''O Benim Sebeb-i Hayat'ım'' diyenler :)))

*Yalnızlığa dayanırım da, bir başınalığa asla,** *
*Yaşlanmak hoş değil, duvarlara baka baka.**
Bir dost göz arayışıyla,> Saat tıkırtısıyla...
Korkmam geçinip gideriz biz mutlulukla,
Ama;
''Günün aydın, akşamın iyi olsun'' diyen biri olmalı.
Bir telefon çalmalı ara sıra da olsa kulağımda.*>
*Yoksa zor değil, hiç zor değil,**
Demli çayı bardakta karıştırıp,> Bir başına yudumlamak doyasıya.
Ama ''Çaya kaç şeker alırsın?''
Diye soran bir ses olmalı ya ara sıra...*
*CAN YÜCEL
 


opuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktan
 
ay kıslar süper bi topic burasııı
benide alın aranızaaaaa
çünküü bende koçişimi cok seviyorummmm.Allah sevenleri ayırmasınn ihşallahhhhh:Saruboceq::asigim:
 
ay kıslar süper bi topic burasııı
benide alın aranızaaaaa
çünküü bende koçişimi cok seviyorummmm.Allah sevenleri ayırmasınn ihşallahhhhh:Saruboceq::asigim:


sagol canım tesekkurler guzel dusuncelerın ıcın opuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktan
ay ne demek seker gel buyur soyleee sendealkisalkisalkisalkisalkisalkisalkisalkisalkis
kocısıne asuk herkes gelebılırrrr:asigim::asigim::asigim:
amınnnnnnnnnnnnnnnnnnn ınsaallahhhhhhhhhhhhhhh:Saruboceq::Saruboceq::Saruboceq::Saruboceq:
 
ıyı geceler yafrularrrrrrrrrrrrrrrr
nabersınız bakemmmmmmmmmmmmmm?
nerelerdesınız ayol aksamcı gacılar sızııııııııııııııııııııı
bende accık yuruyuse cıkacagım ev cok sıcak kızlar uyudu esımde yorgunum dınleneyım bıraz dedı
bende gunun yorgunlugunu kızların seslerını beynımde atıp gelem:)))
herkesı cok cok muckkkkkkkkkkkkkkkkkkkk
ıyı geceler herkeslere sekerlerrrrrrrr
 
iyi geceler miniğim topik boş kalmış çok

evet canım yaa yaz sezonu kocaları unutuyoruz sanırım:roflol::roflol::roflol:
denız gunes kumsal kızlar :roflol::roflol::roflol::roflol:
sen nasılsın sekercıgım keyıfler ıyıdır ınsaallahhhh
opuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktan
 
gunaydınlar asık hatunlarrrrr
ask bocuklerııııııııııııııııııııııııııı
nabersınız bakemmmm?keyıfler ıyıdır ınsaallah
guzel bır gun sızlerın olsun ınsaallah canlarım hepınızı muckkkkkkkkkkk
 
Ask , ancak bu kadar güzel tarif edilir iste Can Dündar farki....


> Evinin seni içine sigdiramayacak kadar dar oldugunu fark edeceksin...
> Sokaga fırlayacaksin... i
> Sokaklar da dar gelecek...
> Tipki vücudunun yüregine dar geldigi gibi...
> Ne denizin mavisi açacak içini, ne piril piril gökyüzü...
> Kendini tasiyamayacak kadar çok büyüyecek, bir yandan da kaybolacak kadar
> küçüleceksin...
> Birileri sana bir şeyler anlatacak durmadan...
> "Önemli olan saglik."
> "Yaşamak güzel."
> "Boş ver, her şey unutulur."
> Sen hiçbirini duymayacaksin...
> Göz yaşlarindan etrafi göremez hale geleceksin...
> Ondan ölmesini isteyecek kadar nefret edecek, az sonra kollarinda ölmek
> isteyecek kadar çok seveceksin...
> Hep ondan bahsetmek isteyeceksin...
> "Ölüme çare bulundu" ya da "Yarin kiyamet kopacakmis" deseler basini
> kaldirip Ne dedin?" diye sormayacaksin...
> Yalniz kalmak isteyeceksin...
> Hem de kalabaliklarin arasinda kaybolmak...
> Ikisi de yetmeyecek...
> Geçmişi düşüneceksin...
> Neredeyse dakika dakika...
> Ama kötüleri atlayarak...
> Onunla geçtigin yerlerden geçmek isteyeceksin...
> Gittigin yerlere gitmek...
> Bu sana hiç iyi gelmeyecek...
> Ama bile bile yapacaksin...
> Biri sana içindeki aciyi söküp atabilecegini söylese, kaçacaksin...
> Aslinda kurtulmak istedigin halde, o aciyi yasamak için direneceksin...
> Hayatinin geri kalanini onu düsünerek geçirmek isteyeceksin....
> Aksini iddia edenlerden nefret edeceksin...
> Herkesi ona benzetip...
> Kimseyi onun yerine koyamayacaksin...
> Hiçbir şey oyalamayacak seni...
> Ilaçlara siginacaksin...
> Birkaç saat kafani bulandiran ama asla onu unutturmayan.
> Sadece bir müddet buzlu camin arkasindan seyrettiren...
> Bütün sarkilar sizin için yazilmis gibi gelecek...
> Bogazin dügümlenecek, dinleyemeyeceksin...
> Uyumak zor, uyanmak kolay olacak...
> Sabahi iple çekeceksin...
> Bazen de "Hiç günes dogmasa" diyeceksin...
> Ne geceler rahatlatacak seni ne gündüzler...
> Ölmeyi isteyip, ölemeyeceksin...
> Belki çivi çiviyi söker diye can havliyle önüne çikana sarilmak isteyeceksin
> ...
> Nafile...
> Düşüncesi bile tahammül edilmez gelecek...
> Rüyalar göreceksin, gerçek olmasini istedigin...
> Her siçrayarak uyandiginda onun adini söyledigini fark edeceksin...
> Telefonun çalmasini bekleyeceksin...
> Aramayacagini bile bile...
> Her çaldiginda yüregin agzina gelecek...
> Aglamakli konuşacaksin arayanlarla...
> Yüregin burkulacak...
> Canin yanacak...
> Bir daha sevmemeye yemin edeceksin...
> Hayata dair hiçbir şey yapmak gelmeyecek içinden...
> Onun sesini bir kez daha duymak için yanip tutuşacaksin...
> Defalarca aradigi günlerin kiymetini bilmedigin için kendinden nefret
> edeceksin...
> Yasadigin şehri terk etmek isteyeceksin...
> Onunla hiçbir aninin olmadigi bir yerlere gidip yerleşmek...
> Ama bir umut...
> Onunla bir gün bir yerde karsilasma umudu...
> Bu umut seni gitmekten alikoyacak...
> Gel gitler içinde yasayacaksin...
> Buna yasamak denirse...
>
> ****
> Razi misin bütün bunlara...?
> Hazir misin sonunda ölüp ölüp dirilmeye...?
> O halde asik olabilirsin
ALINTIDIR....
 
KIRMIZI GÜL...

Bir delikanlı güzel bir kıza ölümüne sevdalanış...Yüreği daha fazla dayanamaz olmuş onu uzaklardan seyretmeye.Birgün o adını bile henüz bilmediği,dış görünüşünden başka hayatı hakkında hiç bir bilgi edinmediği o genç güzel kızın yolunu kesip durdurmuş delikanlı.
Güzel kız azarlayıcı ve manidar bakmış adamın gözlerine;
_Durup dururken neden kestin yolumu böyle?Yoksa yeni haramiler mi tünedi buralara?
Delikanlı:
_Yok,demiş.Harami falan değilim.Sadece sonunun ne olucağını bilmediği karşılıksız bir sevdaya düştü gönlüm.Günler varki ben o ateşte kavrulur dururum.
Güzel kız şaşırıp kalmış duyduklarına...
_Ne kadar tanıyorsun ki beni?Diye sormuş tanımadığı delikanlıya.
_Tanımak mı?Demiş, günlerdir ezberledim ben seni...Kaşların, gözlerin, yüzünde ki gamzelerin yazar, kalbimde ki sevdanın destanı.
_Senin tanımak dediğin bumu?Kimim, kimin nesiyim serbest miyim?Gönlüm boş mu dolu mu onların hakkındada bir bilgin vamıydı sevdalanırken?
_Hiç bir şey bilmem.Sadece şunu bilirim ki ben bir sevda sarhoşuyum.Bunun içinde yolunu bir harami gibi kesipsenden marhamat dilenmek için yüreklendim.
_Nasıl bir marhamet ola ki bu?
_Vuslatı reddetmeyen, kalbim hayat arkadaşı olarak seçti seni.Bağışla, damda düşer gibi oldu ama benimle evlenirmisin?
Güzel kız oldukça şaşırmış buna:
_Ya! Demek böle ister gönlün?
_Evet , ne olur reddetme sakın, yoksa şuracıkta ölüp kalırım.Bana bir isim ver odan istiyim seni.
Güzel kız delikanlıyı hassas bir seyirle izledikten sonra :
_Pekala,demiş. sana bir şartım varbunun için.Sakın olaki söyleyeceklerimi yerine getirmezsen bir daha karşıma çıkmayasın.
Delikanlı hiç düşünmeden cevabını vermiş:
_Kabul!
Genç kız delikanlıya alaylı bir eda içinde gülümsemiş.
_Daha ne yapacağını bile bilmiyorsun ki hiç düşünmeden ''kabul'' diyorsun.
_Olsun ben yaparım.
_O zaman mesele yok. yarın ben aynı saatte yine burdan geçerim.Bana elinde kırmızı bir güle gelirsen teklifini kabul demektir.
Delikanlı bir kelebek kadar hafiflemiş ve adeta kanatlarını kelebek gibi havalandırmış:
_Kabul bulurum demiş.
_O vakit hemen işe koyul.Aklın varsa hiç zaman eksiltme.
Delikanlı çoşkulu bir gönülle ardına bile bakmadan yollara düşüp gitmiş.
Aslında gülleriyle ün salmış yörenin, güllerle ilgili bir özelliği daha varmış...Oralar beyaz güller diyarıymış ve kırmızı gül hiç bulunmazmış gül ağaçlerının dallarında...
O gün delikanlı bütün gül bahçelerini, tükenmeyen enerjisi ve bitmek bilmeyen azmiyle dolaşıp durmuş...Umutlarını solduran en son bahçede de kırmızı gül bulamayınca bahçe kenarındaki bir gül ağacının dibine oturup başlamış ağlamaya...Dibine oturup ağladığı gül ağacının dalına tüneyen bülbül delikanlıyı deyrediyormuş...Dederlerki bülbül delikanlının hıçkırıklarına dayanamayıp hüzünlenmiş ve en içli bestelerinden birisini şakıyarak delikanlının ilgisini üzerine çekmeyi başarmış...Ve yine derler ki şakımaya başlayan o bülbül, bülbülü şeyda imiş....yani bülbüllerin üstadı...o şakımaya başladığında kuşlar ve bülbüller susarmış.
ışte öylesine bir şakıyış ulaşmış delikanlının kulaklarına ve hıçkırıklarına ara verip o muhtesem besteye vemiş kendisini.Gözleri sesin geldiği noktayı bulupbaba bülbülün üzerinde ısrar etmiş.Bülbül onu, delikanlı bülbülü hazin bakışlarla seyretmiş.Sonunda şakayışını bitiren bülbül lisana gelip efkarlı delikanlıya sormuş:
_Neden ağlarsın ki öyle yanık yanık?Benim efkarımı bile alevlendirdi firkatin....
_Sorma, demiş ve o hazin hikayesini anlatmış delikanlı bülbüle.hikayenin sonuna çaresizliğini eklemiş.''şayet istediği o kırmızı gülü bulup öğle vaktinde ona ulaştıramazsam, ben öldüm demektir bülbül...Bilirim ki bu sevdanın hüsranı ölüme çağırır beni...''
Bülbül sevdayı bilenmiş.Delikanlının perişan hali dokunmuş bülbüle ve fazla düşünmeden, delikanlının yüreğine su serpen sözleri fısıldamış:
_Sen hiç üzülme demiş, istediğin kırmızı gül olsun, bulunur elbet....
Umutsuzluk ciğerini çürütmeye başlayan delikanlı, inandırıcı bulmamış bu sözlerini:
_Buralar beyaz güllerin diyarıymı,öyele söyler herkes.Gün kovuşmaya yüz tuttuğu şu saatlerden sonre nerden bulabilirim ki kırmızı gülü?Meğer olmayan bir şeyi istemiş benden sevdiğim güzel.. .
Bülbülün vadi şaşrıtmış delikanlıyı:
_Herşeyin bir kolayı bulunur demiş...Sen şimdi git ve yarın gün doğumundan biraz sonra oturduğun ağagın dibine gel ve istediğin kırmızı gülü alıp sevdiğin o kıza götür.
_Bülbül sende beni teselli ettiğini sanıyorsan yanılıyorsun.Her yeri aradım, kırmızı gül yok bu bahçede, sen nereden bulacaksın ki?
_altının ayarını sarraf olan bilir...Ben bülbülüm, gül dilinden anlarım, istersem karşısına geçer en içli bestelerimle onu kızarta bilirim...Bana gülü tarife ne hacet...Sen şimdi git ve dediğim saatte gelip kırmızı gülü sevdiğin kıza yetiştir.
Delikanlı sevinerek ayrılmış bulunduğu bahçeden.Gece zor kavuşmuş sabaha.taze bir günün aydınlığında kalkıp bülbülün vaad ettiği saatlerde bahçeye koşup,akşam ayrıldığı gül ağacının dallarına baktığında kalbi duracak gibi olmuş.Beyaz güllerin arasında kırmızı bir gül çekmiş dikkatini ve sevincenden kalbi yerinden fırlıycak gibi atmaya başlamış.
Beyaz güllerin arasında kızarmış olan gülü usulca koparıp aldıktan sonra teşekkür etmek için etrafta bülbülü aramış.Bülbül ortalara yokmuş.Yüzüdeki sevinç solmuş bülbülü göremeyince ve ağacın debinden ayrılmaya karar verdiğinde son defa etrafını yoklamış arzulu bakışları.Umudunu kesmiş gitmek için adımını hazırlarken son olarak ayaklarının dibine ilişen bakışları sevincini iyice söndürmüş...Delikanlı ayaklarının dibinde hazin bir manzarayla karşılaşmış.Kendisine kırmızı gül vaadeden bülbülün içler acısı manzarası varmış gül ağacının dibinde....
Acı acı yutkunmuş onu seyrederken.Bülbülün ölüsü, sevdiği kızın saatinin yaklaşması arasında sıkıntılanan kalbi zor da olsa bülbülden ayrılma kararı alıp, elinde sımsıkı tuttuğu gülle birlikte yollara düşmüş.Sevdalandığı güzelin kendisine verdiği sözde aynı yerdeymiş.
Güzel kız sözünde durmuş ve karşılaşmışlar yeniden.Delikanlı soluk soluğuymış elindeki gülü kıza uzatırken....
_Al işte, kırmızı gülü buldum ve getirdim sana verdiğim sözü tuttum, şimdi sıra sende!
Güzel kız gülü delikanlının elinden alıp, efsunlu bakışlarla incelemiş gülü...Derler ki o an genç kızın güzelliği sebebi bilinmeyen bir acının bedenini dağladıkça solmuş ve hazan düşmüş bakışlarına...Sonra delikanlıya çevirmiş içli bakışlarını.Esef varmış sesinin tonunda ve şeşırtıcıymış cevabı:
_Olmaz, kaybettin yabancı....
Delikanlı, oracıkta yığılıp kalacak gibi olmuş.Feri çekilmiş bacaklarının:
_Neden, şartını yerine getirdim işte.Vuslat sözün vardı kırmızı gülü bulup getirirsem?
_Aslında verilen zaman içinde kırmızı gülü bulup getirilmesi imkansızdı.Ben biliyordum bunu.Mucize olmadıkçe isteğim yerine gelmezdi...
_Mucize gerçekleşti ve kırmızı gülü bulup vaktinde getidim.Bana vuslat sözü vermiştin!
Güzel kız kırmızı gülü delikanlıya iade ederken delikanlı büyük bir hayal kırıklığı içinde bakışlarını yere indirmişti.
Kız usul usul konuşmaya başladı:
_Karşıma dikilip yolumu kestiğin zaman, beni çok iyi tanıdığını söyledin,halbuki hakkımda hiç bir şey bilmiyordun.Bir aldanıştı seninkisi,bir hülya...
Eğer beni tanısaydın, evli olduğumu, kalbimin yanlızca eşime ait olduğunuda bilirdin.Böyle bir hataya düşmezdin.
Ben yalnızca sana bir ders vermek istedimKolayca dillendirdiğin''AŞK''ın gerçek manasını anla istedim.''AŞK'' gerekirse meftun olduğun uğruna canını vermektir.Bülbül gül için can verişini gör istedim.bana baslediğin hisler,yanlız ilahi aşka ulaşmak adına vasıta olabilir.
Delikanlı hatasını anlamış olmalı ki araştırıp tanımadan evlenmeyi düşündüğü kıza utancından cevap bile verememiş.Titrek parmaklarının arasında güçlükle tuttuğu gül yere düşmüş....Yaptığı hatadan dolayı büyük bir pişmanlık duyarak,arkasına bile bakmadan gözlerden kaybolup gitmiş sonunda...
O gün bügün dür bir daha o yörede delikanlıyı gören olmamıştır.ALINTIDIR....
 
minikcim emeğine sağlıkk ikide çok güzel yazılarının ama hikayen çok etkiledi beniiiiiii
emeğine yüreğine sağlıkkkkkk
 
minikcim emeğine sağlıkk ikide çok güzel yazılarının ama hikayen çok etkiledi beniiiiiii
emeğine yüreğine sağlıkkkkkk

sagolasın canım benım cok tesekkur edıyorum
evet bende cok begendım sızlerle paylasmak ıstedım bebekımmm
mersı yafrussssssssssssopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktanopuyorumnanaktan
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…