Özel sektörde iş aramak mı, ailemin işi mi?


Beyninde tüm düşünceler birbirine girmiş.
Sen biraz bir dur. Bir kaç gün düşünme. Sonra al eline kağıt kalem aklına gelen her artı eksiyi yaz.
Doğru kararı verirsin eninde sonunda.
 
Az önce iki tane arkadaşıma söyledim. Bir tanesi "sen manyak mısın? ben senin yerinde olsam okulla olan bütün bağımı koparır, o yurda bir sene daha katlanmaz ve derhal bu işe başlardım. Biz mezun olunca ne b.k yiyelim diye düşünürken sen hazır işe konacaksın" dedi. Diğeri de "üstesinden gelip gelemeyeceğini anlaman için denemen lazım. Aynı anda hem bu işe girip hem de sağda solda iş arayabilirsin. Zaten onlar dükkanı sadece senin üstüne yıkıp gitmeyecekler yani senin o dükkanı batırma potansiyelin de yok. Yanında annen var ayrıca hayati önem taşımayan herhangi bir konuda teyzen ve kocasıyla anlaşmazlık yaşasan bile sen kendi kazandığın paraya bakarsın. Özel sektörde patrondan ya da amirden laf yiyince ne yaparsın, hemen işi bırakır mısın mesela" dedi. Şimdi de sen ben olsam aile işini götürüdüm diyorsun. Yüksek yapmak da bir alternatif. Bakalım... :)
 
Bu gayet güzel bir fikir, bu benim de aklıma geldi. Çünkü annem iş bulamasan bile sıkıntı yapma dedi.
Aynen oyle canim annenin yaninda ise basla okulun biter bitmez bir yandanda basvurularini yaparsin bu aradada kredini odersin.istedgin gibi bi is cikincada secimini o anki duruma gore yaparsin.belkide aile sirketi cok iyi olacak senn icin olmasa ayrilsan bile denemis olacaksin kesken olmaz calisip deneseydm die
 

Şimdi şöyle ki, ilk mezun olduğunda iş aramak çok stresli. O strese bence girme.

Ben derim ki sen aile işine başla, mastera da. Biraz çalış bak, sarıyor mu sarmıyor mu. Sararsa süper, sarmazsa deneyim edinmiş şekilde iş başvuruları yaparsın.
 
Bence kesinlikle ailenin işine dahil olmali ve asilmalisin.
Ama iktisatta da y.lisans yapmalisin. Kendi alanını da birakmamalisin ki ilerde bir sıkıntı yaşadığın da elinde bir B plani olsun.
Hangisi olursa olsun senin için en güzel gelecek olsun inşallah.
 
Teyzem ve eniştem dükkanda bile durmuyorlar, onlar arabalarla toptan satış yaptıkları müşterileriyle uğraşıyorlar. Eğer her ikisi de dükkanda duruyor olsaydı her şeye karışırlar diye düşünürdüm. Belki de onların fikri, teyzem ve eniştem dışarıdaki işlere koştururken annem ve benim dükkandaki işlerle ilgilenmem şeklindedir çünkü dükkan çok büyük, çok fazla çeşitte mal var, o malların takibi, satışı vs derken annem tek başına yetişemiyor, teyzemler de dışarıdaki işlerle uğraştıkları için üstüne bir de annemin yetişemediği kısma yetişmeye çalışınca gerçekten çok fazla yoruluyorlar. Üçünün de omzunda çok yük var yani. Bir tane eleman var dükkanda ama eleman daha çok güç gerektiren işlerle ilgileniyor. Tırlarla mal geliyor çünkü dükkana, onların taşınmasına yardımcı olması için var. Eleman satışla falan da ilgileniyor ama bizimkiler dükkandaki maddi mevzularda elemandan ziyade anneme daha çok güvendikleri için maddi bütün takipler annemin üzerinde diyebilirim. Binlerce çeşitte mal var, o malların satışı, karı, stoklardaki durumu, siparişleri, müşterilerin istekleri falan derken öyle işte. Yani belki önce beni dükkana alıp daha daha sonra bir şube açıp annemi ya da beni yeni şubeye transfer edebilirler o kısım henüz net değil.
 
Haklısınız.
 
Teşekkür ediyorum. Ben yüksek lisans fikrine sıcak bakmıyordum aslında çünkü artık öğrenciliğim bitsin istiyorum ama bu açıdan düşününce yüksek yapmanın faydası olabilir. İşte kafamı karıştıran şey tam da bu aslında, hem 4 sene okuduğum bölümün diplomasının işe yararlılığının bitmemesini istiyorum hem de hazır bir işe sahip olmak. :) İnsanoğlu aslında ne kadar doyumsuz. İyi dilekleriniz için çok sağolun.
 
Konu ilgili bölüme taşınmıştır

Bence ailenin yanında deneyebilirsin , baktın olmuyor sonra başka alternatifleri denersin
 
Beyninde tüm düşünceler birbirine girmiş.
Sen biraz bir dur. Bir kaç gün düşünme. Sonra al eline kağıt kalem aklına gelen her artı eksiyi yaz.
Doğru kararı verirsin eninde sonunda.
Teyzem özel sektörde yıllarca çalıştı. Gençliğinin en dinamik yıllarında özel sektördeydi. Şirketlerde. Pazarlama müdürü, bölge müdürü, şef vs. Birkaç firma değiştirdi ama hep bu sıfatlardaydı. Şirket arabaları, toplantılar, iş seyahatleri... Sonra bir gün tam olarak bilemiyorum ama sanırım çalıştığı sektör bir durgunluğa girdi. Hatırlamıyorum ekonomik kriz yaşanmış falan da olabilir. İşten çıkarıldı. Çok fazla olmayan bir miktar tazminat aldı. İş aradı aradı, tecrübesi olmasına rağmen bulamadı, belki de işverenler daha genç insanlara ihtiyaç duyuyordu. Sonra külüstür bir araba aldı, bakkallara, marketlere ufak tefek, ucuz şeyler satmaya başladı. Çok küçük çaplı toptancı diyelim. Sonra baktı olmuyor, pazarcılık yapmaya başladı. Pazarlarda gidip çamaşır satmaya falan başladı. Güzel kar ediyordu aslında ama sonra onu da bıraktı, neden bilmiyorum. Sonra evlendi falan. Eşiyle beraber biraz krediyle falan şu anki dükkanın temelini attılar ama başka bir semtte. Annemi de dahil ettiler ama dükkanın yeri kötüydü, işler istedikleri gibi gitmedi. Daha sonra bugünkü dükkanı kiraladılar sonra aldı başını gitti olay. Eşi de yıllarca bir fabrikada çalışmış sonra bişey olmuş, bir sürü insanla beraber onu da işten çıkarmışlar. Hayatta ne olacağımız, nerde nasıl dikiş tutturacağımız pek belli olmuyor aslında. Haklısın. Sakin kafayla her şeyin artı ve eksisini yazmak lazım.
 
Reactions: K_G

Biz ne kadar uğraşırsak uğraşalım, nasibimiz neredeyse oraya doğru gidiyoruz. Düşünmek, tasarlamak, her şeyi tartmak iyidir ama çok da kasılmamak lazım. Eninde sonunda olmamız gereken yerde olacağız.
Hakkında hayırlısı.

Senle aynı zamanlarda aynı kariyer ve gelecek dertlerine düşüyoruz. İlginç. :)
 
Aile işini yapmak, kurulu düzeni devam ettirmek uzun vadede riski olan bir durum, para çoğaldıkça paramın nasıl paylaşılacağı hırslar devreye girince sıkıntı çıkarabiliyor. Ama hırstan uzak insanlarsa ailenizdekiler bence aile işine atılmak çok daha Güvenli. Eğitimim boşa gidecek diye düşünmeyin, üniversite eğitimi size çok yönlü bakış açısı kazandırmıştır siz farkında olmadan, daha esnek daha Analitik yaklaşarak bazen sorunları kolayca çözersiniz, bu da özel sektörde hele satış alanında çok işe yarayacaktır diye tahmin ediyorum.

Hakkınızda Hayırlısı olsun
 
Evet. :) Ve daha kaç bin insan... Zaten bu olay için şimdi kafamı patlatana kadar düşünsem de okul bitmeden hiçbir şey yapamayacağım. Dilekolay bir sene kadar zaman var o vakte kadar kim öle kim kala. Belki de vazgeçecekler, belki de başka plan yapacaklar. İnsan bu sonuçta. Herkes için hayırlısı. :)
 
Reactions: K_G
Eğer para meselesinde sıkıntı yaşarsam bir dk bile durmam, bir daha da kesinlikle arkama bakmam zaten. Bana "acaba bu işi yapmak ister mi?" diye soranlar bedavaya yapmayacağımı da biliyorlardır diye düşünüyorum. Ama tabi aile içinde para paylaşımı konusunda sıkıntı yaşanması çok çirkin bir durum, bizim bir aile dostumuz erkek kardeşiyle ticaret işine girdi. Bakkal tarzı bişey ama mevkisi falan çok güzel, devraldı orayı. Kardeşiyle başladı ama anlaşmazlıklar yaşıyorlar ve adam şu an binlerce lira değerindeki çok iyi gelecek vaadeden dükkanını devredip başka bir iş yapmak istiyor. Ben hep işe üzülürüm böyle durumlarda, insanlara değil. İşe yazık yani, güzelce işletmek varken neden kavga? Bakalım, daha bir sene var kim öle kim kala. Anne de olsa insandır, cayabilir, düşünceleri değişebilir, vazgeçebilir, istemeyebilir. Burada yapılan öneriler çok mantıklı, mezun olunca dükkanda çalışıp en azından az da olsa kendi el harçlığımı çıkarıp bir yandan iş arayabilirim. O yüzden ben kendime katabildiğim kadar çok şey katacağım özel sektör için, mevcut İngilizcemi geliştirebildiğim kadar geliştireceğim, ders notlarımı falan yüksek tutacağım. Bu kadar çok torpil falan olmasa KPSS'yi de ciddi anlamda düşünürdüm ama ondan hiç umudum yok. Dediklerinizde çok haklısınız.
 
Konuma mesaj yazıp fikirlerini belirten herkese çok teşekkür ediyorum. Okuduğum bölüm her ne kadar çok fazla mezun verdiği için iş bulma durumu sıkıntılı bir bölüm olsa da çalışma alanı çok geniş. Bugün yeni dönem için ders kayıtlanmamızı yaptım. 7 tane dersimiz var mesela, her biri yığınla bilgi, teori, görüş içeriyor. Belki kimilerine göre gerçekten ailem ticaretle uğraştığı için çok şanslıyım. Devlet ve Yüksek Lisans şimdilik düşünmüyorum. Ben 4 sene okumuşum, kendime göre acı tatlı zamanlarım olmuş, başarılı olduğum, başarısız olduğum derslerim olmuşken mezun olduktan sonra çalışabileceğim diğer işleri bir kenara bırakıp direkt olarak ailemin işine girmeyi düşünmüyorum sanırım. Muhtemelen mezun olduktan sonra işlerin über hareketli olduğu zaman olan yaz döneminde bizimkilere yardımcı olmak için giderim, üç beş harçlığımı kazanırım, bir yandan da iş ararım diye düşünüyorum. Öteki türlü tamamen boşuna okumuşum gibi hissedeceğim çünkü. Her iki alternatifi de kendime yakın tutup rasyonel davranmak zorundayım. Fırsat maliyetini düşünmek zorundayım. İİBF bölümleri artık tamamen ciddiyetsizleşmiş durumda çünkü hiçbir şey kazanamayanlar gidip İşletme, İktisat okur oldu. Bölümlere haksızlık edilmiş oluyor. Ülkenin onlara da ihtiyacı var ama ciddi şekilde ihtiyacı var, ciddiyetsiz şekilde değil. Kötü bir zamanda mezun olacağım, ülkenin haline bakılınca birçok anlamda olumsuzluk görmek mümkün. Bütün bunların altından nasıl kalkacağız bilemiyorum.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…