“Sana ne” ve “Bana ne”

E o zaman konu başlığı neden sana ne bana ne? Bu konuya bu başlık ne alaka?
 
tartışma çıkmasın diye yazmadım.

alemsiniz gerçekten..
Sizinle aynı dili konuşanların olduğu bir örgüt var, sadece onlar sizi anlayıp cevaplasın, kendi farklı grubunuzla söyleşin diye mi böyle yazdınız yani.
Çok başarılı oldunuz bravo..
 
E o zaman konu başlığı neden sana ne bana ne? Bu konuya bu başlık ne alaka?
ısrarla sorunlu adamları düzeltmeye çalışan kadınlara neden böyle yapıyorsun dediğimizde sanane, sen bizi kıskanıyorsun cevabını alıyoruz. o yüzden bu kişileri kendi doğrularıyla bırakıp bir nevi banane dersek kendi içimizde yanlışları onaylamamamış oluruz.
 
Olay ne anlamadım ama konu sahibi bu yazdığı şeyde haklı
 

Kalın yerlerde yine bir kafa karışıklığı mevcut. Banane diyeceksek başta neden tepki gösteriyoruz? Banane diyerek yanlışları onaylamamış olmayız bence kafana göre takıl işte demiş oluruz.
 
Konuyu okuyunca ben:



Siz bu bahsettiğiniz tercih edilmeyen erkeklerden biri misiniz acaba? Öyle bir dram var gibi konuda

Hayatımda hiçbir zaman vurdulu kırdılı birine aşık olmadım, olanları da anlamadım.
Öyle erkekleri tercih edenlere "Bana ne" deyip geçerim.
Siz de "bana ne" deyip hayatınıza bakarsanız başkalarından "sana ne" tepkisini almazsınız.

Efendi erkek ve sünepe erkek kavramlarını birbirine karıştıran da sizsiniz bence.
Oturmasını kalkmasını bilmeyen, 3 kelimeyi bir araya getirip cümle kuramayan, her türlü ortamda "üff yine mi bu" tepkisi verdirten her sünepe "efendiyim ya ondan yalnızım ühühü" diye ağlamasın bir zahmet.
Düzgün adamları tercih eden kadınlar efendi-sünepe ayrımını yapabiliyorlar zaten.
 

Eklentiler

  • 1567103772450.png
    96,1 KB · Görüntüleme: 32
Emin olun buradaki birçok kadının da yaptığı insanları kendi doğrularıyla başbaşa bırakmak, sizden farklı bir şey yapmıyoruz bizlerde, ısrarla yanlış erkeklerle evlenmek isteyenlere tavsiyeler veriyoruz, evlenmiş olanlara yanlışından geri dönmelerini söylüyoruz ama kıskanıyorsunuz tepkisi görürsek de siz bilirsiniz deyip kenara çekiliyoruz ama baştan konuyu çok karışık yazmışsınız, yazınızdaki ana tema anlaşılmıyordu.
 

yalnız o mesaj konu açıldığında da vardı.
konuyu zate misso nun başka bir konudaki mesajını alıntı yaparak açmıştı.
 
yalnız o mesaj konu açıldığında da vardı.
konuyu zate misso nun başka bir konudaki mesajını alıntı yaparak açmıştı.
Yok o mesajı bu konuya yazdım ben. Ne demek istediğini anlıyorum k.sahibinin de nereye varmak istediğini çözemedim. Serseri adamları seven herkesi sevgilisinden eşinden mi ayıralım yani napalım. Toplumu şiddete yönlendiriyorsunuz sünepeleri sevin bakayım azıcık diye ceza mı verelim. Sevmiş evlenmiş ya da sevmemiş evlenmiş. gördüğümüz doğruyu söyleriz. Sanane derse der. Hayat onun napalım yani. Benimdr devreler yandı sonunda.
 

aa öyle mi
ben direkt o haliyle okumuştum dün.
yalnız mesajı alıp başa tutturmalar falan dün üye olmuş biri için bilemedim
ya bende anladım demek istediğini de amacı çözemedim.
serseri tercih eden sonuçlarına katlanır bane ne..
konu sahibine ne.
toplumu şiddete yönlendirmek mevzusu ise başlı başına karmaşa.
neyse eğitim şart ..
 
Biri canını yakmış konu sahibinin. Her kimse Allah onu bildiği gibi yapsın. Olan bize oldu
 
Ekşi'de bu mevzunun tartışıldığı başlığa bi gideyim dedim, 434 sayfa olmuş, ilk entry taa 2004 yılından, sonuncusu 2 gün önceden.

Ara ara da okurum, sevdiğim bi başlıktır. Bazen efendi olduğuna inanan vasıfsız ve vasat adamların ağlama duvarı olur. Bazı üyeler evrimsel, bazı üyeler sosyolojik yaklaşırlar. Bazen efsane psikolojik çözümlemeler okursunuz, bazen de tabiri caizse "hatun düşürme" amacı taşıyan boş beleş entryler. Bazıları yok böyle bi genelleme; sizin küçük, özsaygı ve özgüven yoksunu çevrenizin meseleleri bunlar der.

Özetle tek bir platformda bile 15 yılı ve 5000 giriyi bulan bi tartışma konusu bu.

Dedim ya benim okumayı sevdiğim bi başlık olduğundan olsa gerek, o kadar çok yorum gördüm ki bu konuda üstüne bi şeyler ekleme ihtiyacı hissetmiyorum aslında.

Sadece yukarıdaki bilgileri verdim çünkü bundan 15 yıl önce de birileri internet üzerinden aynı konuları tartışıyordu. 30 yıl öncekilerin yazacak bir sözlüğü yoktu ama ne konunun ne de argümanların değiştiğini pek sanmıyorum. 300 yıl önce de değişen pek bi şey yoktu, hatta 3000 yıl önce de. Zira insanlık tarihi, edebiyat tarihi bi anlamda efendi adamların piç adamlar karşısında yenildiği hikayelerle dolu. Ki sadece yerli hikayelerden de bahsetmiyorum.

Sizin kastettiğiniz kadınlar, efendi adamlar ve serserilere gelince; "Hatunların efendi adam yerine piç tercihi" meselesinin hem içinde, hen dışında bi durum. Zira kelimelerin altını herkes farklı dolduruyor bu noktada. Tabi bir de sizin anlatımızdaki karmaşayı düşününce...

Yine de anlayabildiğimiz kadarıyla sizin kastettiğiniz anlama odaklanırsak günün sonunda hayatta kalabilmek için güce ve güçlüye tapan, bunu da en içgüdüsel anlamda her açıdan tehlikeli ve gerek duygusal gerek fiziksel şiddete eğilimi olana yakınlık göstererek sağlayan sıradan bi türüz.

Dişi arslanı düşünün; kendi avladığı geyiğin en güzel kısımlarını yiyemeyeceğini ve erkek arslandan geriye kalanlarla yetinmek zorunda kalacağını, diğer dişilerle sürü içerisindeki yeri için sürekli rekabet etmek zorunda olduğunu, erkek arslanın yavrularına ve kendine zarar verebileceğini hatta öldürebileceğini bile bile fiziksel durumu en iyi görünen, en zalim, en vahşi, en tehlikeli ve diğer dişilerden en çok talep gören erkek arslanı bulur ve ona bağlı olarak onun sürüsünde yaşar. Onun bilgisi, becerisi ve türünün toplu yaşam kuralları düşünüldüğünde bu tam olarak hayatta kalma güdüsüdür.

Dişi arslanı acizlikle, bile isteye yanlış tercih yapmakla, bi de bu tercihi canı pahasına savunmakla, bu tercihi sebebiyle kendi toplumunu zerhirlemekle suçlayabilir misiniz?Suçlayamazsınız. Aynı şekilde insanlıktan da çok beklentiniz olmasın işte.

Medeniyet dediğimiz ütopyaya ulaşmak pek kolay değil, hele de kültürel ve ekonomik yapısı bizimki gibi olan ülkelerde hiç değil. İnsanların temel ihtiyaçlarını karşılmakta zorlandığı bi yerde içgüdüsel davranması, kadının bi gün kendisine de zarar verebilecegi gercegini görmezden gelerek bi sizin kastettiğiniz gibi bi adamın gölgesinde yaşaması ve bu yaşamını "sana ne" diyerek canı pahasına savunması, o adamların da güçlü gördükleri patronlarına ya da siyasi, toplumsal ve mafyatik figürlere yaltaklanması son derece normal. Korku ve tehdit ögeleriyle bezenmiş bi toplumda temel varlığını koruma gayesinden öteye gecemeyen yığınlarla yaşıyoruz. Kendi hallerine bırakılmaları da ne yazık ki çözüm değil, zira kendi kendilerine farkındalık geliştirecek durumda değiller.
 
Son düzenleme:

gündemdeki konu kadına şiddet. birçok platformda tartışılıyor. erkek şiddeti, şiddete meyilli erkekler zaten düzgün olsalar toplum bu halde olur muydu? eleştir, yerden yere vur, küfürler et ama bir kafede gördüklerin arasında yine ona aşık ol. aynı bir oydan ne olacak diyen kişiler gibi, sen denizde bir su damlası olsan da o damlalar birleşince en büyük dalgaları oluşturuyor. aynı denize çöp atmak gibi adım adım toplumu zehirliyor.(bazı kaslı erkek sevdası olan kızlar yüzünden her yere spor salonu açılması gibi, maskülenlik patlaması yaşanıyor) sonra neden boşanmalar artıyor. evlilikler azalıyor, onlarda enayi değil ki hemencecik çöp olacak bir şeye büyük bir yükün altına girerek katlansınlar. hele hele sünepe diye aşağılanmak, yararlı bakterileri, bakteri diye yok etmek gibi. oysa motivasyonlarını yükseltecek ödüller vermek yerine. (evlenecek adamında sünepeyim diye aldatır diye korkmasına sebep oluyor, kadınlar eskiye nazaran günümüzde maskülenliğe (kas, sakal, ağır abi tavırları) çok daha önem veriyor, şiir seven kadın azalınca maskülerlik patlaması oluyor)

neden şiddete meyilli erkekler?
şaşırdığın sorununda cevabı basit, onlar kendi doğrularını oluşturmuşlar. sen onların dinlerine küfür etme ki onlarda senin dinine küfretsin.(eleştirsek biz suçluyuz) hep birlikte toplumu zehirlediklerinin farkına varamayıp bahaneler üretselerde, sananeleriyle onca insanın arasında yine kadınların şiddete maruz kalma nedeni olduğunu idrak edemiyorlar.(maskülenliği patlatarak) iş o vakte geldiğinde o sananeler, bütün kadınların canını yakıyor. oysaki bana ne değil mi?

o yüzden bu insanların ortamlarından uzaklaşıp, onları sanane ve bananeleriyle başbaşa bırakacaksın. kendi zehirledikleri toplumun kendilerine nasıl zarar verdiğini gözleriyle görecekler.


 

Çeviriyi google translate ile mi yaptınız?
 

köpekler nasıl eğitiliyor biliyor musunuz? aç bırakarak. köpeğin tek içgüdüsü var. hayatta kalmak. sahibi istediği haraketi yapması karşılığında köpeğe yiyecek veriyor. böyle eğitiliyor.

sosyal medyada para paylaşıp görgüsüzlük yapan erkeklerin videolarının altına kadınlar "görgüzlük" yazsa böyle şeyler olmaz. erkeğin cinsellik içgüdüsü kadınlardan gelen tepkiye göre haraket ediyor. kadınlar tarafından seçilmemeyi içselleştiriyor. "seçileni örnek alıyor" bu örnek alma, seçilen kişinin davranışlarını örnek alma şeklinde oluyor. annenin susarsan şeker alırım demesi gibi. ödüle ulaşmak için dengesiz haraketler yapılması gerektiğini düşünüyor. çünkü bu dengesiz erkeklerin yanında kız eksik olmuyor.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…