Hahah :) tebessumle okudumBaşlığı böyle atsam mı atmasam mı bilemedim ama işin gerçek tarafı bu. Belki birileri de aynı şeyi yaşar da, benden başkası yaşamış mı diye araştırırsa yazımı bulur yalnız değilim diye mutlu olur.
Efenim ikinci doğumumu 3 gün önce yaptım. İlk doğumum çok stresli geçtiği için bunda elimden geldiğince sakin olup, annemden uzak durmaya karar verdim. Beni her gördüğünde "ayyyyy nasıl doğuracaksın" diye krizlere giren 4 doğum yapmış bir kadın olmasına rağmen, ilk doğumumda da beni strese sokup sancımın kesilmesine sebep olmuştu.
40. haftada hala gelen giden yoktu. en son nst de sancım 1 ile 4 arasında değişiyordu. o kadar doğurmaya niyetim yoktu. son kontrolden sonra akşam avm de çılgınlar gibi gezip bir de üstüne merdiven çıkınca bir bel ağrısı başladı. ha gayret sancılarım da başlayacak derken her saat başında sonra da saatte üç kere gelip giden düzenli sancılarım ortaya çıktı.
bende bir mutluluk bir sevinç... derken annem aradı gecenin 1inde. mesaj atmış telefonuma görmemişim. "sancın mı var? doktora mı gittin?" dedi. ahan da benim tüm sancılar bıçak gibi kesildi tekrar. ben de sinirlendim yattım uyudum. sabah 5 te tuvalet için uyandığımda 10 dakikada bir sancılarımın geldiğini fark ettim. kendi kendime evde gezdim. kahvaltı yaptım. gayet mutlu mesut bir şekilde 5 dk bire düşünceye kadar bekledim. sonra eşimi uyandırdım. annemleri aradı. ararken bile yanına gitmedim. 3 yaşındaki kızıma bakmaları için mecbur aramak zorundaydık. ben üstümü giydim, bahçeye indim. gezdim dolaştım. annemin gelişini görmedim.
eşimle hastaneye gittik. yine hastanenin çevresinde parklarda el ele gezdik çiçektir böcüktür derken tamam dedim doğuracağım. 8 gibi girdik hastaneye. gayet rahat bir şekilde "merhaba ben doğum yapacağım." diye girdim, odama yerleştim. cırtları bozuk yandan devamlı açılan önlüğümü giydim. parmak izimi almayı unutmuşlar. 14 kat kafadan aşağı çarşaf örtülmüş bir şekilde parmak izimi okutmaya gittim. hiçbir şey sinirimi bozmadı ama hala çok pozitiftim.
epidural yapalım dediler. şimdi dursun sancım kesilir diye korkuyorum hala emin değilim doğuracağımdan boşa yapmayalım dedim. sonrasında lavmanım yapıldı. tuvalete gittim. 10 dakika sonra ağır sancılarım başladı ve çok sıklaştı. yerimde duramıyordum. epidural istedim. anestezi uzmanı kıpırdamayacaksın dedi. ağrı başlamadan yaptırmak gerekiyordu ama geç kaldım. kıpırdamadan üç sancı atlattım. sonrası uyuşukluk...
bir saat sonra epiduralin etkisi geçti. ebe kontrole geldi. tekrar anestezi istedim ama bir panik dışarı çıktı. "doğumhaneyi hazırlayın diye bağırmaya başladı". noluyo falan demeye kalmadı bir panik bir panik herkes. ben gelene gidene anestezi diyorum kimse kaale almıyor. pilates topunda zıplayacaktım o nerde bari onu getirin diyorum "doğuruyorsun ne topu" diyorlar. sonra tekerlekli sandalye geldi. beni kucakladıkları gibi tekerlekli sandalyeye alıyorlardı kiiii bir şeyler olduğunu fark ettim. evet baya baya yatağa içimde kalan her şeyi boşaltmıştım. "altıma yaptııım altıma yaptııım" diye bağırırken ebe de beni "yok yok su o" diye sakinleştirmeye çalışıyordu. baktım gerçekten yapmışım. "hayıııır yapmışım" dedim. "eeeeh yaptıysan yaptın iyi yaptın, çok güzel olmuş hadi yürü doğuruyorsun dedi."
yol boyu bana ıkınma bebeğin düşecek diye bağırıyor, o bağırıyor ben bağırıyorum. geliyoooor diye. koridorda uça uça gittik bu şekilde. doğumhaneye aldılar. doktor yok, kimse yok. herkes bir panik. doktorum geldi üstünü değiştirmemiş. bir önlük giydi. pembe komik bir terlik, paçalarını da sıvamış. öyle böyle doğdu kızım. iki üç dakikada oldu bitti her şey.
bitti mi hayır bitmedi kaka maceram. tepemde anestezi uzmanı dayadı bana uyuşturucuyu belden aşağısı felç. hissetmiyorum. doktorcumu dinlemediğim için minik bir yırtığım oldu. oraya bir dikiş atması gerekiyordu. doktorcum dikerken, eşim de yanımdayken ben tekrar ne var yoksa alttan gönderdim. ve yine "altıma yapıyoruuuum, durmuyor, neden yapıyorum" diyorum. ebe yine "yok yok su o" diyor. hemşire de "ne suyu ya bildiğin kaka" diyor.
doktoru ebesi, hemşiresi, anestezi uzmanı, eşim derken hepsinin önünde bir güzel altıma yapıyorum. pata küte şakır şakır aşağı iniyor her şey... ne yazık ki lavmandan sonra iki üç kere tuvalete gitmem gerekirken doğumun çok hızlı gelişmesi yüzünden yetiştiremedim. doğumdan sonra hangisini görsem tek aklıma gelen şey kaka oldu malesef.
en son odada tuvaletteyken baktım hemşire girdi içeri. ben klozette o karşımda. amaaan gördüm zaten her şeyini boşver dedi. diyeceğini dedi ve gitti. öyle kaldım. doğru yani eşimin bile görmediğini gördüler ki eşime de rezil oldum.
benim doğum da öyle böyle bitti işte. salı günü kontrolüm var. doktora gideceğim yine aklıma o an gelecek. kadın beni dikerken önünde yaptıklarım...
Allah isteyen herkese hayırlı evlatlar nasip etsin. Hamilelere de kakasız ağrısız kolay doğumlar nasip etsin.
Allah iyiliğiniî versin okurken kahkaha attım vallaBaşlığı böyle atsam mı atmasam mı bilemedim ama işin gerçek tarafı bu. Belki birileri de aynı şeyi yaşar da, benden başkası yaşamış mı diye araştırırsa yazımı bulur yalnız değilim diye mutlu olur.
Efenim ikinci doğumumu 3 gün önce yaptım. İlk doğumum çok stresli geçtiği için bunda elimden geldiğince sakin olup, annemden uzak durmaya karar verdim. Beni her gördüğünde "ayyyyy nasıl doğuracaksın" diye krizlere giren 4 doğum yapmış bir kadın olmasına rağmen, ilk doğumumda da beni strese sokup sancımın kesilmesine sebep olmuştu.
40. haftada hala gelen giden yoktu. en son nst de sancım 1 ile 4 arasında değişiyordu. o kadar doğurmaya niyetim yoktu. son kontrolden sonra akşam avm de çılgınlar gibi gezip bir de üstüne merdiven çıkınca bir bel ağrısı başladı. ha gayret sancılarım da başlayacak derken her saat başında sonra da saatte üç kere gelip giden düzenli sancılarım ortaya çıktı.
bende bir mutluluk bir sevinç... derken annem aradı gecenin 1inde. mesaj atmış telefonuma görmemişim. "sancın mı var? doktora mı gittin?" dedi. ahan da benim tüm sancılar bıçak gibi kesildi tekrar. ben de sinirlendim yattım uyudum. sabah 5 te tuvalet için uyandığımda 10 dakikada bir sancılarımın geldiğini fark ettim. kendi kendime evde gezdim. kahvaltı yaptım. gayet mutlu mesut bir şekilde 5 dk bire düşünceye kadar bekledim. sonra eşimi uyandırdım. annemleri aradı. ararken bile yanına gitmedim. 3 yaşındaki kızıma bakmaları için mecbur aramak zorundaydık. ben üstümü giydim, bahçeye indim. gezdim dolaştım. annemin gelişini görmedim.
eşimle hastaneye gittik. yine hastanenin çevresinde parklarda el ele gezdik çiçektir böcüktür derken tamam dedim doğuracağım. 8 gibi girdik hastaneye. gayet rahat bir şekilde "merhaba ben doğum yapacağım." diye girdim, odama yerleştim. cırtları bozuk yandan devamlı açılan önlüğümü giydim. parmak izimi almayı unutmuşlar. 14 kat kafadan aşağı çarşaf örtülmüş bir şekilde parmak izimi okutmaya gittim. hiçbir şey sinirimi bozmadı ama hala çok pozitiftim.
epidural yapalım dediler. şimdi dursun sancım kesilir diye korkuyorum hala emin değilim doğuracağımdan boşa yapmayalım dedim. sonrasında lavmanım yapıldı. tuvalete gittim. 10 dakika sonra ağır sancılarım başladı ve çok sıklaştı. yerimde duramıyordum. epidural istedim. anestezi uzmanı kıpırdamayacaksın dedi. ağrı başlamadan yaptırmak gerekiyordu ama geç kaldım. kıpırdamadan üç sancı atlattım. sonrası uyuşukluk...
bir saat sonra epiduralin etkisi geçti. ebe kontrole geldi. tekrar anestezi istedim ama bir panik dışarı çıktı. "doğumhaneyi hazırlayın diye bağırmaya başladı". noluyo falan demeye kalmadı bir panik bir panik herkes. ben gelene gidene anestezi diyorum kimse kaale almıyor. pilates topunda zıplayacaktım o nerde bari onu getirin diyorum "doğuruyorsun ne topu" diyorlar. sonra tekerlekli sandalye geldi. beni kucakladıkları gibi tekerlekli sandalyeye alıyorlardı kiiii bir şeyler olduğunu fark ettim. evet baya baya yatağa içimde kalan her şeyi boşaltmıştım. "altıma yaptııım altıma yaptııım" diye bağırırken ebe de beni "yok yok su o" diye sakinleştirmeye çalışıyordu. baktım gerçekten yapmışım. "hayıııır yapmışım" dedim. "eeeeh yaptıysan yaptın iyi yaptın, çok güzel olmuş hadi yürü doğuruyorsun dedi."
yol boyu bana ıkınma bebeğin düşecek diye bağırıyor, o bağırıyor ben bağırıyorum. geliyoooor diye. koridorda uça uça gittik bu şekilde. doğumhaneye aldılar. doktor yok, kimse yok. herkes bir panik. doktorum geldi üstünü değiştirmemiş. bir önlük giydi. pembe komik bir terlik, paçalarını da sıvamış. öyle böyle doğdu kızım. iki üç dakikada oldu bitti her şey.
bitti mi hayır bitmedi kaka maceram. tepemde anestezi uzmanı dayadı bana uyuşturucuyu belden aşağısı felç. hissetmiyorum. doktorcumu dinlemediğim için minik bir yırtığım oldu. oraya bir dikiş atması gerekiyordu. doktorcum dikerken, eşim de yanımdayken ben tekrar ne var yoksa alttan gönderdim. ve yine "altıma yapıyoruuuum, durmuyor, neden yapıyorum" diyorum. ebe yine "yok yok su o" diyor. hemşire de "ne suyu ya bildiğin kaka" diyor.
doktoru ebesi, hemşiresi, anestezi uzmanı, eşim derken hepsinin önünde bir güzel altıma yapıyorum. pata küte şakır şakır aşağı iniyor her şey... ne yazık ki lavmandan sonra iki üç kere tuvalete gitmem gerekirken doğumun çok hızlı gelişmesi yüzünden yetiştiremedim. doğumdan sonra hangisini görsem tek aklıma gelen şey kaka oldu malesef.
en son odada tuvaletteyken baktım hemşire girdi içeri. ben klozette o karşımda. amaaan gördüm zaten her şeyini boşver dedi. diyeceğini dedi ve gitti. öyle kaldım. doğru yani eşimin bile görmediğini gördüler ki eşime de rezil oldum.
benim doğum da öyle böyle bitti işte. salı günü kontrolüm var. doktora gideceğim yine aklıma o an gelecek. kadın beni dikerken önünde yaptıklarım...
Allah isteyen herkese hayırlı evlatlar nasip etsin. Hamilelere de kakasız ağrısız kolay doğumlar nasip etsin.