Davranış Bozuklukları Otizm

Çocuğumuzda karşılaştığımız huysuzluk, saldırı, şiddet, içe dönüklük, korkaklık, hiperaktiflik, pasiflik, dikkatsizlik, çevreye uyum, utangaçlık, hırçınlık vs birçok sorununuzun paylaşıldığı konular.
Teşekkür ederim evet bu şekilde yapıyorum ama görmeniz lazım 3 saat katılana kusana kadar ağladığını bilirim o kadar inatçı hatta bu durumlarda babayı bile evden gönderiyorum çünkü dayanamıyor üst ebeveynleri bile çoğu zaman kabul etmiyorum çünkü bir şey istediğinde hemen yapıyorlar kızıyorum onlara bu gaddarlık değil onun için ama yok konuşmayı bilmediğini düşünmüyorum ama iletişime geçmek istemiyor öyle bir duvarı var ki yıkmak çok zor eve gelen eğitimciden tutun doktoruna terapistine öğretmenine kadar herkesin ortak kanaati arhan zor bir çocuk bilişseli bu kadar iyi olupta ilerlemeye direnç gösteren çok az çocuk var şeklinde
 
Konusur ismine bakar adine diye sorsan soyler tekardan krese yazdirdim bu donem hemde devletin tuvalet egitiminid3 verdim ogretmenine rapor aldigimizida soylemedim anlayacak yada bir sikayet gelecekmi die 3haftanin sonunda bir sey demeyince ben soyledim oda bana evd3 cokmu siddet goruyor arkadaslarini itiyor yaklastirmiyor dedi ama acilir duzelir bu yaslarda normal dedi ama nedeb ropor aldiniz anlamis dedgilim oglunuz gozume bakiyor dedi inanin nasil mutlu oldum cektigim.gunlerce agladigim tum eziyetler bi ogretmenin bir kelimesiyle ohhh cok sukur allahim.dedim 3 gun cok iyidim taki cumhuriyet bayrami disarda etkinlik yapana kadar gizli gizli izledim trk basina bankda oturmusdu herkes elind3 bayrak oynuyordu ozaman anladimki hale cok eksiyimiz var konusunca ohhh kurtuldum artik normele bindi hersey olmuyor baskalarin farketmedigi ama benim farkettigim birseyler var ozellikle parkda yanim da kaymiyor oynamiyor oyle bos bos takiliyor evde konusuyor ama disarda sus pus anlamadim anlamiyorum ama cok keskelerim oldu bu hayatta keske bebekken kollarini acip kosarken bana gulerken hep arkami donup gitmeseydim gecmise donup hep keske keske allahim diyorum tum dualarim sizinle guzel anneler
 
Yanlış anlamada senin çocuğun ilgisizlikten olmuş tv ile bir bağ kurmuş sen kapatınca dolsyısıyla tepki vermiş ilgilenincede düzelmiş az uyaran sonucu içe dönmüş toparlamışsınız şimdi sorununuz kalmadıysa ne güzel işte otizm iletişim sorunudur karşılıklı konuşmaya geçmişsiniz yani iletişime otizmden bahsedilemez şu durumda
 
Evet kleopat sana sonuna kadar hak veriyorum ama evet ben gibi suphede olan anneler var siz gibu tecrubeli annelerde.. Evlat szinki nasil degerliyse bizimkide bize gore oyle degerli.. Yine bastab yazdigim Gibi kimsw keyfinden otizm sayfasina giripte cocugumun yaptuklarini bi anlatimm diye girmez.. Emin olun bizde cok agladik agliyoruzda.. Konu evlat olunca bilirsiniz iste her anneyi.. Hem tavsiyede bulunankarada sitem etmissiniz haklisunizda yorgunsunuz ama belki bi umit belki bi ucundan tutulur diye tavsiye ediyo burda herkes yine iyilik icin.. Otizmin onlarca belirtisi var her otiznli ayni degil deniliyo buda kafa karistryo asla cocuklarlla oynamiyo kizim insanlar yokmus gibi davraniyo ee bunlarda akila otizmi getiriyo burda yazma sebebimiz bu.. Ayrica kotumu ben szin hic birinizi tanimiyorum ama kleopatin kuntayin vs cocuuklarina sifa ver diye dua ediyorum eminim hepinizde ediyosunuzdr
 
Aynen benimkide direncli zaman zaman ne kelimeler soyluyo ama devam etmiyo. Cunku istemiyor. Bize de aklı ile herseyi hallediyo konusma istegi duymuyo demistiler. Herseyi biliyor. Biz de su an konusmaya zorluyoruz durmadan. Sinir krizleri geciriyor istediginden vazgeciyor. Ama zorlayacagiz devam edicez. Ama yanliz senin cocugun degil bunu bil. Boyle cok cocuk var. Eninde sonunda konusuyorlarmis. Bizim kurumda gecen sene hic konusmayip simdi cok guzel sohbet eden bir kiz var. Bana mucize gibi geliyo. Insallah rabbim bize de yaşatır.
 
İnşallah canım tek temennimiz bu yönde sanki konuşsa daha çabuk ilerleyecek çünkü davranış problemi şimdilik yok dışardan bakıldığında farklılık görünmüyor ama insanlar iletişime geçmek istediğinde yokmuş gibi davranıyor
 
 
Canim benim bildigim ama baskalari farkemedigi bisi var uyaran azliginda ekolali olmazmis yuzde 40 atipik dedi bu ay tekrar kaldigim yerden devam ediyorrum rehabilitasyon merkezine 6 ay asiri derecede ekolali yapti bu aralarda kendi kendine konusuyor hayali oyun dicem degil yani disarda bile yapiyor varmidir boyle durumda anneler
 
Daha once konusmuyordu 1 bardak si icin 1 saat alattigim gunler oldu cok cektik su demeden asla vermedim konustugu halde hale el kol hareleriyle istemeye calisiyor bende gormezden geliyorum biraz birakdam bos hemen susacak iletisimde olsun die hala sokakda geziyorum daha yeni geldim disardan diguktan hasta oldu yindecikariyorum asla evde birakmayin
 
Kendi kendine anlamsiz konusmalari var. Yaklasik 4 5 aydir. Bu konusmanin gelecegine isaret olarak gorunuyor. Anlamli kendi kendine konusuyosa o daha iyidir.

Benim oglan bu hafta anne dedigimde hep anne dedi baba, elma dedigimde parmagiyla yazarmis gibi yaziyodu bugun dada dedi renkleri soyledim yarim yamalak soyledi. Herhalde basladik gibi konusmaya. Isterse soyluyo ama bir gaza getiriyorum benim oglum konusuyo aferin ogluma filan deyince istegi artiyo gibi. Insallah o kirilma noktasindadir asariz artik.
 
Ekolali her konusmaya baslayan Çocuklar da görülmez mi zaten bunu uyaran eksikligi ile neden zıt görüyorsunuz
 
Merhabalar, daha önce yazmıştım ben 34. ayda bişeyler olduğunu anlamıştım. Aslında kızım şarkı, türkü, kitaplarını ezbere söyleyen hiç durmadan ezbere bişeyler söyleyen bir çocuk fakat ikili konuşma yok. Sadece isteklerini tek kelime ile söylüyordu. Tüm elektronikleri kapattığımın ertesi günü inanılmaz bir kekemelik başladı. Fakat burada tarif etsem eksik kalır, o bülbül gibi kitaplarını ezbere söyleyen çocuk (gecikmiş ekolali) bir kelimeyi 25 defa ilk hecesine takılıp söylüyordu. Eşim ile ne yapacağımızı şaşırdık, o dönem gittiğimiz doktor, bırakın bir çeşit tepki veriyor, dışarı çıkarın, takılmayın dedi. Havalarda çok müsaitti. 6-7 saat parklarda koştuğumuzu biliyorum. Sanki koştukça iyileşecekmiş gibi geliyordu. Zorla skooter’a bindirdim, zorla konuştum, konuştum, eminim sizde yapıyorsunuzdur. Artık koşmaktan sokaklarda uyuyordu. Bankta uyutup tekrar devam ediyordum. O dönemde ikili konuşma olarak sadece adını söyleyen çocuk, adını kekemelikten 30. denemesinde ancak söyleyebiliyordu düşünün. 10. günün sonunda, yine 6 saat kaldığımız parktan döndüğümüzde eve girdik ve sihirli bir değnek değmiş gibi kekemeliği bir anda bitti. Yani gerçekten görmesem inanmam ve o gün parkta bir kız elini tutup kaydıraktan kaymıştı. Nasıl eğlendin mi bugün parkta diye sırf konuşmak olsun diye sorduğum soruya, kekemeliği bitmiş halde “Duru elini tuttu” dedi. Tabi şoka girdim. Yani bu çocukların beyni bir değişik çalışıyor, hepsi birbirinden çok farklı ve tepkileri çok değişik oluyor. Hayali anlatmalar arttı. Bir de bunun yanında gördüğü şeyleri kısmen söylemeye başladı. “aaa kız geldi” vb. Duyguları anlayor, o üzülmüş, bu kızmış vb. Şu anda da anında ekolali ile uğraşıyoruz. Gecikmiş ekolali de devam,
 
Tekrar merhaba, evet benim kızım da hayali inanılmaz konuşuyor, kedi geldi, karga kondu, hatta yuvada da aynı şekilde, daha neler anlatıyor, ama ben bunlar için üzülmüyorum, çünkü bir konuşma ihtiyacı var ve daha kendini ifade etme yetileri çok gelişemediğinden bu şekilde konuşmaya çalışıyorlar, bizim doktor, çocuk kendini böyle rahatlatıyor işte dedi. O şekilde konuştuğunda ben hemen "aa karga nereye konmuş, bana da göster” vb. gibi gerçek hayata çekmek istiyorum. Lütfen yanlış anlamayın, belki sizde yapıyorsunuzdur, fakat bu hayali konuşmalar için o ilk başta çok üzüldüm, hatta yuvadaki öğretmenleri bile fark etti, bunlar zamanla azalacak, ikili konuşmalar artacak dedi. Üzülmeyin dediler. Biz bunlara rağmen bir teşhis alamadık, yeniden farklı bir prof.’a gideceğim. Ekolali bugün itibari ile daha değişik bir hal almaya başladı. gecikmiş devam ama, anında olan ekolali de şöyle bir değişiklik oldu. Parkta bir kadın çoduğuna “oğlum gel su iç” dedi. Bizim ki hemen “oğlum gel su iç” dedi sonrasında bana bakıp, “dedi çocuğun annesi” diye ekleme yaptı. Hatta böyle ekolaliyi birkaç kez yaptı. Artık tekrar yaptığını kendisi de mi algılamaya başladı, ne oldu bilmiyorum ama birşey oldu. Herhalde anında ekolali de böyle böyle azalacak diye ümitlendim bir an. Bakalım göreceğiz. Bizimki de yuvada biraz kendi kendine, ne yapalım hersey bir anda olamıyor, zamanla eminim düzelecek.
 
uyaran eksikliği ve atipik otizm arasında ki farklar nedir
Uyaran eksikliginde eksik olan uyaran kisacasi ilgi sevgi egitim verince neredeyse normal bir bireye donusuyor ama atipik otizm otizmin butun ozelliklerini tasimayan bazilarini tasiyan otizmlilere denir. Egitimle ilgiyle bir yere kAdar ilerlerler ama otizmin bazi karakteristik ozellikleri kalir
 

Uyaran eksikliği olan çocuğa zamanında müdahale edilirse tamamen normal bir çocuk olarak hayatına devam eder. Zamanında müdahale ya da yeterli uyaran verilmez ise öğrenme güçlüğü olur. Çocukta davranış problemleri kalıcı olabilir okula zamanında başlayamayabilir.

Atipik otizm ise aynen dediğiniz gibi aslında bir otizm tablosudur. Ama tüm özelikleri taşımaz ve bulgular otizm kadar sert ve kalıcı değildir.. Erken tanı ve yoğun eğitim ile atipik çocuk normalden farksız hale gelebilir.. Belki sosyallik konusunda belki bir kaç takıntı konusunda sıkıntılar kalabilir ama bu tür insanlardan etrafımızda onlarcası var.. Ama dürüst olmak gerekirse atipik tanılı olup üniversite okuyamayan evlenemeyen insanlar da var.. Bu tamamen tanı yaşı eğitim kalitesi ve bulguların şiddeti ile ilgili..

Ama benim asıl değinmek istediğim konu şu günümüzde uyaran eksikliği olan çocuklara pat diye atipik otizm tanısı konuyor . Burada okuduklarımdan atipik çocuklar görüyorum evet ama daha çok bizim gibi uyaran eksiklikleri olanlar var..

Bir anne kısa sürede ilgisine eğitimine yanıt alıyorsa atipik değili uyaran eksikliğidir.. Atipik otizmde bu kadar kolay ve hızlı ilerlemez gelişimler.
 
Atipik otizmle tipik otizm arasındaki keskin çizgiler günümüzde hala tam net belirlenememiş. Aslında orta düzeyde bir otizmliye A-tipik otizm BTA yaygın gelişimsel bozukluk tanısı konulduğu çok oluyor. Aşırı ağır seyirde olmadığı taktirde atipikle orta düzey arasında pek fark yok. (Bir makalede okumuştum)

Gittiğim kurumda beş yaşına gelmiş bir iki kelime dışında konuşması olmayan kısıtlı göz teması olan çocukların raporuna da atipik otizm yani yaygın gelişimsel bozukluk yazıyor. Burada işin seyrini en çok belirleyen şey zeka düzeyi. Aşırı takıntılar... Ağır otizmli olmadığı sürece atipik ya da orta düzey olsun normal zekaya sahip oyizmliler hayatlarını normal şekilde yaşıyor.
Cerrahpaşa ya gittim birkaç ay önce şahsi bir rahatsızlığımdan dolayı. Profesördü doktorum. Stres yaşadınız mı diye sorunca bende oğlum otizmli galiba konuşmuyor sosyal değil dedim. Doktor tanıyı kim koydu çünkü 4 yaş otizm tanısı koymak için çok erken ön tanı konulmuştur 6 yaş tanı koymak için doğrusu Dedi. Sanırım atipik demeleri buradan geliyor. Tipik otizm tanısı alıp 5-6 yaşında konuşan hatta okuma yazma öğrenen çocuklar var aslında otizm değillerdi belki de bilemiyorum. çünkü otizmli yakınlarım var 20 yaşında olan 48 yaşında olan hala düzelmediler.
 
Pediatrist-pediatrik nörolog Prof. Dr. Sabiha Paktuna Keskin (milliyet)

Etkinliği istatistiksel olarak gösterilen metoda göre, çocuğun kendini ifade etmesine fırsat verilmeli, bu sabrı göstermek için de sıcak, sevecen ve anlayışlı olunmalı" diyen Keskin, annelerin, çocuklarında gözlemledikleri ve giderek tırmandığına şahit oldukları fakat neden ortaya çıktığına bir türlü anlam veremedikleri sıkıntılarını, "Oğlum 4,5 yaşında olmasına rağmen konuşmuyordu. Sürekli kabızdı. Saçını kestirmiyordu. Banyo yaptıramıyorduk. Yuvanın kapısında krize girercesine ağlıyordu. 18 aylıktı adına tepki vermiyordu. Bakışlarını yakalamam imkansızdı. Hiç kimsenin hatta benim bile farkında değildi. Yuvaya verdim aşırı hırçınlaştı. Çocuğum benden uzaklaştı. Sütümü dahi reddetti. Kapıları yüzüme kapatmaya başladı" şeklinde aktardıklarını kaydetti.
Konuya ilişkin bilgi veren Keskin, annenin çocuğuna aktardığı şartsız güvenin, birey olabilmenin ve diğerleriyle ilişki kurabilmenin ön şartı olduğunu belirterek, anneye güvenli bağlanması gerçekleşmeyen çocukların gelişiminin durduğunu, hatta gerilediğini söyledi.

"Güvensiz bağlanma varlığında çocuğun anneyi taciz etmesi ya da çocukta ortaya çıkan gelişme geriliğinin çocuğun anneden koparılmasıyla iyileşeceği" şeklindeki yanlış kanaatin yaygınlığına dikkati çeken Keskin, bu durumda zaten güvensiz olan bağın daha da koparılarak, sorunun telafisi imkansız boyuta taşındığını kaydetti.

Çocuğun isteklerini bizzat annesinin yapmasını talep etme ya da tamamen anneden vazgeçerek içe kapanmasının ve hatta otistik davranışlar göstermesinin nedeninin güvensiz anne çocuk bağı olabileceğinin altını çizen Keskin, dolayısıyla bu durumdaki bir çocuğu anneden koparmanın çocuktaki gelişme geriliğini gidermek yerine gerilemeyi hızlandırdığına işaret etti.

Keskin, kendi tecrübelerine dayanarak çocuğun 3 yaşından önce anneden huzur içinde ayrılabildiğine şahit olmadığını söyledi.
Şimdi bu yazıdan çıkan anafikri anlayan bizlere de anlatabilir mi? Şaka yapmıyorum İnan’ın tam anlayamadım. Kreşe vermeyin diye anladım ben. Çoçuğumu 1,5 yıldır kreşe ağlayarak uğurluyorum. Geçmiş yazılarımı okursanız bu işte var bir yanlış diyordum hep. Acaba hatamı etmiş oluyorum bu durumda zorla kreşe vererek? Gelişimi duruyor hatta geriliyormuş diyor doktor.
 
Benim bu yazıdan anladığım çocuk ve anne arasındaki bağ kuvvetlenmeden Kreş’in iyi gelmeyeceğini düşünüyor sanırsam psikiyatrist
Özel eğitim hocalarıda bahseder gerekli alt yapı olmadan kreşin yarardan çok zarar verdiğini.
Ben kızımı 18 aylıkken gelişiminde sorunlar sezdim ama kreşe 31aylıkken yolladım.
Kreş’in çocuklara katkısı inanılmaz bir gerçek yalnız her doğru her çocukta işe yaramıyor.
Bunu en iyisi anne ve takip eden psikiyatristin söylemesidir.
her çoğuk kreşte açılacak diye bir doğru yok
Yalnız şu bir gerçek bu tür çocuklar başta zaten olayların farkında değil yanı arabaya binip kreşemi gidiyor,annesimi yanından ayrıldı,babamı gitti....pek durumların olayların farkında olmadan kreşe başlamasının yarardan çok zararı oldugunu bahsediyor sanırsam....çocuk belli bir farkındalıga ulaşıp kreşe başlar ise daha çok verim alınıyor galiba...Ben bunu anladım.Ama artık her doktorun her eğitimcinin olaylara farklı açıdan baktığını anladığım için pek itibar etmiyorum çocuğunuzu en iyi siz bilirsiniz annesi.
 
Reaktif baglanma bozuklugu uzerine cok arastirma yaptim cunku ikiz oldugu icin yardimciyla baktim ve biri. Kucuktu kuvez falan derken arhanla bakici daha cok ilgilendi hep buna bagladim onunla ilgilenemeyisime tepki diye AMA reaktif baglanma bozuklugunda Anne ile guven olusturulunca sorunlar cozuluyor ama malesef biz 1,5 yildir hala cogu seyi asamadik kres olayida cok onemli cocugunun mutlu olmasi lazim ki fayda gorsun hala agliyor olmasi biraz dusundurucu bizim ilk kreste hic mutlu degildi bunu durusundan anliyordum yaninda golge ablasi olmasina ragmen hep aglardi ama simdi ki kreste mutlu ilk gunler agladi simdi Ara ara huysuzlansada iyi kreste yasadigi kaygi ve stres tum gunlerini etkiliyor
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…