Merhaba melek anneleri...
Ben de bebeğimi hamileliğimin 20. Haftasinda hipoplastik sol kalp sendromundan kaybettim. Hergün buradayim forumlari okuyorum ama yazmaya cesaret edemiyordum sanki daha çok insan duyunca kızımın gittiği daha da kesinleşecekmiş gibi saklamaya çalışıyordum garip bir içgüdüyle. Bizim 15. Haftaya kadar herşey o kadar güzel gidiyordu ki doktora her gittiğimizde güle oynaya çıkıyorduk. 15. Haftada cinsiyeti öğrenmek için gittiğimizde doktorumuz cinsiyetten hala emin olamamıştı ben de çok sabırsızım merakımdan bir göz daha görsün diyip rastgele randevu bulduğum bir doktora gittim aynı gün. Açıkça da söyledim benim doktorum vat bir profa özel muayenehanesine gidiyorum cinsiyetinden emin olamadik bebek göstermedi bir göz daha görsün istedim dedim. O gün yıkıldı dünyam başıma. Meğer benim bebeğim aslında meleğimmiş. Onun küçücük kalbinde sol taraf hiç gelişmemiş. Kalp atışları normal duyulurken aslında kalbindeki sol odacığın, kulakçığın ve kapakçığın olmadığını o gün ve sonrasında gittiğim onlarca perinatolog, kadin dogum uzmani, kardiyologtan öğrenmiş oldum. Inanamiyordum olanlara tahliye edilmesi gerekiyor diyorlardı o ne ağır bir laftı aman Allahım. Kendi doktorum prof olmasina ragmen hicbirseyi farketmişti sadece cinsiyet sormaya gittiğim doktor neleri görmüştü ve bizi yönlendirmişti. Bebeğimin yaşama imkanı olmadığını hipoplastik sol kalp sendromunun bir bebeğin başına gelebilecek en ağır hastalıklardan biri olduğunu yaşamla bağdaşmadığını söylüyorlardi. O an doktorla konuşurken bana bunu kabul ettirseler de evde eşime ama sanki bir umut var demisti diyordum yani konuşmalarindan o anlami cikartmaya çalışıyordum. Kabul edemiyordum gebeliği sonlandıramam ya yaşarsa bebeğim ben onun kalbini nasil durdururum ben onun annesiyim onu iyilestirmeliyim neye ihtiyaci varsa vermeliyim diyordum. Doktorlar sizin bebeginiz sizi secim yapmak zorunda bile birakmamis durumu agir kalp anomalisi demisti. Eşim gittigimiz son kardoloji doktorunda doktorun konusmalarini ses kaydina almis telefonuna. Doktor diyor ki hipoplastik sol kalp sendromu bile diyemeyiz o hastalikta kucuk de olsa bir kalp odası var, sizin bebeginizde hic yok. Bu kalbe o odalari acma imkanimiz yok diyelim kalp naklettik bebegin boyundan itibaren gelmesi gereken aort damarı bile yok. Tıbben ameliyat imkani yok. Aort damari yapamazlardi ki bebegime. Aglaya aglaya, dinleye dinleye o ses kaydini kabul ettim caresi yok kizimin. Bebeğimi iyi edemeyecektim. işkence olur onun icin bu dünyaya gelmek diyordu doktor. Nefes alamaz cigerleri yanar zaten muhtemelen dogumu bile goremez umut yok bu dunya onun icin cok firtinali.. ona care ararken 20 haftalik olmustuk. 18den itibaren tekmelerini hissediyordum artik ve onu kaybedecegimi bile bile onunla haftalarca yasamak hem cok guzel hem cok zordu. Acımdan hicbirsey yemek istemiyordum ama üzüm görüyordum mesela kizima nasip olsun hic yemedi diyip yiyordum o herseyden tatsin biseyler nasip olsun ş hayatta yaşasın istiyordum. Çok agir bir psikolojiyle yaşadım kac hafta. sonunda çaresizdim onun iyiligi icin ondan kopmam gerekiyordu. Bu cok agir bi acıydı beşiğini arabasini biberonlarini almistik cok hevesliydik ilk alisverisimizde fotograflar çekilmiştik ona hatira birakabilmek icin hersey evde öylece onsuz boynu bukuk kaldi. Normal dogum yapacagimi soyledi doktor ben ona kıyamıyordum benim kizim melekse Allahim yanina alacaksa emanetine hic zarar vermeden bebekler gibi melekler gibi ona geri vereyim istiyordum. Ya dogumda biyerine bisey olursa, kemikleri minicik dogumda o basinca dayanamaz kirilmasin o daha kucucuk dogum kasilmalarinda bi yerine bisey olur beni kurtarmak icin ona zarar vermeye kalkarlar diye normal dogum yapmak istemedim sezeryanla bebekler gibi alin melegimi hicbiyerini incitmeden onu Allahima oyle teslim edeyim dedim. Doktor olmaz dedi düşük yapacaksin. O hastaneye nasil gidicem ben dedim bile bile bebegimi kaybettirecek o ilaclari nasil icicem alin damarima ilac verin diye kolumu nasil uzaticam o ilaclar onun kalbini durduracak yapamam ben diye cok agladim. Hepsine mecbur kaldim ölü gibiydim hastaneye giderken de o ilaclari yutarken de kendimi hic affedemedim. 32 saat dogum sancisi cektim ve dogum yapamadim. Bilincaltim musade etmemis vucudum birakmadi bebegimi korumaya calisti son ana kadar asiri doz ilac vermisler buna ragmen doguramadim kizimi ve sezeryana alindim. Derin sedasyon verecegiz hicbirsey duymayacaksin dediler sezeryanin her anı aklimda herseyi duydum hatırlıyorum. Vucudum kizimdan ayrilmamak icin cok direndi ama yenik dustuk. Bebegim simdi mezarda ordan bile ışık saçıyor oyle guzel ki.. çok güzel çok! Benim ilk ve tek kizimdi 47 gün oldu. Gitti bebeğim. O iyi olsun diye dayandim direndim ama ben onsuz hiç iyi değilim.. Surekli burayi okuyorum en basindan itibaren. Sayfa sayisi arttikca üzülüyorum yeni melek anneleri var diye. Bebeginin yüzünü görüp kaybeden melek annelerine Allah binlerce kat daha sabir versin insallah. O kadar konuşuyorum yaziyorum ama tek bir laf yetiyor herseyimi anlatmaya YANDIM...