- 17 Nisan 2012
- 30.413
- 65.399
- Konu Sahibi Janet Jak Esim
- #1
Benim hikayem uzun olacak, uzun zamandır yazmak istiyordum ama bebeğimden fırsat bulamıyordum.
Eşimle çok ilginç bir şekilde tanıştık ve büyük bir aşkla evlendik. İlk bir yıl bebek istemedik, gezelim tozalım hevesimiz vardı. Derken 2.yıl denemeye başladık ama olmuyordu. Doktor doktor gezdik, bir kaç düşüğüm oldu, yani çok zor zamanlar geçirdim, suratıma bakıp “senin neden çocuğun olmuyor” diyenler mi dersiniz, her ortamda “çocuk yok mu çocuk” diyenler mi? Çocukların doğum günlerinde mevlütlerinde “ay Allah sana da nasip etsin” diye sözde acıyıp bana dua edenler mi!
Neyse bir gün eltimin 3 aylık gebe olduğunu fakat benden sakladığını öğrendim. 3.bebeği olacaktı. Çok zoruma gitti.
Neden benden saklıyor diye oturdum ağladım, Allahım çok üzgünüm, senin vereceğin her şey başım gözüm üstüne, bana hayırlı sağlıklı bir evlat ver ama eğer hayırlı sağlıklı olmayacaksa verme diye dua ettim zaten duam hep bu şekildeydi.
Ağladım, çünkü benim olmuyor diye saklamış benden diye düşündüm.
Ama meğerse yalanmış hamile haberi de .
Demekki o gün ne kadar üzüldüysem içten dua ettiysem Allahım dualarımı kabul etti ve ben o ay hamile kalmışım. Tam 6 yıla yakın sebepsiz olmayan yavrum o an rahmime düşmüş.
Tabi biz tatil planı yapmışız, hopluyorum zıplıyorum ama bende bir haller var, aşırı halsizim, sese ve ışığa aşırı duyarlıyım, karnım ağrıyor ama adet olmuyorum. Denize dalıyorum, yani öyle hareketler yapıyorum ama yine de tutunuyor yavrum.
Derken eve gidiyoruz reglim geçmiş.
Eşim de ben de bi umut diyoruz ama her ay uğradığımız hüsrana uğramaktan korkuyoruz. Bir kaç gün daha geçiyor ve kalkıp gidiyoruz doktora, önce bi test yapıyoruz sabırsızlıkla sonucu bekliyoruz, laboratuvardaki kadın diyor ki “siz sürekli test yapmışsınız 2012de bile yapmışsnız burda ama hiçbirinde pozitif olmamış tebrikler şimdi tutmuş ” böyle sanki yer sallandı, eşim sarıldı alnımdan öptü, orda herkes tebrik ediyor falan.
Neyse doktorun yanına çıktık, her şey gayet iyi kese oluşmuş bebeği görcez testler falan folik asit falan başlıyoruz. Şükür bebeği de görüyoruz.
Bel ağrım dışında hiçbir rahatsızlığım olmadı bebeğimde. Bazı yiyecekler dokunuyordu o kadar.
Derken detaylı ultrason zamanı ama kime gitsek? Radyoloji uzmanından randevu aldım ama ya dedim radyoloji anlar mı acaba araştırdım araştırdım herkes farklı doktor söylüyor. Derken Bakırköyde Ahmet Gül’ü buldum. Hakkında hiç yorum yoktu ama olsun dedim sonuçta perinatolog falan. Kalktık gittik.
Bebeğimin suyunun fazla olduğunu ve sol uterin arterde çentik olduğunu bunun da gebelik zehirlenmesine sebep olabileceğini söyledi. Bazı testler istedi, neden suyun fazla? Neden kalbi biraz büyük falan sonra da beni ÇAPAda Gürcan Türkyılmaza yönlendirdi bir kağıt yazarak.
Ama ben diyorum ki kesin beni deney olarak kullanacaklar inanmıyorum gitmeyelim diyorum eşime. Ve ısrarla gitmiyoruz. (Ben nerden bileyim Ahmet hoca hocaların hocasıymış, en iyi perinatologmuş, Gürcan hoca müthiş bir insanmış! Cehaletim işte)
Neyse evde bir gün otururken telefonum çaldı ve arayan Ahmet hoca!
“Kızım Çapaya gittin mi ne yaptın” dedi bana. Şok oldum. Şey ık mık yaptım sonra bak sakın ihmal etme muhakkak git dedi.
Gittik. Beni odaya aldılar çok kiba davrandılar. Gürcan hoca bi yandan kontrol ediyor bir yandan asistanlarına anlatıyor.
İşte suyu şundan fazla olabilir bundan fazla olabilir, plesantada tümör olabilir diyor ve dönüp bana göz kırpıp “ama tabiki bu bebekte yok” diyor. Burun kemikleri nasıl muntazam diyor.
Neyse işte evet kalbi biraz büyük diye beni kalp konseyine çağırıyor. Ahmet hocanın benden istediği “indirect coombs, parvovirüs, şeker yükleme” testleri hepsi temiz çıkıyor.
Kalp konseyine geliyoruz ve 4 tane profesör bakıyor ama ağlayarak yazıyorum, nasıl kibarlar, Allah hepsinden razı olsun. Günde kaç tane hasta görüyorlar ama işte insanlıklarını kaybetmiyorlar. Derken arkadaşlar şükür bebeğimin kalbi de düzelmiş oluyor, su fazlalığında da Gürcan hoca içimi rahatlatıyor ama ben tabi yine çok üzülüyorum.
Giderken Ahmet hocaya selamını iletiyor ve ben kendi kadın doğum doktorumdan memnun değilim ve doktor arıyorum.
Derken instagramda önüme Yusuf Olgaç çıkıyor. Nasıl iyi bir insan. Hamdolsun.
Benim detaylı ultrasonumu görmek istiyor ve aaa Ahmet hoca mı yaptı tamam o zama diyor :)
Aslında o kadar şanslıymışım ki Allah hep bana yardım etmiş ve hep iyi insanlar çıkarmış karşıma, kimin duasını aldım diye hep düşünürüm.
Neyse işte benim duam hep “Allahım bari 38.haftaya kadar gelelim” çünkü su fazlalığında erken doğum riski var. 38.haftama geldim sabah doktora gittim her şey normal.
Eve geldim yolda bir işaret gördüm ve eşime dedim ki bence ben bugün doğururum gibi. Eve geldik akşamdı uyuduk derken suyum geldi. Ama nasıl su hiç durmuyor o kadar fazlaydı ki :)
Hemen hastaneye gittik. Bebeğimin kalp atışları yavaştı ve dönmemişti yavrum. 15 saat sancı çektim ama olmadı. Doktorumuz geldi ve bize artık bekleyemeyeceğimizi yoksa riske gireriz diye anlattı. Ben de tamam dedim sezeryana girdim.
Anne bebek dostu sezeryan oldum, yavrumun kalbi büyük olduğu için hemen prof.dr.Yalım Yalçında eko yapıldı. Bir kaç şeyi sorunlu çıktı ama zamanla düzelir dendi.
Biraz sarılık da yaşamıştık odamda kövezde kaldı bebeğim. Hastanedeki çocuk doktoru hiç iyi değildi bizi çok korkutmuştu, Yusuf hoca ona kızmış ve bize kendi çocuklarının doktoru olan, Prof Barbaros Ilıkkanı önermişti. Ona gittik ve hep de ona gidiyoruz. Çok memnunuz şükür.
2 ay sonra tekrar kontrole kalp doktoruna gittik, bebeğim Yalım hocaya öyle gülücükler atıyordu ki eko sırasında, Yalım hoca şaşırdı dedi ki “çok uzun zamandır gülen ve mutlu bir hasta görüyorum ve nasıl davranacağımı bilemedim” dedi ve gülüştük şükür sorunları da düzelmişti. :)
Allaha şükürler olsun maşallah her şeyimiz iyi oldu ve hep iyi hayırlı insanlarla karşılaştık, ama çok dua ettim, bebeğim de uslu mutlu bir bebek ve şu an 5 aylık. 3 aylıkken anne demeye başladı. 4 aylıkken baba babaanne dede teyze diye sorunca onları göstermeye başladı. Şükür ben mutluluğu yakaladım.
Umarım sizler de çok mutlu olur ve Evlatlarınıza kavuşursunuz. Allahtan asla umut kesmeyin.
Ve hep “eğer hayırlı sağlıklı evlatlar olacaksa ver Rabbim” diye dua edin. Çünkü evlatla imtihan çok zor.
Benim de hikayem bu. Meleğim şimdi yanımda uyuyor. Darısı sizlerin başına.
Eşimle çok ilginç bir şekilde tanıştık ve büyük bir aşkla evlendik. İlk bir yıl bebek istemedik, gezelim tozalım hevesimiz vardı. Derken 2.yıl denemeye başladık ama olmuyordu. Doktor doktor gezdik, bir kaç düşüğüm oldu, yani çok zor zamanlar geçirdim, suratıma bakıp “senin neden çocuğun olmuyor” diyenler mi dersiniz, her ortamda “çocuk yok mu çocuk” diyenler mi? Çocukların doğum günlerinde mevlütlerinde “ay Allah sana da nasip etsin” diye sözde acıyıp bana dua edenler mi!
Neyse bir gün eltimin 3 aylık gebe olduğunu fakat benden sakladığını öğrendim. 3.bebeği olacaktı. Çok zoruma gitti.
Neden benden saklıyor diye oturdum ağladım, Allahım çok üzgünüm, senin vereceğin her şey başım gözüm üstüne, bana hayırlı sağlıklı bir evlat ver ama eğer hayırlı sağlıklı olmayacaksa verme diye dua ettim zaten duam hep bu şekildeydi.
Ağladım, çünkü benim olmuyor diye saklamış benden diye düşündüm.
Ama meğerse yalanmış hamile haberi de .
Demekki o gün ne kadar üzüldüysem içten dua ettiysem Allahım dualarımı kabul etti ve ben o ay hamile kalmışım. Tam 6 yıla yakın sebepsiz olmayan yavrum o an rahmime düşmüş.
Tabi biz tatil planı yapmışız, hopluyorum zıplıyorum ama bende bir haller var, aşırı halsizim, sese ve ışığa aşırı duyarlıyım, karnım ağrıyor ama adet olmuyorum. Denize dalıyorum, yani öyle hareketler yapıyorum ama yine de tutunuyor yavrum.
Derken eve gidiyoruz reglim geçmiş.
Eşim de ben de bi umut diyoruz ama her ay uğradığımız hüsrana uğramaktan korkuyoruz. Bir kaç gün daha geçiyor ve kalkıp gidiyoruz doktora, önce bi test yapıyoruz sabırsızlıkla sonucu bekliyoruz, laboratuvardaki kadın diyor ki “siz sürekli test yapmışsınız 2012de bile yapmışsnız burda ama hiçbirinde pozitif olmamış tebrikler şimdi tutmuş ” böyle sanki yer sallandı, eşim sarıldı alnımdan öptü, orda herkes tebrik ediyor falan.
Neyse doktorun yanına çıktık, her şey gayet iyi kese oluşmuş bebeği görcez testler falan folik asit falan başlıyoruz. Şükür bebeği de görüyoruz.
Bel ağrım dışında hiçbir rahatsızlığım olmadı bebeğimde. Bazı yiyecekler dokunuyordu o kadar.
Derken detaylı ultrason zamanı ama kime gitsek? Radyoloji uzmanından randevu aldım ama ya dedim radyoloji anlar mı acaba araştırdım araştırdım herkes farklı doktor söylüyor. Derken Bakırköyde Ahmet Gül’ü buldum. Hakkında hiç yorum yoktu ama olsun dedim sonuçta perinatolog falan. Kalktık gittik.
Bebeğimin suyunun fazla olduğunu ve sol uterin arterde çentik olduğunu bunun da gebelik zehirlenmesine sebep olabileceğini söyledi. Bazı testler istedi, neden suyun fazla? Neden kalbi biraz büyük falan sonra da beni ÇAPAda Gürcan Türkyılmaza yönlendirdi bir kağıt yazarak.
Ama ben diyorum ki kesin beni deney olarak kullanacaklar inanmıyorum gitmeyelim diyorum eşime. Ve ısrarla gitmiyoruz. (Ben nerden bileyim Ahmet hoca hocaların hocasıymış, en iyi perinatologmuş, Gürcan hoca müthiş bir insanmış! Cehaletim işte)
Neyse evde bir gün otururken telefonum çaldı ve arayan Ahmet hoca!
“Kızım Çapaya gittin mi ne yaptın” dedi bana. Şok oldum. Şey ık mık yaptım sonra bak sakın ihmal etme muhakkak git dedi.
Gittik. Beni odaya aldılar çok kiba davrandılar. Gürcan hoca bi yandan kontrol ediyor bir yandan asistanlarına anlatıyor.
İşte suyu şundan fazla olabilir bundan fazla olabilir, plesantada tümör olabilir diyor ve dönüp bana göz kırpıp “ama tabiki bu bebekte yok” diyor. Burun kemikleri nasıl muntazam diyor.
Neyse işte evet kalbi biraz büyük diye beni kalp konseyine çağırıyor. Ahmet hocanın benden istediği “indirect coombs, parvovirüs, şeker yükleme” testleri hepsi temiz çıkıyor.
Kalp konseyine geliyoruz ve 4 tane profesör bakıyor ama ağlayarak yazıyorum, nasıl kibarlar, Allah hepsinden razı olsun. Günde kaç tane hasta görüyorlar ama işte insanlıklarını kaybetmiyorlar. Derken arkadaşlar şükür bebeğimin kalbi de düzelmiş oluyor, su fazlalığında da Gürcan hoca içimi rahatlatıyor ama ben tabi yine çok üzülüyorum.
Giderken Ahmet hocaya selamını iletiyor ve ben kendi kadın doğum doktorumdan memnun değilim ve doktor arıyorum.
Derken instagramda önüme Yusuf Olgaç çıkıyor. Nasıl iyi bir insan. Hamdolsun.
Benim detaylı ultrasonumu görmek istiyor ve aaa Ahmet hoca mı yaptı tamam o zama diyor :)
Aslında o kadar şanslıymışım ki Allah hep bana yardım etmiş ve hep iyi insanlar çıkarmış karşıma, kimin duasını aldım diye hep düşünürüm.
Neyse işte benim duam hep “Allahım bari 38.haftaya kadar gelelim” çünkü su fazlalığında erken doğum riski var. 38.haftama geldim sabah doktora gittim her şey normal.
Eve geldim yolda bir işaret gördüm ve eşime dedim ki bence ben bugün doğururum gibi. Eve geldik akşamdı uyuduk derken suyum geldi. Ama nasıl su hiç durmuyor o kadar fazlaydı ki :)
Hemen hastaneye gittik. Bebeğimin kalp atışları yavaştı ve dönmemişti yavrum. 15 saat sancı çektim ama olmadı. Doktorumuz geldi ve bize artık bekleyemeyeceğimizi yoksa riske gireriz diye anlattı. Ben de tamam dedim sezeryana girdim.
Anne bebek dostu sezeryan oldum, yavrumun kalbi büyük olduğu için hemen prof.dr.Yalım Yalçında eko yapıldı. Bir kaç şeyi sorunlu çıktı ama zamanla düzelir dendi.
Biraz sarılık da yaşamıştık odamda kövezde kaldı bebeğim. Hastanedeki çocuk doktoru hiç iyi değildi bizi çok korkutmuştu, Yusuf hoca ona kızmış ve bize kendi çocuklarının doktoru olan, Prof Barbaros Ilıkkanı önermişti. Ona gittik ve hep de ona gidiyoruz. Çok memnunuz şükür.
2 ay sonra tekrar kontrole kalp doktoruna gittik, bebeğim Yalım hocaya öyle gülücükler atıyordu ki eko sırasında, Yalım hoca şaşırdı dedi ki “çok uzun zamandır gülen ve mutlu bir hasta görüyorum ve nasıl davranacağımı bilemedim” dedi ve gülüştük şükür sorunları da düzelmişti. :)
Allaha şükürler olsun maşallah her şeyimiz iyi oldu ve hep iyi hayırlı insanlarla karşılaştık, ama çok dua ettim, bebeğim de uslu mutlu bir bebek ve şu an 5 aylık. 3 aylıkken anne demeye başladı. 4 aylıkken baba babaanne dede teyze diye sorunca onları göstermeye başladı. Şükür ben mutluluğu yakaladım.
Umarım sizler de çok mutlu olur ve Evlatlarınıza kavuşursunuz. Allahtan asla umut kesmeyin.
Ve hep “eğer hayırlı sağlıklı evlatlar olacaksa ver Rabbim” diye dua edin. Çünkü evlatla imtihan çok zor.
Benim de hikayem bu. Meleğim şimdi yanımda uyuyor. Darısı sizlerin başına.