Kayınvalideniz ile bu konuları konuşmak istediğinizde önünüzde engel olarak duran kişinin "kocanız" olduğunu göreceksiniz.. Bu da size, asıl engel ve sorunun en başından beri eşiniz olduğunu zaten gösterecektir. Sonra elbette ki siz... Ardından da sizin ilişkinizde ki bir tür pasiflik nedeniyle olaya sirayet edebilen üçüncü kişiler.. Piramit böyle..
Nişanlılık döneminde, oldukça pasif karakterli bir adamı seçtiğinizi mutlaka anlamışsınızdır. Neden pasif seçim belli iken siz de pasif kaldınız, tam onu bilemiyorum ve o dönemde ki toyluklarımıza yoruyorum ben.. Belki de istemsizce şuna mı inanıyoruz "Aynı evde olunca ben nasılsa onu ikna ederim"... Ama bir pastanede limonata içerken konuştuğumuz ortama benzemiyor işte evlilik.. Evliliğin de kendi içinde sorunlu dinamikleri var en başından itibaren... Hesaplayamadığımız..
Beş yıl geçmiş.. İstediğiniz yalnızca "Haklılık" olmayacaktır bundan sonra. Haklılık verilmesinin ertesinde kendinizi tutamayarak başka tavizler isteyeceksiniz eşinizden.. o da bunun farkında.. Pasifler ama amiyane tabirle aptal değiller.. Kabul etse de size belli etmeyecektir... Kayınvalidenizin ne ölçüde şu an samimiyet gösterdiğini yazıdan anlayamadım. ama bir samimiyet var sanırım "Samimiyetine inanmıyorum" yazmışsınız... Deneyin bakalım... Mutfakta bir kahve yapın, çağırın.. sağdan soldan konuşurken "Ya bana şunu şunu demiştin anne, ne kadar alınmıştım" deyin... Önce oradan başlamak ister misiniz peki, yapılan haksızlığın ilk adresinden... Üslub ve tavrı yumuşacık ayarlarsanız, belki konuşma imkanınız olur.. Aradığınız şey, haklılık ise...