KANUNİ VE HÜRREM SULTANIN AŞKI
Ukrayna topraklarından esir alınıp getirilen bir papazın kızı olan Anastasia (Alexandria) Lisowskaya, Topkapı Sarayında güler yüzlülüğünden dolayı Hürrem adı verilmişti. Kısa süre içinde, aklını ve cazibesini kullanarak Kanuni Sutan Süleymanın gözdesi oldu.
Padişahın ilk eşi ve büyük oğlu Şehzade Mustafanın annesi Mahidevranı devre dışı bıraktı. Kanuni, daha önceki padişahların cariyelere nikah yapmama geleneğini yıkarak, Hürremle nikahlandı. Hürremin padişah üzerindeki büyük etkisi, çağında onun Kanuniye büyü yaptığı söylentilerine sebep olmuştur.
Kanuni Sultan Süleyman, gönülünü Hürrem Sultana kaptırmıştı. Zafer mutluluğu kadar aşkı ve ayrılığın ızdırabını da bilen bir hükümdardı. Kanuninin Hürreme büyük bir aşkla bağlı olduğu, seferler esnasında ona yazdığı mektuplardan ve şiirlerinden açıkça anlaşılır.
Hürrem Sultan, Kanuniye yazdığı mektuplarda Saadetimin yıldızı sultanım, benim sultanım, benim padişahım,iki gözümün nur-u sermeyasi, benim yüz-ü Yusufum gibi ifadeler kullanıyordu. Hürrem Sultan, padişahtan mektup alamadığında üzülüyor ve Kanuniye gönderdiği mektuplarda kendisine sık sık yazmasını istiyordu.
Kanuni ise, kalbinin kraliçesi Hürreme yazdığı şiirlerde, aşkına Benim İstanbulum, benim Karamanım, benim Bağdatım, benim Horasanım şeklinde hitab ediyordu. Kanuni sefer için gittiği yerlerden Hürrem Sultana mücevher, kumaş, kürk gibi hediyeler ve bazı zamanlarda da sakalından bir tel göndererek eşinin gönlünü alıyordu.
16. yüzyıla kadar Osmanlı sarayındaki kadınlar ön planda değillerdi. Kanuninin eşi Hürrem Sultan, padişahın kendisine olan derin aşkını da kullanrak devlet işlerine karıştı. Kendi oğullarını tahta çıkarmak için Şehzade Mustafayı öldürtmesinden {bknz. Şehzade Mustafanın Öldürülmesi } dolayı halk ondan nefret etti. Ancak Kanuni Sultan Süleyman, aşkını her şeyin üstünde tuttu.
Hürrem Sultan, 1558 yılında Kanuni Sultan Süleyman ile beraber Edirneye gitti zaman rahatsızlandı ve doktorların tüm müdahaleleri hiç bir işe yaramadı. İstanbula getirildikten kısa bir süre sonra vefat etti. Süleymaniye Camii yakınındaki türbesine defnedildi.
Kanuni Sultan Süleyman, hayatının geri kalan 8 yılını kaybettiği eşi Hürrem Sultanın acısıyla ve büyük bir yalnızlık içerisinde geçirdi.