- 12 Temmuz 2006
- 35.054
- 30.495
- 61
Türkiye'de renk konusunda bilimsel çalışmalar yapan ve uluslar arası renk kurum enstitü ve merkezleriyle iletişim içerisinde olan grubumuz Renk Center dekorasyonda renk kavramının Feng Shui sistemiyle yapılanmasına karşı görüşümüzü bildirerek başlıyoruz yazımıza. Feng Shui bir uzak doğu inanışı olup güneşin doğduğu alanın kendilerine ait olduğu esasıyla yola çıktıkları bir emparyalizmdir. Güneş doğudan doğar batıda batar. Türkiye'de güneşin doğuş ve batış hareketinde enerjisel dalga boyları olarak merkezdeki doğuşundan ve batışından farklı dalga boyları oluştuğunda Feng Shui sistemi sadece uzak doğuda uyarlanmasını uygun buluyoruz. Türkiye'de uyarlanışını ise yanıltıcı olarak görmekteyiz. Bu tıpkı Türkiye'de akreple yelkovan 12 yi 20 geçeyi gösteriyorsa bir başka ülkede farklı bir akrep yelkovan oluşumunun yani zaman akışkanlığının değişmesinin aynısıdır.
Ne var ki rengin kendi benliği ve varlığı renk olarak dünyanın her ülkesinde yanılgısız olarak geçerlidir. Renkli dekorasyonda bizler bir çok kitapta dergide internet haberciliğinde gazetelerde ve seminerlerde anlatılan klasik öğretilerin dışına çıkarak bir mekanda veya evde birlikte yaşayan insanların renkle dekorasyonla sevgi dolu mutlu paylaşan iyi gelecekli ve sağlıklı yaşamalarını içermektedir.
RENKLERLE KARAKTER ANALİZİ Avrupa'da tescil gördüğü üzere karakter renktir; insan kendisini renkle ifade eder: "Bana rengini söyle sana kim olduğunu söyleyeyim" inanışı hızla yayılırken insanların ad göbek adı ve soy adlarını (evli hanımların sadece kızlık soya adları) başkaları tarafından verilmiş olsa da harflerin sayıları enerji bedeni ve renge dönüşümü esas oluşturmaktadır. Ve kişilerin geleceğini bile etkilediği kabul görmektedir. Anadolu'muzda Nalan adını taşıyan bir kadın bu sistemin olumlu bir örneği ilen Aytaç hiçbir zaman ismini taşıyabilen biri olamadı. Bu sistemin olumsuz örneğidir.
Sistemde A,S,Ş J 1 numaraya tekabül ederken rengi KIRMIZIdır, B,K,T 2 numara TURUNCU, C,Ç,L,U,Ü 3 e tekabül edip rengi SARI iken bu numerolojik sistem şablonlaşmış vaziyette harfler sayılar ve renge dönüşümleri olarak devam etmektedir.
Şimdi 3 kişilik bir ailenin numerolojik sistemle renk analizini uyarlıyoruz.
İLHAN UÇSUZ (ailedeki baba)
ASUMAN KIRCI (ailedeki anne ve sadece kızlık soyadı)
NİLGÜN UÇSUZ (ailenin kızı).
Üç kişilik bu aile toplumunun evlerinde renk enerjileriyle mutlu bir yaşam sürdürmelerinin teşhisi reçetesi ve ilaçları aşağıdaki gibidir:
İ L H A N U Ç S U Z
9 3 8 1 5 3 3 1 3 8
A S U M A N K I R C I
1 1 3 4 1 5 2 9 9 3 9
N İ L G Ü N U Ç S U Z
5 9 3 7 3 5 3 3 1 3 8
Renklerle karakter analizi yani renk numerolojisi 3 boyutta görev yapmaktadır
1- İç güdü renk veya renkler
2- Barışık renkler
3- İhtiyaç duyulan renk veya renkler
İç güdü rengi veya renkleri kişinin kendisiyle ne kadar barışık olduğu ile ilgili, kendisine ve etrafına hangi ölçüde sevgi ve mutluluk verebildiğini göstermektedir.
Bu ailenin iç güdü renkleri: 4'er vibrasyon sarı ağırlıkta, 3 vibrasyon kırmızıdır. Dolayısıyla bu aile entelektüel güçlü yönetici bir hüviyetteyken stresli sinirli bazen agresif tarzlarıyla birbirlerine pek faydacı olamamaktadırlar.
Barışık renkler: Bireyin ve aile fertlerinin ne kadar doğru dostluklar kurup hangi ölçüde sağlıklı ikili ilişkiler yaşayabildiklerini göstermek bu ailede ortalama olarak barışık renklerin olumlu karakteristik özelliklerin görememekteyiz. En önemli bölüm olan bireyin ve ailenin sıfır, nötr yani ihtiyaç duyduğu renklerin ailevi planlamayla renk dekorasyonu planı yapı bu aileye mutlu sevgi dolu iyi gelecekli sağlıklı huzurlu yarınlar için teşhise göre reçete yazıp tavsiyede bulunmaktır.
Aile çoğunluğunun müşterek eksikliği olan turuncu, evdeki koridorlara döşenmeli böylece ailenin ailesel bağ ve duyguları öne çıkacak, aile birlik içinde yapıcı ve neşeci yarınlarla tanışacaktır. Yeşil yemek odası rengi olarak döşenmeli böylelikle aile fertleri ailesel inanışlarında inançlı dengeli huzurlu güvenli istikrarlı yarınlarla tanışma ortamını sağlamalıdır. Yatak odaları renkleri eflatun (lila) olmalı: Mutlu yarınlarla tanışıp ailesel bütünselliği bilge kutsal ve ulvi değerlere taşımaları için. Oturma odası buz mavi opal döşenerek ailenin yaşamlar ve hayatları anlamlı hale getirilmeli. Evdeki aksesuarlar vazo vs. gibi çivit mavi renge dönüşüp aile fertleri birbirleriyle sağlıklı kalıcı ve istenilen ikili ilişkilerle tanışmalıdır diyebiliriz.
Farklı ve başka yarınlar için RENKLER SİZİ ÇAĞIRIYOR....RENGİNİZ SEVGİNİZ AÇIK VE AYDINLIK OLSUN.
RENK MİTOLOJİSİNDEN BİR HİKAYE:
YEŞİLLE MAVİNİN MUHTEŞEM UYUMU
Eski imparatorluklar kendilerini renklerle ifade ederlerken örneğin Fransa'da Lui hanedanlığının saray rengi lila iken Bizans asillerinin sarayda ve saray dışında kendilerini ifade ettikleri renk maviymiş. Asillerin rengi olan mavi halk tarafından kullanılamazmış. Ne var ki kral Konstantin idaresindeki Bizans'ta sarayın askeri gücünün ve ordularının bastıramayacağı bir halk isyanı çıkmış. Halk kendilerinden alınan ağır vergilerin altında ezilip açlık ve yoksulluk içerisinde yaşam mücadelesi verirken saray masmavi görüntüleriyle lüks hayatını idame ediyormuş. İsyanın çıkış nedeni bu iken her türlü müdahale yapılmasına rağmen isyan bir türlü bastırılamamış, kral Konstantin ve saray erkanı endişe dolu ölümcül korku yaşarken kralın yaşlı danışmanlarında biri krala yaklaşarak: "Haşmetmeap, bu isyanı durdurmamızın bir tek şekli var. Halk artık mavi gördüğü zaman düşmanca bakıyor. Siz cesur bir kralsınız yemyeşil giysilere bürünerek halkın arasına karışırsanız halk sizi yeşil giysilerle görüp krallarının aralarından olduğunu fark edince size sevgi gösterilerinde bulunacaklar... O zaman onlara herkes evine koşsun yeşil neyi var neyi yoksa eski yırtık yamalı giysin ve benim yanıma gelsin deyin halk bu isteğinize uyacaktır. Yeşil giysileriyle tekrar sizin etrafınızda toplandıklarında onları sarayın balkonuna doğru yürütün, bu arada saray erkanı mavi giysiler ile balkonda olacaklar. Gerisini bana bırakın ve güvenin..." demiş.
Kral danışmanın bu fikrini çok düşünmüş sonunda ölmektense bu bir kuruluş çaresi olabilir düşüncesiyle yeşil giysilere bürünerek halkın arasına karışmış.
Halk kısa zamanda krallarını fark etmiş, onu yeşil giysilerle gördüklerinde antipatilerinin yerini sevgi dolu ifadeler almış. "Yaşasın kralımız mavi değil yeşil bizimle beraber bizden birisi yaşasın kral!" diye nağralar atmışlar.
Kral Konstantin'e büyük bir güven gelmiş, halkına dönmüş: "Şimdi sizden rica ediyorum herkes evine koşsun yeşil neyi var neyi yoksa eski yırtık yamalı da olsa, giysin ve benim yanıma gelsin!"
Halk kralın isteğine büyük bir inançla karşılık vererek koşa koşa evlerine gider yeşile bürünmüş vaziyette krallarının yanına dönmüşler. Kral önde binlerce Bizanslı arkasında sarayın balkonuna doğru yürümüşler. Sarayın balkonuna yaklaştıklarında balkondaki asillerin masmavi görüntülerinin yanı sıra yaşlı danışmanın da yemyeşil giysiler giymiş olduğu görülmüş. Danışman, halka şöyle seslenmiş:
"Yaşasın kral! Yaşasın yeşil ve mavinin muhteşem uyumu... Bundan sonra açlık ve yoksulluk yok ağır vergi yok herkes mutlu ve huzurlu yaşayacak..."
Söylenenlere halk büyük bir coşku içerisinde katılmış, "yaşasın kral" nağralarıyla krallarını omuzlarına almışlar ve de bu bastırılması mümkün olmayan Bizans iç isyanlarının en büyüğü yeşil ve mavinin sihirli gücüyle bastırılmış.
Ne var ki rengin kendi benliği ve varlığı renk olarak dünyanın her ülkesinde yanılgısız olarak geçerlidir. Renkli dekorasyonda bizler bir çok kitapta dergide internet haberciliğinde gazetelerde ve seminerlerde anlatılan klasik öğretilerin dışına çıkarak bir mekanda veya evde birlikte yaşayan insanların renkle dekorasyonla sevgi dolu mutlu paylaşan iyi gelecekli ve sağlıklı yaşamalarını içermektedir.
RENKLERLE KARAKTER ANALİZİ Avrupa'da tescil gördüğü üzere karakter renktir; insan kendisini renkle ifade eder: "Bana rengini söyle sana kim olduğunu söyleyeyim" inanışı hızla yayılırken insanların ad göbek adı ve soy adlarını (evli hanımların sadece kızlık soya adları) başkaları tarafından verilmiş olsa da harflerin sayıları enerji bedeni ve renge dönüşümü esas oluşturmaktadır. Ve kişilerin geleceğini bile etkilediği kabul görmektedir. Anadolu'muzda Nalan adını taşıyan bir kadın bu sistemin olumlu bir örneği ilen Aytaç hiçbir zaman ismini taşıyabilen biri olamadı. Bu sistemin olumsuz örneğidir.
Sistemde A,S,Ş J 1 numaraya tekabül ederken rengi KIRMIZIdır, B,K,T 2 numara TURUNCU, C,Ç,L,U,Ü 3 e tekabül edip rengi SARI iken bu numerolojik sistem şablonlaşmış vaziyette harfler sayılar ve renge dönüşümleri olarak devam etmektedir.
Şimdi 3 kişilik bir ailenin numerolojik sistemle renk analizini uyarlıyoruz.
İLHAN UÇSUZ (ailedeki baba)
ASUMAN KIRCI (ailedeki anne ve sadece kızlık soyadı)
NİLGÜN UÇSUZ (ailenin kızı).
Üç kişilik bu aile toplumunun evlerinde renk enerjileriyle mutlu bir yaşam sürdürmelerinin teşhisi reçetesi ve ilaçları aşağıdaki gibidir:
İ L H A N U Ç S U Z
9 3 8 1 5 3 3 1 3 8
A S U M A N K I R C I
1 1 3 4 1 5 2 9 9 3 9
N İ L G Ü N U Ç S U Z
5 9 3 7 3 5 3 3 1 3 8
Renklerle karakter analizi yani renk numerolojisi 3 boyutta görev yapmaktadır
1- İç güdü renk veya renkler
2- Barışık renkler
3- İhtiyaç duyulan renk veya renkler
İç güdü rengi veya renkleri kişinin kendisiyle ne kadar barışık olduğu ile ilgili, kendisine ve etrafına hangi ölçüde sevgi ve mutluluk verebildiğini göstermektedir.
Bu ailenin iç güdü renkleri: 4'er vibrasyon sarı ağırlıkta, 3 vibrasyon kırmızıdır. Dolayısıyla bu aile entelektüel güçlü yönetici bir hüviyetteyken stresli sinirli bazen agresif tarzlarıyla birbirlerine pek faydacı olamamaktadırlar.
Barışık renkler: Bireyin ve aile fertlerinin ne kadar doğru dostluklar kurup hangi ölçüde sağlıklı ikili ilişkiler yaşayabildiklerini göstermek bu ailede ortalama olarak barışık renklerin olumlu karakteristik özelliklerin görememekteyiz. En önemli bölüm olan bireyin ve ailenin sıfır, nötr yani ihtiyaç duyduğu renklerin ailevi planlamayla renk dekorasyonu planı yapı bu aileye mutlu sevgi dolu iyi gelecekli sağlıklı huzurlu yarınlar için teşhise göre reçete yazıp tavsiyede bulunmaktır.
Aile çoğunluğunun müşterek eksikliği olan turuncu, evdeki koridorlara döşenmeli böylece ailenin ailesel bağ ve duyguları öne çıkacak, aile birlik içinde yapıcı ve neşeci yarınlarla tanışacaktır. Yeşil yemek odası rengi olarak döşenmeli böylelikle aile fertleri ailesel inanışlarında inançlı dengeli huzurlu güvenli istikrarlı yarınlarla tanışma ortamını sağlamalıdır. Yatak odaları renkleri eflatun (lila) olmalı: Mutlu yarınlarla tanışıp ailesel bütünselliği bilge kutsal ve ulvi değerlere taşımaları için. Oturma odası buz mavi opal döşenerek ailenin yaşamlar ve hayatları anlamlı hale getirilmeli. Evdeki aksesuarlar vazo vs. gibi çivit mavi renge dönüşüp aile fertleri birbirleriyle sağlıklı kalıcı ve istenilen ikili ilişkilerle tanışmalıdır diyebiliriz.
Farklı ve başka yarınlar için RENKLER SİZİ ÇAĞIRIYOR....RENGİNİZ SEVGİNİZ AÇIK VE AYDINLIK OLSUN.
RENK MİTOLOJİSİNDEN BİR HİKAYE:
YEŞİLLE MAVİNİN MUHTEŞEM UYUMU
Eski imparatorluklar kendilerini renklerle ifade ederlerken örneğin Fransa'da Lui hanedanlığının saray rengi lila iken Bizans asillerinin sarayda ve saray dışında kendilerini ifade ettikleri renk maviymiş. Asillerin rengi olan mavi halk tarafından kullanılamazmış. Ne var ki kral Konstantin idaresindeki Bizans'ta sarayın askeri gücünün ve ordularının bastıramayacağı bir halk isyanı çıkmış. Halk kendilerinden alınan ağır vergilerin altında ezilip açlık ve yoksulluk içerisinde yaşam mücadelesi verirken saray masmavi görüntüleriyle lüks hayatını idame ediyormuş. İsyanın çıkış nedeni bu iken her türlü müdahale yapılmasına rağmen isyan bir türlü bastırılamamış, kral Konstantin ve saray erkanı endişe dolu ölümcül korku yaşarken kralın yaşlı danışmanlarında biri krala yaklaşarak: "Haşmetmeap, bu isyanı durdurmamızın bir tek şekli var. Halk artık mavi gördüğü zaman düşmanca bakıyor. Siz cesur bir kralsınız yemyeşil giysilere bürünerek halkın arasına karışırsanız halk sizi yeşil giysilerle görüp krallarının aralarından olduğunu fark edince size sevgi gösterilerinde bulunacaklar... O zaman onlara herkes evine koşsun yeşil neyi var neyi yoksa eski yırtık yamalı giysin ve benim yanıma gelsin deyin halk bu isteğinize uyacaktır. Yeşil giysileriyle tekrar sizin etrafınızda toplandıklarında onları sarayın balkonuna doğru yürütün, bu arada saray erkanı mavi giysiler ile balkonda olacaklar. Gerisini bana bırakın ve güvenin..." demiş.
Kral danışmanın bu fikrini çok düşünmüş sonunda ölmektense bu bir kuruluş çaresi olabilir düşüncesiyle yeşil giysilere bürünerek halkın arasına karışmış.
Halk kısa zamanda krallarını fark etmiş, onu yeşil giysilerle gördüklerinde antipatilerinin yerini sevgi dolu ifadeler almış. "Yaşasın kralımız mavi değil yeşil bizimle beraber bizden birisi yaşasın kral!" diye nağralar atmışlar.
Kral Konstantin'e büyük bir güven gelmiş, halkına dönmüş: "Şimdi sizden rica ediyorum herkes evine koşsun yeşil neyi var neyi yoksa eski yırtık yamalı da olsa, giysin ve benim yanıma gelsin!"
Halk kralın isteğine büyük bir inançla karşılık vererek koşa koşa evlerine gider yeşile bürünmüş vaziyette krallarının yanına dönmüşler. Kral önde binlerce Bizanslı arkasında sarayın balkonuna doğru yürümüşler. Sarayın balkonuna yaklaştıklarında balkondaki asillerin masmavi görüntülerinin yanı sıra yaşlı danışmanın da yemyeşil giysiler giymiş olduğu görülmüş. Danışman, halka şöyle seslenmiş:
"Yaşasın kral! Yaşasın yeşil ve mavinin muhteşem uyumu... Bundan sonra açlık ve yoksulluk yok ağır vergi yok herkes mutlu ve huzurlu yaşayacak..."
Söylenenlere halk büyük bir coşku içerisinde katılmış, "yaşasın kral" nağralarıyla krallarını omuzlarına almışlar ve de bu bastırılması mümkün olmayan Bizans iç isyanlarının en büyüğü yeşil ve mavinin sihirli gücüyle bastırılmış.