- 24 Ocak 2010
- 227
- 98
- 318
merhaba arkadaşlarr...
uzun bir süredir buradayım, ama kendimle ilgili hiç konu açmamıştım..birden esti ve kendimden bahsetmek istedim ve evliliğin o kadar kolay bişey olmadığını yanlış yapılan evliliklerin çocukların hayatlarına mal olduğunu bizzat yaşadıklarımdan anlamanızı istiyorum!!
ben 21 yaşında üniversite 3. sınıf öğrencisiyim..ailemle aynı şehirdeyiz.birde 15 yaşında kızkardeşim var..annemle babam bu senenin başında ayrıldılar çookk zor günler geçirdim hala daha geçiriyorum.. biraz bahsetmek istiyorum;
annem kendi ailesiyle yaşadığı sorunlar nedeniyle karşısına çıkan ilk adamla yani babamla evlenmiş ve böyle bir ilişki şansında olmazsa nereye kadar sürdürülebilirdi ki..babam ve annem öyle zıt kutuplular ki büyüdükçe bunu daha iyi anlıyorum, babam oldukça iyi niyetli bir insan ama koruma içgüdüsü ve ilgisi pek olmayan(çünkü ailesinden görmemişş), sessiz ve sıradan bir yaşam tarzında yaşayan biri annemse daha atılgan konuşkan çocukları için herşeyi yapacak ve daha sosyal olmayı seven birisi,aralarında hiç sevgi kalmadı tabi zamanla, insan sevmeyincede aynı evde yüzyüze bakmak tabikide kolay değildi..gelgitler sık sık yaşandı zaten o sıcak aile ortamından uzak büyüdük dayak falan yoktu allaha şükür ama hep ağız kavgası gürültü iki düşman gibiydiler (ne sıkıntılar var ailelerde dedim şükürler olsun dedim ama yinede insanız üzülünüyor),çocuklar üzülmesin diyede ayrılma konusu hep ertelendi bende istemiyordum kim isterdi ki... ikiside ayrı dünyada yaşıyordu ayrı hayatları vardı birbirlerinden hayatlarından kopuk ister istemez psikolojim hep kötü yönde etkilendi kişilik bozukluklarına kadar çıktı kardeşimde aynı şekilde, kaç kere ağlama nöbetlerine girdim yazsamda anlatılmaz tabii..(ama hepsini tecrübe olarak görüyorum yinede şükürler olsun.)
vee artık annem herşeyi içine atmaya başladı neredeyse haftada bir sinir krizi geçiyordu heryerini parçalıyordu vee tüm bunlar olurken yalnız başımıa herşeyi sırtlandım annemi sakinleştirirdim kardeşime teselli verirdim..yardımımıza koşacak tek bir allahın kulu olmadı bu hayatta dostum zaten hiç yoktu,, vee sonra birgün olan oldu ve henüz 41 yaşında olmasına rağmen annem kalp krizi geçirdi ölümden döndü..artık sağlıktan başka bişey düşünmedim annem iyi olsun dedim çünkü öyle düşkünümdür ki anneme hayatta ondan ailemden değerli kimsem olmadı benim
ve sağlığınız daha değerli sonunda ölüm yok ya boşanın artık hayatımıza bakalım dedim,, ve boşanma gerçekleşti, artık yeni hayatlar yeni mücadeleler başladı...
vee şunuda anlatayım zaten sıkıntım çoğu bu kısımda boşanma gerçekleşmeden biraz önce annemin telefon görüşmeleri artmıştı ben dinlemeye çalışıyordum ama anlayamıyordum ve şüphelenmeye başladım hayatında birisi vardı.. evet birgün otobüste onları gördüm kalbim yine bir parçada daha kopmuştu kimseylede konuşamadım, annemede söyleyemedim sabaha kadar yine ağladım....
bu olay burda dursun ,boşandılar ve ayrı bir eve kiraya çıktık annem ben ve kardeşim, ama ben tabi sürekli babama giderim temizliğine yemeğine herşeyine koşarım hiç gocunmadan..
vee ben dayanamayıp uzun bir süre sonra annemle açık konuştum erkek arkadaşın olduğunu biliyorum diye böylece o pislik adamda hayatımıza girdi baştan beri sevemedim aslada sevmeyeceğim zaten, evimize gelmeye başladı sürekli ben hep annem üzülmesin kalbi yine tutar diye sustum içime attım gelince odamdan çıkmadım, çünkü artık üzülmesini istemedim ama bu seferde kendi sağlığım elden gidiyodu,bende dayanamadım ve birgün ağır bir sinir krizi geçirdim ve artık o saatten sonra bu eve bir daha asla adım atmayacak diye tavrımı koydum çünkü herşey üst üste geldi zaten alışamıyordum hiçbişeye kaldıramıyordum, para sıkıntısıda bir yandan okulum sınavlarım bir yandan, birde onun varlığı canımı yakıyordu hayatımzda yabancı birini aslaa kabullenemiyordumm çünkü anlatamıcam uzun uzun acı şeyler yaşattı bizee! ama annem seviyordu bir kere sevdi ondada bu adamı sevdi işte sevgi bu ne yapabilirsin ki onunda bir hayatı var sevme diyemezdik ya tüm hayatını bize adayacaksın diyemezdik ya !
ve şimdii hala beraberler ama susuyorum her zamanki gibi ne yaşarsa yaşasın mutlu olsun yeterki diyorum sadece zamana bırakabiliyorum.. iş hayatına atılmadanda annemin evlenmesine karşıyım!çünküü kardeşim çok yıprandı bunun sıkıntısını yaşamasını istemiyorum ben güçlendim ama o daha küçük sadece okuluna bakmasını istiyorum iyi bir lise kazandı bu sıkıntılar arasında umarım bu sınavıda geçicek inşallah..
bense çok tecrübe edindim çok akıllandım çok ağladım çok acı çektim, hala yapayalnız bu hayata tutunuyorum ne bir dostum var ne kimsem sadece ailem var amaa ben artık gücümü yalnızca kendimden almaya çalışıyorum iyi yerlere dişimle tırnağımla ilerliyorum umarım allah o mutlu günleri bana da yaşatır...
Sonuca gelirsek yazdıklarımdan ve yazamadığım sizin anlayacağınızı umduğum hayatımdan, görüyorsunuz ki bir yanlış evlilik çocukların hayatına kişiliğine mal olabiliyor, kalbini katılaştırıyor,insanlara karşı güvenini sarsıyor, evlilikten soğutuyor..ailelerin başaramadığı o sorumluluk birden çocukların hayatına ağır bir yük olarak biniyor... ve daha neler kalbimi açsanızda okutabilsem size.. o küçük çocukların dünyaya getirilen bu çocukların ne suçu var?evlilik bu kadar basit bir olay mıı, lütfen iyi tanımadan birbirinizi evlenmeyin bu dünyaya çocuk getirmeyin lütfen ...
bayağı uzattım okuyan tüm arkadaşlarım için sonsuz teşekkür ediyorum.. yorumlar içinde şimdiden teşekkür ederim.. burda çok tecrübeli, yaşam savaşında ablalarımda var görüyorum inşallah bana destek olursunuz değerli fikirlerinizle..
umarım hayat sizin için nice güzel günleri hediye eder ...
uzun bir süredir buradayım, ama kendimle ilgili hiç konu açmamıştım..birden esti ve kendimden bahsetmek istedim ve evliliğin o kadar kolay bişey olmadığını yanlış yapılan evliliklerin çocukların hayatlarına mal olduğunu bizzat yaşadıklarımdan anlamanızı istiyorum!!
ben 21 yaşında üniversite 3. sınıf öğrencisiyim..ailemle aynı şehirdeyiz.birde 15 yaşında kızkardeşim var..annemle babam bu senenin başında ayrıldılar çookk zor günler geçirdim hala daha geçiriyorum.. biraz bahsetmek istiyorum;
annem kendi ailesiyle yaşadığı sorunlar nedeniyle karşısına çıkan ilk adamla yani babamla evlenmiş ve böyle bir ilişki şansında olmazsa nereye kadar sürdürülebilirdi ki..babam ve annem öyle zıt kutuplular ki büyüdükçe bunu daha iyi anlıyorum, babam oldukça iyi niyetli bir insan ama koruma içgüdüsü ve ilgisi pek olmayan(çünkü ailesinden görmemişş), sessiz ve sıradan bir yaşam tarzında yaşayan biri annemse daha atılgan konuşkan çocukları için herşeyi yapacak ve daha sosyal olmayı seven birisi,aralarında hiç sevgi kalmadı tabi zamanla, insan sevmeyincede aynı evde yüzyüze bakmak tabikide kolay değildi..gelgitler sık sık yaşandı zaten o sıcak aile ortamından uzak büyüdük dayak falan yoktu allaha şükür ama hep ağız kavgası gürültü iki düşman gibiydiler (ne sıkıntılar var ailelerde dedim şükürler olsun dedim ama yinede insanız üzülünüyor),çocuklar üzülmesin diyede ayrılma konusu hep ertelendi bende istemiyordum kim isterdi ki... ikiside ayrı dünyada yaşıyordu ayrı hayatları vardı birbirlerinden hayatlarından kopuk ister istemez psikolojim hep kötü yönde etkilendi kişilik bozukluklarına kadar çıktı kardeşimde aynı şekilde, kaç kere ağlama nöbetlerine girdim yazsamda anlatılmaz tabii..(ama hepsini tecrübe olarak görüyorum yinede şükürler olsun.)
vee artık annem herşeyi içine atmaya başladı neredeyse haftada bir sinir krizi geçiyordu heryerini parçalıyordu vee tüm bunlar olurken yalnız başımıa herşeyi sırtlandım annemi sakinleştirirdim kardeşime teselli verirdim..yardımımıza koşacak tek bir allahın kulu olmadı bu hayatta dostum zaten hiç yoktu,, vee sonra birgün olan oldu ve henüz 41 yaşında olmasına rağmen annem kalp krizi geçirdi ölümden döndü..artık sağlıktan başka bişey düşünmedim annem iyi olsun dedim çünkü öyle düşkünümdür ki anneme hayatta ondan ailemden değerli kimsem olmadı benim
ve sağlığınız daha değerli sonunda ölüm yok ya boşanın artık hayatımıza bakalım dedim,, ve boşanma gerçekleşti, artık yeni hayatlar yeni mücadeleler başladı...
vee şunuda anlatayım zaten sıkıntım çoğu bu kısımda boşanma gerçekleşmeden biraz önce annemin telefon görüşmeleri artmıştı ben dinlemeye çalışıyordum ama anlayamıyordum ve şüphelenmeye başladım hayatında birisi vardı.. evet birgün otobüste onları gördüm kalbim yine bir parçada daha kopmuştu kimseylede konuşamadım, annemede söyleyemedim sabaha kadar yine ağladım....
bu olay burda dursun ,boşandılar ve ayrı bir eve kiraya çıktık annem ben ve kardeşim, ama ben tabi sürekli babama giderim temizliğine yemeğine herşeyine koşarım hiç gocunmadan..
vee ben dayanamayıp uzun bir süre sonra annemle açık konuştum erkek arkadaşın olduğunu biliyorum diye böylece o pislik adamda hayatımıza girdi baştan beri sevemedim aslada sevmeyeceğim zaten, evimize gelmeye başladı sürekli ben hep annem üzülmesin kalbi yine tutar diye sustum içime attım gelince odamdan çıkmadım, çünkü artık üzülmesini istemedim ama bu seferde kendi sağlığım elden gidiyodu,bende dayanamadım ve birgün ağır bir sinir krizi geçirdim ve artık o saatten sonra bu eve bir daha asla adım atmayacak diye tavrımı koydum çünkü herşey üst üste geldi zaten alışamıyordum hiçbişeye kaldıramıyordum, para sıkıntısıda bir yandan okulum sınavlarım bir yandan, birde onun varlığı canımı yakıyordu hayatımzda yabancı birini aslaa kabullenemiyordumm çünkü anlatamıcam uzun uzun acı şeyler yaşattı bizee! ama annem seviyordu bir kere sevdi ondada bu adamı sevdi işte sevgi bu ne yapabilirsin ki onunda bir hayatı var sevme diyemezdik ya tüm hayatını bize adayacaksın diyemezdik ya !
ve şimdii hala beraberler ama susuyorum her zamanki gibi ne yaşarsa yaşasın mutlu olsun yeterki diyorum sadece zamana bırakabiliyorum.. iş hayatına atılmadanda annemin evlenmesine karşıyım!çünküü kardeşim çok yıprandı bunun sıkıntısını yaşamasını istemiyorum ben güçlendim ama o daha küçük sadece okuluna bakmasını istiyorum iyi bir lise kazandı bu sıkıntılar arasında umarım bu sınavıda geçicek inşallah..
bense çok tecrübe edindim çok akıllandım çok ağladım çok acı çektim, hala yapayalnız bu hayata tutunuyorum ne bir dostum var ne kimsem sadece ailem var amaa ben artık gücümü yalnızca kendimden almaya çalışıyorum iyi yerlere dişimle tırnağımla ilerliyorum umarım allah o mutlu günleri bana da yaşatır...
Sonuca gelirsek yazdıklarımdan ve yazamadığım sizin anlayacağınızı umduğum hayatımdan, görüyorsunuz ki bir yanlış evlilik çocukların hayatına kişiliğine mal olabiliyor, kalbini katılaştırıyor,insanlara karşı güvenini sarsıyor, evlilikten soğutuyor..ailelerin başaramadığı o sorumluluk birden çocukların hayatına ağır bir yük olarak biniyor... ve daha neler kalbimi açsanızda okutabilsem size.. o küçük çocukların dünyaya getirilen bu çocukların ne suçu var?evlilik bu kadar basit bir olay mıı, lütfen iyi tanımadan birbirinizi evlenmeyin bu dünyaya çocuk getirmeyin lütfen ...
bayağı uzattım okuyan tüm arkadaşlarım için sonsuz teşekkür ediyorum.. yorumlar içinde şimdiden teşekkür ederim.. burda çok tecrübeli, yaşam savaşında ablalarımda var görüyorum inşallah bana destek olursunuz değerli fikirlerinizle..
umarım hayat sizin için nice güzel günleri hediye eder ...