Daha çok seveceğiniz işi yapın. Felsefe sevseniz zaten bu kadar zorunuza gitmezdi. Bu dediğim, felsefeyle alakanız yok demek değil, ben mesela zevkine dil öğrendim ve dilim çok iyi fakat bölümde inanılmaz sıkıldım. Bana bir şey katmadığını hissettim. Türkiye şartları için fazla hayalperest davrandım belki ama ataması çok iyi olan bölümümü bırakıp, çok zor atanan ama çok istediğim bölüme geçtim. Herkes deli gözüyle baktı bana ilk başta
Öbür bölümde derslere sürüne sürüne giderken (zorlanmamama rağmen hiç sevmiyordum), şimdiki bölümde yüksek onur belgesi aldım iki dönemimde de. Üstelik şimdi bir bebeğim de var. Diğer bölüme göre çok daha fazla zorluyor hocalar ama sevdiğim için zoruma gitmiyor. Ben hırsla çalıştıkça da mesleğimle alakalı önüme fırsatlar geliyor. Önümü görebiliyorum. Hayatımda ilk defa kendime bir yol çizebildim.
Demem o ki, insanın içi hangisine yatkınsa onu yapmalı bence. Ha, yaşadığımız ülke buna pek izin veren bir ülke değil. Sizin tıbbi sekreterlik gibi ben de başka bir meslek daha edinip, kendimi garantiye alıp bölüm değiştirdim. Üzülürüm dedim ama kaydı sildirdikten sonra dönüp arkama bile bakmadım valla
Hayat sizin hayatınız, nerede daha mutlu hissedecekseniz orada olun bence. Zaten iki meslek arasında getiri bakımından büyük farklar da yok maddi anlamda. Kendinizi sağlam hissettiğiniz noktada, illa üniversite mezunu olmak istiyorum derseniz istediğiniz bölümü okursunuz.