• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Nasıl oldu da hayatta kalmayı başardın ?

85 doğumluyum
hatırlıyorum da en büyük zevkim annemle teypten ses kaydı çekmek olurdu
ben elimde saç fırçası zeki müren şarkıları söylerdim
annem benim izleyicim olurdu alkışlar alkışlar....

sokakta saklambaç oynardık, yakan top, sek sek
en sevdiğim oyundu dansa davet:27:
mahallenin bütün oğlanlarıyla dans ederdim
ama kardeştik biz ne de güzel eğlenirdik.

ağaçlara çıkardık
meyveleri dalında tozun toprağın içinde yerdik
komşuların zillerine basıp basıp kaçardık
bahçelerden cam şişeleri toplayıp bakkala verirdik
o da bize gazoz, leblebi tozu.
yoğurtçu, sütçü kapıdan geçerdi.
elimde tencere camda anneme haber vermek için beklerdim
bu benim vazifemdi:1:
baloncular vardı sonra rengarenk uçan balonlar
galeta satan amcalar.
sokaklar hep bayram yeri gibiydi
her daim çocuk sesleri...

düşerdik dizler kan revan içinde kalırdı
annem görürse sokağa daha çıkarmaz diye
bezlerle sarardım
ne tetanoz oldum ne iltihap kaptım
çok hijyenik şartlarda büyümedim yani
kedi de tırmaladı, çenem de patladı oyun oynarken ama
hiç ağlamazdım bile..

o zaman dünya daha güvenliydi herhalde
duymazdık annelerimizden bak seni çalarlar kapının önünden
kaçırırlar uzaklaşma buralardan laflarını
bütün sokaklar güvenliydi
insanlar o zamanlar iyiydi...
 
bütün sokaklar güvenliydi
insanlar o zamanlar iyiydi...

İnsanlar o zamanlar birbirinin kıymetini bilirdi.
Komşuluk, arkadaşlık, akrabalık değerleri farklıydı.

Bayramlarda cümbür cemaat toplanılırdı, herkes birbiri ile yarışırdı adeta akraba gezmelerinde.
Komşular ile bayramlaşılırdı (!), tek tek gezilirdi kapıları.
Herkes harçlık vermezdi belki, fakat illa bir mendil veren çıkardı...

Ne çok şeker yerdik, şimdilerde sağlıksız diye tabir edilen ne çok şey tüketirdik...
Kansuk diye birşey vardı, hatırlayan var mı bilmem ama, ekşi birşeydi, eczanelerden alınırdı.



 
Son düzenleme:
bir de anneden,babadan korkardık,annemin o bakışı var ya yerin dibine geçmek isterdim...böyle bir göz süzdü mü,misafirlikte falan,eve gidene kadar o korku bitirirdi valla...bu bende psikolojik travma yaratmadı,annemle ilişkimide sorun yok ..:)

en önemlisi,kazenin yazdığı birşey;görevlerimiz,sorumluluklarımız ve yasaklarımız vardı..gerçekten de öyle..annem çalışıyodu,sabah kalkıp kahvaltı yapıp giyinip okula giderdim sabah 6 da,ders çalışmam gerekliydi,en azından sınıfta kalmamam,ki voleybol antremanlarıma gidebileyim.yoksa volybolu unutacaktım...haftaiçi arkadaşımda kalamazdım,arasıra çok iyi bildşkleri ark.kalabilrdim ama klasik olarak onlar istedikleri zaman bizde kalabilirlerdi.. şimdi ise düşünüyorum,oğlum 2 yaşında vicdan azabı çekiyorum,ona vakit ayıramıyorum diye..ama bne hiç böyle birşey düşünmedim annem için,benim kendi hayatım,yapmam gerekenler,yapmamam gerekenler vardı. ben onlarla meşguldum.anneme ihtiyacım olduğunda da ordaydı işte..

sanırım biz kendi çocukluğumuzu unutup,çağın bize dayattıklarını yaşatıyoruz çocuklarımıza...
 
kıyafetlerimizi annem dikerdi. kalan artık kumaşlarla da ben bebeklerime birşeyler dikerdim.takas usulü oyuncak değiştirirdik.1 barbi bebek ayakkabısına bir tarak bir bebek kıyafetiydi :23:
 
sokaktan pamuk şekerci ve salıncak geçerdi binmek sıraya girerdik hey gidi hey :)
 
Okula giderken saçlarım hep kısaydı annem kuş boku diye tabir etiği kıvrımı koyar papatyalı tokayla tuttururdu.alıç ve meybuz aldır okul köşesindeki büfeden.dansa davet oynardık teneffüslerde.beslenmesini unatan arkadaşlarımıza kendi beslenbemizden verirdik tek tek.kokan şeyler konmazdı meyve olarak alan var alamayan var diye.yerli malı haftası kutlanırdı çeşit çeşit yiyecekler yapardı annelerimiz. Tiyatrolar yapardık.
 
Yüksek bel pantolonlar vardı.büyüklerin büyükler için kıyafetleri, küçüklerin küçükler için kıyafetleri vardı.topuklu ayakkabılar annelerimizden gizli gizli evcilik için giyerdik.toupuğu kırılır falan mazallah saklı giymek lazım.:30:
 
Facebook sayfamızdaki yorumlarımı toparladım buyrun ;

Bu arada dinazor mu olduk ne ? 71'


Karnemizde 2 zayıf olursa 1 dersten kurul kararı, 1 dersten de borçlu geçerdik 3 zayıf olursa sınıfta kalırdık.
Teşekkür almak zor takdirname almak ise çok zordu. 5 üzerinden 3 gibi bir not vardı, bunu eve söylemek kabus gibiydi.
----------------------
Öğretmenlerimizi gördük mü heyecanlanırdık ama bu heyecan korkudan değil saygıdandı.
----------------------
Bizim zamanımızda sorular da çalınmıyordu, hileyi OSYM değil bizler okulda birbirimizden kopya çekerek yapıyorduk. En büyük ayıbımız kopya çekmekti...

En büyük yalanımız da "yok hocam kopya çekmiyorum" du.

Bizim yalanlarımız böyleydi...
----------------------
Şunu da unutmamak lazım, anne ve babalarımız bizi yetiştirdi doğrusu yanlışı ile biz emaneti aldık peki çocuklarımıza bunu yansıtabildik mi ? Biz bize verileni verebildik mi ?
----------------------
Peynirli ekmek arası domates ekmeği iyice bastırıp domatesin rengini çıkartırdık ekmeğe. Şimdi hala bunu deniyorum ama yok çıkmıyor o kırmızı renk...


Yaptığımız ekmek arası domates peynirleri bölüşürdük, sıkma çukulata çok özeldi, sucuk her eve girmezdi bunlar saklı yenirdi.

Saklardık, gizlerdik şimdi ki gibi facebook üzerinde boy boy yediklerimizi içtiklerimizi paylaşamazdık.

----------------------
Bizler şanslı kişilerdik yağmur yağdığı zaman toprak kokusunu alırdık. Toprağa basarak büyüdük, hafta sonu gezileri doğa alanlarında yapılırdı gezme alışkanlığı alışveriş merkezleri değildi. AVM'ler yoktu zaten : )
----------------------

Yama kavramı vardı, bizler yamalı olsun ama kirli olmasın ile büyüdük. Yama ayıp değil kir ayıptı.
Ugg botlarımız yoktu, hatta botumuz yoktu ama çok güzel yaşadık...
----------------------
Islak mendiller yoktu, kumaş mendiller vardı bazen burnumuzu ona bazen kollarımıza silerdik...

Bunlar da pis taraflarımızdı : )
----------------------
Amaaaa şunu affedemiyorum babalarımız bizim yanımızda sigara içerdi. Evlerde misafir geldi mi sigara tutulurdu, çok matah bir alışkanlık gibi hemen kültablaları çıkartılır sigaralar yakılırdı.

Otobüslerde sigara serbestti
----------------------
Komşuya gidip;

- Bu akşam müsaitseniz annemler size gelecek

diye izin biz isterdik.

Yoktu ki telefon haber verelim...

Hoş telefon şimdi var ama komşuluk yok ..
----------------------
Bayramlarda bütün komşuların elleri öpülür, para verene 2. kez bir daha gidilirdi : )
----------------------
Ayaklarımızı kapının 2 yanına kadar açar kapının tepesine kadar tırmanırdık, ne zevki vardı bilmem ama yapardık
----------------------
Çok gülmek iyi değildi, çok güldün başına bir iş gelecek denirdi. Şimdi bunu eleştiriyorlar, aslında gülmek değildi başımıza iş açacak, gülerken yaptığımız yaramazlıktan dolayı bir şeylerin kırılacağı canımızın yanacağıydı. Yoksa çok gülmemiz sorun değildi....
----------------------
Facebookta yollanan o gereksiz oyun istekleri yoktu(lütfen artık yollamayın ciddi sıktı bu talepler). Kapımız çalınır çıkardık oynamaya.

en çokta Ebru'nun annesi izin vermiş yalanını kullanırdık, Ebru'da annesine benim annemin izin verdiğini söylerdi.

Yalanlarımız bunlardı.. Anlamaz sanırdık annelerimiz oysa anlamaz olurlar mı ?
----------------------
Pop star kavramı yoktu... Stardı şarkıcılar, çıktımı sahneye 30-40 sene sahnede kalırlardı. 2-3 senede unutulanı yoktu...
----------------------
Yazmıştım ama farklı bir pencere ;
- Sigaranın sağlığa zararı dillendirilmez cebe olan zararı dillendirilirdi.
 
82 doğumluyum beim çocukluğum köyde geçti hiçte kolay değildi hayatımız ama mutluyduk kocaman bir bahçemiz vardı ve kocaman bir dut ağacı sıkıldığım zaman salıncak kurar sallanırdım hemde uçarcasına şimdi düşünüyorumda nasıl düşmemeişim o salıncaktan :9:
toprakla oynardım bol bol oyuncaklarım felen yoktu nasılda isterdim oyuncak bir bebeğim olmasını :43:bende keni bebeğimi kendim yapardım çöpten yada bezden :6:
arkadaşlarım vardı koca köyden herkes arkadaşımdı toplanır bir araya gelir saklambaç ip atlama yada yedi bardak oynardık :9:
çok sevdiğim bir arkadaşım vardı mesala onunca küsünce evlerinin etrafını yol yapardım:9: gıcık şeyy hiçte pas vermezdii:9:
baba korkumum vardı bir bakışıyla beni yerle bir eden sokakta görürüse evde dayak atan:43:
ama herşeye rağmen mutluydum :16:
keşke bizim çocuklarımızda hürce sokaklarda oynaya bilse acaba kaygısı olmasa :ssz:
 
Eskiden herşey daha kısıtlı ama çok daha güzeldi.. Çamurdan pasta yapar üstüne çiçek saplarından mum yapardık :1: Barbi bebeklere kıyafet dikerdik,sonrada saçlarını kel olana kadar keserdikk :1: Taso oynardık kardeşimle, ya da beştaş. Arkadaşlarımızla birlikte evimizin altında piknik yapardık herkes evinden birşey getirirdi yerdik :56:

Kardeşimle kavga ederdik döverdik birbirmizi. Sonra annem birimize vurunca hemen kurtarmaya girişirdik,az önce kavga eden biz değilmiş gibi :1: Herşeye rağmen psikolojim çok düzgün herhangi bir travma yaşamıyorum :1:
 
Grup vitamin dinleniirdi , Bendeniz meşhur ozmanlar , mahallede erkekler , toplaşıp köşelerde oturup muhappet ederlerdi,

Hatta eskiden şu varmış ;

Yolda kadınlara kızlara arabayla yaklaşıp gideceğiniz yere bırakalımmı dediklerinde kabul edilmiş götürürlermiş , Şimdiki gibi allah belanı versin sapık denmezmiş. :27:
 
$resim amca.webpBen bu resim amcayla buyudum resmi bana bu sevdirdi , Ben bundan görüp resimn yaprdım belkide onunsayesinde şuan mükemmel resimler yapıyorum:27::12:
 
Eki Görüntüle 605023 Ben bu resim amcayla buyudum resmi bana bu sevdirdi , Ben bundan görüp resimn yaprdım belkide onunsayesinde şuan mükemmel resimler yapıyorum:27::12:

şuraya küçük mutlu bulutlar ve ağaçlar yapalım:1:
ben de zevkle takip ederdim bob ross'u.
bir de barış abinin adam olacak çocuklarını
hatta kabakulak geçirmesem katılacaktım ben o programa
ne çok üzülmüştüm:5:
susam sokağı saatim vardı benim bir de
trt çocukları çıktı sanırım ortaya:1:
 
63 doğumluyum.Benim çocukluğumda değil cep ev telefonu yokdu.Mektuplaşılırdı.Evimize ilk tv gelişi 70li yıllar sanırım(siyah beyaz/Çanakakle den kolay çıkan Yunan tv)
 
ailelerle gece gidilen "park" gezmelerimiz vardı....anne babalar, ailelere ayrılan masalarda oturup, aile boyu coca-cola sipariş ederlerdi. Cam şişede kola gelir, bardaklara masada bölüştürülürdü. Çekirdek çitler, kola içerlerdi.

biz kaydıraktan kayıp salıncakta gökyüzününün karanlığına uçardık..
 
şimdiki gibi çocuk kanalları ve istediğimiz saat çizgifilm izleme lüksümüz yoktu,
hafta sonu uyumak yerine susam sokağını izlemek için erkenden uyanırdım,bittiğinde de ağlardım:(
 
82'liyim...Tokat'taydık,ilkokulda kimsenin annesi okula gelmezdi.. okuldan çıkınca alttan pantolonumuzu giyer üstten önlüğümüzü çıkartır,eve uğramadan meyve ağaçlarına tırmanırdık.. :))

oyun oynamaya çıkmışsam akşama kadar eve gitmezdim annem hiç merak etmezdi :)) dizlerimdeki yaralar hiç iyileşmezdi..ağaçlara tırmanmaya bayılırdım :)) o tarlanın sahibi bizi tırmıkla kovalardı :9: eğer yakalasaydı gerçekten kötü olurdu ama hiç yakalayamadı :9: :9:

kışın ağaçlar,simli yılbaşı kartları gibi olurdu :))

$karlikartpostal.webp $resim-_659.webp $YILBASI-.webp

Bir gün dereye girmiştik,(tabi yazın sular az akıyor..) merak işte bu su nereden geliyor diye akıntının tersine yürümeye başladık :) ormanlık alanlara gelmiştik,hayatım boyunca görmediğim ve görmeyeceğim hayvanlar,rengarenk böcekler görmüştüm..hala unutamam.. :)
 
82'liyim...Tokat'taydık,ilkokulda kimsenin annesi okula gelmezdi.. okuldan çıkınca alttan pantolonumuzu giyer üstten önlüğümüzü çıkartır,eve uğramadan meyve ağaçlarına tırmanırdık.. :))

oyun oynamaya çıkmışsam akşama kadar eve gitmezdim annem hiç merak etmezdi :)) dizlerimdeki yaralar hiç iyileşmezdi..ağaçlara tırmanmaya bayılırdım :)) o tarlanın sahibi bizi tırmıkla kovalardı :9: eğer yakalasaydı gerçekten kötü olurdu ama hiç yakalayamadı :9: :9:

kışın ağaçlar,simli yılbaşı kartları gibi olurdu :))

Eki Görüntüle 605119 Eki Görüntüle 605120 Eki Görüntüle 605121

Bir gün dereye girmiştik,(tabi yazın sular az akıyor..) merak işte bu su nereden geliyor diye akıntının tersine yürümeye başladık :) ormanlık alanlara gelmiştik,hayatım boyunca görmediğim ve görmeyeceğim hayvanlar,rengarenk böcekler görmüştüm..hala unutamam.. :)

Tokat ta hangi dereye girdiniz.Bizim evin yanındaki olmasın:)

Eklediğin kartpostallar satılırdı p.t.t nin önündeki tezgahlarda.En çok simlileri severdik.
 
Çok özel bir nesildi bizimkisi...

Ambalajsız bisküvi yerdik..
Depozitolu şişede kola içerdik...
Turbo ciklet çiğnerdik..
Sokaktaki macuncudan renkli macunlar alır kusana kadar yerdik...
Oyunumuz yarım kalmasın diye, öğünleri bir dilim salçalı ekmekle geçiştirirdik...
Evden götürdüğümüz tasla açık yoğurtla, bakkalın kendi bıçağıyla kestiği açık peynirle büyüdük...

Hala hayattayız...

Biz çocukken yazışmazdık, facebookta takılmazdık; konuşurduk...
Saçma sapan savaş ve dövüş oyunları oynamazdık; sokakta istop oynardık..
Lastikle ip atlardık...
Hulohop çevirirdik belimizde...

Masum, güzel, eğlenceli ama en önemlisi tertemizdi bizim çocukluğumuz....
Sanal değildi...

Tüm bunlara rağmen hala hayattayız, en güzel ve temiz anılarımızla...
 
Back
X