Muhteşem Yüzyıl Star Tv

Eski Hürrem Sultan Meryem Uzerli diziden ayrılması sizi nasıl etkiledi ?

  • Bir daha bu diziyi izlemem

    OY: 54 23,4%
  • Gelen gideni aratacak gibi ama izlerim

    OY: 44 19,0%
  • Kimse vazgeçilmez değildir. Emeğe, ekibe saygı aynı keyifle izlemeye devam

    OY: 65 28,1%
  • Kararsızım ama eski tadı kalmadı. İzlesem de olur izlemesem de.

    OY: 84 36,4%

  • Ankete Katılan
    231
Bazı kısıler ısrarla yazılanları yanlış anlıyor.
Dızıye tepkı veren kımse padışahlar kutsaldır demıyor...Peygamberdır demıyor harem yoktur demıyor..

Kanunı gıbı bır padışahı anlatırken daha ılk bolumde tek derdı hagı kadınla yatsam olmamalıydı..

Bu dızı ızleyen gençlık bızım atalarımız tek derdı kadınlardı..

Kanunı Budın den Vıyana kadar haremdekı kadınlarla gıtmedı herhalde..

Tarıhı bır olayı degerlendırırken 2011 senesını degıl 400 senesı oncesı olayları bılerek degerlendırmek gerekır.Türk tarıhı hakkında bılgı sahıbı olmadan yorum yazmak ne kadar adaletlı...
 

kadınalrla yatmakmı
bildiğim kadarıyla padişahlar dini bütün kişilerdi,o yönlerinide göstermişlermi peki yazık
 
Medyadan bazı tepkiler...



Tarihçi Prof. Dr. Ahmet Yaşar Ocak diziyi beğenmediğini söylerken, Kanuni'nin hayatı üzerine bir roman yazan Okay Tiryakioğlu, "Tamamen yabancılar izlesin diye çekilmiş." diyerek dizinin Batı'nın hayal dünyasına hitap ettiğini söyledi. Mustafa Armağan ise Muhteşem Yüzyıl'ın toplumu idealsizleştirmekten öte bir işe yaramayacağını belirtti.

ARINÇ: KANAL TEPKİLERİ DİKKATE ALMALI

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç daRTÜKYasa Tasarısı'nın görüşmeleri sırasında diziyle ilgili tepkilere değindi. "Ben de endişe ve üzüntü içindeyim'' diyen Arınç, bu tür yapımların reyting amacıyla yapıldığını ve kamuoyunun tepkilerini dikkate alarak televizyonun kendiliğinden kaldırmasının uygun olacağını söyledi. Sadece Atatürk'ün hatırasına hakareti suç sayan bir kanun olduğunu kaydeden Arınç, "Tarihimizin önemli şahsiyetlerini olduğundan başka türlü görerek küçültmeye çalışan ne olursa olsun karşılığını bulmalıdır. Diziyle ilgili şikayetleri süratle dikkate alacağız ve kanun çerçevesinde gereğini yapacağız." dedi.

Dizide mesaisinin büyük bölümünü haremde geçiren bir Kanuni portresi çiziliyor. Daha babasını toprağa koymadan yapılan eğlenceler, saray koridorlarında cıyak cıyak bağıran bir cariye, yaka bağır açık haremden kız seçen bir padişah... Halit Ergenç, Kanuni rolünde ne kadar tuhaf kaçıyorsa, dizilerin yaşlı kurdu Arif Erkin Güzelbeyoğlu vezir-i azam rolüne en az o kadar yabancı.

GÖRÜŞLER

Prof. Dr. Ahmet Yaşar Ocak: "İzlediğim kadarıyla beğenmedim. Replikler biraz zaman dışı. Bir ara Şekspir okuyormuşum gibi geldi. Mahremi sergilemek gibi bir sinema anlayışı vardı..."

Okay Tiryakioğlu (Kanuni romanının yazarı): "Dizi bu haliyle Türk izleyicilerinden çok yabancılar izlesin diye yapılmış. Batılı hayal dünyasına hitap eden bir yapım olmuş. Mekan ve kostümler dışında hiçbir şey yerli yerince değildi."

Mustafa Armağan (Yazar): "Kötü niyet aramak istemiyorum ancak örnek alınması gereken bir padişahı zevk, sefa düşkünü gibi göstermek toplumu idealsizleştirir. Bu toplum böyle bir diziye layık değil."

Tarihçilerin dikkat çektiği hatalar

Tarihçilerin Muhteşem Yüzyıl dizisinde dikkat çektiği maddi hatalardan bazıları şöyle:

Olaylar 1520'de geçmektedir. Oysa Topkapı Sarayı'na haremin gelmesi 1540'ta başlar. Bu tarihten önce harem, Beyazıt'taki Eski Saray'daydı.

Yavuz Sultan Selim'in Rodos seferi için 200 parça kalyon hazırlandığı söyleniyor. Osmanlı'da ilk harp gemisi 1644'te inşa edilmiştir.

16. yüzyılda adına Avrupa denilen müstakil bir coğrafya yoktu. Bu kavram 18. yüzyıldan sonra aydınlanma döneminde ortaya çıktı.

Hareme kızlar, seçilerek alınır, ardından çok ciddi bir eğitimden geçirilirdi. Başta örf-âdet olmak üzere İslami ilimler ile kabiliyetlerine göre birer sanatta yetiştirilirlerdi. Dizideki harem halkının davranışlarının, asırlar boyunca süzülerek gelen 'saray terbiyesi ve nezaketi'yle alâkası yok.

Harem halkının muhafazasını sağlayan ve dışarıyla ilişkilerine yardımcı olan harem ağaları, binanın dışında kendilerine ayrılan nöbet yerlerinde beklerdi. Harem ağaları da aynı terbiye ile yetiştirilirdi.
Dizideki oryantal oyunlar ve müzik, Osmanlı eğlence anlayışı ve musikisini yansıtmıyor.

Babasının cenazesi ortadayken bir padişahın eğlence düzenlemesi inandırıcı değil.
Kostümler Osmanlı'dan çok İngiliz dizisi Tudors'tan alıntı gibi...
Osmanlı geleneğinde padişahın huzuruna baş açık çıkılmazdı.


Valla bana da aynen The Tudors dizisini hatırlattı,mekan,dekor sahneler ve kostümler çok benziyor,konuşulan kelimeler de hakkaten bu zamanın Türkçesi,insan o zamanın konuşma dilinden en azından şu an da bilinen konuşulan birkaç kelime sıkıştırırdı diyaloglara, daha layıkıyla işlenebilirdi dil unsuru...
 
Ne kadar dallanmış budaklanmış bu konu ya...Sanırım bu topicte dizi ile ilgili "Osmanlıyı yansıtmıyor"dan başka yorum yapamıcaz..
Daha ilk bölüm, herkes ne kadar önyargılı, bu dizi 2 sene olarak planlanmış, bekleyin bakalım diğer bölümlerini...Tüm hayatını savaşlarını ilk 45 dakikaya sığdırmaları biraz imkansız değil mi?
 
daha dizinin birinci bölümü yayınlandı
bir bekleyin bakalım elbette kanuni'nin başka yönleri de anlatılacak
 

arkadaşım niye siz üstünüze alınıyorsunuz burda yorum yapan bir arkadaşa istinaden yazdım.
ben size siz peygamber diyorsunuz demiyorum
 
 
diziyi savunmuyorum benim de dikkatimi çeken sahneler oldu
ama hareme çok takılmadım
ibrahimin ailesinden zorla alınmasına şaşırdım
oysa benim bildiğim aile rızasıyla devşirme çocuk yetiştirilir...
 
 
Bayanlar, yayınlanan bu diziden sıkıntısı olan rütüğün internet sayfasına girerek; şikayetler bölümüne mesaj yazsın lütfen.
Ben bir Osmanlı torunu olarak; padişahlarımızla gurur duyuyorum ve yayınlanan bu diziyi birdaha görmemek için;
torunluk,Türklük vazifem adına şikayetimi dile getirdim.
Daha fazla izlemeye gerek yok, diğer bölümlerini beklemeye gerek yok.
Bazı şeylerin sonu ve gidişatı başından bellidir.
Hafızalarda değerli padişahlarımıza ait yanlış bilgiler, durumlar kalmaması adına inşallah hata ile yayına gelmiş bu dizi sonlandırılır.
 

konuyu osmanlı torunu kısmına getirmeyin lüften
bunu benimsemeyecek, türklüğüyle, türk kimliğiyle
anılmak isteyecek insanların olduğunu da unutmayın ki tartışma ortamı yaşanmasın
konuyu saptırmadan lütfen dizi hakkında yorumlar yapalım.
 


vezirlerden sakallı olan yavuz sultan selimin sırdaşı padişahın yanına girdiğinde, gene ne yumurtlayacak dedi ya.
çok güldüm aynı zamanda üzüldüm. koskoca bir hikayenin basitleştiridikçe basitleştirilip çocuk masalına çevrilmesi gibi olmuş. suyunun suynun suynun suyu
 
 
osmanlı ecnebi demek , arap demek değilki.
özbe öz türk demek
 

ben osmanlı torunu derken türklüğü gözardı etmiyorum ki.benim için osmanlı demek türklük demek.ha ikisini birlikte kabul etmeyenler varsa onu bilemem.yanlış anlaşılmayalım lütfen.
 
 
Mısır seferine gidilirken ordunun korkunç Sina Çölü'nden geçmesi gerekiyordu. Kum fırtınalarının etrafı kasıp kavurduğu, gündüzleri dayanılmaz sıcaklara sahne olurken geceleri dondurucu soğukları davet eden bu çölü dünya- da hiç bir ordu geçememişti. Yavuz Sultan Selim ordusuna moral verici sözler söyledikten sonra atını çöle sürdü.

Herkes yanındaki suyu idareli kullanıyor, namazlar teyemmüm yapılarak kılınıyordu. Yolculuk böyle sürüp giderken Yavuz Sultan Selim'in bir ara atından indiği ve saygılı bir halde yaya olarak yürüdüğü görüldü. Herkes şaşırmıştı ama, kimse sebebini soramıyordu. Padişahın hiç yanından ayırmadığı Hasan Can durumu öğrenmekte gecikmedi. Padişah O'na şunları söylemişti:

"İki cihan sultanı Peygamber Efendimiz önümüzde yaya olarak yürürlerken biz nasıl at üstünde olabiliriz Hasan Can?"
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…