Küçük detaylardan mutlu olabilen insanlar... Belki de şükürsüzüm...

mrvmrv20

Yeni Üye
Kayıtlı Üye
22 Ocak 2019
3
2
Merhaba güzel insanlar. Kısa bir süre sonra 23 yaşıma gireceğim. Kendimle ilgili karakter olarak, davranış olarak, hayata bakış açısı olarak, doğrularımı, yanlışlarımı, artılarımı , eksilerimi yazıp bunlardan ders almaya ve eksi taraflarımı tamamlamaya çalışıyorum. Yazım biraz uzun bu yüzden vaktinizi aldığım için özür dilerim, okuduğunuz için de teşekkür ederim... :)
Kendimde öyle bir şey fark ettim ki aslında küçük şeylerle mutlu olabilen bir insan değilmişim...
Küçük mutluluklar böyle insanlara sunulmuş bir lütuf bence... Ufacık detaylardan mutlu olan insanlara o kadar imreniyorum ki... Böyle tanıdığım insanlardan birkaç örnek vermek istiyorum ki derdim daha anlaşılabilir olsun. :)
Hayatımda tanıdığım küçük şeylerle mutlu olabilen en büyük örnek: Erkek arkadaşımın ablası...
Bulunduğumuz şehirde pek fazla gezilecek bir yer olmadığından her zamanki gibi AVM ye gezmeye gittik. Sonradan ablası da gelmek istedi kabul ettik. Biz erkek arkadaşımla o kadar sinema, oyun, yemek, alışveriş vb. aktiviteler yapmamıza rağmen ben gayet normal sıradışı bir şey görmezken, AVM ye evimin önünden sürekli otobüs geçmesine rağmen, "üff arabam olsa en azından otobüs kalabalığı, mont, şemsiye, poşet, sıcak soğuk derdi çekmem, bir yeri gezdiğimden tat alırım" diye düşünürken, erkek arkadaşımın ablası ev ile AVM arası 1 saat sürdüğü halde, yarım saat- 45 dk gezmek için geldiği AVM'de şöyle bir dolaşıp milkshake içmekten resmen mutlu oldu. O memnuniyeti yüzünde gördüm. (...Ki evlerine 10 dk. uzaklıkta da AVM var her zaman gitmesine rağmen...)
Konuşma sırasında "Annemle canımız sıkılınca atlıyoruz otobüse biraz dolaşıp birer dondurma yiyip dönüyoruz iyi oluyor bu AVM yıl seviyoruz" gibi bir muhabbet geçti. Şaşkınlığımı belli etmedim ama çok şaşırdım. 1 saatlik otobüs kalabalığına rağmen şikayet etmiyor ve mutlu olabiliyor.
Tanıdıkları geldiğinde yaptıkları çiğköfte,kısır partisinden, balkonda oturup içtiği közde kahveden, yaz akşamlarında kardeşiyle, arkadaşıyla yaptığı yürüyüşlerden, canı sıkılır saçına bir maşa yapar güzel bir foto çeker bazen bana atar ufak bir iltifattan mutlu olur. Bulunduğu o anın tadını çıkarıp başka şeyler düşünmeden sadece bulunduğu anı yaşayabiliyor. :)
Kuzenim... Benden birkaç yaş büyük. Diğer Polyanna' da O' dur. :) Meyveli sodadan, dondurmadan, minik pasta süslemelerinden mutlu olabilen birisi. Kendini mutlu etmek için kardeşine marketten küçük şeyler alıp mutlu olabiliyor. Yaptığı kahveyi şekerlemelerle süslemesinden, seneler önce hediye ettiğim not tutturacağına kadar... Bense o anlık mutlu olup oradan çıktığımda tabiri caizse eski mutsuzluğuma geri döndüm.
Yakın arkadaşım.. Bulunduğumuz konumun çarşıdan bir farkı yok.Hem aradığın her şeyi bulma, hem gezme, hem de ulaşım yönünden merkezi bir yer. Ama bana normal bir yer gelen oturduğum yer arkadaşıma göre tam gezmelik, canın sıkılınca at kendini dışarı, yarım saat gez kendine gel der hep. Bana geldiğinde gezdiğimiz zaman çok mutlu olur. Kendisinin evinin yakınlarında büyük bir park var bizim de tek eğlencemiz bu park buralarda başka kafa dinleyecek gezecek bir yer yok der. Yine de mutlu olmayı beceriyor.
YouTube' da video çeken bazı insanların sevdiği bazı insanların pek hoşlanmadığı Banu Berberoğlu... Kızı dikkatli incelediğimde fark ettiğim şey ufacık şeyden gerçekten mutlu olabiliyor. A. - B. - Ş. gibi market gezmesinden, pazar alışverişinden, abur cubur alıp piknik yapmaktan, minik bir bileklikten. Normal ihtiyaç alışverişi olarak gördüğüm şeyleri Banu Tad alarak yapıyor. Evet alışverişi bile tadını çıkararak yapıyor. :)
Köyümüz boy yeşilli bir yer. Dedemin evinin önünde bir çam var ki yazın böyle bir serinlik yok. Oraya çardak yapıldı ve herkes cam dibinde çay kahve içip manzarayı izlemek için ölüyor bitiyor. Çok keyif alıyorlar. Bense bundan keyif almak yerine aklımda hep düşünceler. Keyif almayı, diğer insanlar gibi mutlu olmayı beceremiyorum.
Bu insanların da kafasında milyon dertleri olmasına rağmen küçücük an, olay onları mutlu etmeye yetiyor.
Asla memnuniyetsiz bir insan değilim. Bu anlattıklarımın bir çoğuna ben de mutlu olan biriyim. Fakat benim mutluluğum o anlık. Mutlu oluyorum sonra geçiyor. Anlattığım insanlar bunları anı olarak biriktirebilme kapasitesinde. Güzel detaylar görebiliyor. Herhangi bir anı gülümsemesine sebep olabiliyor.
Kıskançlık huyum yoktur. Kıskanmıyorum. Sadece küçük şeylerden büyük detaylar görebilmelerine imreniyorum. Aranızda böyle insanlar, böyle tanıdığı olanlar da vardır elbette. İnanın ben de böyle olmayı istiyorum. Ben de küçük şeylerden mutlu olmak istiyorum... Nedir acaba bendeki bu eksiklik...
 
Herkes her zaman böyle değildir ki. Ruh haliyle alakalı bence. Bazen ne yaparsam yapayım mutsuzumdur. Ama mesela dün kendime çok güzel bi cam şişe aldım. Bildiğiniz cam şişe. O kadar sevindim ki anlatamam.. Çocuk gibi sarıldım şişeye resmen. Artık bol bol detoks suyu hazırlarım onun hevesiyle :KK70: Bu durum o günkü ruh haline, bakış açısına göre değişebilir bi durum bence.
 
Çocuklarım olmadan önce mutlu olduğum şey, eşimle yaptığımız şehir dışı gezmeleriydi mesela ama şimdi iki küçük cocukla, onlar uyduktan sonra soğumadan içtiğim kahve sağlam kafa okuyabildiğim birkaç satır kitap..

Şartlar, o an keyif aldığımız şeyleri olabildiğince etkiliyor bence.
 
Mutsuz olmaya lüksümüz olmadığını düşünüyorum. Okula gidip gelirken şükrediyorum bacağım var yürüyebiliyorum diye. Hoşuma giden bir şey yediğimde şükrediyorum bunu hayatında hiç tatmamış olanlar var diye.
Ailemden uzakta yaşıyorum, her facetime konuşmamızdan sonra iyi ki böyle bir anne babam var diye...
Modum düştüğünde hemen Suriye’de tecavüze uğrayan bir kadını düşünüyorum yahut Afrika’daki aç bir çocuğu.
Diyorum ki hayır, mutsuz olman için hiçbir sebep yok! Nankörlük etme. Şükret.
 
Bende evdeyim 9 aylik kızım var aksama kadar tek oturuyorum evin isi bitiyor basliyor can sıkıntım cok sıkılıyorum bende
 
Sizinki rahatliktan olabilir mi?

1 yil oncesine kadar kafama estigi anda dunyanin obur ucuna tatile gidebilir, cebimdeki paranin son kurusuna kadar yiyip icmeye, giyinmeye harcayabilirdim ama gunun sonunda oyle cok da mutlu olmazdim. Hani iyi hos ama coookk asiri keyif de almazdim.

Su an hastayim, evime 1 saat uzaklikta baska bir sehire gitmek icin doktorumdan izin almam gerekiyor. Uzerime olacak bir kiyafet bulsam havaya ucarim cunku asiri kilo kaybettim. Cikip yarim saat yurumek, rutin kontrolume giderken kendime bir dondurma ismarlamak bile iyi hissettiriyor cunku bunu yapamadigim, yataktan tek basima kalkamadigim gunler oldu.

Bazi insanlar dogustan oyledir ama bazilari da gercekten cektikleri zorluktan sonra o sekle gelebiliyorlar. Belki verdiginiz orneklerdeki kisiler de oyledir.
 
Yaşadığınız olayın değişik bir versiyonunu yasiyorum ben de.
Elimde olmayan şeyi hayal ederken aşırı mutlu oluyorum, onu düşünüyorum hep, belki gunlerce ama elime geçince aynı hissi vermiyor hemen de hevesim geçiyor.

Daha önce gitmedigim ve gitmeyi düşündüğüm yerlerin fotoğraflarına bakıp huzur dolup mutlu oluyorum o günü iple çekiyorum ama gittiğimde o fotoğraftaki hissi alamıyorum. Yani mutsuz filan değilim aslında elbette hoşuma gidiyor ve mutlu oluyorum gittiğimde ama fotoğraflara bakıp hayal ederken daha tatlı geliyor sanki.
Başka böyle olan var mı acaba?
 
Derdiniz yok. Her şeyi yapmak, elde etmek o kadar kolay ki sizin için o yüzden en fazla anlık mutluluk kaynağı oluyorlar.
 
Yaşadığınız olayın değişik bir versiyonunu yasiyorum ben de.
Elimde olmayan şeyi hayal ederken aşırı mutlu oluyorum, onu düşünüyorum hep, belki gunlerce ama elime geçince aynı hissi vermiyor hemen de hevesim geçiyor.

Daha önce gitmedigim ve gitmeyi düşündüğüm yerlerin fotoğraflarına bakıp huzur dolup mutlu oluyorum o günü iple çekiyorum ama gittiğimde o fotoğraftaki hissi alamıyorum. Yani mutsuz filan değilim aslında elbette hoşuma gidiyor ve mutlu oluyorum gittiğimde ama fotoğraflara bakıp hayal ederken daha tatlı geliyor sanki.
Başka böyle olan var mı acaba?

Beeennn kesinlikle. 15 yasimda tutturdum ben aurora borealis diye ve nerdeyse 3 sene hayal kurdum 18 olayim kesin gidicem diye. Sonra unuttum gitti. 21imde gittim ve "guzel de, bu muydu ya?" falan oldum donuste. Hala hatirladikca gulumsuyorum ama oyle efsane de hissetmiyorum. Bircok yer icin oldu bu. Elde edene kadar cok heyecan veriyor ama o esnada ve sonrasinda hep "iyiymis ya" oluyorum. Simdi bu yaz sonu icin malezyada bir private island fikrim var iyilesmis olursam, o beni heyecanlandiriyor fotograflara bakip duruyorum. Bakalim degistim mi yoksa hala ayni miyim :KK70:
 
Beeennn kesinlikle. 15 yasimda tutturdum ben aurora borealis diye ve nerdeyse 3 sene hayal kurdum 18 olayim kesin gidicem diye. Sonra unuttum gitti. 21imde gittim ve "guzel de, bu muydu ya?" falan oldum donuste. Hala hatirladikca gulumsuyorum ama oyle efsane de hissetmiyorum. Bircok yer icin oldu bu. Elde edene kadar cok heyecan veriyor ama o esnada ve sonrasinda hep "iyiymis ya" oluyorum. Simdi bu yaz sonu icin malezyada bir private island fikrim var iyilesmis olursam, o beni heyecanlandiriyor fotograflara bakip duruyorum. Bakalim degistim mi yoksa hala ayni miyim :KK70:

Ya bi de şimdi fotoğraflar bin tane efekt, fotoshoptan geçiyor veya en iyi açıdan, iyi bir zaman ve isikta filan cekilmis oluyor. Fotoğrafta güzel, gerçekte çirkin değil tabi ama yine de fotoğrafta bakmak daha farklı görünüyor. O yüzden gidince aynı olmuyor gibi de geliyor.
 
Ben de böyleyim maalesef. Etrafımdaki yaşıtlarımı her şey heyecanlandırıyor, mutlu ediyor lakin bende tık yok.Beni mutlu etmek çok zor. Hadi diyelim bir şeyden mutlu olmayı başardım bu sefer de mutluluğum kısa sürüyor, hevesim çok çabuk kırılıyor. Biraz maymun iştahlıyım sanırım.
Konuyu takipteyim. Belki bu durumun bir çözümü vardır kim bilir:110:
 
20lerin başına kadar boyleydim
Herseyin tadi vardi o zaman
yine boyle olmak icin uğraşıyorum
Tabi eskisi gibi olmak pek mumkun olmuyor ama...
en guzeli de o...anda olmak ani hissetmek...aksisi cok robotumsu
 
Aslında memnuniyetsiz bir insansın ve farkında değilsin büyüğüne öğrenirsin boşver
 
neye göre kime göre küçük şeyler... sana göre otobüsle gelinip gezilen avm küçüktür başkasına da arabasıyla gelip alışveris yapıp avm turlamak küçük birşeydir... memnuniyetsiz insan her zaman fazlasını ister bu yüzden daima mutsuzdur...
memnuniyetsizlik = mutsuzluk
 
İmkanlar ve elde edebilme ihtimali ile ilgili olduğunu düşünüyorum.

Bend de bazen şükürsüz davranıyorum ve çok üzülüyorum sonra. O yüzden kendimde törpülemeye çalıştığım özellik.

O insanın elde edebildiği mutluluk kaynağı dondurma avm de dondurma yemek ise onunla mutlu olacak elbette neden italyaya gidip yemedim ki off diye düşünmez. Ben öyle insanlara çok imreniyorum. Önceden şey diye düşünüyordum nasıl yani avmde dondurma yedi diye mi mutlu? Elde edebileceği şey o ise elbette onunla mutlu olacak.

Çıtanızı düşürün, anın tadına odaklanın.
 
Küçük şeylerden mutlu olmayı sevmiyorum. Bu işin dertsizlikle alakası da olduğunu düşünmüyorum.
Çok üzüldüm konuyu okurken duygulandım. Aklıma ablam geldi.
Hayatı dertle kederle,sonrasında hastalıkla geçti. 47 yaşında erkenden vefat etti.
Oysa o hep şükrederdi. 5 lira'ya bir şey alsa mutlu olurdu.
Çöplüğün ortasında minicik yeşil çimler bile onu mutlu ederdi.
Ne oldu ki sonuç?
 
Ben anladım seni.

Aslında ben de ufacık şeylerden çok mutlu olurum.

Ama hayatımda her şey yolunda gidince mokluk çıkartıyorum.

Çok sinirliyim bu huyuma.
 
Siz gayet normal geldiniz bana.Küçük bir şehir, her zaman yapılan aktiviteler de aynı olunca tat alamaz olmuşsunuz.Ben de sizin gibiyim.Yaşadığınız yer daha hareketli cıvıl cıvıl, etrafınızda da hareketli insanlar olsa sizi ordan oraya çekiştirseler bunları hissetmezdiniz bence.yani siz normalsiniz yaşadığınız yer ve çevreden kaynaklanıyor
 
X