Bar_na Laiklik ve Cumhuriyetten yanayım, ben Atatürk’ün bana tüm kadınlara tanımış olduğu haklardan asla vazgeçmem, din derin bir konu o yüzden diğer yazdıklarına yorum getirmeyeyim, sadece şunda ısrarcıyım maalesef ne oluyorsa erkek egemenliğini sağlamak için oluyor, yazmayan şeyler dahi varmış gibi hükümler veriliyor.
Bu arada konudan kopmadan hazır laiklikten de bahsetmişken, anayasanın değişmez hükümlerinin değişmesinden yana duyulan endişelerin sebebi aslında vaktiyle chp dahil geçmişten beri mecliste yer alan partilerin kabahati yok mu?
Atatürk laiklik ilkesini getirme amacı ne’ydi? Din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması, ki burada parantez açalım, din ve devlet işlerinin ayrılmasının sebebi devleti yöneten hangi dine mensup olursa olsun kendi dinini halka dayatmasın diyeydi, öte yandan laiklik ilkesi gereği devlet hiçbir vatandaşının din, vicdan ve ibadet özgürlüğüne karışamaz, bu bağlamda tüm vatandaşlar özgürce dinini yaşayabilir, ibadetini yapabilir.
Atatürk’ün laiklik ilkesi aynen bunu kapsar, peki o öldükten sonra özellikle yanılmıyorsam 1950’lerden itibaren laiklik ilkesi neden farklı uygulanmaya başladı?
Kılık kıyafet yönetmeliklerine bir sürü eklemeler yapıldı vs vs, süreci de mevzuyu da hepiniz bildiğinizden uzatmayayım zira aynı şeyler üzerinde dönüp durmuş oluyoruz o zaman:)))
Kısaca şunu diyorum, 1938’den sonra mecliste yer alan partiler buna chp‘de dahil Atatürk‘ün laiklik ilkesini düzgün uygulasalardı, kadınların baş örtüsü mesele haline dönüştürülmeseydi bir mağduriyet yaşanmayacak bugün de bunları konuşmayacaktık, bir tanesi bile hepinizin güvencesi laikliktir bugüne kadar yanlış uygulanmıştır bundan sonra doğrusu uygulanacak demedi, ayrıca bugün anayasanın değişmez maddelerinin değişmesinden duyulan endişeye tüy diken çıkışı baş örtüsüne kanun güvencesi getireceğiz diyen chp değil midir?
O söyledi o teklif etti, ilk imzayı o attı sonra kanun teklifi olarak meclise geldi.
Yahu kimse de demiyor ki her vatandaşın dinini özgürce yaşamasının, ibadetini yapmasının teminatı da kanunu da laiklik ilkesidir.
Bu çıkışı güven kazanmak adına yaptı ama yanlış bir adımdı çünkü Atatürk’ten sonra defalarca eklemeler yapılarak özellikle kadınların kıyafetlerinde dayatmalara sebep olunmuşken, chpnin önde koşup kanunlaşmasına ön ayak olduğu baş örtüsü kanunu da pekala eklemelerle farklı hale gelir, ki e o zaman da denilmeyecek mi bay Kemal hani istiyordun ne oldu? Yine kadınların kıyafeti üzerinden devam edecek her şey.
Bu arada yanlış da anlaşılmasın, mevzu kadınların örtüsü değil, her kadın dilediği gibi giyinme hakkına sahiptir, bunu kimse yasaklayamaz kıyafeti sebebiyle hiçbir kadına baskı yapılamaz, ötekileştirilemez ama chp bu hamlesiyle hem başka şeylere zemini kendi elleriyle hazırladı, hem de örtünmeyen kadınları kendi elleriyle ötekileştirdi, hani sizin bizim şort, kolsuz bluzumuzla ilgili kanun?
Laiklik hepimizi kapsıyordu doğru dürüst uygulasalardı.
Bu tip kanunlara örtülü örtüsüz tüm kadınların karşı çıkması gerekirdi, bizi birbirimizden farklı göremezsiniz demeliydiler, en çok da Meral hanımın, Özlem Zengin hanımın, velhasıl mecliste ama parti başkanı, ama parti temsilcisi ama bakan ama vekil olan kadınların kendi partilerini değil kadınları temsilen itiraz etmesini beklerdim.