yüze katiyyen uygulanmıyo bayanlar. hangi arkadaş kullandıysa bıraksın. çünkü benim aldığım güzellik uzmanı abla belki 10 kez uyardı bu konuda.
kokusu ise bildiğiniz tüy dökücünün buruk kokusu. her hafta sürücem denicem bakalım, nolcak.
bu arada beany hoşgeldiniz, siz olmadan olmazdı bu konu :)
december nerelerdesin sen yahu,hiç görünmüyorsun buralarda artık
etağfirullah hayatım,ne haddime,burdaki bütün bayanlar herşeyi didik didik araştırıyor ,sora sora baka baka herşeyin en doğrusunu öğrenmeye çalışıyoruz hep birlikte
açıkçası bu tüy dökücü kremi çok fazla araştırmadım ,kabaca içeriğine ,beklenilen etkisi hakkında üretici ne yazmış ona baktım biraz.
deirnlere girdiğimde tepki alabiliyorum,en iyisi kullananlar biraz daha test edip yazsın öyle yorum yapayım :)
sadece bi hatırlatma!
daha önce zırnık ile ilgili bi başlıkta yazmıştım diye anımsıyorum,tüy dökücü bazı kimyasalların kıl kök fonksiyonlarında ters çalışıp işi daha çıkılmaz hale koyduğu idi.
bu kıl işine ilk giriştiğimde bende herkes gibi ürünün adına,sonra nasıl etki ettiği söylemlerine bakardım ,meğersem doğru seçeneğe ulaşma şansımız böyle çok azmış.
daha ürünlerin klinik araştırma sonuçlarına,bilimsel olarak yapılmış bu konudaki bütün araştırma yazılarına bakın.
atıyorum bi üründeki aktif için denilsinki şu şu kimyasal x insanda şukadar gün/ay denendi ,şöyle şöyle etki gözlemlendi,sonuçlar bunlardır dendi diye bakmalı.
bütün ürünlerdeki kimyasalların kliniksel bilimsel bütün araştırma yazılarına bakıyorum ,ortada işe yarar bişey yok bizde...
bi epilixir umut verici görünüyordu ,yani ben kendi şahsıma piyasa öncesi kullandığım numuneden çok memnun kalmıştım,en azından plasebo etkisi olmadığına inanmıştım ama sonra uzunca bi zaman kullanınca emin olamadım,başkada ışık yakan ürün göremedim Türkiye'de...
adamlar %20 lik kliniksel başarıyı bile çok değrli bulabiliyorlar(yabancı ürünleri kastediyorum),bizde ise halen somut bi veri yok,ve bu durumdan şikayetçi olan insanlar hayal kırıklığına uğruyor,bu üzücü..