kiracı ve ev sahibi arasında ticari bir ilişki vardır. adam evini para kazanmak amacı ile bir başkasına kiraya verip kullandırmış oluyor. eğer belirsiz süreli kira sözleşmesi yapmışsa, yasalara göre hareket etmek zorunda. belirli süreli sözleşme olsaydı da yine yasalara göre hareket etmek zorunda olacaktı tabii ki. kanun önünde ev sahibinin de kiracının da hakları mevcut, orman kanunları geçerli değil sonuçta. yasalarla korunmuş olmasaydı her gün ev sahibi kiracı öldürme haberlerini görürdük asıl. anlaşmazlık durumlarında en makul olanı tabii ki konuşup uzlaşmaya varmaktır ama kimse kimseyi kafasına göre barındığı yerden gönderemez, mülk sahibi de olsa. siz ev sahibi iseniz eğer, evinizi kiralarken en başından kabul ettiğiniz ve bildiğiniz bazı şeyler vardır. dilediğiniz gibi çıkaramayacağınızı, dilediğiniz gibi zam yapamayacağınızı, evin içine karışamayacağınızı ve daha birçok durumu evi kiralarken bilmeniz gerekir. kiracı da aynı şekilde hakkı olan ve olmayan şeyleri bilmeli ve en başından sözleşmeyi ona göre imzalamalı. yani özetle adamın evi ister satar, ister satmaz gibi bir durum söz konusu değil bal gibi de ilgilendiriyor. şöyle düşünün, çalışıyor musunuz bilmiyorum ama iş hayatında nasıl ki işçi hakkı sözleşmeler ve kanunlar önünde korunuyorsa ev sahibi kiracı ilişkisinde de benzer durum geçerli. beğensek de beğenmesek de bu ülkede kanun diye bişey var. ha anlaşmazlık durumlarında pisleşme gibi şeyler yaşanıyor maalesef ama en azından her vatandaş bu tür durumlarda kafasına estiği gibi hareket edemeyeceğini bilmelidir.
kısaca anlatmaya çalışayım.