• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Şafak Pavey'den çarpıcı açıklamalar

Ben acik acik yazmak istemedim ama iste herkestede imalari anlayacak kabiliyet yok.
Seviyal Yükselir acik acik yazmis ama.
Erkekler basörtülü eslerinden utaniyormus.
Bu söz hem basörtülü bayani asagilamakta hemde kadinlara " kendinizi erkeklere begendirin" fikrini asilamaktadir
Bende buna istinaden soruyorum?
Bir basörtülü, inanci icin örtünür ve basörtülü hali ile kendisiyle gurur duymayacak bir erkegin yaninda zaten durmaz.
Ama Safak hanim kendisini bir erkege begendirmek icin kiliktan kiliga girebilir, hala begenilmedigi noktadada tüm hayatindan vazgecebilir.
Ama kalkipta kadin haklarindan dem vurup, basörtülü kadini asagilayamaz.
 
Son düzenleme:
Bu tweti uyarıldığı için kendi bile kaldırmış.
Insanlara iftira atmak, vahim bir kazayı siyaset malzemesi yapmak kadar vicdansızca bir hareket daha yoktur.
Aynı fikirdeymişsiniz, Rabbim size vicdan versin.

Ben ilk defa resim ekleyebildim konulara resim eklemeyi bilmiyordum.Hatta siteden birisinden yardim istedim bu konuda.Bilen biliyor bunu, resmi kaydederken hepsi butun geldi.Benim sevilay yukselirle hemfikir oldugum konu sozlerin provakasyon olduguyla alakali.Ozel yasamindaki isleri beni ilgilendirmez.Hemen yargisiz infaz yapmayin.Sozleri tamamen provoke amaclidir, butunlestirici degildir.Ilk mesajimdan beri bunu ifade etmeye calisiyorum ama anlayana.
Tepki alinca sozleri silmis olabilir, bu gercegi degistirmiyor.
 
Son düzenleme:
Sevilay Yükselir başbakan danışmanı falan olursa şaşırmayın!!
$BYAGO-VCIAAkt0J.jpg
 
Bu tweti uyarıldığı için kendi bile kaldırmış.
Insanlara iftira atmak, vahim bir kazayı siyaset malzemesi yapmak kadar vicdansızca bir hareket daha yoktur.
Aynı fikirdeymişsiniz, Rabbim size vicdan versin.

Yükselmek için, bu derece alçalabilmeyi seçmiş sözde gazeteci. Çok sinirlendim, resmen insan değildir "diğer bacağında kopsun" tarzında yazanlar.. Kim yazarsa yazsın, kimin hakkında yazarsa yazsın.. Engelli birinin, engelini söz konusu yapmak, resmen ahlaksızlık, vicdansızlık.
 
Bir kadin sirf karsit dusuncede diye baska bir kadina beddua ediyor. Tepki alinca geri vites yapiyor. Bir bakan da takma kafana sevilay diyor. Vay anasini be. Olmusuz de aglayanimiz yok.
 
Ben ilk defa resim ekleyebildim konulara resim eklemeyi bilmiyordum.Hatta siteden birisinden yardim istedim bu konuda.Bilen biliyor bunu, resmi kaydederken hepsi butun geldi.Benim sevilay yukselirle hemfikir oldugum konu sozlerin provakasyon olduguyla alakali.Ozel yasamindaki isleri beni ilgilendirmez.Hemen yargisiz infaz yapmayin.Sozleri tamamen provoke amaclidir, butunlestirici degildir.Ilk mesajimdan beri bunu ifade etmeye calisiyorum ama anlayana.

Anlayana ? Derken?

Kopyaladığınız ve altına yazdığınız şeyin anlattığı yazdıklarım.

O kaza hakkındaki tweeti onaylamadığınıza sevindim, zira siyasette bile bu kadar bel altı vuranlardan insanlık beklemem.
 
İnsanlar o kadar alışmış mecliste bağırış çağırış konuşulmasına, siyasette bel altı vurulmasına.. siyasetçi insan kibar olunca bile yetmiyor, bu sefer gazetecisi başlıyor çirkefliğe, o bitiyor bilmem ne bakanı başlıyor bağırarak konuşmaya.. hep olan şeyler, saygılı siyaset veya nezih meclis anlayışı sıfır.

sevilay yükselir tam 2013 türkiye tablosu..
 
Safak paveyin trenin onune kocasini kaybetmemek icin atladigini soyleyenler. Ne kadar igrenc ne kadar asagilik bir davranis bu.

Velevki oyle ne yasadigini nereden biliyorsunuz ki sirf begenilmiyor diye trenin onune atladigini iddia ediyorsunuz. Allah insanlara her seyden once vicdan versin. Bir de buyuk konusmamayi ogretsin. INSALLAH
 
NTV'de Yazı İşleri programının bugünkü konuğu, gazeteci yazar Ayşe Önal'dı. Önal, kızı Şafak Pavey'in CHP milletvekili adayı olma sürecini anlattı.

İşte Ruşen Çakır'ın soruları ve Ayşe Önal'ın yanıtları:

Ruşen Çakır: Kız durumundan CHP ile yakın ilişki içindesin şu an. Kızın milletvekili adayı CHP'den. Sen de fiziksel sıkıntısı nedeniyle sürekli yanında olmak istiyorsun.

Ayşe Önal: Annelik kadrosundan istifa ettim, asistanlık kadrosuna geçtim ama patron maaş vermiyor. İşi bırakacağım.

Ruşen Çakır: Şafak, CHP'nin bu seçimde en ön plana çıkan isimlerinden birisi.

Ayşe Önal: İnanılmaz bir ilgi var. Çok seviliyormuş demek ki. Biraz komik olsun diye anlatmaya çalışayım. Mesela Çayeli Dernekleri arıyor. AKP'li dernekler bunlar. Ben anlatmaya çalışıyorum. İstanbul adayı kendisi diye. "Olsun" diyorlar "biz onu çok seviyoruz" Ama CHP adayı diyorum... "Olsun, Çayeli'ne kahvaltıya gelsin" diyorlar.

Ruşen Çakır: Demek ki bulunabiliyormuş böyle genç ve ilgi çeken isimler. Onları kazandırmayı neden tercih etmiyor siyasiler.

Ayşe Önal: Bilmiyorum tabi. Ama ben Şafak'ın kanına Gürsel Bey'in girdiği kanaatindeyim.

Ruşen Çakır: Hala istemiyorsunuz siz adaylığı...

Ayşe Önal: Başka arkadaşlardan çok tepki de aldım. Ben Şafak'ın yolunu biliyordum nereye gidiyor. 32 yaşında... Yaşını söyledim diye de öldürecek beni. Ama bu kadar genç yaşta çok önemli bir makama geldi. BM genel sekreteri ile arasında dört makam kalmıştı. Makamda gözüm var tabi öyle görünüyor. Şafak Afganistan'da, İran'da çalıştığı için, atlayarak yükseldi. Anne olarak bana sorsaydı, pasaportunu çalardım ve gelmesini engellerdim. Ama bana sormadı.

Önal,kızı Şafak Pavey'in neden milletvekili olmasını istemediğini,onun Türkiye'de hangi tehlikelerle karşılaşacağını düşündüğünü ve bir anne olarak Pavey'in duygusal yapısından ötürü yıpranmasından korktuğunu dile getiriyor.

https://www.facebook.com/video/video.php?v=306590589398088
 
İnanmak istemiyorum şu an okuduklarıma ismini mesajımda bile yer vermek istemediğim bir kimse Şafak Pavey in durumu hakkında nasıl böyle cümleler sarfedebilir.Ne demek diğer bacağıda kopsun:50::50::50: Allah ıslah etsin bu zihniyettekileri...Yakında en iyi yerlerde yüksek yüksek yerlerde kendilerini izleriz:19::19::19:
 
Anlayana ? Derken?

Kopyaladığınız ve altına yazdığınız şeyin anlattığı yazdıklarım.

O kaza hakkındaki tweeti onaylamadığınıza sevindim, zira siyasette bile bu kadar bel altı vuranlardan insanlık beklemem.

Engelli olmasinin, meclisteki konusmasiyla baglanti kurulmamasi lagzim.Engelli olmasi onun en azindan diger butun kadinlari kucaklamasina sebep olmaliydi, tam tersini gosterdigi icin ben begenmedim konusmasini.Bu cok dogal bisey.Begenmedigim icin nerdeyse linc edilecegim.Engelli olmasina bile atifda bulunuluyor.Allah kimsenin basina vermesin, zor bir sinav.Hepimiz birer engelli adayiyiz.Diger mesajlarda da yazdim ama anlasilamadi demek istedigim.Engelli arkadasim oldu, sagduyulu, merhametli olurlar. En azindan bu milletvekili hanimdan aynisi beklerdim.Onun icin konusmalari benim icin hayal kirikligi sadece.Esim benle hep gurur duydu, hicbir zaman ezilip buzuldugunu gormedim.Safak Pavey e birazcik sagduyu ve empati diliyorum.Konu gereksiz uzatiliyor bence.Alintilar cevap haklari uzadikca uzuyor.Esas konudan sapildi biraz.
 
Son düzenleme:
Ben sizin birbirinizi yemenize hiç mani olmayayım, siz devam edin rahatsız olmayın:ssz:

Yalnız hepinize bir sorum var, hiç tren istasyonunda bulundunuz mu? Hızla giden trenin rüzgarı vurdu mu yüzünüze?
İnsanın hayatından vazgeçmesi en son noktada bile ne zor bir karardır bilir misiniz? Ve bir trenin önüne atlamak nasıl birşeydir düşündünüz mü hiç?

Ne söylerse ne savunursa savunsun, bir kadın için bu kadar öfke doldurmayın içinizi:ssz:
 
herşEy bitti artık eleştirmek için bel altı vurmalar mı başladı

kadının bacağı bile laf olmuş ya yuh be,engelli biri ile dalga geçmenin,beddua etmenin,çok matah bişeymiş gibi bunu savunmanın bi adı var ama bende kalsın.

ayıp!!!
 
Ben acik acik yazmak istemedim ama iste herkestede imalari anlayacak kabiliyet yok.
Seviyal Yükselir acik acik yazmis ama.
Erkekler basörtülü eslerinden utaniyormus.
Bu söz hem basörtülü bayani asagilamakta hemde kadinlara " kendinizi erkeklere begendirin" fikrini asilamaktadir
Bende buna istinaden soruyorum?
Bir basörtülü, inanci icin örtünür ve basörtülü hali ile kendisiyle gurur duymayacak bir erkegin yaninda zaten durmaz.
Ama Safak hanim kendisini bir erkege begendirmek icin kiliktan kiliga girebilir, hala begenilmedigi noktadada tüm hayatindan vazgecebilir.

Ama kalkipta kadin haklarindan dem vurup, basörtülü kadini asagilayamaz.

Ne demiştik, siyaset yapmak için bile insanları bel altından vurmamak lazım.

Görüyorum ki Sevilay Yükselir gibi insanlar var, çok üzücü..
 
Engelli olmasinin, meclisteki konusmasiyla baglanti kurulmamasi lagzim.Engelli olmasi onun en azindan diger butun kadinlari kucaklamasina sebep olmaliydi, tam tersini gosterdigi icin ben begenmedim konusmasini.Bu cok dogal bisey.Begenmedigim icin nerdeyse linc edilecegim.Engelli olmasina bile atifda bulunuluyor.Allah kimsenin basina vermesin, zor bir sinav.Hepimiz birer engelli adayiyiz.Diger mesajlarda da yazdim ama anlasilamadi demek istedigim.Engelli arkadasim oldu, sagduyulu, merhametli olurlar. En azindan bu milletvekili hanimdan aynisi beklerdim.Onun icin konusmalari benim icin hayal kirikligi sadece.Esim benle hep gurur duydu, hicbir zaman ezilip buzuldugunu gormedim.Safak Perver e birazcik sagduyu ve empati diliyorum.

Bu bağlantıyı kuran bizler değiliz arkadaşım, bizzat aynı düşüncede olduğunuzu yazdığınız yazarımsı hanım..
Ayrıca lütfen saptırmayalım, beğenmediğiniz için neden linç edelim sizi? Bir insanın özel hayatıyla ilgili bolca bel atı olan bir foto paylaştınız. Bu konuda tepki aldınız..Şafak PAVEY i beğenmediğiniz için değil.
 
“Her türlü aşağılamaya karşı kendimi şeffafça ortaya koydum”

19 yaşındayken bir kolunu ve bacağını kaybeden milletvekili Şafak Pavey “Ben hep toplumda bizlerin de var olduğuna alıştırmak için ortada oldum. Dergilerde mankenlik yapmaktan çekinmedim. Her türlü aşağılamaya karşı kendimi şeffafça ortaya koydum” diyor.
“Her türlü aşağılamaya karşı kendimi şeffafça ortaya koydum”
Şafak Pavey ile Kadıköy’de “Yaşamda Kadın” panelindeki konuşmasından hemen sonra buluşuyoruz. Yüzünde, kalbinin iyi niyet ışığını saçan bir gülümseme var. Panel sonunda kadınlar Pavey ile konuşmak istiyor. Yoğun bir programdan çıkmış, yorgun ama hiçbirini kırmıyor. Tek tek dinliyor. Gerçek bir milletvekili diyorum içimden. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’ndeki yönetici görevinden ayrılarak CHP İstanbul Milletvekili olan Şafak Pavey, uluslararası kamuoyunda da insan hakları, insani yardım ve küresel barış konusundaki çalışmalarıyla tanınıyor. Dünyanın pek çok ülkesinde bulunan Pavey engel tanımayan insanlardan.
19 yaşında geçirdiği bir kaza sonucu sol kolunu ve bacağını kaybeden Pavey’in yaşamı, engellilere koyulan bariyerlerin ne kadar yanlış olduğunu da ispatlar nitelikte.
Bir kaza sonucu sol kolunuzu ve bacağınızı kaybettiniz…

1996 yılında, 19 yaşında Zürih’te Güzel Sanatlar öğrencisiydim. Tedavi için Cenevre’ye gidecek olan, hareket etmekte zorlanan kanser hastası bir arkadaşımı Zürih trenine bindirirken raylara düştüm. Üstümden ana trene bağlı olan posta katarı geçti.

İlk tepkiniz ne oldu?

Kolum ve bacağım parçalandığında garip bir şey ama bilincimi yitirmemiştim. Doktor başıma geldiğinde kolumu kurtarıp kurtaramayacağını sordum. “Yapamam” dedi. “O zaman bacağımı kurtar” dediğimi hatırlıyorum. Gerisi yok.

“Ailem kaza sonrası mizahi bir ortam yaratarak yardım etti”

Bir anda bambaşka bir hayata gözlerinizi açtınız. Ve siz hayata küsmeyip yaşamayı seçtiniz…

Hastane öyle kısa olmadı. Çok uzun kaldım. Yedi ay içinde 20 ameliyat geçirdim. Bundan sonra ne yapabilirim diye düşündüğümü hatırlıyorum hep. Mesela bisiklete binemeyeceğimi anlamıştım ama hâlâ resim yapmaya devam edebiliyor olmam değerliydi. Kendi kendime, “her şeyi yapman da gerekmiyor zaten” diye telkinde bulunduğumu hatırlıyorum.

Bütün bu sürecin sonunda “engellinin sınırları vardır” yaklaşımını hissettiniz mi?


Ben bu kazayı son derece iyi düzenlenmiş, dünyanın en modern şehirlerinden birinde geçirdim. Dolayısıyla, engelli bariyerlerine kazadan hemen sonra takıldığımı söylemek haksızlık olur ama daha sonra İstanbul’a bir tekerlekli sandalye kullanıcısı olarak döndüğümde gerçekten şehirde varlığımızın istenmediğini inanılmaz zorluklarla, savaşarak öğrendim.

Aileniz nasıl karşıladı?

Bizim ailede ağrı eşiği yüksektir. Bundan ötürü beni daha pozitif tutmak için gözyaşı dökmediler. Oldukça mizahi bir ortam yarattıklarını, kazaya ilişkin ayrıntılarla beni eğlendirmeye çalıştıklarını biliyorum.

Aktif görevlerinizde de sizi desteklediler mi?

Bir örnek vereyim. Irak krizi çıkmış. Ben görevdeyim. En üst amirim Irak’a gidemeyeceğimi söyledi. “Zaten kendi protezlerin 20 kilo, bir de 35 kilo çelik yelek teçhizat olmaz, seni gönderemeyiz” dedi. Ben de “Ama Irak’ta görev yapmazsam ailem beni öldürür” dedim. Yüzüme nasıl şaşkınlıkla baktığını anlatmama imkan yok. “Hayatta çocuğunun savaş bölgesine gitmesini isteyen bir aile ile ilk kez karşılaşıyorum” dedi.

“Bu engelli, ne işi var sokakta?” algısı var

Siz Afganisatan’ın köylerine kadar gitmiş bir engelli olarak engellileri evlerine hapsedenlere ne söylemek istersiniz?

Bu konuda çok dikkatli davranmalıyız. Aile açısından engelliyi dışarı çıkarmak bir kabusa dönüyorsa aileyi suçlamak çok haksızlık olur. Toplum olarak engellileri eve hapsetmek, empati zayıflığı demek! “Bu engelli, ne işi var sokakta?” algısı çok yanlış.

Sizi koruması gereken bir yetkili bile başınıza bir şey geldiğinde “O saatte sakat bir kadın olarak dışarıda ne yapıyordun?” diyebiliyor. Bu size ne hissettiriyor?

Toplumun büyük çoğunluğunun sakat bir kadının gece sokakta dolaşmasını doğru bulmadığını düşünüyorum ama toplumun beni sıkıştırmaya çalıştığı kalıba da girmiyorum.

Sizce cesur bir kadın mısınız?

Bence cesaretle korkaklık el ele yürür. Bilmeden birini kırmaktan, incitmekten fobik düzeyde korkarım. Fiziki şartlar beni hiç ürkütmez. Cesaretle korkaklık arası bir yerdeyim diyelim.
Türkiye’deki engellilerin sizce en temel sorunları nedir?

Engelli eğitimi ve istihdamı bence en ağır yaramız. Özel eğitimde dünya gerilerindeyiz, engelli istihdamı konusunda, kulağımdan çığlıkları asla silemiyorum. Artık engellilerin içinde bulunduğu yasal ve sosyal platform o kadar can yakıcı ki, bir ay önce Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’ndan bütün engelli mevzuatını önerge yolu ile istedim. Cevap gelince yeni baştan temel bir kanun kitabı olarak yazacağız.

Türkiye’de kanunlar, mağduriyetlerin önleyicisi olabiliyor mu?

Maalesef, ben bir kanun yapıcı olarak kanunun, toplumun ortak değişim isteği ile hazırlanmadıkça bir yaptırım gücü olduğuna inanmayanlardanım.

Sahip olduklarından dolayı mutlu olmayan insanlara büyük bir başarı hikayesinin kahramanı olarak ne önerirsiniz?

Değiştiremeyeceğimiz şeyler için hayıflanmak yerine, gücümüzü değiştirebileceğimiz alanlara kaydırmalıyız. Hayat yeterince zor, bunu çaresi olmayan konularda kendi endişelerimizi de katarak daha ağırlaştırırsak sadece kendimizi tahrip ederiz.

“Eşim beni terk ederek dürüst davrandı ve işleri kolaylaştırdı”

Yürüyüşünüze bakıyorlar mı?

Elbette, sıra dışı bir durum görüyormuş gibi davrananlar çoğunluktaydı ama ben toplumda bizlerin de var olduğuna alıştırmak için her zaman ortada oldum. Kadın dergilerinde giysi mankenliği yapmaktan çekinmedim. Bu konuda göz önünden çekilmemi isteyenlere, “Ne yapıyor yahu!” diyenlere hiç aldırmadım. Sanırım her türlü aşağılamaya karşı kendimi şeffafça ortaya koymam bazı kazanımlar sağladı.

Zor günlerinizde eşinizin hayatınızdan çekilmesi sizde bir hasar yarattı mı?

Aslında ben onun çok dürüst davranarak işleri kolaylaştırdığını düşünüyorum. Son derece açık olarak bu ağır felaketi atlatamayacağını söyledi. Oyun yapsaydı, çok incitici olurdu.

Sonrasında aşka, erkeklere bakışınız değişti mi?

Her insanın hali başkadır ve yeni birisidir. Ayrıca karşındakinin dürüstlüğüne içlenerek, gücenerek kendi başına gelmiş
bir durumu ona yıkmaya çalışmak bence kendi durumunla yüzleşmekten kaçınma anlamına gelir. Her birey kendi başına gelenle kendisi baş etmeli diye düşünüyorum.


Metin UYAR / Milliyet
 
Ben sizin birbirinizi yemenize hiç mani olmayayım, siz devam edin rahatsız olmayın:ssz:

Yalnız hepinize bir sorum var, hiç tren istasyonunda bulundunuz mu? Hızla giden trenin rüzgarı vurdu mu yüzünüze?
İnsanın hayatından vazgeçmesi en son noktada bile ne zor bir karardır bilir misiniz? Ve bir trenin önüne atlamak nasıl birşeydir düşündünüz mü hiç?

Ne söylerse ne savunursa savunsun, bir kadın için bu kadar öfke doldurmayın içinizi:ssz:

Evet Mune;
Muhakkak ki intahar girisimi zor bir karar olmali.
Hatta intahar eden insanlarin, tam o anda bilincini kaybettigi tesbit edilmistir.
Zaten hangi insan olursa olsun bu konuda konusmak bile istemem.
Lakin siz söyleyin!
Bu zamana kadar erkekler basörtüsüne, dekolteye suna buna karisti, cekin ellerinizi dedik, diyoruz.
Lakin, kadin haklarini savundugunu söyleyen bir kadinin baska bir kadina " bak kocan basindaki örtüden utaniyor" demesi ne kadar acinasi!
Hacca giden bir milletvekilinin " hacca gittim, günahlarimdan temizlendim, birdaha basimi acarak kirlenmeyecegim" sözünü bile "nedem tüm aciklar kirlimi" diye lanse eden birinin, basörtülü birine "kocan senden utaniyor " demesi ne derece kabul edilebilir?

Simdi bir basörtülüvekil ciksa " dekolteli bayanlarin kocalari eslerini teshir ediyor" dese ne deriz?

Ben basi acik bir bayanim ama bir bayanin bir bayana bunu söylemesini kabul etmiyorum! Erkeklervekillere alismistik simdi birde kadinlar kadinlari asagiliyor!
 
Bu bağlantıyı kuran bizler değiliz arkadaşım, bizzat aynı düşüncede olduğunuzu yazdığınız yazarımsı hanım..
Ayrıca lütfen saptırmayalım, beğenmediğiniz için neden linç edelim sizi? Bir insanın özel hayatıyla ilgili bolca bel atı olan bir foto paylaştınız. Bu konuda tepki aldınız..Şafak PAVEY i beğenmediğiniz için değil.

Insaflara laf anlatmak ne kadar zor diye dusunuduruyor bu site beni.Arkadasim kacdefa daha soyleyecegim ben resim video alintilamayi bilsem bu zamana kadar konularimda paylasirdim.Bu konuda burdan birisinden yardim istedim hatta, cunku eklemek istedigim resimli videolu yazilar oluyor ekliyemiyorum.Kendim ugrasirken ekleyebildim onu, hatta uckez eklemisim.O denli yanlis olmus ama gelde laf anlat.

Kimsenin kaza gecirmis diye oh olsun dedigi yok.Bu nasil mantiktir anlamiyorum.
Insanlik dersi vermeyin, bir vicdan sahibi sizsiniz yani.Rabbim biliyor kimin ne kadar insanlik tasidigini, bunu size anlatma geregi duymuyorum.

Beddua etmesi tuhaf olmus ama diger sozleri tam da dusundugum gibi.
Safak hanimin proveke amacli konusmustur.Engelli diye hersozunu basustumu edecegim.Sozleri sizin hosunuza gider cunku sizi yansitmis, beni yansitmadigi icin de begenmedim.Analayanlar anlamayanlara bir zahmet anlativersin...
 
Back