çekirdeği devirdi. C vitamini, demir ve potasyum deposu nar konserve halinde satışa sunuldu.
Damar tıkanıklığını önleyen narda kansere karşı koruyucu antioksidanlar bulunurken, şimdi de öğütülmüş nar çekirdeğinin nerdeyse her derde deva olduğu belirtiliyor.



C vitamini, demir ve potasyum deposu olan narın çekirdeği de altın değerinde. Selülit engelleyici özelliği bulunan nar çekirdeği menepozun yan etkilerini ortadan kaldırıyor.



Kolesterol ve hipertansiyon hastalarına önerilen nar çekirdeği cildi tazeleyerek yaşlanmayı geciktiriyor. Kalbi kuvvetlendirerek kalp krizi riskini azaltan nar çekirdeği, sigara ve alkolün zararlı etkilerine en aza indiriyor.
haberi okuyunca ne demek istedigimi anlamıssınızdır kendinize bir iyilik yapın ve sizde sigaranın etkilerini azaltmak icin hemen baslayın bu arada cildi sıkılastırıp selulitide onluyor yani bir tasla iki kus sevgiler
 
ya bende içiyorum benimde günde 1 paketi buluyo bend bırakmak iistiyorum ama birtürlü kestirip atamadım:çok üzgünüm:
 
ben içiyorum hemde çok aşırı.21 yaşımdayım ve ciğerlerimin bazen iflas ettiğini hissediyorum.bırakmayı çok istiyorum ama beceremiyorum.çok denedim ama olmadı.
 
:uhm:
Sigarayı bırakmanın püf noktaları

Türkiye’de 20 milyon kişi sigara tiryakisi. İçenler yüzünden içmeyenler de sürekli zehirli hava soluyor. Batı ülkeleri, kapalı alanlarda sigara içimini sert yasalarla yasaklıyor.
Türkiye’de ise etkin yaptırımlar yok.
Dünyada 1 milyar kişinin, Türkiye’de ise erkek nüfusunun yaklaşık yüzde 60’ının, kadın nüfusunun yaklaşık yüzde 25’inin, yani ergenlik çağındaki çocuklarla birlikte yaklaşık 20 milyon kişinin sigara içtiğini biliyor muydunuz?
Peki, her yıl dünyada 4.5 milyon, Türkiye’de ise 100 bin kişinin sigaraya bağlı hastalıklardan öldüğünü?
her yıl, yaklaşık 100 bin yeni kanser vakası ortaya çıkıyor. Her yıl yaklaşık 200 bin kişi, diğer deyişle her 5 dakikada bir kişi, kalp hastalıklarına bağlı nedenlerle ölüyor.

En çok doktorlar içiyor
Sigara, sadece sağlığa değil, ‘cebe’ de zarar:
Türkiye’de yılda 6.5 milyar dolar sigaraya, bir o kadarı da sigaranın yol açtığı hastalıkların tedavisine harcanıyor. Sigara tüketiminde ise ‘başrolü’ maalesef doktorlar oynuyor. istatistiklere göre hekimlerin yüzde 42’si sigara içiyor.
Göğüs hastalıkları uzmanlarının bile yüzde 20’si tiryaki. İlaçlar, nikotin bantları nikotin spreyleri, nikotin sakızları oyuncak sigaralar, akupunktur, psikoterapi… Çeşit çeşit sigara bırakma yöntemi var. Ancak bunlar, kişi sadece
‘dumanlı hayatına’ veda etmeye kararlıysa işe yarıyor.
Sigarayla mücadelede, yasaların katı bir şekilde uygulanması çok önemli. Ancak Türkiye’de, maalesef yasalar kâğıt üzerinde kalıyor. işyerlerinde, sokaklarda, okullarda, alışveriş merkezlerinde, kafelerde, filmlerde, evlerde, her yerde sigara içiliyor.
Yani iki kişiden birinin elinde sigara görüyor çocuklarımız. Bu nedenle de ilkokul çağı çocukları arasında sigara içme oranı, yüzde 20’lere dayanmış durumda.

‘En ucuz kitle imha silahı’

Sigara bırakma yöntemleri
İlaç tedavisi
Piyasada etkisi kanıtlanmış bir ilaç var, ancak bu etki sınırlı. Başarı oranı, bir yıllık sürece bakıldığında yüzde 15-40’larda. Bu ilaç, beyinde sigara içme isteğini azaltıyor. Bazı kişiler, psikolojik bağımlılığın yanı sıra, genetik olarak da yatkın oldukları için sigarayı çok zor bırakıyorlar. Beyinde nikotin reseptörleri yani alıcılarının fazla olması ve bunların sigara tüketimiyle birlikte çoğalması, bu kişilerin daha bağımlı olmalarına yol açıyor. ABD ve Avrupa’da, bu yıl yeni bir ilaç daha piyasaya çıktı.
Replasman tedavileri
Bağımlılık yapan nikotin maddesi, kişiye nikotin bantlarıyla dışarıdan veriliyor. Nikotin sakızları, hatta nikotin spreyleri de var. Sigara ağızlıkları, yani nefesle çekilen mentollü ağızlıklar mevcut. Nikotin bantları her gün değiştirilmeli, gece çıkarılmalı. Kişi, bu bandı sabah kalktığında vücudun tüysüz ve az hareket eden bir bölgesine yapıştırıyor. Bu da genellikle sırt oluyor. Bu bantların da dozları var. Bağımlılık düzeyi çok yüksekse, en yüksek dozdan başlanıyor. Gün boyunca kişi bu bantla dolaşıyor, yatarken çıkarıyor. Bu yöntem, ilaca ek olarak uygulanabilir. Etkinlik sağlanması için kombine tedaviler öneriliyor.

Tedavi; ilaç, nikotin bandı ve nikotin sakızı kombinasyonuyla uygulanabiliyor. Nikotin bantları, cilt vasıtasıyla vücuda yavaş yavaş nikotin veriyor. Ancak sigara içerken duyulan haz burada hissedilmiyor. Dolayısıyla banda rağmen, sigara içme isteği olabiliyor insanlarda. Bu durumlarda sprey veya sakız devreye sokuluyor. Sprey, günde 6-8 kere kullanılabilir. Fazlası zarar. Kalbin hızlı çarpmasına, hatta kalp-damar hastalıkları olan kişilerde, kalp krizine bile yol açabiliyor.

Kulak tedavisi-akupunktur
Akupunkturda, herkeste aynı noktalara iğne batırılarak, sigara içme isteği ortadan kaldırılıyor. Başarı oranı, yüzde 70-90 arasında değişiyor.

Burada,1 yıllık sonuçlara bakılıyor. Bu, kişiye özel bir program. Kişinin cinsiyetine, boyuna, kilosuna, beslenme şekline, kullandığı ilaçlara, bağımlılık düzeyine göre planlanıyor.
Nikotin aşısı
Bir doz aşıyla, kişiye sigara bıraktırılmaya çalışılıyor. Aşının etkisi bir ay sürdüğünden, her ay yenilenmesi gerekiyor.
Psikolojik açıdan da yardımcı olabilen bu yöntem, henüz tedavi merkezlerinde uygulanmıyor. Başarı oranı da net olarak bilinmiyor. Sigarayı bırakmadaki en zor dönem ilk 10-15 gündür. Bu süre aşıldıktan sonra bunun kalıcı olması için çaba harcamak gerek.

Bıraktıktan 10-15 gün sonra bağımlılık düzeyi düşüyor. Beyindeki nikotin reseptörleri küçülmüş oluyor ve beyinden gelen sigara içme isteği azalıyor.

Sigarayı bırakmanın püf noktaları

VKV Amerikan Hastanesi Sigara Bırakma Kliniği’nden Prof. Dr. Levent Tabak’tan öneriler

1- Kararlı olun
Sigarayı bıraktıktan sonra karşılaşabileceğiniz kilo alma, gerginlik, konsantrasyon güçlüğü, asabiyet, çöküntü ve huzursuzluk gibi sorunların sizi korkutmasına izin vermeyin. Sizin için geçerli olan sebepleri bulun ve sağlığınız için çok önemli olan bu kararı vermekte gecikmeyin. Sigara içenler, ortalama 5 ila 7 kez denedikten sonra sigarayı bırakabilir. Geçmişteki bırakma girişimlerinizi başarısızlık olarak görmektense, her denemeden öğrendiğiniz, bir sonrakinde size yardımcı olabilecek noktalara odaklanın (örneğin, niçin tekrar başladığınızı gözden geçirip, bir dahaki denemenizde tekrar başlamamak için önlemler alın.)
2- Bir tarih belirleyin
Sigarayı yardımsız bırakmaya karar verdiyseniz, önünüzdeki üç hafta içinde bunu yapmak için bir tarih belirleyin. Bu tarihi yakınlarınıza duyurun ve bu konuda size destek vermelerini isteyin.
Sigarayı bırakma tarihi geldiğinde, kararınızı kesinlikle uygulayın.
3- Doğru beslenme ve egzersiz şart
Bol miktarda su ve düşük kalorili içecekler tüketin. Şekerli ve yağlı yiyeceklerden daha az tüketmeye çalışın. Böylece kilonuzu korumuş olursunuz. Ayrıca düzenli egzersizi de ihmal etmeyin.
4- Yeterince uyuyun
Yeterince uyumaya ve dinlenmeye dikkat edin. Düzenli olarak ve kolayca uygulayabileceğiniz bir egzersiz programına başlayın (düzenli yürüyüş yapmak ya da yüzmek gibi).
5- Kendinizi oyalay›n
Boş kalmaktan kaçının. Canınız aşırı derecede sigara içmek istediğinde, başka bir aktivite ile meşgul olun. Derin ve yavaş nefes alarak rahatlamaya çalışın.
6- Stresi hobilerinizle yenin
Günlük hayatın getirdiği stresi azaltmak için hobi edinmek gibi yeni alternatifler yaratın. (Egzersiz, yoga vb.) Sigarayı bırakan kişilerin ortak özelliği, sigara içmenin yerine keyif aldıkları başka bir aktivite koyabilmeleridir.
7- Uzmana danışın
Eğer, sigarayı bırakmak için yardıma ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsanız, örneğin ‘nikotin yoksunluk belirtileri’ denilen gerginlik, konsantrasyon güçlüğü, asabiyet, çöküntü, huzursuzluk gibi sorunları yoğun yaşıyorsanız, mutlaka bir uzmanla görüşün.
8- Uygun zamanı seçin
Mevsimsel değişikliklerden etkilenenlere, kendilerini daha pozitif buldukları mevsimde sigarayı bırakmaları önerilir. iş yoğunluğu geçici ise, en iyisi bu dönemi atlattıktan sonra sigarayı bırakmayı planlamaktır. Ancak, yoğunluk çoğumuzun işi için devamlı bir özellik olduğundan, iş yoğunluğunu bahane ederek bırakma tarihini ertelemek doğru değil.
9- Çevrenizden yardım isteyin
Sigarayı bırakmaya çalışanların, eşi ya da yakın bir arkadaşının desteğini alması çok önemli. Bu kişilerin sigarayı bırakmadaki başarı oranı, diğerlerine göre daha fazla.
Eğer eşiniz ya da yakın arkadaşınız da tiryaki ise ve sigarayı bırakmak istemiyorsa, en azından bir süre yanınızda sigara içmeyerek ve sizin ulaşabileceğiniz yerlerde sigara bulundurmayarak size destek olmalı.
10- Azaltarak bırakmayın
Sigarayı tamamen bırakın. Azaltarak bırakmaya çalışmak,
çoğunlukla süreci uzatır ve başarısızlıkla sonuçlanır.
Sigarayı bıraktığınızda, “Bir nefesten bir şey olmaz” düşüncesine direnin. Tek nefes çekmek bile sizi sigara tiryakiliğine geri götürür ve her şeye yeniden başlamak zorunda kalırsınız.
11- Sigarayı çağrıştıran her şeyi ortadan kaldırın
Evinizdeki ve işyerinizdeki bütün sigaralardan kurtulun. Çakmak, küllük, kibrit gibi sigara içmeyi hatırlatan nesneleri, göz önünden uzak yerlere kaldırın. Sigarayı bırakmak için geçerli olan sebepleri tekrar hatırlayın. Sigara içilen ortamlardan ve içen insanlardan uzak durun.
12-Kendinizi Şımartın
Kendinize iyi davranın. Sigarayı bıraktığınız gün, en sevdiğiniz yemeği sipariş edin, sinemaya gidin, sizi rahatlatan aktiviteler planlayın. Bu günü dolu yaşamaya dikkat edin, boş kalmaktan kaçının. Sigara içmediğiniz için kendinizi ödüllendirin. Sigara içmeyerek biriktirdi€iniz parayla, kendinizi mutlu edecek şeyler yapın: Seyahate çıkmak, bir restorana gitmek, yeni bir kıyafet almak gibi...
13- Kriz anında kaçın!
Aklınız sigaraya takıldığında, o anda yapmakta olduğunuz işi bırakıp ortamdan kısa süre uzaklaşın, örneğin kısa bir yürüyüş yapın ya da yapmanız gereken başka bir işe yönelin. Bu yoğun isteğin kısa sürdüğünü ve araya başka bir aktivite koyduğunuzda, azaldığını göreceksiniz.

Sigara içme dürtüsünü kontrol altında tutmanız, zaman içinde kolaylaşacak. Düşük kalorili yiyecek ve içeceklerle ağzınızı meşgul edin.
 
En zararlı sigara hangisi?? İşte nikotin oranları
Camel Filters
Nikotin 0,9 (mg)
Katran 12 (mg)
Camel Medium
Nikotin 0,8 (mg)
Katran 9 (mg)
Camel Full Flavor
Nikotin 0,9 (mg)
Katran 12 (mg)
Marlboro Filter
Nikotin 0,9 (mg)
Katran 12 (mg)
Marlboro Lights
Nikotin 0,5 (mg)
Katran 6 (mg)
Marlboro Ultra
Nikotin 0,3 (mg)
Katran 3 (mg)
Winston Lights
Nikotin 0,5 (mg)
Katran 6 (mg)
Winston
Nikotin 0,9 (mg)
Katran 12 (mg)
Parliament 100's
Nikotin 0,8 (mg)
Katran 10 (mg)
Dunhill
Nikotin 1,1 (mg)
Katran 12 (mg)
Davidoff Classic
Nikotin 10,9 (mg)
Katran 12 (mg)
Pall Mall
Nikotin 10,9 (mg)
Katran 12 (mg)
Chesterfield Filter Cigarettes Lights
Nikotin 0,6 (mg)
Katran 8 (mg)
Eve 120
Nikotin 0,7 (mg)
Katran 10 (mg)
Peer de Luxe
Nikotin 1,0 (mg)
Katran 15 (mg)
 
Sigarayı bırakmanın püf noktaları
Türkiye’de 20 milyon kişi sigara tiryakisi.
24 Haziran 2007 Pazar 08:46
İçenler yüzünden içmeyenler de sürekli zehirli hava soluyor. Batı ülkeleri, kapalı alanlarda sigara içimini sert yasalarla yasaklıyor.

Türkiye’de 20 milyon kişi sigara tiryakisi. İçenler yüzünden içmeyenler de sürekli zehirli hava soluyor. Batı ülkeleri, kapalı alanlarda sigara içimini sert yasalarla yasaklıyor.

Türkiye’de ise etkin yaptırımlar yok. Tempo Dergisi olarak yasa koyuculara sesleniyoruz: Bir an önce harekete geçin, ciğerlerimizin nefes almasını sağlayın

Dünyada 1 milyar kişinin, Türkiye’de ise erkek nüfusunun yaklaşık yüzde 60’ının, kadın nüfusunun yaklaşık yüzde 25’inin, yani ergenlik çağındaki çocuklarla birlikte yaklaşık 20 milyon kişinin sigara içtiğini biliyor muydunuz?

Peki, her yıl dünyada 4.5 milyon, Türkiye’de ise 100 bin kişinin sigaraya bağlı hastalıklardan öldüğünü?

Ülkemizde her yıl, yaklaşık 100 bin yeni kanser vakası ortaya çıkıyor. Her yıl yaklaşık 200 bin kişi, diğer deyişle her 5 dakikada bir kişi, kalp hastalıklarına bağlı nedenlerle ölüyor.

En çok doktorlar içiyor

Sigara, sadece sağlığa değil, ‘cebe’ de zarar:

Türkiye’de yılda 6.5 milyar dolar sigaraya, bir o kadarı da sigaranın yol açtığı hastalıkların tedavisine harcanıyor. Sigara tüketiminde ise ‘başrolü’ maalesef doktorlar oynuyor. istatistiklere göre hekimlerin yüzde 42’si sigara içiyor.

Göğüs hastalıkları uzmanlarının bile yüzde 20’si tiryaki. İlaçlar, nikotin bantları nikotin spreyleri, nikotin sakızları oyuncak sigaralar, akupunktur, psikoterapi… Çeşit çeşit sigara bırakma yöntemi var. Ancak bunlar, kişi sadece
‘dumanlı hayatına’ veda etmeye kararlıysa işe yarıyor.

Sigarayla mücadelede, yasaların katı bir şekilde uygulanması çok önemli. Ancak Türkiye’de, maalesef yasalar kâğıt üzerinde kalıyor. işyerlerinde, sokaklarda, okullarda, alışveriş merkezlerinde, kafelerde, filmlerde, evlerde, her yerde sigara içiliyor.

Yani iki kişiden birinin elinde sigara görüyor çocuklarımız. Bu nedenle de ilkokul çağı çocukları arasında sigara içme oranı, yüzde 20’lere dayanmış durumda.

Başarısızız!

Türk Kardiyoloji Derneği Üyesi ve Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeki Öngen, Türkiye’nin sigarayla mücadelede başarılı olmadığına dikkat çekiyor: “Sigara, başta dolaşım ve solunum sisteminde sorunlara yol açıyor. Sigara içenlerin inme ve kalp krizi geçirme riskleri, içmeyenlere göre iki kat fazla. Sigara içen bir kişinin, önceden hastalık tanısı konulmadan, kalp krizinden ölme riski ise yüzde 300 daha fazla. Ayrıca sigara içenlerde, bacak damarlarının tıkanması sonucu kangren olma riski ya da karın ana atar damarında balonlaşma olma riski 300-400 kat fazla.”

‘En ucuz kitle imha silahı’

Türk Toraks Derneği Üyesi ve Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Füsun Yıldız, sigaranın ‘en ucuz kitle imha silahı’ olduğuna dikkat çekiyor: “Önlem alınmazsa, ülkemizde 2025 yılında 250 bin kişi tütüne bağlı hastalıklar nedeniyle hayatını kaybedecek.” Peki, hükümetimiz ve Sağlık Bakanlığı sigarayla mücadele konusunda ne yapıyor? Bu konuda pek başarılı olamadıklarını söyleyen Sağlık Bakanlığı Kanser Savaş Daire Başkanı Prof. Dr. Murat Tuncer, 20 yıl önce Türkiye’de ölüm nedenleri arasında dördüncü sırada yer alan kanserin, şimdi ön sıralarda olduğunu söylüyor. Sigaraya başlama yaşı ise 9. Yani önlem almanın zamanı geldi de geçiyor bile... l

Sigara bırakma yöntemleri

Florence Nightingale Hastanesi ve İstanbul Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Turhan Ece sigara bırakma yöntemlerini anlattı…

İlaç tedavisi

Piyasada etkisi kanıtlanmış bir ilaç var, ancak bu etki sınırlı. Başarı oranı, bir yıllık sürece bakıldığında yüzde 15-40’larda. Bu ilaç, beyinde sigara içme isteğini azaltıyor. Bazı kişiler, psikolojik bağımlılığın yanı sıra, genetik olarak da yatkın oldukları için sigarayı çok zor bırakıyorlar. Beyinde nikotin reseptörleri yani alıcılarının fazla olması ve bunların sigara tüketimiyle birlikte çoğalması, bu kişilerin daha bağımlı olmalarına yol açıyor. ABD ve Avrupa’da, bu yıl yeni bir ilaç daha piyasaya çıktı.

Türkiye’ye de 1 yıl içinde gelecek. Merkezi sinir sistemini etkileyen bu ilaç, sigara içme isteğini ortadan kaldırıyor.
Beyinde, nikotin reseptörlerinin olduğu bölüme etki ediyor.

Replasman tedavileri

Bağımlılık yapan nikotin maddesi, kişiye nikotin bantlarıyla dışarıdan veriliyor. Nikotin sakızları, hatta nikotin spreyleri de var. Sigara ağızlıkları, yani nefesle çekilen mentollü ağızlıklar mevcut. Nikotin bantları her gün değiştirilmeli, gece çıkarılmalı. Kişi, bu bandı sabah kalktığında vücudun tüysüz ve az hareket eden bir bölgesine yapıştırıyor. Bu da genellikle sırt oluyor. Bu bantların da dozları var. Bağımlılık düzeyi çok yüksekse, en yüksek dozdan başlanıyor. Gün boyunca kişi bu bantla dolaşıyor, yatarken çıkarıyor. Bu yöntem, ilaca ek olarak uygulanabilir. Etkinlik sağlanması için kombine tedaviler öneriliyor.

Tedavi; ilaç, nikotin bandı ve nikotin sakızı kombinasyonuyla uygulanabiliyor. Nikotin bantları, cilt vasıtasıyla vücuda yavaş yavaş nikotin veriyor. Ancak sigara içerken duyulan haz burada hissedilmiyor. Dolayısıyla banda rağmen, sigara içme isteği olabiliyor insanlarda. Bu durumlarda sprey veya sakız devreye sokuluyor. Sprey, günde 6-8 kere kullanılabilir. Fazlası zarar. Kalbin hızlı çarpmasına, hatta kalp-damar hastalıkları olan kişilerde, kalp krizine bile yol açabiliyor.

Kulak tedavisi-akupunktur

‘Auriculotherapy’ olarak adlandırılan ‘kulak tedavisi’, kulaktaki duyargaların, merkezi sinir sistemiyle, yani beyinle bağlantılı noktaların uyarılmasıyla çalışan bir sistem. Bu, akupunkturun modernize edilmiş hâli sayılabilir.

Akupunkturda, herkeste aynı noktalara iğne batırılarak, sigara içme isteği ortadan kaldırılmaya çalışılır. Kulak terapisi ise kulaktaki noktalara uyarı verilerek, beyinde endorfin salgılanmasını sağlayan ve nikotin reseptörlerinin, o açlık uyarılarının beyne gidip de sigara içme isteğinin ortaya çıkmasını engelleyen bir yöntem. Başarı oranı, yüzde 70-90 arasında değişiyor.

Burada,1 yıllık sonuçlara bakılıyor. Bu, kişiye özel bir program. Kişinin cinsiyetine, boyuna, kilosuna, beslenme şekline, kullandığı ilaçlara, bağımlılık düzeyine göre planlanıyor.

Böylece her vücudun ihtiyacı olan uygun dozlar ortaya çıkıyor, tedavi buna göre uygulanıyor. Bu nedenle de diğer yöntemlere göre daha başarılı. 6 aylık süre içinde 5 uygulama yapılıyor. Ancak stresli dönemlerde tedavinin başarı oranı düşüyor.

Nikotin aşısı

Bir doz aşıyla, kişiye sigara bıraktırılmaya çalışılıyor. Aşının etkisi bir ay sürdüğünden, her ay yenilenmesi gerekiyor.
Psikolojik açıdan da yardımcı olabilen bu yöntem, henüz tedavi merkezlerinde uygulanmıyor. Başarı oranı da net olarak bilinmiyor. Sigarayı bırakmadaki en zor dönem ilk 10-15 gündür. Bu süre aşıldıktan sonra bunun kalıcı olması için çaba harcamak gerek.

Bıraktıktan 10-15 gün sonra bağımlılık düzeyi düşüyor. Beyindeki nikotin reseptörleri küçülmüş oluyor ve beyinden gelen sigara içme isteği azalıyor.

Oyuncaklar

Sigaranın psikolojik bağımlılık yanı çok ağır basıyor aslında. Bunları aşmak için tıbbi tedavinin yanı sıra yardımcı alternatif yöntemlere başvurulabilir. Sigarayı taklit eden, hatta içe çekildiğinde duman etkisi yaratan buhar tarzında ‘oyuncaklar’ var. Bunlar el alışkanlığına yardımcı cihazlar. Ama maliyetlerinin çok üstünde fiyatlara satılıyorlar maalesef.

Sigarayı bırakmanın püf noktaları

VKV Amerikan Hastanesi Sigara Bırakma Kliniği’nden Prof. Dr. Levent Tabak’tan öneriler

1- Kararlı olun
Sigarayı bıraktıktan sonra karşılaşabileceğiniz kilo alma, gerginlik, konsantrasyon güçlüğü, asabiyet, çöküntü ve huzursuzluk gibi sorunların sizi korkutmasına izin vermeyin. Sizin için geçerli olan sebepleri bulun ve sağlığınız için çok önemli olan bu kararı vermekte gecikmeyin. Sigara içenler, ortalama 5 ila 7 kez denedikten sonra sigarayı bırakabilir. Geçmişteki bırakma girişimlerinizi başarısızlık olarak görmektense, her denemeden öğrendiğiniz, bir sonrakinde size yardımcı olabilecek noktalara odaklanın (örneğin, niçin tekrar başladığınızı gözden geçirip, bir dahaki denemenizde tekrar başlamamak için önlemler alın.)

2- Bir tarih belirleyin

Sigarayı yardımsız bırakmaya karar verdiyseniz, önünüzdeki üç hafta içinde bunu yapmak için bir tarih belirleyin. Bu tarihi yakınlarınıza duyurun ve bu konuda size destek vermelerini isteyin.
Sigarayı bırakma tarihi geldiğinde, kararınızı kesinlikle uygulayın.

3- Doğru beslenme ve egzersiz şart

Bol miktarda su ve düşük kalorili içecekler tüketin. Şekerli ve yağlı yiyeceklerden daha az tüketmeye çalışın. Böylece kilonuzu korumuş olursunuz. Ayrıca düzenli egzersizi de ihmal etmeyin.

4- Yeterince uyuyun
Yeterince uyumaya ve dinlenmeye dikkat edin. Düzenli olarak ve kolayca uygulayabileceğiniz bir egzersiz programına başlayın (düzenli yürüyüş yapmak ya da yüzmek gibi).

5- Kendinizi oyalay›n
Boş kalmaktan kaçının. Canınız aşırı derecede sigara içmek istediğinde, başka bir aktivite ile meşgul olun. Derin ve yavaş nefes alarak rahatlamaya çalışın.

6- Stresi hobilerinizle yenin
Günlük hayatın getirdiği stresi azaltmak için hobi edinmek gibi yeni alternatifler yaratın. (Egzersiz, yoga vb.) Sigarayı bırakan kişilerin ortak özelliği, sigara içmenin yerine keyif aldıkları başka bir aktivite koyabilmeleridir.

7- Uzmana danışın
Eğer, sigarayı bırakmak için yardıma ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsanız, örneğin ‘nikotin yoksunluk belirtileri’ denilen gerginlik, konsantrasyon güçlüğü, asabiyet, çöküntü, huzursuzluk gibi sorunları yoğun yaşıyorsanız, mutlaka bir uzmanla görüşün.

8- Uygun zamanı seçin
Mevsimsel değişikliklerden etkilenenlere, kendilerini daha pozitif buldukları mevsimde sigarayı bırakmaları önerilir. iş yoğunluğu geçici ise, en iyisi bu dönemi atlattıktan sonra sigarayı bırakmayı planlamaktır. Ancak, yoğunluk çoğumuzun işi için devamlı bir özellik olduğundan, iş yoğunluğunu bahane ederek bırakma tarihini ertelemek doğru değil.

9- Çevrenizden yardım isteyin
Sigarayı bırakmaya çalışanların, eşi ya da yakın bir arkadaşının desteğini alması çok önemli. Bu kişilerin sigarayı bırakmadaki başarı oranı, diğerlerine göre daha fazla.
Eğer eşiniz ya da yakın arkadaşınız da tiryaki ise ve sigarayı bırakmak istemiyorsa, en azından bir süre yanınızda sigara içmeyerek ve sizin ulaşabileceğiniz yerlerde sigara bulundurmayarak size destek olmalı.

10- Azaltarak bırakmayın
Sigarayı tamamen bırakın. Azaltarak bırakmaya çalışmak,
çoğunlukla süreci uzatır ve başarısızlıkla sonuçlanır.
Sigarayı bıraktığınızda, “Bir nefesten bir şey olmaz” düşüncesine direnin. Tek nefes çekmek bile sizi sigara tiryakiliğine geri götürür ve her şeye yeniden başlamak zorunda kalırsınız.

11- Sigarayı çağrıştıran her şeyi ortadan kaldırın
Evinizdeki ve işyerinizdeki bütün sigaralardan kurtulun. Çakmak, küllük, kibrit gibi sigara içmeyi hatırlatan nesneleri, göz önünden uzak yerlere kaldırın. Sigarayı bırakmak için geçerli olan sebepleri tekrar hatırlayın. Sigara içilen ortamlardan ve içen insanlardan uzak durun.

12-Kendinizi Şımartın
Kendinize iyi davranın. Sigarayı bıraktığınız gün, en sevdiğiniz yemeği sipariş edin, sinemaya gidin, sizi rahatlatan aktiviteler planlayın. Bu günü dolu yaşamaya dikkat edin, boş kalmaktan kaçının. Sigara içmediğiniz için kendinizi ödüllendirin. Sigara içmeyerek biriktirdi€iniz parayla, kendinizi mutlu edecek şeyler yapın: Seyahate çıkmak, bir restorana gitmek, yeni bir kıyafet almak gibi...

13- Kriz anında kaçın!
Aklınız sigaraya takıldığında, o anda yapmakta olduğunuz işi bırakıp ortamdan kısa süre uzaklaşın, örneğin kısa bir yürüyüş yapın ya da yapmanız gereken başka bir işe yönelin. Bu yoğun isteğin kısa sürdüğünü ve araya başka bir aktivite koyduğunuzda, azaldığını göreceksiniz.

Sigara içme dürtüsünü kontrol altında tutmanız, zaman içinde kolaylaşacak. Düşük kalorili yiyecek ve içeceklerle ağzınızı meşgul edin.

Tempo
Link Silinmiştir.
 
En fazla ölüme yol açan madde 'sigara'
Dr. Kaan Durukan, bağımlılık yapan maddeler arasında en fazla ölüme yol açanın sigara olduğunu söyledi.
26 Haziran 2007 Salı 09:19
Samsun Sağlık Müdürlüğü Ruh Sağlığı ve Sosyal Hastalıklar Şube Müdürü Dr. Kaan Durukan, bağımlılık yapan maddeler arasında en fazla ölüme yol açanın sigara olduğunu söyledi.

"Ölüm makinesi" diye adlandırılan sigaranın içindeki nikotin ve 4 bine yakın zehirle tehlike saçtığını vurgulayan Dr. Durukan, "Sigara öyle büyük sorunlara yol açıyor ki; içenler içmeyenlere göre akciğer kanserine 22, gırtlak kanserine 50, felce 15 ve kalp hastalıklarına 10 kat daha fazla yakalanıyor" dedi.

Gebelerin sigara içmesi halinde erken doğum, karnındaki bebeğin ölmesi ve düşük doğumla karşılaşabildiğini ifade eden Dr. Durukan, daha dünyaya gelmemiş bir canlıyı hiç kimsenin zehirleme hakkı bulunmadığını ve sigara içen gebelerin uyarılması gerektiğini söyledi.

Link Silinmiştir.
 
SİGARA
1- Tanım ve Tarihçesi

İnsanlık tarihinin en eski ve yaygın alışkanlığı olan tütün kullanımı, çağımızın en büyük toplumsal sorunlarından birini oluşturmaktadır. Tütün tutsaklığının her geçen gün daha da yaygınlaşarak özellikle genç kuşakları etkilemekte olduğu görülmektedir.

Sigara, bütün bitkisinin (nicotina tabacum) kurutulmuş olan yapraklarından hazırlanır. Tütün puro, enfiye, ve hatta çiğneme şeklinde kullanıldığı gibi, pipo ile de içilebilmektedir.

Tütünün anayurdu Amerika’dır. Avrupa’ya tütünü getiren Chiristopher Colombu (1492)’dur. Avrupa’ya getirilen tütün, Fransızların Portekizde bulunan büyük elçisi Jean Nicot tarafından 1560 yılında Paris’e taşınarak kraliçeye katdim edilmiş ve saray bahçesine dikilmesi sağlanmıştır. Tütünün içindeki en önemli zehirli madde olan NİCOTİN, elçinin isminden gelmektedir.

Tütün keyif verici ve tedavi edici özelliğinin yanısıra büyük yangınlara sebep olması ve kötü kokusu sebebiyle kralların, din adamlarının tepkisine neden olmuş ve zaman zaman yasaklar konmuştur. İngiltere’de, İtalya’da, Japonya’da ve Rusya’da tütün kullananlara ölüm cezasına kadar varan kanunlar çıkartılmıştır. Önemli bir ticaret unsuru olması ve alışkanlık yapması sebebiyle bu kısıtlamalar gücünü gösterememiştir.

Tütün ilk kez Osmanlı’ya 17.yy.’da Venedikli ve Genovalı denizciler tarafından İstanbul limanına getirilmiş ve Osmanlı da kullanılmaya başlanılmıştır. Osmanlıya gelişini Katip Çelebi Seyahatnamesinde anlatmıştır. Tütün içenlerin sebep olduğu büyük yangınlar nedeniyle IV. Murat ölüm cezasına kadar varan ağır yasaklamalar getirmişse de devleti yönetenlerin de tütün alışkanlığına tutulmuş olması, bu tip önlemlerin yürümesini engellemiştir.

Osmanlı da tütün üretimi ilk kez Batı Trakya’daki Yenice, İskeçe ve Kavala kentlerinde oluşmuştur. Kurtuluş savaşından hemen sonra 1924 yılında “Ulusal Tekel” kurulmuştur. Artan sigara ihtiyacı karşısında, devlet tütün üretimini desteklemiş ve ülkede sigara fabrikalarının sayısı artırılmıştır.

Ülkemizde, tütün tanımı ve sanayiinde çalışan başka bir deyimle; geçimini tütünden kazanan 3 milyon kişi vardır. Gönül ister ki, ülkemiz tütün yetiştiren ve satan ülke olmasın. Tütün yetiştiren tarlalarımızda, insanlara zarar getirmeyen başka ürünler yeşersin.

2. Sigara Bağımlılığı ve Nedenleri

Sigara bağımlılığına neden olan kimyasal madde nikotindir. Nikotin bağımlılığı tıbbi açıdan eroin, alkol ve kokain bağımlılığına benzerlik göstermektedir. Tiryaki olan bir insanın sigarayı bırakması eroin bağımlısının eroini bırakması kadar zordur.

Sigaradan ilk nefesin çekilmesi ile nikotin, birkaç saniyede beyine ulaşarak bazı merkezleri uyarmak suretiyle etkisini gösterir. Buna bağlı olarak, bağımsızların ilk nefesden sonra bir rahatlama, endişe ve sıkıntıların hafiflemesi ve zihnin daha hızlı çalışması gibi algıları olur. Ancak bu durum tahmin edinilenin aksine sigaranın yarattığı bir rahatlama olmayıp, çoğu kez yoksunluk hisseden kişinin vücudunun aradığı maddeye kavuşması ile duyduğu iyilik hissidir. Diğer taraftan, nikotin alımının kesilmesinden sonra ilk 24 saat içinde sigara için dayanılmaz bir istek, huzursuzluk, kızgınlık, endişe, dikkati toplama zorluğu, kalp hızının azalması, iştahın artması gibi bulgular ortaya çıktığı bilinmektedir. Başka bir deyişle nikotin eksikliği bağımlılarda yoksunluk bulguları olarak bilinen somut belirtilerin görülmesine neden olur. Bütün bu nedenlerden dolayı, sigara bağımlılığı Dünya Sağlık Örgütü tarafından artık ilaç ve madde bağımlılığına benzer bir hastalık olarak kabul edilmektedir.

Sigara bireyin günlük yaşamda karşılaştığı sorunlardan doğan kaygıyı azaltarak bir an için onu sıkıntı ve gerginlikten kurtarır. Ve bu durumda sigara bir sığınak halini alır. Paketten sigara çıkarmak, dudağa yerleştirmek, yakmak, içine çekmek, külü silkelemek, söndürmek ya da yere atmak kişisel özelliklerin de yansıdığı bir davranış biçimini oluşturur. Bu davranışın sık sık yenilenmesi kaygı ve sıkıntıdan kaçış için ufak çapta bir tören niteliği kazanır.

Gençlik çağının ruhsal ve toplumsal özelliklerinin gencin sigaraya başlamasında ve bu alışkanlığını sürdürmesinde önemli bir etken olduğu görülmektedir. Gençlik çağında sigaraya başlama nedenleri, hemen hemen her araştırmacının ortaya koyduğu nedenler birbirleriyle eş değer olmuştur. Sigaraya başlama nedenleri; toplumdan kaçma eğilimi, kaygı, sıkıntı, arkadaş etkisi, merak, taklit, özenti, özdeşleşme, sınırsız özerklik, otoriteye başkaldırma, güvensizlik, yetersizlik, karşı cinsle ilişki kurmak, sorumluluktan kaçma şeklinde sıralamak mümkündür.

Yine başka bir kaynak da sigaraya başlama nedenlerini şöyle sıralamaktadır:

1- sıkıntı

2- Sigaranın arkadaş yerini tutması,

3- Anne ve baba zıtlaşması,

4- Öfke ve büyüklere direnme,

5- Gösteriş, büyük görünme isteği,

6- Arkadaşların ısrarına hayır diyememe (sigara kötü arkadaştan iyidir değil, kötü arkadaştan daha kötüdür.)

7- Eğlence aracı olması,

8- Kendine güven sağlamak için.

Gençle özdeşleşme döneminde büyüklere benzemek, onlar gibi davranmak eğilimiyle sigara içmektedirler. Arkadaşları arasında üstünlük kurma, kendini kanıtlama, kendini kabul ettirme gibi onlara doyum sağlayan bu özentinin neye malolacağının bilincinde değiller. Anne-babanın sigara içip içmemesi de bu alışkanlığın yerleşmesinde önemli bir unsurdur. Yapılan araştırmalar sigara içen anne-babaların çocuklarında bu alışkanlığın daha fazla yerleştiğini göstermiştir.

Ülkemizde yapılan incelemeler sigara tüketiminin büyük bir hızla arttığını, sigara içenlerin yaş ortalamasının gittikçe düştüğünü ortaya koymaktadır.
Ülkemizde orta öğrenim düzeyinde öğrenciler arasında yapılan araştırmada, sigaraya başlama nedenleri çokluk sırasına göre sorunlar, dertler, sıkıntılar, arkadaşların etkisi, özenme, zevk için, büyüdüğü ispat etmek için, gösteriş için, arkadaş toplantılarının etkisi ile, merak ve nihayet baskıya tepki şeklinde tespit edilmiştir. Türkiye’de sigara içme tutkusu üzerinde yapılan araştırmalarda, alışkanlık öğrencilik dönemlerinde başlamakta ve %25’e kadar çıkmaktadır. Bu oran üniversite döneminde %40’a varabilmektedir.

Liseyi yeni bitirip köyünden, kabasından veya küçük bir kentten büyük kentlere üniversite okumaya gelen öğrenciler ilk zamanlarda büyük uyum problemleri ile karşılaşmaktadırlar. Bir çokları bu sorunlarının üstesinden gelebilmek veya yeni çevreye uyum sağlamada kendisini daha rahat hissedeceğini düşündüğü sigaraya alışmaktadırlar.

Çivi ve Şahin (1991), Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu öğrencilerinin sigara konusundaki Bilgi-Tutum ve Davranışlarını ölçtüğü araştırmada; sigaraya başlana nedenleri incelendiğinde %37.6’sı sıkıntıyı gidermek, %31’i arkadaş etkisi, %13.7’si merak sonucu, %76’sı sosyal ortama uymak, diğerleri zevk alma, toplum kurallarına karşı çıkma, aile büyüklerine özenti ve zorlu ekonomik nedenler tespit edilmiştir. Sigara içen ve içmeyenler de baba meslekleri ise şöyle sıralanmaktadır: Sigara içenlerde baba mesleği %30.5 memur, %25.6 emekli, % 25.6 serbest meslek, %11.0 çiftçi, %7.3 işçidir. Sigara içmeyenlerde aynı meslekler sıra ile, %35.4 memur, %21.0 emekli, %24.4 serbest meslek, %17.8 çiftçi ve işçidir. İki grup arasında baba meslekleri farklı değildir. Fakat sigara içme ile ailenin aylık geliri arasında doğrusal bir ilişki bulunmuştur.

Yine sigara içen 164 öğrenciden sigaraya başlama nedenleri %38.5 arkadaş etkisi, %27.0 merak, %19.2 sıkıntı gidermek olarak belirlenmiştir. Bu grupta sigaraya başlama yaş ortalaması 17.8’dir.

Yazgan – İnanç, gençlerin sigara içme davranışlarını belirleyen sosyal ve psikolojik bazı psikolojik faktörler olduğunu belirterek, gencin ailesinin sosyo-ekonomik düzeyi, kişilik özellikleri, anne ve babanın sigara içmesi ve kitle iletişim araçları (medya) gibi faktörlerin bireylerin sigara içme eğilimini güçlendirdiğini; yine okul ortamı ile ilgili çok sayıda değişkenin gencin arkadaşlarının sigara içmeyle ilgili değer yargılarıyla karşı tutumlarının gençlerin sigaraya başlama veya sigara içmeyi sürdürmelerine doğrudan etki eden faktörler olduğunu belirtmektedir.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…