maddi zorluk içinde ve benim fikrim bile sorulmadan eşimin ve ailesinin çocuk baskısı

Aintithenniel

Üye
Kayıtlı Üye
12 Haziran 2012
46
0
bu nasıl anlatılır bilemiyorum sanırım anlatmak biraz zaman alacak ama inanın çok çaresiz durumdayım ve kendimi çok kötü hisediyorum...

28 yaşındayım, 4 yıllık evliyim, evlenmeden önce kendi ailem ile aramda olan maddi bir takım sorunlar nedeni ile eşimle kaçarak evlendik, ikimizde evlendiğimizde 5 parasız olduğumuzdan mecburen evliliğimin ilk 1,5 senesini eşimin ailesinin yanında geçirdik ve bu dönem özellikle eşimin ailesi ile aramdaki kültür farkı nedeni ile benim açımdan çok sancılı geçti tabi ailemden aldığım terbiye nedeni ile onlara hiç kötü bir söz söylemedim, evlendiğimizden beri eşimin ailesi özellikle bana çocuk baskısı yaptılar (aynı zamanda geceleri kapımız dinlendi, kim banyoya giriyor ardarda mı giriliyor bunlar gözlendi hatta sabahın köründe kapı çalınmadan dan diye odamıza baskınlar bile yapıldı) bahaneleride "kendi evinize çıkmadan çocuk olsunda sen bir başına büyütemezsin ben yardım ederim" (ne alaka ise bakamayacağım çocuğu hiç doğurmam daha iyi diye düşünürüm ve bunu onlara defalarcada açıkladım oysa)

herneyse eşim ilk zamanlarda 300 liraya dershanede öğretmenlik yapıyordu sonra akademik bir kadro bulup yerleşti ve uzak bir şehire yerleşip evimizi ayırdık. evimizi ayırdık dediysem kv. ve kp. bir iğnesi dahi yoktur evimde, o dönemde kendi ailemle de küs olduğum için herşeyimizi kendimiz sırası ile yaptık 2 sene milletin eskiciye sattığı koltuklarda oturduk, 2 el bir baza alıp üzerine en ucuzundan yatak alıp uyuduk. paramız ona yetti çünkü ilk etapta beyaz eşyamızı aldık. tam borcumuz bitiyor artık mobilyamızı alırız diyeceğimiz zaman eşim başka bir üniversiteye atandı ve şansımıza eşimin ailesinin her yaz gittikleri köyle şuan aramızda 1 saatlik mesafe var. bütün bunların çocuk baskısı ile ne alakası var demeyin artık bir fiil başımızdalar ve o ilk 1,5 sene gibi kabus dolu günler demek bu...

onların evinden ayrıldıktan sonra hep telefonla bu baskılar devam etti. bana ayrı eşime ayrı. ilk zamanlar eşim mantıklı davranıyor henüz zamanı olmadığını söylüyordu. ama ne yaptılar ne ettilerse aklına girdiler. şuan maddi durumumuz kendi evimizi ilk açtığımızdan daha beter çünkü türkiyenin bir ucundan diğer ucuna taşındık ve o eski mobilyalarımızı getirmememize rağmen buraya taşınmak tam 3000 liraya maal oldu bize birde buraya gelince mecburen mobilya aldık (1 yatakodaı takımı birde köşe koltuk alabildik sadece hala kitaplık yemek masası orta sehpa tv ünitesi vb... almamız lazım perdelerim eksik tam hiç birşeyim yok yani) ve maddi durumumuz inanılmaz bozuk pazara gidip 3 kuruşa pazar yapmaya çalışırken markete 6 ayda bir anca gidebiliyoruz. afedersiniz 1,5 kilo kıyma+1 kilo tavuk ile 6 ay geçiniyoruz...

bütün bu maddi imkansızlık içerisinde beyni yıkanmış kocam ile son günlerde çocuk kavgası içindeyiz...

bana küstü. evet bana küstü hemde ben hamilelik öncesi neler yapılmalı sağlık ve hamilelik kolaylığı açısından araştırma yapıp kendimi anneliğe zorla da olsa alıştırmaya çalışırken. çünkü ona hemen heveslenme dediiğim için küstü bana.

psikolojik olarak anne olmaya hazır değilim kaldı ki maddi olarak da hiç hazır değiliz... geçtiğimiz bayram resmen ailesindeki tüm kadınlar tarafından bir odaya sıkıştırıldım ve hamileliğe zorlandım... hani orada beni hamile bırakabilecek olsalar resmen bana tecavüz edecekti tam 12 kadın... ama psikolojik olarak başardılar tecavüz ettiler resmen...

o dönemde eşimde baskıya başladı, üstelik akademik kariyeri nedeni ile aynı zamanda doktora öğrencisi olduğu için henüz askere bile gitmedi, bu yaz gibi en geç seneye kadar en az 6 aylığına yurtdışına gitmesi gerekiyor diyelimki hamile kaldım yada doğum yaptım o yurtdışında iken ne yapacağım askere gitmeye kalktığında çocuk 2-3 yaşında olacak o yaşta çocukla 5 parasız ne yapacağım?

ben çalışmak istesem kv. kp. ime kesinlikle çocuk emanet edemem çünkü çocuk hastalandığında kaderine terk ediliyor onlarda, eşimde abiside böyle büyümüş kp.im devlet memuru olmasına karşın. üstelik kp.im çocukları biraz mıncıklayarak seviyor ve mıncıkladığı bölgeler kız çocuk erkek çocuk demeden biraz uygunsuz bölgeler. cinsel taciz olarak nitelenebilir. bunu eşime söylediğimde sevdiğinden öyle mıncıklıyor diyor ama kendisi çocukluğundan beri kendine dokundurmayan bir çocukmuş bir kerede ağzından kaçırdı zaten "cinsel organıma dokunmuşlardı ondan kendimi elletmeyen aksi bir çocuktum" diye. şimdi inkar ediyor.

ayrıca medikal fobilere sahibim en basitinden iğne fobim var ölüm korkusu yaşıyorum ve bu eşim tarafından ciddiye bile alınmıyor.

özet olarak;

maddi olarak imkansız durumdayız,

eşimin ailesine güvenmemek için çok ciddi verilerim var,

eşim beni hamilelik-doğum ve çocuğumuz çok küçük iken mecburen yalnız bırakacağı bir çok sorumluluğu var,

bir çok medikal fobim var hamilelik döneminde testleri ve doğumu bana cehennem edebilecek fobiler,

psikolojik olarak anne olmak istediğimden ve buna hazır olup olmadığımdan emin değilim...

bütün bunların üzerine eşim bana çocuk için küstü ve çok gerginiz. bir akıl verin ne yapacağım ben?


not: bu kadar uzun olduğu için özür dilerim ama gerçekten özetlemeye çalıştım...
 
Son düzenleme:
bu nasıl anlatılır bilemiyorum sanırım anlatmak biraz zaman alacak ama inanın çok çaresiz durumdayım ve kendimi çok kötü hisediyorum...

28 yaşındayım, 4 yıllık evliyim, evlenmeden önce kendi ailem ile aramda olan maddi bir takım sorunlar nedeni ile eşimle kaçarak evlendik, ikimizde evlendiğimizde 5 parasız olduğumuzdan mecburen evliliğimin ilk 1,5 senesini eşimin ailesinin yanında geçirdik ve bu dönem özellikle eşimin ailesi ile aramdaki kültür farkı nedeni ile benim açımdan çok sancılı geçti tabi ailemden aldığım terbiye nedeni ile onlara hiç kötü bir söz söylemedim, evlendiğimizden beri eşimin ailesi özellikle bana çocuk baskısı yaptılar (aynı zamanda geceleri kapımız dinlendi, kim banyoya giriyor ardarda mı giriliyor bunlar gözlendi hatta sabahın köründe kapı çalınmadan dan diye odamıza baskınlar bile yapıldı) bahaneleride "kendi evinize çıkmadan çocuk olsunda sen bir başına büyütemezsin ben yardım ederim" (ne alaka ise bakamayacağım çocuğu hiç doğurmam daha iyi diye düşünürüm ve bunu onlara defalarcada açıkladım oysa)

herneyse eşim ilk zamanlarda 300 liraya dershanede öğretmenlik yapıyordu sonra akademik bir kadro bulup yerleşti ve uzak bir şehire yerleşip evimizi ayırdık. evimizi ayırdık dediysem kv. ve kp. bir iğnesi dahi yoktur evimde, o dönemde kendi ailemle de küs olduğum için herşeyimizi kendimiz sırası ile yaptık 2 sene milletin eskiciye sattığı koltuklarda oturduk, 2 el bir baza alıp üzerine en ucuzundan yatak alıp uyuduk. paramız ona yetti çünkü ilk etapta beyaz eşyamızı aldık. tam borcumuz bitiyor artık mobilyamızı alırız diyeceğimiz zaman eşim başka bir üniversiteye atandı ve şansımıza eşimin ailesinin her yaz gittikleri köyle şuan aramızda 1 saatlik mesafe var. bütün bunların çocuk baskısı ile ne alakası var demeyin artık bir fiil başımızdalar ve o ilk 1,5 sene gibi kabus dolu günler demek bu...

onların evinden ayrıldıktan sonra hep telefonla bu baskılar devam etti. bana ayrı eşime ayrı. ilk zamanlar eşim mantıklı davranıyor henüz zamanı olmadığını söylüyordu. ama ne yaptılar ne ettilerse aklına girdiler. şuan maddi durumumuz kendi evimizi ilk açtığımızdan daha beter çünkü türkiyenin bir ucundan diğer ucuna taşındık ve o eski mobilyalarımızı getirmememize rağmen buraya taşınmak tam 3000 liraya maal oldu bize birde buraya gelince mecburen mobilya aldık (1 yatakodaı takımı birde köşe koltuk alabildik sadece hala kitaplık yemek masası orta sehpa tv ünitesi vb... almamız lazım perdelerim eksik tam hiç birşeyim yok yani) ve maddi durumumuz inanılmaz bozuk pazara gidip 3 kuruşa pazar yapmaya çalışırken markete 6 ayda bir anca gidebiliyoruz. afedersiniz 1,5 kilo kıyma+1 kilo tavuk ile 6 ay geçiniyoruz...

bütün bu maddi imkansızlık içerisinde beyni yıkanmış kocam ile son günlerde çocuk kavgası içindeyiz...

bana küstü. evet bana küstü hemde ben hamilelik öncesi neler yapılmalı sağlık ve hamilelik kolaylığı açısından araştırma yapıp kendimi anneliğe zorla da olsa alıştırmaya çalışırken. çünkü ona hemen heveslenme dediiğim için küstü bana.

psikolojik olarak anne olmaya hazır değilim kaldı ki maddi olarak da hiç hazır değiliz... geçtiğimiz bayram resmen ailesindeki tüm kadınlar tarafından bir odaya sıkıştırıldım ve hamileliğe zorlandım... hani orada beni hamile bırakabilecek olsalar resmen bana tecavüz edecekti tam 12 kadın... ama psikolojik olarak başardılar tecavüz ettiler resmen...

o dönemde eşimde baskıya başladı, üstelik akademik kariyeri nedeni ile aynı zamanda doktora öğrencisi olduğu için henüz askere bile gitmedi, bu yaz gibi en geç seneye kadar en az 6 aylığına yurtdışına gitmesi gerekiyor diyelimki hamile kaldım yada doğum yaptım o yurtdışında iken ne yapacağım askere gitmeye kalktığında çocuk 2-3 yaşında olacak o yaşta çocukla 5 parasız ne yapacağım?

ben çalışmak istesem kv. kp. ime kesinlikle çocuk emanet edemem çünkü çocuk hastalandığında kaderine terk ediliyor onlarda, eşimde abiside böyle büyümüş kp.im devlet memuru olmasına karşın. üstelik kp.im çocukları biraz mıncıklayarak seviyor ve mıncıkladığı bölgeler kız çocuk erkek çocuk demeden biraz uygunsuz bölgeler. cinsel taciz olarak nitelenebilir. bunu eşime söylediğimde sevdiğinden öyle mıncıklıyor diyor ama kendisi çocukluğundan beri kendine dokundurmayan bir çocukmuş bir kerede ağzından kaçırdı zaten "cinsel organıma dokunmuşlardı ondan kendimi elletmeyen aksi bir çocuktum" diye. şimdi inkar ediyor.

ayrıca medikal fobilere sahibim en basitinden iğne fobim var ölüm korkusu yaşıyorum ve bu eşim tarafından ciddiye bile alınmıyor.

özet olarak;

maddi olarak imkansız durumdayız,

eşimin ailesine güvenmemek için çok ciddi verilerim var,

eşim beni hamilelik-doğum ve çocuğumuz çok küçük iken mecburen yalnız bırakacağı bir çok sorumluluğu var,

bir çok medikal obim var hamilelik döneminde testleri ve doğumu bana cehennem edebilecek fobiler,

psikolojik olarak anne olmak istediğimden ve buna hazır olup olmadığımdan emin değilim...

bütün bunların üzerine eşim bana çocuk için küstü ve çok gerginiz. bir akıl verin ne yapacağım ben?


not: bu kadar uzun olduğu için özür dilerim ama gerçekten özetlemeye çalıştım...

kabus gibi yaa, okurken ruhum daraldı. Hem beş kuruş faydaları olmaz hem de bir boğaz daha eklemeye calısırlar haneye.

Sabır arkadaşım sabır.
 
bu ne yaaa
delirmiş bunlar
herkes kendi istediği zman çocuğunu doğurur. kv nde böyle yaptı zamanında şimdi bu baskı neden ??????
sen hazır olmadan olmaz bu iş. eşinle bilinçli birinin yanına gidip konuşun bence.abartma ötesi olmuş bu halleri
 
en kısa zamanda ailenle aranı düzelt, en mahrem şeylerinizi eş dost akraba ana babaya açan o sorumsuz kocayıda boşa.
sana başka diyeceğim bişey yok, eşimi seviyorum diyeceksende lütfen deme, sevme çünkü, sevilmez.
 
okudummm...
ne desem bilemedim..
Allah yardımcın olsun öncelikle...
eşinle aranda başka sorunlarınız yoktur umarım.. birbirinizi sevip sayıyorsunuz değil mi ?
28 yaşındayım demişsin aslında anne olmak için çok çok uygun bi zaman... sen neden çocuğa bu kadar olumsuz bakıyorsun diye düşünmüştüm ama herşeyi maddiyata bağlamışsın.. haklısında...
ama şu varki doğacak bi çocuğun rızkına Allah kefil...
maddi açıdan hiç çocuğa bakamam edemem diye düşünme..
fobilerine gelince onun içinde bi psikologa falan gitsen aslında nasıl olur.. öncelikle ondan kurtulmalısın..
çocukları sevmiomusun..? sende hamilelige kendini alıştırsan aslında sanki bütün sorunlar çözülebilir diye düşünüyorum..
kayınvalide kayınpeder eşin askere gittiği zaman falan sana ve torunlarına maddi açıdan yardım etmeyecek kadar kötü insanlar mı canım ?
hiç kimse içinde bulunmadığı bi durumu anlayamaz.. bende anlamıyo olabilirim..
naçizane düşüncelerim bunlar benim..
biz kv kp. altlı üstlü oturuyoruz...
maddi durumumuz bizimde öyle güllük gülistanlık değil.. herşeyimiz tam değil.. bi yandan borç ödüyoruz ama evlat ertelenecek bişey değil bence..
kaldıki 4 yıllık evlisin canım.. ilk önce kendini ikna et.. daha sonrada kocanla aran zaten düzelir diye düşünüyorum..
 
Ben maddi sıkıntıları ve medikal psikolojini geçtim; kpin orayı burayı mıncıklamasına takıldım. Bu nasıl bir düşünce tarzı, nasıl bir basitliktir ya? Ve eşin nasıl diyebilir ki sevdiğinden yapıyor. Herkes sevdiğinin orasını burasını mı mıncıklıyor..

Bu çocuğu sen büyüteceksin. Baba işe gidecek,sen ilgileneceksin.
Eşin yurtdışına gittiğinde kvnin yanına gideceksin büyük ihtimal. Orda değil çocuk büyütmek, 1 dakikalığına bile çocuğu seyrettirmemek lazım. bu tarz düşünce sahibi insanlardan tiksiniyorum.

Olaya bak, cidden 12 tane kadın psikolojik tecavüz etmişler. Hayır, kime ne arkadaş.

Ne desem bilmiyorum.Ancak yapmak istemiyorsan yapma. Eşin istediği kadar küssün.Seni anlamalı, anlamak zorunda.

Allahım bu nasıl bir ailedir yahu :KK50:
Peki senin kendi ailenle barışma ihtimalin yok mu:44:
 
Bir an önce önce kendi ailenle aranı düzeltmeye çalış bence de.
Çocuk istememen gayet mantıklı.
1- maddi sıkıntı içindesin
2-bebeğiniz doğmadan ya da doğduktan kısa bir süre sonra kocan yurtdışına gidecek sen yalnız kalacaksın.
3-Kocanın ailesinin çocuklara yaklaşımını sevmiyorsun ve kocan yokken kendin çalışmak durumunda kaldığında çocuğu onlara bırakman gerekecek
4-Anne olmak için kendini hazır hissetmiyorsun
5-iğne olmaktan bile korkuyorum medikal fobilerim var diyorsun görünen o ki hamileliğin süresince de ilgi görmeyeceksin.

Bence direnmekle en iyisini yapıyorsun bu problemler giderilene kadar sakın çocuk yapma.Sakın Allah rızkını verir gibi düşüncelere kapılma evet belki az çok karnı doyacak çocuğun ama nasıl büyüyecek??? yokluk içinde, annesi çalışıyor ,babası uzakta ,orasını burasını mıncıklayan dede babanne elinde büyüyecek ,acaba nasıl bir terbiye alacak nasıl bir kişilik olacak??Bir çocuk dünyaya getirmeden önce bütün bunların sorumluluğunu alman gerekli ve alamıyorsun şu anda ,haklısın da.keşke herşey çocuğun karnının öyle veya böyle doymasıyla bitiverseydi.Sen akıllı kadınlardansın ,mücadeleye devam,ailenle aranı düzelt de kendini tamamen kocana bağlı gibi hissetme en azından gidecek bir yerin olduğunu bilmenin güveni olur içinde.
 
canım bizler ne desek boş.eşin kültürlü aklı başında biri.cahil değil ki milletin lafına baksın.bugün değilse ileride çocuk olmalıdır.fobilerini bir şekilde yenersin.maddiyata gelincede eşinin iyi bir meleği ve işi varken nasıl bu kadar borç batağındasınız yada sen neden çalışmayı düşünmüyorsun?
bence eşine, gidip geldikten sonra bunu düşünelim,hemde elimizde biraz rahatlar diye ikna edebilirsin.ailesini hiç takma derim.

aynı sıkıntıları hepimiz çekiyoruz.kendimden örnek vermek istiyorum,

bende 1.5 yıllık evliyim.evlendiğimiz aydan itibaren çocuk ne zaman diye ailesi sormaya başlamıştı.ne zaman arasalar yada bir araya gelsek aynı mevzuları açıyorlardı.ben kaçarak evlenmedim ama eşimin ailesinden bir çöp görmedim.hala eşya borçlarımız var.çocuk olsa sanki gelip bakacakta değillerdi.inançlı bir insanım ama ,allah nasibini verir demeyle de olmuyor.
eşimin yengesi hamile kalınca,abisi arayıp dalga geçti.tembeller de şöylede böylede.sanki ona düşmüş bizim çocuğumuz.benim ailemde borçlardan dolayı yapmamı istemıyordu.hatta eşimin annesi ,kızın hanımlık yapıyor çocuk aklının ucundan bile geçmiyor dıye laf sokmuş.annemde birsürü borçları var çocuğa nasıl baksınlar falan demiş.
neyse ben korunmama rağmen hamile kaldım malesef.malesef dememin sebebi hem hazır değildim,hem senin gibi borcu harcı dert edıyordum.eşimde bende çalışıyor olmamıza rağmen borçları bitiremedik.bir evin ne eksiği olmuyor ki.tabi bunu da ailesine anlatmak güç.ağızları açılsa 2 kişi çalışıyorsunuz ne borcu diyorlar.ne borcu olacak düğün takılarıma kadar aldılar.koca bir evi döşemek kolaymı?anlatmaya kalksam tamam borç istemıcem korkmayın diye güyaa şaka yapıyorlar.(bu arada hamile kaldığımı öğrendikten sonrada ailesi arayıpta nasılsın bulantın varmı falan filan diye sormadılar bile.arayıp sormuyorsunuz diye bize sitem ettikleri birgünde patladım bende.çocuk deyip duruyordunuz ,hamileyim dediğim andan beri,çocuk olmadan arayıp sormayı kestınız dedim.kayınvalıdem ne dese beğenirsiniz):bir senmı hamılesın ,bulantıdan bişey olmaz normal şeyler .önemlı bişey olmasın dedi:) önemlı bişey ne olabılır ?ölmem falan lazım herhalde.ben öyle deyınce 2 gune bir arayıp halimi bebeği sormaya başladılar.tabi artık gözümde bir değeri yok.)

neyse konuya dönecek olursam biraz daha birikim yaptıktan sonra çocuk yapalım diye eşine yapıcı konuşmalar yap istersen belki faydası olur.ailesi hakkında eşine kötü şeyler söyleme ters tepiyor çünkü.kendı aılenlede bıran önce aranı düzeltmenı tavsıye ederım.4 sene dıle kolay.nasıl dayanabılıyorsun.özellıklede bu durumlarda en çok aılenın desteği gerekıyor
 
Ağzım açık okuyorum,ve lanet ediyorum artık.
Yazıklar olsun diyorum ki ne yazık.
Onlara ne, anne babalar diye bu kadar karışmaya ,baskı yapmaya ne hakları var.
Olmuyor da olabilir böyle konulara neden giriyorlar, ayıp değil mi ya artık.
Burda bazı arkadaşlarda bugun olmazsa ilerde illa olmalıdır falan yazmış,
ona evli çift karar verir, hiç istemeyedebilir.
Kimseye neden istemiyorsunuz, çocugunuz olmuyor mu, çocuk yapın vs denmez.
Bu kadar açıkca beyan edilip bi de üstüne baskı yapılmasına katlanamıyorum
o kadar kadınında seni odaya kapatıp baskı yapmasına da yazıklar olsun diyorum sadece.
Yapmayın sakın, hissederseniz yapın, hissetmiyorsanız da yapmayın,
herkesin illa çocugu olcak diye birşey yok, isterseniz çocuk sahibi olursunuz ya da olmazsınız.
bu konuları açan arkadaşlara birde burda çocuk yapma hevesi kazandırılıyor iyice üzülüyorum.
Zaten baskı altında bir insan, hissetmiyor ki istemiyor, yapmasında zaten bu halde.
Ne zaman hazır olacagınıda bi kendi bi allah bilir.
ama ekmeğini allah veriyor diyerek çocuk toklukla yetiniyormuş gibi düşünülmesini de doğru bulmuyorum.
Kısaca çok ayıp etmişler, hiç üzerinde durmayın, kendinizi zorlamayın, eşinizde küserse küssün çok ta tınlayın.
kendileri yapsın çok istiyorlarsa.
 
Son düzenleme:
sakın yapma sakın.
Daha eşin yurtdışına gidecek, askerlik yapacak oooo
sen bu arada ne yapacaksın.
sakın yapma, yaşın müsait ama durumun, şartların müsait değil.
Eşin çocuk isterken bunları düşünmüyor mu, ben yokken ne olacak demiyor mu.
Ama onu da düşünmüşlerdir, ailesiyle kalırsın belki de.
işte o zaman hayatın cehenneme döner.
 
kayınvalide olunca genetik bir rahatsızlık meydana geliyor sanırım çoğunda....herşeyin altından pörtleme hastalığı....kocaman insanlar bilir elbet ne zaman çocuk yapacaklarını...bizimkilerde aynı....kaynıma varana kadar hem de...ne ayıp....bilmem kimin bebeği olmuyormuş baştan istememişler bilmem ne.....buara sesi çıkmıyor...boşver...hiç takma...kendine yaparsın....cevabı yapıştır uygun zamanda,onun dışında da düşünmemeye çalış....onlar yap deyince olmuyor nasılsa zaten....en uygun zamanı siz bilirsiniz ve bunu gerekirse her defasında söyle sen de.....yalnız kple çok uğraşırsın senin bebeğine de öyle abuk subuk şeyler yaparsa işin var....sakın taviz verme....eşin ses çıkarmıyorsa sen çıkar o zaman öyle bir şeye kalkışırsa....hopp neoluyor diyebil en azından....
 
cevap veren arkadaşlara gerçekten çok teşekkür ederim. en azından artık bu konuda abartmadığımı biliyorum. bunları anlatabieceğim objektif yorum yapabileceğim kimsem yoktu.


çalışma ihtimalin yokmu maddi imkan için diye soranlar olmuş şuan yaşadığım çok küçük ve konservatif bil il iş imkanı yok denecek kadar az olan iş imkanında da tam zamanlı çalışsanda asgari ücret bile vermiyorlar. birde iklim olarak çok soğuk bir yer ve ben mevsim alerjilerim nedenyile kışın dışarı çıkamıyorum. mecburen eşimin mmaşına kaldık yani.


borç konusunda da bitmiyor malesef çünkü çünkü herşeyi sırayla alıyoruz almışkende iyisini alalım diyoruz tabi birde öğrenim kredi ödemeleri falanda var kirada olduğumuzuda düşünürseniz borç malesef bitmiyor en az 5-6 sene de bitecekmiş gibi durmuyor.


Kendi ailemle barışalı 1 sene oluyor ancak onlarada güvenemiyorum özellikle maddi açıdan çünkü babam ticaret kafası olmadığı halde ticarete meraklı ve ısrarla deniyor malesef 1,5-2 senede bir iflas ediyor.


eşim her ne kadar okumuş aklı başında kültürlü biride olsa edindiğim deneyimlerden bazı şeylerin eğitimle bile engellenemediğini düşünüyorum. sonuçta ne kadar rafine ne kadar eğitimlide olsa içinde büyüdüğü aileden bir şekilde etkileniyor malesef. 6 ay önceye kadar onlara 12 saatlik mesafede oturduğumuzdan biraz rahattık bize sadece telefonla ulaşabiliyorlardı. ancak 6 ay önce onların her yaz gittikleri köylerine 1 saatlik mesafede bir yere taşındık ve benim aileme gitsek bile artık neredeyse yolumuz üzerindeler haliyle daha sık görüşülüyor baskıda haliyle daha çok etkiliyor eşimi ve evliliğimizi.


eşimin ailesindeki zihniyet gerçekten çok yanlış ama dediğim dedik insanlar biz evlenmeden önce ailesi ile tanıştığımda çok daha modern bir tablo çiziyorlardı evlendikten sonra gösterdiler gerçek yüzlerini. tabi bende oldukça modern bir anlayışla büyüdüm birde İZMİRliyim etrafımda da görmemiştim böyle insanları yani bazen ne tapki vereceğimi şaşırıyorum.


tekrar yazanlara tavsiye verenlere çok çok çok teşekkür ederim. biraz olsun içim rahatladı eşimle tavsiyeleriniz doğrultusunda tekrar konuşacağım. umarım beni anlar.
 
erkekler çocuk baskısına dayanamaz.kısır felan diyorlardır diye bile korkuyor olabiir.
 
çok çocuk istiyorsa kaynanan kendi yapsın birtane...
ne karışırlar arkadaş hayat senin hayat.
eşine bunu uygun bir dille anlattınmı maddiyatı yani..
en önemli etken o hazır olmaktan sonra tabi.
 
senin kadar ağır olmasa bile maddi sıkıntıları biz de yaşıyoruz ve ve bunca sıkıntı içerisinde kayınvalidem ve tarafı çocuk için aşırı baskı yaptı.aylardır hep aynı şeyleri dinledim, zamanla eşimde bu konuşmalardan etkilendi ve o da baskıya başladıbi yerden sonra yeter dedim.

şimdi hamileyim, hazır olmadığım halde hamileyim.
hala karnımdaki bebeğimi kabullenebilmiş değilim, yediğime içtiğime dikkat edemiyorum, siqarayı bırakamıyorum vs.
çünkü bu durumu hala kabullenemiyorum.düşününce çok vicdan azabı çekiyorum ama olmuyor işte.
ultrasonda kalp atışını qördüğümde biraz daha qerçekçi düşünmeye başladım ama doktorun odasından çıkar çıkmaz yine normale döndüm.eşim uyarmasa hala hareketlerime dikkat edemiyorum, hoplayıp zıplıyorum.
bu kadar duyqusuz olduğum ve kabullenemediğim için kendimden nefret ediyorum.

kendini hazırlamadan, artık bi bebek istiyorum ve buna eminim demeden sakın baskılarına he deme arkadaşım,
bunun bi de vicdan azabı var çünkü..
 
erkekler çocuk baskısına dayanamaz.kısır felan diyorlardır diye bile korkuyor olabiir.

kv.lerle oturduğumuz ve kapımızın dinlendiği o günlerde kısırlık değilde "iktidarsız mı?" diye sormuşlardı çok üzülmüştük belkide şimdi "kısır mısın?" diyorlardır bilmiyorum ki çünkü ona işte olduğu zamanlarda telefon ediyorlar bana da öyle hep yalnızken yani. İyiki söyledin bu hiç aklıma glmemişti olabilir. Çünkü öyle çabuk çark etti ki bu çocuk konusunda bunu da sorayım alıştıra alıştıra çünkü eğer böyle birşeyle suçlamışlarsa muhtemelen hassastır bu konuda. Çok teşekkür ederim canım bu önerin için.

senin kadar ağır olmasa bile maddi sıkıntıları biz de yaşıyoruz ve ve bunca sıkıntı içerisinde kayınvalidem ve tarafı çocuk için aşırı baskı yaptı.aylardır hep aynı şeyleri dinledim, zamanla eşimde bu konuşmalardan etkilendi ve o da baskıya başladıbi yerden sonra yeter dedim.

şimdi hamileyim, hazır olmadığım halde hamileyim.
hala karnımdaki bebeğimi kabullenebilmiş değilim, yediğime içtiğime dikkat edemiyorum, siqarayı bırakamıyorum vs.
çünkü bu durumu hala kabullenemiyorum.düşününce çok vicdan azabı çekiyorum ama olmuyor işte.
ultrasonda kalp atışını qördüğümde biraz daha qerçekçi düşünmeye başladım ama doktorun odasından çıkar çıkmaz yine normale döndüm.eşim uyarmasa hala hareketlerime dikkat edemiyorum, hoplayıp zıplıyorum.
bu kadar duyqusuz olduğum ve kabullenemediğim için kendimden nefret ediyorum.

kendini hazırlamadan, artık bi bebek istiyorum ve buna eminim demeden sakın baskılarına he deme arkadaşım,
bunun bi de vicdan azabı var çünkü..

Allah sana da sabır versin canım işte bende böyle bir pişmanlık duymak istemiyorum. Dediğin gibi kendi evladına karşı olan vicdan azabı bir ömür sürecek belki. İnşallah vicdan azabı duymazsın, inşallah olmak istediğin gibi bir anne olursun.
 
Son düzenleme:
Allah yardimcin olsun gerecektende bu tip insanlarla basetmek zor olsa gerek. insanlardaki bu cocuk sevdasini anlamis degilim, yani sanirsin ingliz kraliyet ailesi veliahtsiz kalacak kraliyet zor durumda kalacak:KK53: benim esimin ailesi de bu konuda hadsiz, daha nisanliyken görümcem " hemen cocuk düsünüyor musun yoksa korunacak misin " diye sormustu:KK53: evlililigimizn ilk aylarinda kayinvalidem her telefonda " ee yok mu bisey " diye soruyordu. hatta bi keresinde , e yapmiyor musunuz , yani ugrasmiyor musunuz ? dedi bende " ne demek istiyorsun ki ne yapmiyor muyuz ne dememi ne cevap vermemi istiyorsun simdi bu soruya " demistim. kadinda kem küm etmis sordugu sorunun edepsizligine yeni idrak etmis daha sormamisti, eltim de ayni sürekli , yoksa korunuyor musun felan filan.

yahu sizene kardesim simdi bi oglum var her isim yarim kaldi birakacak bi Allahin kulu yok, hersey de maddiyat degil ki arkadasim cocuk büyütmek bu zamanda kolay degil, simdi zirt pirt arayip cocuk yok mu soranlar yardim gerektiginde " tisss" durumundalar.


sözün özü diren direnebildigin kadar. esinede durumumuz düzelsin tabiki bende anne olmak istiyorum de.
o sapik kadinlara, diyecek cok sözüm var ama site kaldirmaz.
 
okudummm...
ne desem bilemedim..
Allah yardımcın olsun öncelikle...
eşinle aranda başka sorunlarınız yoktur umarım.. birbirinizi sevip sayıyorsunuz değil mi ?
28 yaşındayım demişsin aslında anne olmak için çok çok uygun bi zaman... sen neden çocuğa bu kadar olumsuz bakıyorsun diye düşünmüştüm ama herşeyi maddiyata bağlamışsın.. haklısında...
ama şu varki doğacak bi çocuğun rızkına Allah kefil...
maddi açıdan hiç çocuğa bakamam edemem diye düşünme..
fobilerine gelince onun içinde bi psikologa falan gitsen aslında nasıl olur.. öncelikle ondan kurtulmalısın..
çocukları sevmiomusun..? sende hamilelige kendini alıştırsan aslında sanki bütün sorunlar çözülebilir diye düşünüyorum..
kayınvalide kayınpeder eşin askere gittiği zaman falan sana ve torunlarına maddi açıdan yardım etmeyecek kadar kötü insanlar mı canım ?
hiç kimse içinde bulunmadığı bi durumu anlayamaz.. bende anlamıyo olabilirim..
naçizane düşüncelerim bunlar benim..
biz kv kp. altlı üstlü oturuyoruz...
maddi durumumuz bizimde öyle güllük gülistanlık değil.. herşeyimiz tam değil.. bi yandan borç ödüyoruz ama evlat ertelenecek bişey değil bence..
kaldıki 4 yıllık evlisin canım.. ilk önce kendini ikna et.. daha sonrada kocanla aran zaten düzelir diye düşünüyorum..


senin kaç çocuğun vardoğan her çocuk mutlu olsa sokak çocukları olmazdı, ıslah evleri dolu olmazdı değilmi, bunlar ekstrem örnekler, şöyle söyliyim bazı çocuklar kolejlere giderken bazıları çocuk yaşta işçi oluyo çünkü ailelerinin durumu yok, ergenliğe girdi diyelim, anne baba arkadaşımın bilmem kaç tane ayakkabısı var benim neden yok ayşenin çantası şu marka bende niye yok, gökten mi yağacak, paran varsa alırsın yoksa alamazsın bu kadar basit
 
bu nasıl anlatılır bilemiyorum sanırım anlatmak biraz zaman alacak ama inanın çok çaresiz durumdayım ve kendimi çok kötü hisediyorum...

28 yaşındayım, 4 yıllık evliyim, evlenmeden önce kendi ailem ile aramda olan maddi bir takım sorunlar nedeni ile eşimle kaçarak evlendik, ikimizde evlendiğimizde 5 parasız olduğumuzdan mecburen evliliğimin ilk 1,5 senesini eşimin ailesinin yanında geçirdik ve bu dönem özellikle eşimin ailesi ile aramdaki kültür farkı nedeni ile benim açımdan çok sancılı geçti tabi ailemden aldığım terbiye nedeni ile onlara hiç kötü bir söz söylemedim, evlendiğimizden beri eşimin ailesi özellikle bana çocuk baskısı yaptılar (aynı zamanda geceleri kapımız dinlendi, kim banyoya giriyor ardarda mı giriliyor bunlar gözlendi hatta sabahın köründe kapı çalınmadan dan diye odamıza baskınlar bile yapıldı) bahaneleride "kendi evinize çıkmadan çocuk olsunda sen bir başına büyütemezsin ben yardım ederim" (ne alaka ise bakamayacağım çocuğu hiç doğurmam daha iyi diye düşünürüm ve bunu onlara defalarcada açıkladım oysa)

herneyse eşim ilk zamanlarda 300 liraya dershanede öğretmenlik yapıyordu sonra akademik bir kadro bulup yerleşti ve uzak bir şehire yerleşip evimizi ayırdık. evimizi ayırdık dediysem kv. ve kp. bir iğnesi dahi yoktur evimde, o dönemde kendi ailemle de küs olduğum için herşeyimizi kendimiz sırası ile yaptık 2 sene milletin eskiciye sattığı koltuklarda oturduk, 2 el bir baza alıp üzerine en ucuzundan yatak alıp uyuduk. paramız ona yetti çünkü ilk etapta beyaz eşyamızı aldık. tam borcumuz bitiyor artık mobilyamızı alırız diyeceğimiz zaman eşim başka bir üniversiteye atandı ve şansımıza eşimin ailesinin her yaz gittikleri köyle şuan aramızda 1 saatlik mesafe var. bütün bunların çocuk baskısı ile ne alakası var demeyin artık bir fiil başımızdalar ve o ilk 1,5 sene gibi kabus dolu günler demek bu...

onların evinden ayrıldıktan sonra hep telefonla bu baskılar devam etti. bana ayrı eşime ayrı. ilk zamanlar eşim mantıklı davranıyor henüz zamanı olmadığını söylüyordu. ama ne yaptılar ne ettilerse aklına girdiler. şuan maddi durumumuz kendi evimizi ilk açtığımızdan daha beter çünkü türkiyenin bir ucundan diğer ucuna taşındık ve o eski mobilyalarımızı getirmememize rağmen buraya taşınmak tam 3000 liraya maal oldu bize birde buraya gelince mecburen mobilya aldık (1 yatakodaı takımı birde köşe koltuk alabildik sadece hala kitaplık yemek masası orta sehpa tv ünitesi vb... almamız lazım perdelerim eksik tam hiç birşeyim yok yani) ve maddi durumumuz inanılmaz bozuk pazara gidip 3 kuruşa pazar yapmaya çalışırken markete 6 ayda bir anca gidebiliyoruz. afedersiniz 1,5 kilo kıyma+1 kilo tavuk ile 6 ay geçiniyoruz...

bütün bu maddi imkansızlık içerisinde beyni yıkanmış kocam ile son günlerde çocuk kavgası içindeyiz...

bana küstü. evet bana küstü hemde ben hamilelik öncesi neler yapılmalı sağlık ve hamilelik kolaylığı açısından araştırma yapıp kendimi anneliğe zorla da olsa alıştırmaya çalışırken. çünkü ona hemen heveslenme dediiğim için küstü bana.

psikolojik olarak anne olmaya hazır değilim kaldı ki maddi olarak da hiç hazır değiliz... geçtiğimiz bayram resmen ailesindeki tüm kadınlar tarafından bir odaya sıkıştırıldım ve hamileliğe zorlandım... hani orada beni hamile bırakabilecek olsalar resmen bana tecavüz edecekti tam 12 kadın... ama psikolojik olarak başardılar tecavüz ettiler resmen...

o dönemde eşimde baskıya başladı, üstelik akademik kariyeri nedeni ile aynı zamanda doktora öğrencisi olduğu için henüz askere bile gitmedi, bu yaz gibi en geç seneye kadar en az 6 aylığına yurtdışına gitmesi gerekiyor diyelimki hamile kaldım yada doğum yaptım o yurtdışında iken ne yapacağım askere gitmeye kalktığında çocuk 2-3 yaşında olacak o yaşta çocukla 5 parasız ne yapacağım?

ben çalışmak istesem kv. kp. ime kesinlikle çocuk emanet edemem çünkü çocuk hastalandığında kaderine terk ediliyor onlarda, eşimde abiside böyle büyümüş kp.im devlet memuru olmasına karşın. üstelik kp.im çocukları biraz mıncıklayarak seviyor ve mıncıkladığı bölgeler kız çocuk erkek çocuk demeden biraz uygunsuz bölgeler. cinsel taciz olarak nitelenebilir. bunu eşime söylediğimde sevdiğinden öyle mıncıklıyor diyor ama kendisi çocukluğundan beri kendine dokundurmayan bir çocukmuş bir kerede ağzından kaçırdı zaten "cinsel organıma dokunmuşlardı ondan kendimi elletmeyen aksi bir çocuktum" diye. şimdi inkar ediyor.

ayrıca medikal fobilere sahibim en basitinden iğne fobim var ölüm korkusu yaşıyorum ve bu eşim tarafından ciddiye bile alınmıyor.

özet olarak;

maddi olarak imkansız durumdayız,

eşimin ailesine güvenmemek için çok ciddi verilerim var,

eşim beni hamilelik-doğum ve çocuğumuz çok küçük iken mecburen yalnız bırakacağı bir çok sorumluluğu var,

bir çok medikal fobim var hamilelik döneminde testleri ve doğumu bana cehennem edebilecek fobiler,

psikolojik olarak anne olmak istediğimden ve buna hazır olup olmadığımdan emin değilim...

bütün bunların üzerine eşim bana çocuk için küstü ve çok gerginiz. bir akıl verin ne yapacağım ben?


not: bu kadar uzun olduğu için özür dilerim ama gerçekten özetlemeye çalıştım...



Allah yardımcın olsun arkadaşım gerçekten çok zor bir durum. Kendimi senin yerine koydum da... çıkamadım işin içinden. Bol bol dua et, Allahım hayırlısını versin hakkınızda...
 
X