Ortada kotu niyet yok. Adam sehir degismis tum gun calismis yorulmus yogunlasamamis olaya. Yoksa oyle olmazdi. Nur icinde yatsin bu arada, basiniz sagolsun..
Sigarayi neden abartiyosun anlamadim. Ickiyi de kendisi icmiyomus zaten. Neyse savunma mekanizman devrede, ne konussam bos. Hayirli forumlar
ben de tek boynu bükük ben miyim diyodumcanım sen çevrendekilerle kendini kıyaslama herkes ne yaparsa kendine yapıyor çünkü.
bende 24 yaşındayım şimdiye kadar hiç abiye kıyafetim olmadı geçen sene mezuniyetim var diye bi abiye aldım
ben de kuzenlerime bakınca bir sürü kıyafeti var pahalı telefonlar bilmem ne ama ben hiç öyle şeylere takılmam varmış yokmuş
bizden daha kötü insanlar var akşam yiyecek yemeği olmayanlar var onları düşünürüm halime şükrederim
ağrıyı biliyorum çok soğuk oluyo orası.yaşaması zor.çalışan bayanın hele hele ev işlerine vakit ayırması uğraşması daha da zor.
şöyle düşün onun sana uygun biri olmadığını gördün evlendikten sonra görüp pişman olmaktansa şimdi yaşa bunları.
ben de tek boynu bükük ben miyim diyodumbenim de hiç abiyem olmadı düğünlerde falan annemler aldırmazdı. mezuniyete de katılmadım o zaman da olmadı. içimde kaldı bi gün giyecem ama :126::126: inanıyorum
:80::80: ayy ben de öle canım üni.ye başlayınca kıyafet bolluğu gördüm çok şükürinşallah canım
bende ilk mezuniyetimde giydim onu da indirim denk geldi mağaza kapatıyordu da öyle aldım çok para vermedim yani
kuzenim bi bluz falan alırken bile üstüne giymeden denemeden alırdı olmazsa giymem derdi
ama ben hiç öyle para verip alamadım
hatta doğru düzgün kıyafet ben üniye başlayınca aldım annem de aldırmazdı tekstille uğraştığı için çalıştığı yerden getirdiklerini giyerdim
maddiyat konusunu bi tarafa bırakıp umursamazlığına bakarsak bence evlilikten çok çabuk sıkılacak.. o sorumluluğun altında ezilcek bi tip gibi algıladım yazdıklarınızdan..sonuçta evlilik için yola çıkmışsın neyin hesabını yapıyorsun.. ama asıl önemli olan size ve ailenize olan umursamazlığı.. dayınızın vefat haberini alınca koşup yanınıza gelmesi size destek vermesi gerekirdi ki adam aç karnını düşünüyor... neyse sizi daha fazla üzmeyim Allah ferahlık versin içinize.. yanınızda olan Allah olsun gerisi gelip geçici..
biraz uzun olacak ama sıkmadan anlatmam gerek içimdekileri.
ağrı'nın çok küçük bir ilçesine eylül 2013'te atandım.
geldiğimde sudan çkmış balık gibiydim kime güvenicem nerede kalıcam vs hep sorundu.
öyle bir zamanda tanıştık, bana çok çok destek oldu.
eşyam olsun yerim olsun rahatımı sağladı. bu arada konuşmaya başladık.
ona vuruldum diyemem ama inceden hoşuma gidiyordu birinin benimle bu kadar ilgilenmesi.
derken burası çok çok küçük bir yer olduğu için dedikodular başladı. rahatsız oldum.
farketti hemen benim niyetim ciddi dedi. tanıştıktan 2,5 ay sonra ailesini gönderdi. bizimkilerle tanıştırdı.
bu arada ikimizde ailelerimizden ayrı tek yaşıyoruz. o okulundan bir öğretmen arkadaşıyla evini paylaşıyor.
ailem de süper bulmasa da kötü bir şey de demediler. dindar bir aileyizdir biz. kimsenin hayat şekli beni ilgilendirmez
ama eşimin ve ailesinin ki ilgilendirir o yüzden yazıyorum alkol ve diğer şeyleri.
abim 25 yaşındasın ne bekliyorsun bu devirde senin için sigara alkol kullanmıyorsa daha ne anlaşmasına bak der gibi konuştu.
"yaşın geçiyor ve kimseyi beğenmiyorsun" a getirdi yani. neyse. o da bana alkol sigara kullanmadığını söyledi. namazındaydı.
ailesini gönerdi o kadar falan diyorum içimden. ama gene de bir sıkıntı var işte özgürlüğümü seviyorum. sorumsuz yaşamayı.
tutturdu şubatta nişan yapalım diye. ben mayıs ya da haziran olsun dedim acelem yoktu. güzel laflarla,
herşey çok güzel olacaklarla ikna etti. ama olmadı ya da ben abarttım bilemiyorum.
nişan kıyafeti bakarken 160 tl ye bir bluz beğendim çok pahalı dedi. daha vaktimiz var indirime girerse alırım ya da başka şey bulurum dedim.
indirime girdi aldım ama o zamana kadar ne seçtiysem "pahalı" dendi vs.
1 şubatta nişanlandık. ailelerimiz başka şehirlerde o yüzden ben fotocuyu kuaförü falan ayarladım. fiyatlarını falanda söyledim,hepsine tamam dedi.
nişandan bir gün önce o fotocu pahalı dedi. dış çekim+istediğin kadar foto DVD+ iki aile albümü+1 büyük albüm+1 cep albüm =500 tl idi.
tamam dedim. hala itiraz yok benden. sonra o bir yer buldu son gün ben beğenmedim bu sefer. mecbur kaldık mahallenin fotocusuna.
fonlu çekimler yaptık stüdyoda zevksiz duruşlarımızla. 20 dk ya şipşakdemode deriyle kaplı 1 büyük albüme 300 tl verdi.
nişandda alyansım ve kayınvalidenin seçtiği bileklik dışında bir şey olmadı. sonra konu açıldı ben o fotoları beğenmedim dedim. e çektirmeseydin,
bir daha bir şey istemiyorsan o anda söyle dedi. ciddiye almadım geçtim. erken davranalım eşyalarımızı seçelim sonra kampanya flan yakalarsak alalım dedim. çünkü ağustosta düğün planlıyoruz. alacağımızda sadece beyaz eşya, yatak odası ve iki kanepe. çünkü burada uzun süre kalmayacağız.
tayinciyiz ve ev küçük. ağrı gibi bir yerde kurutmalı çamaşır makinesi almak istediğimi söyledim. film ondan sonra koptu.
hep pahalı şeyler istiyormuşum. duygusal davranıyormuşum. onun bütçesi belliymiş vs. sanki her şeyi tek başına alacakmış gibi bir de böbürlenmeler.
sen taksitleri ödeyeceksinde ben armut mu toplayacağım dedim. senin kadar ben de eve para getiricem dedim. olsunmuş o araba almak istiyormuş.
kurutma gereksizmiş ve. neyse küsüp kızıp tartışıp kurutmalı makineye razı ettim daha doğrusu mecbur bıraktım.
bu seferde gene bana sormadan bir marka belirlemiş bunu alıcam diyor. ben süs bebeğiyim zaten bana bir şey danışmasına gerek yok tecrübeli annesi
ile kendisi karar veriyor zaten. ben kimim ki? gelin miyim? o da evleniyormuş o da kullanacakmış bunları, onun da söz hakkı varmış (iyi de bana hiç söz hakkı vermiyorsun ki?!), ben anlamazmışım bu işlerden vs. 1 ay bu çamaşır makinesi meselesi konuşulduktan sonra
gelelim benim için ilişkiyi %100 bitiren harekete: nişanlım yds için erzuruma gitti. ctesi gitti pazar döndü. pazar sabahı dayımı kaybettik.
annem istanbulda ağlıyor ben ağrı'dan oraya gidemiyorum içim acıyor. nışanlım sınavdan çıkınca söyledim sadece başın sağolsun dedi bıraktı. ağrı merkeze geldiğnde bir daha aradı sesin kötü dedi. dayımı kaybettik çok üzgünüm dedim haaa unuttum dedi!! akşam 7 gibi aradı
-napıyosun
-iyiyim yemek yedim oturuyorum
- ohhh sen yemeğini ye bir güzel biz de burada uğraşalım nişanlım ne yiyor diye merak etmek yok. neyse sen beni hiç özlememişsin bir görüşelim demiyorsun
-(sesimi yükselttim) sen benimle dalga mı geçiyorsun? bugün dayım öldü benim seninle keyif çatamam bu halde. ne kadar bencilsin.
-(sözümü keserek) tamam tamam yaa unuttuk
konuşma bu kadar. ardından ne annemi ne babamı arayıp başsağlığı dilemedi. zaten ailesi hak getire.
sizce böyle yapan birisi bana ne kadar değer veriyordur? bence hiç. onun derdi arabası olun, evinde sıcak yemek olsun ve yanında güzel bir kadın olsundu.
bir süre görüşmemek istedim. ikimizde sakinleşelim diye. kabul etmedi. habersiz okula gelmeler kapıma dayanmalar falan. yarım saate kafedeyim gel demeler. dayanamadım verdim yüzüğü. aklım rahat. cidden bu ilişki hiç mantığıma yatmıyordu ama vicdanım ve kalbim susmuyor.
ilişkiye ziyan mı ettim? acaba düzeltebilir miydik? canım acıyor yani....
Hayır normal davranmışsın. Zaten nişanlılık tanımak içindir, gayet tanıttırmış kendini.böyle maddi şeylerde ev eşyası vs sebeplerle küçük küçük açık etmiş kedisini. Sana istediğin şeyleri alması gerekir, ki makul şeyler istiyormuşsun da, araba alacağım vs diye konuşması bencilliğini gösterir. İnsan bir kere evleniyor ve kadınlar özenir işte güzeli olsun ister gayet makul karşılanacak istekler bunlar. En son zaten dayının vefatındaki davranışından dediğin gibi olduğu anlaşılıyor. Sakın yüz verme böylesinden adam olmaz. Emin ol karşına daha iyileri de çıkar. BİR DE NAMAZ KILIYOR DİNDAR diye sakın iyidir deme öyle dindar olup da namaz kılanlar var neler yapıyorlar. Hiçbir şeyin garantisi değil. İbadet etmesi yanıltmasın sizi. Yaşam tarzı görüş uyumlu olmalı tabii ama sadece buna bakarak karar vermeyin bu devirde hele öyle şeyler gördüm yaşadım ki Bazen eşime kızıyorum bazı yönlerden istediğim gibi değil diye ama böyle adamları görünce yoo fena değilmiş diyorum.
Bir keresinde de, benim dersim 6.30 da başlıyor. Meslek lisesi olduğumuz için yoğunuz öğle arası falan yok. 6.30dan 14.00 kadar dersim vardı. Çıkışta gel dedi. Ama nasıl yorgunum. Kahvaltı yapmamış, uykum var. Bir poğaça bir çay 8 saatte yediğim. Eve gidip biraz uyuyup sonrada seminere gitmek istiyorum dedim. Cevap bir sen misin çalışan bu kadar abartma oldu. Onun okulu 8 de başlayıp 3 te bitiyor ve 1,5 saat öğle araları var. Dedim bu ne bencillik. Arkadaşların dediği gibi "kötü niyetim yok. Vakit geçirmek istiyorum seninle. " diyor. Ben hastayım, yorgunum, Üzgünüm önemli değil o beni görmek istiyorsa gitmelliyim illa. Sonra kız gibi tavır yapıyor bana. O zaman cildiriyorum
Kadınlar Kulübü Mobil uygulaması kullanılarak gönderilmiştir.
170 tl ye bluz istemişsin
nişanda pahalı bile olsa istediğni alması gerekir
neticede bu bir kere oluyor
bu onun önceliğinin para olduğunu gösterir
kurutmalı makine alma ben araba alacam
bu onun bencil olduğunu gösterir
yani çok bişey kaybetmedin
üzülme
pek de parlak bir evlilik olmazdı bu adamla
çünkü bu adam için öncelik eş ya da sevgi saygı değil
maddiyat ve kendi istekleri
Bunlar küçük değil, evlenince on katı ile çıkacak karşına bunlar, normal değer veren insan dinlen derdi ve üzülürdü senin için. bir sen misin çalışan ne demek ya. genel karakteri anlayışsız ve sevgisiz. Ayrıca yukarıda gördüğüm kadarıyla içki sigara konusunda yalanları olmuş. Başka konularda da vardır bence ya da böyle huy edinmiştir. Dopru kararı vermişsin. Bu arada birşey sotacağım bu adam güzel memleketimizin hangi yöresinden? Bana karadenizliymiş gibi geldi. ...
170 tl ye bluz istemişsin
nişanda pahalı bile olsa istediğni alması gerekir
neticede bu bir kere oluyor
bu onun önceliğinin para olduğunu gösterir
kurutmalı makine alma ben araba alacam
bu onun bencil olduğunu gösterir
yani çok bişey kaybetmedin
üzülme
pek de parlak bir evlilik olmazdı bu adamla
çünkü bu adam için öncelik eş ya da sevgi saygı değil
maddiyat ve kendi istekleri
Teşekkür ederim gerçekten. Herkes böyle söylüyor. 70 yaşındaki Teyzemden konuyu azıcık bilen insanlara kadar. Hele de ıkimizi tanıyan insanlar iyi oldu nişanlıyıken çok stresliydin şimdi rahatlamiş görüyoruz seni diyorlar. Benim ayrılık konusunda içim rahat. Şu yalnızlık hissi beni mahvediyor
Kadınlar Kulübü Mobil uygulaması kullanılarak gönderilmiştir.
ben de nişanlıdan ayrıldım
üstelik bugün de nişan yıldönümü
ben de yalnızım
kötü bir evlilikten se yalnızlık çok daha iyidir
biraz uzun olacak ama sıkmadan anlatmam gerek içimdekileri.
ağrı'nın çok küçük bir ilçesine eylül 2013'te atandım.
geldiğimde sudan çkmış balık gibiydim kime güvenicem nerede kalıcam vs hep sorundu.
öyle bir zamanda tanıştık, bana çok çok destek oldu.
eşyam olsun yerim olsun rahatımı sağladı. bu arada konuşmaya başladık.
ona vuruldum diyemem ama inceden hoşuma gidiyordu birinin benimle bu kadar ilgilenmesi.
derken burası çok çok küçük bir yer olduğu için dedikodular başladı. rahatsız oldum.
farketti hemen benim niyetim ciddi dedi. tanıştıktan 2,5 ay sonra ailesini gönderdi. bizimkilerle tanıştırdı.
bu arada ikimizde ailelerimizden ayrı tek yaşıyoruz. o okulundan bir öğretmen arkadaşıyla evini paylaşıyor.
ailem de süper bulmasa da kötü bir şey de demediler. dindar bir aileyizdir biz. kimsenin hayat şekli beni ilgilendirmez
ama eşimin ve ailesinin ki ilgilendirir o yüzden yazıyorum alkol ve diğer şeyleri.
abim 25 yaşındasın ne bekliyorsun bu devirde senin için sigara alkol kullanmıyorsa daha ne anlaşmasına bak der gibi konuştu.
"yaşın geçiyor ve kimseyi beğenmiyorsun" a getirdi yani. neyse. o da bana alkol sigara kullanmadığını söyledi. namazındaydı.
ailesini gönerdi o kadar falan diyorum içimden. ama gene de bir sıkıntı var işte özgürlüğümü seviyorum. sorumsuz yaşamayı.
tutturdu şubatta nişan yapalım diye. ben mayıs ya da haziran olsun dedim acelem yoktu. güzel laflarla,
herşey çok güzel olacaklarla ikna etti. ama olmadı ya da ben abarttım bilemiyorum.
nişan kıyafeti bakarken 160 tl ye bir bluz beğendim çok pahalı dedi. daha vaktimiz var indirime girerse alırım ya da başka şey bulurum dedim.
indirime girdi aldım ama o zamana kadar ne seçtiysem "pahalı" dendi vs.
1 şubatta nişanlandık. ailelerimiz başka şehirlerde o yüzden ben fotocuyu kuaförü falan ayarladım. fiyatlarını falanda söyledim,hepsine tamam dedi.
nişandan bir gün önce o fotocu pahalı dedi. dış çekim+istediğin kadar foto DVD+ iki aile albümü+1 büyük albüm+1 cep albüm =500 tl idi.
tamam dedim. hala itiraz yok benden. sonra o bir yer buldu son gün ben beğenmedim bu sefer. mecbur kaldık mahallenin fotocusuna.
fonlu çekimler yaptık stüdyoda zevksiz duruşlarımızla. 20 dk ya şipşakdemode deriyle kaplı 1 büyük albüme 300 tl verdi.
nişandda alyansım ve kayınvalidenin seçtiği bileklik dışında bir şey olmadı. sonra konu açıldı ben o fotoları beğenmedim dedim. e çektirmeseydin,
bir daha bir şey istemiyorsan o anda söyle dedi. ciddiye almadım geçtim. erken davranalım eşyalarımızı seçelim sonra kampanya flan yakalarsak alalım dedim. çünkü ağustosta düğün planlıyoruz. alacağımızda sadece beyaz eşya, yatak odası ve iki kanepe. çünkü burada uzun süre kalmayacağız.
tayinciyiz ve ev küçük. ağrı gibi bir yerde kurutmalı çamaşır makinesi almak istediğimi söyledim. film ondan sonra koptu.
hep pahalı şeyler istiyormuşum. duygusal davranıyormuşum. onun bütçesi belliymiş vs. sanki her şeyi tek başına alacakmış gibi bir de böbürlenmeler.
sen taksitleri ödeyeceksinde ben armut mu toplayacağım dedim. senin kadar ben de eve para getiricem dedim. olsunmuş o araba almak istiyormuş.
kurutma gereksizmiş ve. neyse küsüp kızıp tartışıp kurutmalı makineye razı ettim daha doğrusu mecbur bıraktım.
bu seferde gene bana sormadan bir marka belirlemiş bunu alıcam diyor. ben süs bebeğiyim zaten bana bir şey danışmasına gerek yok tecrübeli annesi
ile kendisi karar veriyor zaten. ben kimim ki? gelin miyim? o da evleniyormuş o da kullanacakmış bunları, onun da söz hakkı varmış (iyi de bana hiç söz hakkı vermiyorsun ki?!), ben anlamazmışım bu işlerden vs. 1 ay bu çamaşır makinesi meselesi konuşulduktan sonra
gelelim benim için ilişkiyi %100 bitiren harekete: nişanlım yds için erzuruma gitti. ctesi gitti pazar döndü. pazar sabahı dayımı kaybettik.
annem istanbulda ağlıyor ben ağrı'dan oraya gidemiyorum içim acıyor. nışanlım sınavdan çıkınca söyledim sadece başın sağolsun dedi bıraktı. ağrı merkeze geldiğnde bir daha aradı sesin kötü dedi. dayımı kaybettik çok üzgünüm dedim haaa unuttum dedi!! akşam 7 gibi aradı
-napıyosun
-iyiyim yemek yedim oturuyorum
- ohhh sen yemeğini ye bir güzel biz de burada uğraşalım nişanlım ne yiyor diye merak etmek yok. neyse sen beni hiç özlememişsin bir görüşelim demiyorsun
-(sesimi yükselttim) sen benimle dalga mı geçiyorsun? bugün dayım öldü benim seninle keyif çatamam bu halde. ne kadar bencilsin.
-(sözümü keserek) tamam tamam yaa unuttuk
konuşma bu kadar. ardından ne annemi ne babamı arayıp başsağlığı dilemedi. zaten ailesi hak getire.
sizce böyle yapan birisi bana ne kadar değer veriyordur? bence hiç. onun derdi arabası olun, evinde sıcak yemek olsun ve yanında güzel bir kadın olsundu.
bir süre görüşmemek istedim. ikimizde sakinleşelim diye. kabul etmedi. habersiz okula gelmeler kapıma dayanmalar falan. yarım saate kafedeyim gel demeler. dayanamadım verdim yüzüğü. aklım rahat. cidden bu ilişki hiç mantığıma yatmıyordu ama vicdanım ve kalbim susmuyor.
ilişkiye ziyan mı ettim? acaba düzeltebilir miydik? canım acıyor yani....
Yoo herseyi olur olmaz konuşuyorduk ama bir türlü sonuca varamiyorduk. Ona çok söyledim bu yıl diye tutturma seneye evlenelim sorunlarımızı halledelim.hem para biriltirip hem evlenir hem araba alırız diye.dinlemedi bu sene ya evlenecekmis ya evlenecekmis.
Kadınlar Kulübü Mobil uygulaması kullanılarak gönderilmiştir.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?