Davranış Bozuklukları Otizm

Çocuğumuzda karşılaştığımız huysuzluk, saldırı, şiddet, içe dönüklük, korkaklık, hiperaktiflik, pasiflik, dikkatsizlik, çevreye uyum, utangaçlık, hırçınlık vs birçok sorununuzun paylaşıldığı konular.
Benim anlamadığım daha neler var bilsen. Bizimki ne komutlarımızı anlardı ne konustuklarımızı göz teması yoktu. Oyun oyamayı bilmezdi anlamadigindan. Atipik otizm dediler. Tabi egitimle su an daha iyi. Ama 2 senedir gidiyoruz.cocuklari soru cevap konusanlar yaziyo. Ne guzel oynayan cocuklar var anlamiyorum nasil. Bi de ben burda bakiyorum kendi kendine teshisler evde tedavi etmeler 2 ay da da gelismelerini yazanlar var. 1 ayda ogrendiklerini 3 senedir ugrasan anneye öneri diye yazanlar. Sanki o anne oturmus bisey yapmamis.saksıyız ya biz. Senelerdir ugrasanlar var burda biraz sayginiz olsun. Gelip 2 ayda iyilesti diye yazdiginizda hepinizin gecmisini bilmeden otizm sayfasi diye sizin de teshis almis oldugunuzu sanarak benim cocugum niye hala duzelmedi diye aglayan anneler var. Bunu bilin istedim. Halbuki kolay degil hizli ilerlemek. Evet iyilesmek mumkun cok var atipik otizmden sıyrılan atlatan. ama 2 3 4 ayda degil. Eskiden de yazanlar oldu sizin gibi hepsi kayboldu. gercekten teshis alanlarla burdayiz hala.
Mesajıma istinaden yazdiysaniz sizi ve diğer anneleri kirdiysam özür dilerim... ben kızım yaşıtlarını yakaladı veya bizim hicbirseyimiz kalmadı demedim. Sadece kızımı olduğu gibi kabul ettim. Artık sosyal ortamlarda daha rahat davranıyorum. Kızım hala yaşıtlarıyla oynamıyor. Kelime olarak herşeyi bilsede diyaloglu konuşması yok. Kendi kendine konuşması hala devam ediyor. Olumlu şeyleri özellikle yazıyorum ki umutsuzluğa kapılmasın kimse diye.
 
Yok size veya tek bir kisiye karsi yazmadim onu. Okudukca gecmislerine bakiyodum ama isimlerini sorsaniz bile aklimda degil. Son zamanlar başlıgınin disinda olmustu burasi. Eskiden yazanlarin cogu gitti. Bilemiyorum nasil anlatsam. Cünkü bunu anlatamayacagimi ve herkesin ancak yasayarak ogrenecegine kanaat getirdim. Kuntay in da dedigi gibi bize yakin insanlara bile kendimizi anlatamazken nasil anlatabilinir ki burda bu durum. Otizm tanisi alipta bu durumdan kurtulan cocuklar bizim motive olmamizi saglar onlar ayrı da cocugunda bisey olmadan telas icinde annesinin yaptiklarini izlemek sonra da ohh gecti demesi. Hic bir cocuk kotu olmasin ama kimsede gozumuze sokmasin diyeydi sitemim. Bir daha yazmam gruptan ayrılırım. Kırdıysam ben özür dilerim.
 
Pediatrist-pediatrik nörolog Prof. Dr. Sabiha Paktuna Keskin (milliyet)

Etkinliği istatistiksel olarak gösterilen metoda göre, çocuğun kendini ifade etmesine fırsat verilmeli, bu sabrı göstermek için de sıcak, sevecen ve anlayışlı olunmalı" diyen Keskin, annelerin, çocuklarında gözlemledikleri ve giderek tırmandığına şahit oldukları fakat neden ortaya çıktığına bir türlü anlam veremedikleri sıkıntılarını, "Oğlum 4,5 yaşında olmasına rağmen konuşmuyordu. Sürekli kabızdı. Saçını kestirmiyordu. Banyo yaptıramıyorduk. Yuvanın kapısında krize girercesine ağlıyordu. 18 aylıktı adına tepki vermiyordu. Bakışlarını yakalamam imkansızdı. Hiç kimsenin hatta benim bile farkında değildi. Yuvaya verdim aşırı hırçınlaştı. Çocuğum benden uzaklaştı. Sütümü dahi reddetti. Kapıları yüzüme kapatmaya başladı" şeklinde aktardıklarını kaydetti.
Konuya ilişkin bilgi veren Keskin, annenin çocuğuna aktardığı şartsız güvenin, birey olabilmenin ve diğerleriyle ilişki kurabilmenin ön şartı olduğunu belirterek, anneye güvenli bağlanması gerçekleşmeyen çocukların gelişiminin durduğunu, hatta gerilediğini söyledi.

"Güvensiz bağlanma varlığında çocuğun anneyi taciz etmesi ya da çocukta ortaya çıkan gelişme geriliğinin çocuğun anneden koparılmasıyla iyileşeceği" şeklindeki yanlış kanaatin yaygınlığına dikkati çeken Keskin, bu durumda zaten güvensiz olan bağın daha da koparılarak, sorunun telafisi imkansız boyuta taşındığını kaydetti.

Çocuğun isteklerini bizzat annesinin yapmasını talep etme ya da tamamen anneden vazgeçerek içe kapanmasının ve hatta otistik davranışlar göstermesinin nedeninin güvensiz anne çocuk bağı olabileceğinin altını çizen Keskin, dolayısıyla bu durumdaki bir çocuğu anneden koparmanın çocuktaki gelişme geriliğini gidermek yerine gerilemeyi hızlandırdığına işaret etti.

Keskin, kendi tecrübelerine dayanarak çocuğun 3 yaşından önce anneden huzur içinde ayrılabildiğine şahit olmadığını söyledi.
Şimdi bu yazıdan çıkan anafikri anlayan bizlere de anlatabilir mi? Şaka yapmıyorum İnan’ın tam anlayamadım. Kreşe vermeyin diye anladım ben. Çoçuğumu 1,5 yıldır kreşe ağlayarak uğurluyorum. Geçmiş yazılarımı okursanız bu işte var bir yanlış diyordum hep. Acaba hatamı etmiş oluyorum bu durumda zorla kreşe vererek? Gelişimi duruyor hatta geriliyormuş diyor doktor.
Ben de 22 aylikken otizm bulgulari var size cok bagli olmasin dediler diye cocugu sütten kestim. Zaten en net geriledigi donem 24 aylik 30 aylik arasi o 6 ay yoktu.
Soyledigi son bes kelimede o arada gitti ve susmustu.
 
Pediatrist-pediatrik nörolog Prof. Dr. Sabiha Paktuna Keskin (milliyet)

Etkinliği istatistiksel olarak gösterilen metoda göre, çocuğun kendini ifade etmesine fırsat verilmeli, bu sabrı göstermek için de sıcak, sevecen ve anlayışlı olunmalı" diyen Keskin, annelerin, çocuklarında gözlemledikleri ve giderek tırmandığına şahit oldukları fakat neden ortaya çıktığına bir türlü anlam veremedikleri sıkıntılarını, "Oğlum 4,5 yaşında olmasına rağmen konuşmuyordu. Sürekli kabızdı. Saçını kestirmiyordu. Banyo yaptıramıyorduk. Yuvanın kapısında krize girercesine ağlıyordu. 18 aylıktı adına tepki vermiyordu. Bakışlarını yakalamam imkansızdı. Hiç kimsenin hatta benim bile farkında değildi. Yuvaya verdim aşırı hırçınlaştı. Çocuğum benden uzaklaştı. Sütümü dahi reddetti. Kapıları yüzüme kapatmaya başladı" şeklinde aktardıklarını kaydetti.
Konuya ilişkin bilgi veren Keskin, annenin çocuğuna aktardığı şartsız güvenin, birey olabilmenin ve diğerleriyle ilişki kurabilmenin ön şartı olduğunu belirterek, anneye güvenli bağlanması gerçekleşmeyen çocukların gelişiminin durduğunu, hatta gerilediğini söyledi.

"Güvensiz bağlanma varlığında çocuğun anneyi taciz etmesi ya da çocukta ortaya çıkan gelişme geriliğinin çocuğun anneden koparılmasıyla iyileşeceği" şeklindeki yanlış kanaatin yaygınlığına dikkati çeken Keskin, bu durumda zaten güvensiz olan bağın daha da koparılarak, sorunun telafisi imkansız boyuta taşındığını kaydetti.

Çocuğun isteklerini bizzat annesinin yapmasını talep etme ya da tamamen anneden vazgeçerek içe kapanmasının ve hatta otistik davranışlar göstermesinin nedeninin güvensiz anne çocuk bağı olabileceğinin altını çizen Keskin, dolayısıyla bu durumdaki bir çocuğu anneden koparmanın çocuktaki gelişme geriliğini gidermek yerine gerilemeyi hızlandırdığına işaret etti.

Keskin, kendi tecrübelerine dayanarak çocuğun 3 yaşından önce anneden huzur içinde ayrılabildiğine şahit olmadığını söyledi.
Şimdi bu yazıdan çıkan anafikri anlayan bizlere de anlatabilir mi? Şaka yapmıyorum İnan’ın tam anlayamadım. Kreşe vermeyin diye anladım ben. Çoçuğumu 1,5 yıldır kreşe ağlayarak uğurluyorum. Geçmiş yazılarımı okursanız bu işte var bir yanlış diyordum hep. Acaba hatamı etmiş oluyorum bu durumda zorla kreşe vererek? Gelişimi duruyor hatta geriliyormuş diyor doktor.
Ustteki yazidan bagimaiz olarak soyluyorum cocuk 1.5 senedir aglayarak gidiyorsa o kresi degistirmelisiniz.
 
uyaran eksikliği ve atipik otizm arasında ki farkı sorma nedenim
geçen yıl bu zamanlar bende otizm ile tanıştım isme tepki ve göz teması önceden vardı ve ben fark edene kadar 3 ay içinde yok oldu oğlumda gerilemeler hızlandı yani doktor doktor gezdim kimi ağır kimi hafif kimi orta düzey otizm dedi hepsi eğitime başlayın dedi şubatta eğitime başladık tabi o süreye kadar göz temasını yeniden sağladım az da olsa kelimelerimiz vardı yavaş yavaş kayboldu tek anne kaldı eğitim ve kreş birlikte oldu 10 ay geçti şimdi oğlum hala konuşmuyor tek anne diyor ama göz teması ve isme tepki var ablasıyla oynamaya yeni yeni başladı oda ablasına koşup sarılma tarzı benle ve babaylada o tarz oynar en son gittiğimiz de doktorumuz izledi ve büyük ihtimal uyaran eksikliği dedi atipik olsa bu kadar hızlı ilerlemez ama uyaran eksikliğinde de daha hızlı ilerleme bekleriz dedi silik otizm de olabilir dedi
bu 1 yıl içinde şunu öğrendim tanı her ne olursa olsun benim çocuğumla daha fazla ilgilenmem gerek ve çocuğumu hiç farklı görmemeyi öğrendim onun hiç bir şeyi yokmuş gibi davranıyorum çünkü hissettiğine inanıyorum uzun yazdım kusura bakmayın ama kimse anlamıyor bizi ben ilkokul öğretmeniyim hani farkındalık falan diyorlar ya kimse farkında değil aslında sadece lafta bu farkındalık sınıfında otizimli bir öğrencisi olan arkadaşım bile sanki vebaliymis gibi bahsediyor oğlumun kreş öğretmeni videolarinda oğlumu teğet geçiyor özel eğitim öğretmenleri derseniz suslu laf kalabalığı ile göz boyamaya çalışıyor demem o ki bizim çocuklarımızı bizden başka tanıyan ve faydası olan kimse yok uzattım hakkınızı helal edin ama beni de sizden başka anlayan yok
 
Ustteki yazidan bagimaiz olarak soyluyorum cocuk 1.5 senedir aglayarak gidiyorsa o kresi degistirmelisiniz.
Değiştirdik, hatta iki tane daha sınıf ve öğretmen değiştirdik yok olmuyor. İçeri girince hemen susuyor duyuyorum asıl benden ayrılmak istemiyor. Bilmiyorum zaten neye inansam ne yapsam anlamadım ki.
Eğer içgüdüsel davranırsam vermem kreşe. Hergün bir iki arkadaş bulup eve davet ederim, ya da kovsalar bile ben giderim çocuklu arkadaşlara maksat sosyallikse eğer. Kreş mantığıma uymadı ve uymuyor hala.
 
Değiştirdik, hatta iki tane daha sınıf ve öğretmen değiştirdik yok olmuyor. İçeri girince hemen susuyor duyuyorum asıl benden ayrılmak istemiyor. Bilmiyorum zaten neye inansam ne yapsam anlamadım ki.
Eğer içgüdüsel davranırsam vermem kreşe. Hergün bir iki arkadaş bulup eve davet ederim, ya da kovsalar bile ben giderim çocuklu arkadaşlara maksat sosyallikse eğer. Kreş mantığıma uymadı ve uymuyor hala.
Kac saat gidiyor?
 
uyaran eksikliği ve atipik otizm arasında ki farkı sorma nedenim
geçen yıl bu zamanlar bende otizm ile tanıştım isme tepki ve göz teması önceden vardı ve ben fark edene kadar 3 ay içinde yok oldu oğlumda gerilemeler hızlandı yani doktor doktor gezdim kimi ağır kimi hafif kimi orta düzey otizm dedi hepsi eğitime başlayın dedi şubatta eğitime başladık tabi o süreye kadar göz temasını yeniden sağladım az da olsa kelimelerimiz vardı yavaş yavaş kayboldu tek anne kaldı eğitim ve kreş birlikte oldu 10 ay geçti şimdi oğlum hala konuşmuyor tek anne diyor ama göz teması ve isme tepki var ablasıyla oynamaya yeni yeni başladı oda ablasına koşup sarılma tarzı benle ve babaylada o tarz oynar en son gittiğimiz de doktorumuz izledi ve büyük ihtimal uyaran eksikliği dedi atipik olsa bu kadar hızlı ilerlemez ama uyaran eksikliğinde de daha hızlı ilerleme bekleriz dedi silik otizm de olabilir dedi
bu 1 yıl içinde şunu öğrendim tanı her ne olursa olsun benim çocuğumla daha fazla ilgilenmem gerek ve çocuğumu hiç farklı görmemeyi öğrendim onun hiç bir şeyi yokmuş gibi davranıyorum çünkü hissettiğine inanıyorum uzun yazdım kusura bakmayın ama kimse anlamıyor bizi ben ilkokul öğretmeniyim hani farkındalık falan diyorlar ya kimse farkında değil aslında sadece lafta bu farkındalık sınıfında otizimli bir öğrencisi olan arkadaşım bile sanki vebaliymis gibi bahsediyor oğlumun kreş öğretmeni videolarinda oğlumu teğet geçiyor özel eğitim öğretmenleri derseniz suslu laf kalabalığı ile göz boyamaya çalışıyor demem o ki bizim çocuklarımızı bizden başka tanıyan ve faydası olan kimse yok uzattım hakkınızı helal edin ama beni de sizden başka anlayan yok
Çok güzel anlatmışsınız bir öğretmen olarak. Sırf raporu olduğu için çoçuğa söz hakkı vermeyen çok öğretmen vukuatı duyuyorum. Kreşlerin hepsi berbat. Oğlumu videolarda göremiyorum ne zaman sorsam hep bahaneleri var okul yetkililerinin ve bunu yaşayan tek ben değilim. Bir elin parmaklarını geçmez çıcuklarımızı aynı gözle gören okul ve öğretmen sayısı...
 
Ben iki saat gonderiyorum once bir saatti sonra 2 saate cikardi. Ama 2 saat iyi bence su an. 4 saat derdini anlatamayan bir cocuga sıkıntı verebilir.
yarın için psikiyatriye randevu aldım. Doçent doktormuş bakalım ne olacak. Son bir aydır hiç ilerlemedi hatta geriledi desem yeridir. Yazın iki ay vermedim kreşe hep havuzda parkta vakit geçirdik stereotipleri azalmıştı hattta bittecek diye seviniyorduk şimdi çok kötü oldu. Evdeki perdeleri halıları bile kaldırıp sallıyor. Onu yapınca bu dünyada değil gibi davranıyor, bizi görmüyor duymuyor. Ancak randevu alabildim iki aydır boş yer yoktu (bir yerden kopyaladığım yazıda gelmişti düzelttim)
 
Bu arada oglum tam 3 yasinda haftada 3 gun 3 saat basladi. Ilk iki hafta 2 saat gitti.
4 yasinda 5 gune cikardik. 4.5 yasindan sonra da 9-3 anaokuluna gitti.
Cok mutlu gidiyor su anda sukur
 
yarın için psikiyatriye randevu aldım. Doçent doktormuş bakalım ne olacak. Son bir aydır hiç ilerlemedi hatta geriledi desem yeridir. Yazın iki ay vermedim kreşe hep havuzda parkta vakit geçirdik stereotipleri azalmıştı hattta bittecek diye seviniyorduk şimdi çok kötü oldu. Evdeki perdeleri halıları bile kaldırıp sallıyor. Onu yapınca bu dünyada değil gibi davranıyor, bizi görmüyor duymuyor. Ancak randevu alabildim iki aydır boş yer yoktu (bir yerden kopyaladığım yazıda gelmişti düzelttim)
Benim oglanin stereotip hareketleri yoktu ama himm himmm diye dolanmasi vardi. Sabahtan aksama kadar. Duyu butunleme yapan bir ozel egitime 4 aydir gidiyoruz. Himm himmm bitti diyebilirim. Cok azaldi. Hep duyuyla ilgili seylermis bu hareketler. Mesela bize gunde 40 kez takla 40 dönme gibi odevler veriyolar. Ama oyunla karisik yapiyoruz yoksa kaciyor gidiyor.
 
uyaran eksikliği ve atipik otizm arasında ki farkı sorma nedenim
geçen yıl bu zamanlar bende otizm ile tanıştım isme tepki ve göz teması önceden vardı ve ben fark edene kadar 3 ay içinde yok oldu oğlumda gerilemeler hızlandı yani doktor doktor gezdim kimi ağır kimi hafif kimi orta düzey otizm dedi hepsi eğitime başlayın dedi şubatta eğitime başladık tabi o süreye kadar göz temasını yeniden sağladım az da olsa kelimelerimiz vardı yavaş yavaş kayboldu tek anne kaldı eğitim ve kreş birlikte oldu 10 ay geçti şimdi oğlum hala konuşmuyor tek anne diyor ama göz teması ve isme tepki var ablasıyla oynamaya yeni yeni başladı oda ablasına koşup sarılma tarzı benle ve babaylada o tarz oynar en son gittiğimiz de doktorumuz izledi ve büyük ihtimal uyaran eksikliği dedi atipik olsa bu kadar hızlı ilerlemez ama uyaran eksikliğinde de daha hızlı ilerleme bekleriz dedi silik otizm de olabilir dedi
bu 1 yıl içinde şunu öğrendim tanı her ne olursa olsun benim çocuğumla daha fazla ilgilenmem gerek ve çocuğumu hiç farklı görmemeyi öğrendim onun hiç bir şeyi yokmuş gibi davranıyorum çünkü hissettiğine inanıyorum uzun yazdım kusura bakmayın ama kimse anlamıyor bizi ben ilkokul öğretmeniyim hani farkındalık falan diyorlar ya kimse farkında değil aslında sadece lafta bu farkındalık sınıfında otizimli bir öğrencisi olan arkadaşım bile sanki vebaliymis gibi bahsediyor oğlumun kreş öğretmeni videolarinda oğlumu teğet geçiyor özel eğitim öğretmenleri derseniz suslu laf kalabalığı ile göz boyamaya çalışıyor demem o ki bizim çocuklarımızı bizden başka tanıyan ve faydası olan kimse yok uzattım hakkınızı helal edin ama beni de sizden başka anlayan yok

Çocuğunuz tam olarak kaç aylık? Yapabildikleri ve yapamadıkları neler? Konuşma olarak sadece anne kelimesi mi var? Aile bireyleri ve aile dışı kişiler ile sosyal iletişimi nasıl? Davranış sorunu yaşıyor musunuz?
 
Çocuğunuz tam olarak kaç aylık? Yapabildikleri ve yapamadıkları neler? Konuşma olarak sadece anne kelimesi mi var? Aile bireyleri ve aile dışı kişiler ile sosyal iletişimi nasıl? Davranış sorunu yaşıyor musunuz?
oğlum şu an 43 aylık. anneyi söyler zorlandığı zaman kelime çıkarabiliyor ama çok zorlanirsa. al ver kısmen de olsa yapıyoruz komut çoğu zaman almaz hikaye okumak isterim dinlemez oyun hamuruyla oynamayı seviyor ama agzina alıyor yeni bi öğretmen her şeyi ağzına alıyor tanımak için elle tanımasını sağlayın dedi bu hafta. Aile bireylerini tanıyor dün gece amcasiyla çok güzel oynadı. yanına gidip amcayı kaldırdı kovalamaca oynadı. hafta sonu hiç tanımadığı kendi yaşıtı kıza gidip sarıldı oynamak için kız korkup kaçtı. takıntılı hareketlerimiz yok ama çok hareketli bir çocuk
 
oğlum şu an 43 aylık. anneyi söyler zorlandığı zaman kelime çıkarabiliyor ama çok zorlanirsa. al ver kısmen de olsa yapıyoruz komut çoğu zaman almaz hikaye okumak isterim dinlemez oyun hamuruyla oynamayı seviyor ama agzina alıyor yeni bi öğretmen her şeyi ağzına alıyor tanımak için elle tanımasını sağlayın dedi bu hafta. Aile bireylerini tanıyor dün gece amcasiyla çok güzel oynadı. yanına gidip amcayı kaldırdı kovalamaca oynadı. hafta sonu hiç tanımadığı kendi yaşıtı kıza gidip sarıldı oynamak için kız korkup kaçtı. takıntılı hareketlerimiz yok ama çok hareketli bir çocuk
Özel egitimde arkadasim var onun ogluyla cok benzer durumlariniz o da 43 aylik. Oyun hamurlarını cıkartsak alıp yer. Oyun terapisi hocasi herseyi agzina almasini agziyla tanimaya calisiyor diye acikladi. Bu cocukta cok hareketli. Inanin duyu butunleme dersine girdiginde sakinlesiyor. Bunu da duyusunu bugun tamamladı diyerek acikliyorlar. O cocuga carsafa sarın duyusu tamamlansin dediler. Agzina almasini nasil engelleyebileceginizi de soylediler mi.
 
Pediatrist-pediatrik nörolog Prof. Dr. Sabiha Paktuna Keskin (milliyet)

Etkinliği istatistiksel olarak gösterilen metoda göre, çocuğun kendini ifade etmesine fırsat verilmeli, bu sabrı göstermek için de sıcak, sevecen ve anlayışlı olunmalı" diyen Keskin, annelerin, çocuklarında gözlemledikleri ve giderek tırmandığına şahit oldukları fakat neden ortaya çıktığına bir türlü anlam veremedikleri sıkıntılarını, "Oğlum 4,5 yaşında olmasına rağmen konuşmuyordu. Sürekli kabızdı. Saçını kestirmiyordu. Banyo yaptıramıyorduk. Yuvanın kapısında krize girercesine ağlıyordu. 18 aylıktı adına tepki vermiyordu. Bakışlarını yakalamam imkansızdı. Hiç kimsenin hatta benim bile farkında değildi. Yuvaya verdim aşırı hırçınlaştı. Çocuğum benden uzaklaştı. Sütümü dahi reddetti. Kapıları yüzüme kapatmaya başladı" şeklinde aktardıklarını kaydetti.
Konuya ilişkin bilgi veren Keskin, annenin çocuğuna aktardığı şartsız güvenin, birey olabilmenin ve diğerleriyle ilişki kurabilmenin ön şartı olduğunu belirterek, anneye güvenli bağlanması gerçekleşmeyen çocukların gelişiminin durduğunu, hatta gerilediğini söyledi.

"Güvensiz bağlanma varlığında çocuğun anneyi taciz etmesi ya da çocukta ortaya çıkan gelişme geriliğinin çocuğun anneden koparılmasıyla iyileşeceği" şeklindeki yanlış kanaatin yaygınlığına dikkati çeken Keskin, bu durumda zaten güvensiz olan bağın daha da koparılarak, sorunun telafisi imkansız boyuta taşındığını kaydetti.

Çocuğun isteklerini bizzat annesinin yapmasını talep etme ya da tamamen anneden vazgeçerek içe kapanmasının ve hatta otistik davranışlar göstermesinin nedeninin güvensiz anne çocuk bağı olabileceğinin altını çizen Keskin, dolayısıyla bu durumdaki bir çocuğu anneden koparmanın çocuktaki gelişme geriliğini gidermek yerine gerilemeyi hızlandırdığına işaret etti.

Keskin, kendi tecrübelerine dayanarak çocuğun 3 yaşından önce anneden huzur içinde ayrılabildiğine şahit olmadığını söyledi.
Şimdi bu yazıdan çıkan anafikri anlayan bizlere de anlatabilir mi? Şaka yapmıyorum İnan’ın tam anlayamadım. Kreşe vermeyin diye anladım ben. Çoçuğumu 1,5 yıldır kreşe ağlayarak uğurluyorum. Geçmiş yazılarımı okursanız bu işte var bir yanlış diyordum hep. Acaba hatamı etmiş oluyorum bu durumda zorla kreşe vererek? Gelişimi duruyor hatta geriliyormuş diyor doktor.
Kuntaycim ben bu yaziyi okumustum sabiha hanimin ve cok etkilenmistim kres konusunda oglum 3.5 yasinda bulgaristanda yasiyoruz ozel kres yok devletin siniflar 30 kisilik tabi tam bir kaos ortami ucgunluk bir deneme suresi koydum ogluma oylene kadar ilk gun sinifa gulerek kosarak cocuklarin yanina giren oglum ikinci gun daha evde aglamaya basladi zaten sinifin onunr gidince sesten durmak mumkun degil hepsi agliyorlar duzenli uykusu olan oglum gece oglen oglen uykusunda aglayarak uyandi anladimki stres olmus ve ucuncu gun sinunda biraktirmaya karar verdim zaten yeni yeni kelimelerimiz geliyor psikologa danistim ve stres oldugunu bunun ogluma eksi yonde etkiliyceni soyledi bende biliyorum oglumu cok hassas ben ses yuksekltince dahi aglar sarilmadan opmeden susmaz demek istedigimim her yontem her cocuga iyi gelmeyebiliyor rn iyi anne bilir yavrusunu
 
Yok size veya tek bir kisiye karsi yazmadim onu. Okudukca gecmislerine bakiyodum ama isimlerini sorsaniz bile aklimda degil. Son zamanlar başlıgınin disinda olmustu burasi. Eskiden yazanlarin cogu gitti. Bilemiyorum nasil anlatsam. Cünkü bunu anlatamayacagimi ve herkesin ancak yasayarak ogrenecegine kanaat getirdim. Kuntay in da dedigi gibi bize yakin insanlara bile kendimizi anlatamazken nasil anlatabilinir ki burda bu durum. Otizm tanisi alipta bu durumdan kurtulan cocuklar bizim motive olmamizi saglar onlar ayrı da cocugunda bisey olmadan telas icinde annesinin yaptiklarini izlemek sonra da ohh gecti demesi. Hic bir cocuk kotu olmasin ama kimsede gozumuze sokmasin diyeydi sitemim. Bir daha yazmam gruptan ayrılırım. Kırdıysam ben özür dilerim.
Mümkünse ayrılmayın bir yere gitmeyin:) bu gruptaki annelerin hiç biri bir yere gitmesin dertlerimizi paylaşalım ki birbirimizden birşeyler öğrenelim. Çocuklarımızın çok farklı aynı zamanda pek cok da birbirine benzer yönleri var. O yüzden denedigimiz yöntemleriyöntemlerin okudugumuz kitaplarin az çok birbirimize faydası dokunur. Ama sizde haklısınız bende zamanında burda siz ne yaptınız bildiğiniz başka birşey var mi. Okuduğunuz bir kitabın yararını gordunuzmu diye sordum durdum. Onun yerine insanlar şu doktor otizm dedi beriki şunu dedi ve teşhisi burda arayanlar anneler... ama her ne olursa olsun bizi bizden başkası anlamaz. Birde şunu eklemek istiyorum. Çocukların nasıl sac rengi gözü kaşı birbirinden farklıysa ilerleme hızıdhızında öyle farkediyor. Sadece yavaş ilerleyen çocukların anneleri biraz daha fazla yoruluyor. Hepimizin çocukları tez zamanda asarlar inşallah bu durumu.
 
oğlum şu an 43 aylık. anneyi söyler zorlandığı zaman kelime çıkarabiliyor ama çok zorlanirsa. al ver kısmen de olsa yapıyoruz komut çoğu zaman almaz hikaye okumak isterim dinlemez oyun hamuruyla oynamayı seviyor ama agzina alıyor yeni bi öğretmen her şeyi ağzına alıyor tanımak için elle tanımasını sağlayın dedi bu hafta. Aile bireylerini tanıyor dün gece amcasiyla çok güzel oynadı. yanına gidip amcayı kaldırdı kovalamaca oynadı. hafta sonu hiç tanımadığı kendi yaşıtı kıza gidip sarıldı oynamak için kız korkup kaçtı. takıntılı hareketlerimiz yok ama çok hareketli bir çocuk

Çocuğunuza tavrınız nasıl bilmiyorum ama asla yapmaz istemez sevmez demeyin.. Kızıma sevmediği okadar çok şey yaptırdımki. Kimi zaman rüşvetle kimi zaman çok sevdiği şeyden mahrum ederek.. Elbette bazı çocuklar çok zor, ne yaparsanız yapın işe yaramıyor ama lütfen sizce sorun olan eksiklik ve bozuklukları bıkmadan usanmadan düzeltmeye çalışın. 43 ay artık riskli aylar. Bu arada eğer gelişimde ilerleme göremiyorsanız eğitmeni değişin. Eğitmen değişiminden sonra ciddi ilerleme sağlayan aileler gördüm.. Maalesef her eğitmen iyi değil.. Ülkemizde 2 3 ay kursa gidip eğitmen olanlar var
 
X