Deniz kıyısı, sessiz, sakin, yeşil doğa içinde bir şehirde yaşıyorum. Herkesin gelmesi için araya torpil koyduğu yer diyorlar bana, ama gel gelelim ailelere çok uzağız. Görevimiz gereği tayin isteyemiyoruz. Çocuk olmadan önce dert değildi, bayram düğün, cenaze gitmesek de olur diyorduk. Çocuk sonrası işler değişti. Keşke ailelerden bir kişi olsa, Cat kapı gidip gelebilsek, çocuk dayisini halasını vs tanisa ...diyoruz. Çocuğumuz akrabalarını, dedesini vs tanımadan büyüyecek. Senede 30 gün yıllık iznimiz var hangi tarafa gidelim, biri anya da birisi Konya'da misali dağınık herkes.
İstanbul'da olsam muhtemelen ben de kaçmak isterdim ama yakın illere bakardım. Çanakkale çok güzel, 2 sene yaşadım. İstanbul'a da yakın, Tekirdağ olabilir vs..
Çocuk mu hasta oldu, aileniz kolay gelebilsin. Düğün mü oldu gidebilin.
Ve aileler yaslanacak, hastalanacak, tek yaşıyor olacak... yanlarında olmak isteyeceksiniz. Bu durumu da düşünün. Babam vefatı öncesi aylarca hastane süreci yaşadı, evde yatalak bakıma ihtiyaç oldu sayılı gün gidebildim, yakın olsam haftasonlari giderdim...
Aile, akraba uzak olsun, kırk kat yabancı da olur demeyin. Gurbette o güvenilir yabancıyı bulmak da kolay değil. Evet çok arkadaşımız var ama hiçbirisi bir kuzen, abi, abla vs evi gibi ben geldim gidilmiyor.
İlla da gidecekseniz yakın yerlere bakmanızı öneririm. Benim 16 senelik gurbet maceram bana bunu öğretti.