merhaba, neden kırgın hissediyordunuz?
sizin zamanınızda mantıken böyle topluca hediye furyasının başlamamış olması gerekir
kaç yaşındasınız bilmiyorum ama bu hediye olayları zaten son 10-15 senedir falan var
ilkokulu çok daha eskiden okuduğunuzu varsayıyorum ama yine de sizde var mıydı?
sizi kıran kimdi veya neydi? hediyeye katılmadınız diye dışlandınız mı öğretmen veya arkadaşlarınız tarafından?
ya da aileniz mi katılmıyordu ve siz mahçup hissediyordunuz?
önce sizdeki duyguyu anlamak lazım bu konuda.
bence her şeyden önce kendiniz bu "kızımın boynu bükük kalır" düşüncesinden çıkmalısınız
hediye almadı diye boynunun bükülmesi psikolojisi zaten doğru bir şey değil. çocuklara da yanlış bir şeyi aşılamamalıyız
çünkü asıl sağlıklı olan duygu, başkalarının hediye alması durumundan etkilenmemesi.
siz şimdi çocuk üzülmesin diye ona yanlış bir şeyi aşılar ve uygularsanız çocuk bunu normal sanabilir halbuki hiç normal değil
şu an onun psikolojisi açısından günü kurtarsanız bile uzun vadede çocuğa psikolojik anlamda zarar verir diye düşünüyorum
sonuçta çocuk da nasıl alışırsa öyle gider. onlar büyüklerin hareketlerinden etkileniyorlar.
büyükler doğru yaparsa doğruyu, yanlış yaparsa yanlışı "doğru sanıp" benimsiyorlar
92'de basladim ben okula, tabi wp benzeri uygulamalar yoktu henuz.
Ancak okul aile birligi ve sınıf annesi vardi. (Sehrin en buyuk devlet ilkokullarindan birine gidiyordum)
Ogretmenimiz (lutfen iyi ogretmenler ustune alinmasin) korkunc bir kadindi, sinif annemiz de inanilmaz yalakaydi, benim annemde yalakalardan nefret ettigi için mecburi kilinan her etkinlige ayrik otu olur asla katilmazdi.
2-3-4-5.sinifi bu korkunç kadinla okudum, cani sıkıldığı icin sinifta soyadımı yuksek sesle bagirir, beni ayaga kaldirir, zorbalar, (göbeğin var, dik yuru, sakat misin vs) rezil eder oturturdu, neden? Annem yalakalik yapmadigi icin. Bunlarin hicbirini anneme soyleyemedim, cunku ogretmenim beni bunlarin hakettigime inandirmisti, kucucuktum yahu.
Neyse sinif annemiz her öğretmenler gunu oncesi elimize bir zarf tutusturur, bunu velinize verin derdi, icinde hediyenin adi ve kisi basi dusen miktar yazardi, hic de oyle kucuk birsey degildi bunlar, ogretmenin istedigi marka saat, marka deri kol cantasi, gercek kurk gibi farkli farkli hediyeler aldilar o zamanin parasiyla annemden beklenen para maasina yakindi, oyle abartiliydi.
Annem bunlarin hicbirine katilmadi, bir cicek bir cikolata gibi hediyeler yollardi benimle, ogretmenler gununu oyle kutlardim ben.
4.sinifta etudu mecburi kildilar, annem egitiminiz yetersizse kizimi okuldan alayim diye laf sokup, dershaneye yazdirdi mesela ama okula o parayi yedirmedi.
Sinif esyalari yenilenecek denildi (o zamanlarda da MEB odenekleri dusuk tutardi) annem butun sinifin siralarini bastan asagi yeniletti.
Ismi lazim değil bir dernege her ay zorla bagis toplardi bu kadin, o dernegi annemde destekliyor olmasa mesela bu bagisi da odemezdik biz, kiz cocuklarini okutan bir dernek diye bagisa ses cikarmadik ama her odeme donemi ogretmenimiz bizi esek yerine koyarak parayi isterdi, onumuze bi zarf atar hadi atin suraya paralarinizi derdi.
Ogretmenimin sevdigi ve sevmedigi ogrencileri vardi, sevdiklerinin tum karnesi pekiyi iken, mesela benim iyi ve orta derslerim vardi, orta not verilmiş davranis notlarim vardi, ilkokul cocugunun davranis notu, ki ben inanilmaz uslu ve sessiz bir cocuktum, orta olur mu yahu, benim oyleydi.
Bu kadinla uniyi kazandigimda karsilasmistim ve beni pat diye tanidi, konustuk, tanimasa yuzune bakmazdim, ilk sordugu soru, "senden hic umidim yoktu hizmetci mi oldun, kapici mi merak ediyorum" yani kadin 14 sene sonra dahi kotu kalpli ve kinliydi.
Bunlarin sebebi hep ogretmenler günü hediyesine katılmamamdi, tabiki ben cocuguma bunu hic hissettirmedim hissettirmem zaten daha 3 yasinda ama korkularim depresti acikcasi, veli olarak ilk ogretmenler günüm :) acemiyim, cocugum ayni seyi yasar mi, o da benim gibi soylemekten cekinecek hale gelir mi bunlari dusunuyorum 2-3 gundur.