• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

PRAG: Hüznün Büyüsü

sl270341wr3.jpg
sl270340bo1.jpg
 
Son düzenleme:
Sanatla öyle içiçe yaşıyorlar ki tarifi zor..
Her köşebaşında, müzik yapan; birşeyler çalan, arya söyleyen insanlarla karşılaşıyorsunuz.
Bütün kiliseler, klasik müzik konserleri için tahsis edilmiş..
İnanılmaz bir büyü, doyulmaz bir tat..
Önemli olan insanların tavrı.. Görmeyen gözlerle etrafa bakıyorken sadece yaptıkları işle ilgilenmeleri..
Siz gülümsediğinizde, buna ürkekçe cevap vermeleri.. Hani sanki birşey bahşetmişsiniz gibi..

sl270326tv8.jpg
sl270346fe8.jpg
sl270474gz4.jpg
 
Küçük Mahalle Bölgesi (Mala Strana) Prag'ın, yakın tarihteki değişmelerden en az etkilenen kısımdır. 18. yy sonunda bu yana yeni bina inşa edilmemiştir.

Aziz Niklaus Kilisesi, Küçük Mahalle Meydanı'nı ikiye bölerek, her iki yana da hakim olma özelliğine sahiptir.

Meydanda dolaşırken, kiliselerden ve saraylardan yayılan müzik sesleri ile kendinizi Mozart'ın döneminde hissedebilirsiniz... ve Aziz Niklaus Kilisesi tüm haşmetiyle göğe yükselir...

sl270371ke8.jpg
 
Son düzenleme:

Eiffel Kulesi örnek alınarak, Petrin Parkı'nda inşa edilen Petrin Kulesi, "Gözlemevi" olarak da kullanılır..
Kulenin zirvesine ulaşmak için biraz yorgunluk çekseniz de, Prag'ın ayaklarınızın altına serilen muhteşem manzarası yorgunluğunuzu unutturur..

Şimdi kuleye doğru yola çıkalım... Sonra da kuleden Prag manzarasına göz atalım.. yerimseniben


sl270274qa8.jpg
~~
sl270275lt7.jpg
~~
sl270290zc3.jpg



sl270287ht6.jpg



sl270285yb0.jpg
~~
sl270284re3.jpg



sl270282ds1.jpg
~~
sl270286al7.jpg



 

Prag sokaklarında sık rastlanan bir obje; kukla..

Turistlerin, hediyelik eşya seçenekleri arasında da yer aldığından sadece kukla satan dükkanlar var.

Bir kukla dükkanının kapısı.. Kapının sağ ve sol kanadında yer alan kuklaların mimiklerinde, mekanizmalar aracılığı ile değişiklikler yapılabiliyor.. Kapıların iç taraflarına dikkat ederseniz mekanizmaları görebilirsiniz.. Gözler ve ağızlar açılıyor,kapatılıyor.. vs.

Kadraja insan girmesin diye bir süre bekledim ama baktım olacak gibi değil, bastım deklanşöre..

sl270394wh0.jpg


sl270222vf7.jpg


sl270396md8.jpg


 

Anıtın adını yazmak gelmiyor içimden..
"Gitgide yok olan, bütünlüğünü kaybeden insan" diyor ve de geçiyorum..
Dikkat ederseniz; figürlerin bütünlüğü her sırada biraz daha eksiliyor.. Yani, ne gibi?

sl270268eq4.jpg


Bir resim bu kadar güzel sergilenebilir ancak..
Fonda resim, önde ise resme üç boyut katan dekor..
Resim çerçeveden çıkmış gibi sanki..

sl270296xo4.jpg


Charles köprüsünde günün her anında rastlanılan bir görüntü..
Bu şehirde herkes mi virtüöz diye düşünüyor insan..
Tam karşısındaydım.. Yere oturmuştum, sırtım köprünün duvarına dayalı…
Ta ki ne zaman bitti klasik müzik konseri, ancak o zaman kalkabildim..

sl270326ec8.jpg



 
11078536ap9.jpg


Prag gezisinde beni en çok etkileyen yerlerden birisi Astronomik Saat di...Çok güzel bir bina ama mimarının çok dokunaklı bir hikayesi var. Öyle güzel yapmış ki bu saati, bir benzerini daha yapamasın diye gözlerini oymuşlar. O da saatin önemli bir parçasını alarak çalışmasını yüzyıllarca engellemiş. Saati esas ilginç kılan ise her saat başı iki pencere önünden geçen İsa ve 12 Havarisi’ni temsil eden bebekler. Bir iskelet aynı esnada zil çalıyor, hemen yanında da kavuklu bir de Osmanlı var.​
 
SAAT KULESİNİN HÜZÜNLÜ ÖYKÜSÜ



Prag’ta, Eski Şehir Meydanı’nda, yani şehrin tam kalbindedir Saat Kulesi. Bu meydan bir çok kişiyi geçmişin izlerinde bir yolculuğa çıkarır.

İşte bu meydandaki meşhur saati, 15.yy sonlarında Charles Üniversitesi’nde profesör olan Hunuş Usta yapmıştır. Amacı, Kutna Hora şehrindeki Kemikli Kilise’de olduğu gibi insanlara bir mesaj vermektir. “Herkes bir gün geldiği yere geri dönecek yani elbet bir gün toprakla özleşip ölecek!”

Saati yapar yapmaz dünyanın en önemli adamı haline gelir. Kral’dan daha fazla adı duyulmaya başlar çünkü, Avrupa’nın her yerinden insanlar Prag’a sadece ve sadece saati görmeye gelir. Zamanla Hunuş Usta’ya başka ülkelerden de teklifler gelir, fakat Hunuş usta bu teklifleri reddeder. Zamanla bu teklifler Kral’ın kulağına kadar gider ve Kral, Hunuş Usta’nın saati başka bir yere de yapmasını önlemek için onun gözlerine mil çektirir. Kör olan Hunuş Usta da kendini saatin mekanizmasına bırakarak intihar eder. Asıl amacı saati bozmaktır, saati bozarak intikamını alır. Saati 50 yıl kadar çalıştıramazlar, daha sonra başka bir saat ustası onarır.

Hunuş Usta’nın saati, Güneş’in, Dünya’nın ve Ay’ın konumlarını gösteren astronomik bir saattir. Saatin dış tarafındaki rakamlar İbranice’dir. Bu Babil saatini göstermektedir. Hunuş Usta, (saati Eski Şehir Meydanı’na yaptığından, meydanın bir paraleli de Yahudi mahallesi olduğundan) Yahudilerin nüfusunun fazla olduğu bir bölgede onları ezmemiş, onlara da bir jest yapmış ve Babil saatini de kendi saatine eklemiştir.

Saatin etrafında 4 tane kukla vardır. Bu kuklalar insanlara neleri yapmamaları gerektiğini anlatır. Soldan en baştaki, elindeki aynayla kendine bakar; “kendini beğenmişliği” sembolize eder. Onun yanındaki kukla, elinde altın torbası olan bir Yahudi’dir; “cimriliği” sembolize eder. Bir yandaki kukla ise iskelettir; “yaşama karşı isteksizliği” anlatır. Sonuncu kukla, elinde mandoline benzer bir müzik aleti bulunan ve Türk’e benzetilen adam da; “gece hayatına ve sefahate düşkünlüğü” anlatır. Kısacası bu kuklalar, kendini beğenmiş, cimri, yaşama karşı isteksiz ve sefahate düşkün olmayın der.

Saatin altında da insanlara yapmaları gerekenleri anlatan 4 kukla vardır. Bu kuklalar da, bilime, adalete, astronomiye ve eğitime önem verme konusunda bizleri uyarır.

Her saat başı, İsa’nın 12 havarisi de pencerenin önünden geçerek ufak bir gösteri yapar. Horozun ötmesiyle gösteri biter....

alıntı...

Sizinle paylaşmak istedim öyküsünü ....
 
Ellerine sağlık çok güzel bir paylaşım olmuş.
Resimlerinin güzelliğinin yanında anlatımında az fakat öz. Almamız gerekeni aldık bence.
Çok çok çok beğendim topicini.
Ben gidemedim henüz prag a en yakın zamanda gidebilmek ümidiyle.
Netten hep takip ediyorum. oraya gittiğimde 1 günümü mutlaka charles köprüsünde geçireceğim. Gitmeden en beğendiğim yerlerin başına oturdu diyebilirim.
Eşim geçen yıl gitmişti, o da çok beğenmiş.
 
Ellerine sağlık çok güzel bir paylaşım olmuş.
Resimlerinin güzelliğinin yanında anlatımında az fakat öz. Almamız gerekeni aldık bence.
Çok çok çok beğendim topicini.
Ben gidemedim henüz prag a en yakın zamanda gidebilmek ümidiyle.
Netten hep takip ediyorum. oraya gittiğimde 1 günümü mutlaka charles köprüsünde geçireceğim. Gitmeden en beğendiğim yerlerin başına oturdu diyebilirim.
Eşim geçen yıl gitmişti, o da çok beğenmiş.

Güzel sözlerin için teşekkür ederim seraycım. a.s.
Charles Köprüsü, üstündeyken muhteşem manzarayı gözler önüne sermesinin yanı sıra; özellikle de Küçük Mahalle yakasındaki ayağında yer alan cafelerde ya da parktaki banklarda oturup, köprü olarak da izlenmeye değer bir güzelliğe sahip..
Hem üstünde, hem uzak..
Hem içinde, hem dışında..

Her haliyle güzel..

Eskiden, yeniden gidebilme imkanı bulursam mutlaka Floransa'yı bir kez daha görmek istiyorum derdim.

Artık Prag, tekrar, tekrar, tekrar ve hatta fırsat yaratabilsem de orada yaşasam dediğim bir şehir.. Şehir soyut bir kavram aslında.. Orada büyüleyici bir ruh var.. Sizi saran, sarmalayan, hüznü ılık ılık veren yumuşacık bir ruh..
 
Güzel sözlerin için teşekkür ederim seraycım. a.s.
Charles Köprüsü, üstündeyken muhteşem manzarayı gözler önüne sermesinin yanı sıra; özellikle de Küçük Mahalle yakasındaki ayağında yer alan cafelerde ya da parktaki banklarda oturup, köprü olarak da izlenmeye değer bir güzelliğe sahip..
Hem üstünde, hem uzak..
Hem içinde, hem dışında..

Her haliyle güzel..

Eskiden, yeniden gidebilme imkanı bulursam mutlaka Floransa'yı bir kez daha görmek istiyorum derdim.

Artık Prag, tekrar, tekrar, tekrar ve hatta fırsat yaratabilsem de orada yaşasam dediğim bir şehir.. Şehir soyut bir kavram aslında.. Orada büyüleyici bir ruh var.. Sizi saran, sarmalayan, hüznü ılık ılık veren yumuşacık bir ruh..


Çok haklısın becede şehir soyut bir kavram. Bende o ruh u santorinide hissettim.
Parise falan gittim ama nedense kalbim santorinide kaldı, bende
tekrar,tekrar tekrar santoriniye giderim (daha prag a gitmedim, belki fikrim değişir yerimseniben)
 
Back