Kocam yüklük olarak kullandığım odada oturuyor.

51 yasındasınız 14 senedır evlısınız , vajınısmus hastası ıdınız ama sız egzersızlerınızı yaptıgını ama hıc cınsel bırlıktelık saglayamadınız konunun ozetı bu anladıgım kadarıyla.

Hadı kocanız duruyor, sız duruyorsunz etrafınızda hıc kımseye bu durumdan bahsetmedınız mı bu sekılde evlılıgın devamınının ne yararı var ? Benım eskı esımdede bu tarz bır sorun vardı sonunda g.tume tekmeyı vurduda ayrıldık anlatabılıyor muyum, bırı gormuyorsa oburu gorsun , kör göze parmağı soksun
 
Yukluge daha fazla esya koy, alani iyice daralt belki bikar:) Saka bir yana, bunu kendine neden yaptin ve neden hala yapiyorsun?
 
Anlatılmaz, yaşanır. Bir sebep yok. kişilik olarak öyle, belki narsist biraz. Psikolojik işkence yapmayı seviyor. Bana kızgın değil. Her akşam eve gelmeden, yumuşacık, şefkatli bir ses tonuyla, ne lazım diye arar. Sesi de süt dökmüş kedi gibi olur. Kapıdan içeri girdiği an iletişim kesilir. Gerçek yüzünü gösterir. Daha beni umursamaz. Sakın demeyin şöyle giyin böyle karşıla diye, hepsini denedim.

Arada düzeliyor, ayar veriyor, biliyorum geçici olduğunu ona güvenmiyorum. Uzattığı iple kuyuya inilmez, ona tam güveniniz tavan yaptığı yerde ipi sebepsiz bırakabilir. Kendinizi kuyunun dibinde bulabilirsiniz. Bana bu hissi verdi. Gerçekten beni devamlı hayal kırıklığına uğrattı. Bende uzaklaştım ondan. Evi paylaşır olduk sadece. Son birkaç yıldır böyle. O da daha fazlası için uğraşmadı.

Şimdi yüklükte oturuyor. bir eve girerken. birde mutfaktan akşam yemeği tepsisini alırken görüyorum. Başka iletişim kalmadı.


ZOR İNSANLAR – 5

Doç. Dr. Şafak Nakajima

Zor İnsanlar yazı dizisinin daha önceki bölümlerinde, zor insanların saldırgan, pasif ve pasif saldırgan şeklinde üç gruba ayrıldığından, saldırgan ve pasif zor insanların özelliklerinden söz etmiştim. (Önceki bölümlerin linklerini, yazının sonunda bulabilirsiniz).

Bu yazımda, pasif saldırganları (pasif agresif) değerlendireceğim.

Zor insanlar arasında, fark edilmesi en zor olanı, pasif saldırganlardır.

İstek ve ihtiyaçlarını dolaylı yoldan gösterdikleri için, ne düşündüklerini ve hissettiklerini anlamak zordur.

Yüzeydeki pasif duruş, altta yatan saldırgan buzdağının görünen kısmıdır, adeta.

Yanıltıcıdır!

Karşısındakinde, belirsizliğin kaygısını yaratır.

Söylediğiyle, kast ettiği şeyler farklıdır, genellikle.

Ne düşündüğünü anlayamayıp sürekli tahmin etmeye çalışmak, ilişkide zamanla samimiyetsizliğe ve güvensizliğe yol açar.

Pasif saldırgan, açıkça ifade etmediği isteklerine, dolaylı yollardan, karşısındaki insanı kullanarak, ona direnerek ulaşır.

Sorularınıza cevapları, açık ve net değildir.

‘Dur bakalım!’’, ‘’daha sonra!’’, ‘’belki’’, ‘’bilmem’’ gibi belirsiz cevaplar verir.

Sorunlara çözüm için katkıda bulunmaz, işler ters gidince de ‘’biliyordum ben böyle olacağını’’ der ve sizi eleştirir.

Sorumlulukları erteleme sıktır.

Randevularına gecikir veya son anda mazeret beyan ederek gelmez.

''Unuttum'' der.

Arayacağını söyler, aramaz.

‘’Çok yoğundur’’ hep; aramaya zamanı yoktur.

Telefon nöbeti tutturur size!

Sizi sevip sevmediğini, konuşmayı isteyip istemediğini anlayamazsınız.

Olumsuz düşünme eğilimi güçlüdür.

Bunu, etrafa da bulaştırır.

Heves ve umutlarınızı kolayca kırar.

Kendisinden bir şey talep edilmesinden rahatsız olur.

Açıklarınızı ve hatalarınızı unutmaz, anında uyarmak yerine biriktirir, aylar ve yıllar sonra hiç ummadığınız bir anda yüzünüze vurarak sizi zor durumda ve savunmasız bırakır.

Aniden saldırganlaşabilir ve hedefindekiler genellikle, yakınındaki iyi niyetli ve olumlu insanlardır.

Samimiyetle paylaştığınız bir sırrınız, onun elinde ansızın büyük bir silaha dönüşebilir.

Söylediklerinizi kolaylıkla çarpıtır ve sizi suçlar.

Birden, anlam veremediğiniz biçimde uzak durmaya başlar.

Neden rahatsız olduğunu söylemediği için kafanız karışır, kendinizde kusur ararsınız.

Açıkça tartışmadan kaçınır, iğneleyici sözler sarf eder.

Somurtur, ters ters bakar, yüzünü çevirir, cevap vermez, küser.

Acıtıcı şakalar yapar; sonra da bunun sadece bir şaka olduğunu söyler.

Başkalarını eleştirirken, aslında hedefinde sizin olduğunuzu bilirsiniz; ‘’Kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla!’’

Bu tutumu, davranışındaki düşmanlığı kolayca inkâr etmesine yardımcı olur.

Yanlış anlamışsınızdır; sizi kast etmemiştir ki!

Siz de, ona kızdığınız için, kendinizi mahcup hissedersiniz!

Somurttuğunu görüp, gerginliğinin nedenini sorduğunuzda, anlatmaz; ‘’iyiyim, yok bir şey’’ diyerek savuşturur.

Sizi huzursuz ve çaresiz bırakır, etrafında pervane eder.

Kendisini sorun yaratmayan, asil ruhlu biri gibi görürken, karşılarındakini acıtıcı imalarla aşağılar.

Aynı zamanda sorunların yükünü taşıyan bir kurbandır o, kendi gözünde.

Olaylarda kendi sorumluluğunu sorgulamaz.

Başkalarını suçlar.

Dedikoduyu sever.

Size başkaları hakkında dedikodu yapıyorsa, sizin hakkınızda da dedikodu yapıyor olması, arkanızdan konuşması ihtimali çok yüksektir.

İltifatı bile bulanıktır: ‘’Yaşına göre iyi görünüyorsun!’’

Pasif saldırganlık, yapısal olmanın yanı sıra, kendi gerçek duygu ve düşüncelerini ifade etmenin zor olduğu ortamlarda yetişme sonucunda da ortaya çıkabilir.

Kendini açıkça ortaya koyma, gerilim ve çatışmayla başa çıkma becerilerinin yetersizliği, bu davranışın altında yatar.

Değişime istekli oldukları takdirde, duygu ve davranış eğitiminden geçmeleri yarar sağlayabilir.

Dizinin ilerleyen bölümlerinde, pasif saldırganlarla nasıl başa çıkılabileceğine değineceğim.
 
Monozalo,belki Doç.Dr.Şafak Nakajima'nın yazmış olduğu bu yazı sana biraz faydalı olur.Benim eşim aynı,tıpkı bu yazıdaki gibi bir insan ve bana aldığım nefese lanet ettiriyor.
 
Şu an yaşadıklarım la başa çıkabilsem, gelecek içinde plan yapacağım da :KK43: konuyu derleyip toparlayamıyorum. Anlamsız bir durum içindeyim.
cidden zor bir hayatınız var.
eşinle tekrar iletişim kurman imkansız gibi gözüküyor anlattıklarından.
eşin hiç tedavi gördümü peki?
yazık ama giden yıllarınıza.
manevi yönden çok huzursuz edici bir hayat...
 
Eşim mücadele edemeyen birisi. Çok pasif ve boş vermiş. Başkaları için sorun bile olmayacak sebepler yüzünden bu hale geldik. Bir üye onun dört yaşındaki bir çocuk gibi davrandığını söyledi ve çok haklıydı. Bir annenin yetiştirenediği, kişilik kazandıramadığı bir çocukla uğraşıyorum.

Evliliğimizin ilk aylarında bana her ay tanıştığımız günü kutlamak için çiçek getirdi. Çok şımarıp mutlu oluyordum, ve sarılıp öpüyordum (yanaktan). Sonra hiç sebep yokken bıraktı çiçek almayı. Merak edip sorduğumda o bana o kadar çiçek getirmiş ben ona niye hiç çiçek almamışım. Bir erkeğin kadından çiçek beklediğini duymamıştım. Sevinip mutlu olmam ona yeterli gelir sanıyordum. Ne bileyim.
Keşke cicek alaydın şöyle kaktüs deve tabanı eşşek dikeni kombininde. Gülermisin aglarmısın yaa
 
Gerçekten çok anlamsızca davranıyor kocaniz ailenizi cagirin ve bu konuyu hep birlikte konuşun o zaman boşanmak istemiyor sizi de istemiyor ne istiyor o zaman dayak bence insan söyler ya karsisindakine neyi istemedigini sorunlari var belli
 
cidden zor bir hayatınız var.
eşinle tekrar iletişim kurman imkansız gibi gözüküyor anlattıklarından.
eşin hiç tedavi gördümü peki?
yazık ama giden yıllarınıza.
manevi yönden çok huzursuz edici bir hayat...
Bir kaos içindeyim. Benimle ilgilenmiyor, sonra borçtan sıkışan kardeşime iki kez yüklü miktarda kredi çekip veriyor. Kedimizi sevip okşamıyor, onun en sevdiği mamadan ve 6 çuval kedi kumu alıp geliyor. Karışmaz mı sizin kafanız? Hadi buyrun size mükemmel bir örnek vereceğim. Beni daha iyi anlamanız açısından. Evliliğimizin ilk yılı kalbimi bir konuda kırdı ve bana küstü. Küsmesi gereken benim bu arada. Hem kırgın hemde tripli halleri beni çok üzdü. Gittim konuşmaya çalıştım. Aldırış etmedi. Ben üzülüp kahrolurken o çekirdek çıtlıyotçrdu. Kasedeki kabukları başından aşağı döktüm, bir tepki vermesi için, kabukları toplayıp, kaseye geri koydu ve çekirdeği çitlemeye devam etti. Ben o gece yalnız uyudum, çünkü yanıma gelmedi. Ona duyurmaya çalışarak sabaha kadar ağladım, kıyamaz gelir diye tınmadı bile. Tribinin sebebi de şu. Şok olacaksınız. Akşam onun eve gelme saatinde ben duş fantazisi ile karşılamak istedim. Çamaşırlarımdan duşta olduğumu anlasın diye işaretler koydum ve duşa girip beklemeye başladım. Geldiğini duydum, suyu açtım hemen. Su aktı..aktı...aktı.. epeyce bekledikten sonra burnuma sahanda yumurta kokuları gelmeye başladı. Ne oluyor diye çıkıp baktım ki adam yumurta kırıyor kendine. Sofra hazır olmadığı için kızmış bana. Halbuki fırında köfte yapmıştım. Duş macerasondan sonra oturup yenmeye hazırdı. Neyse ağlayarak sabahı ettim. Hafta sonuydu. Önceden kv toplanmak için plan yapılmıştı. Eşime kırgın olsamda gitmemezlik edemezdim. Kadın üzülürdü. Bana çok iyi davranıyordu. Akşam kv gittik . O zamana kadar soğuk tavırları devam etti. Ben ağlak ağlak dolandım bütün gün çok üzüldüm. Akşam kv gittik. Süpriiizz. Eşim herkesi toplamış bana süpriz doğum günü partisi hazırlamış. Öyle gülerek bana bakıyor. Böyle süpriz yaşadınız mı? Ailem herkes orda ve herşey üzerime üzerime geldi, aileme mutlu görünmek için büyük çaba gösterdim. Böyle bir olay yaşasanız ne hissedersiniz. Ben şaşıp kalmıştım. İstediğim tek şey, sevgi ve şefkat, atraksiyon değil ki. Gece boyu ağlattığın kadına ertesi günü doğum günü süprizi. Kafanız allak bullak olmazmıydı.
 
Bir kaos içindeyim. Benimle ilgilenmiyor, sonra borçtan sıkışan kardeşime iki kez yüklü miktarda kredi çekip veriyor. Kedimizi sevip okşamıyor, onun en sevdiği mamadan ve 6 çuval kedi kumu alıp geliyor. Karışmaz mı sizin kafanız? Hadi buyrun size mükemmel bir örnek vereceğim. Beni daha iyi anlamanız açısından. Evliliğimizin ilk yılı kalbimi bir konuda kırdı ve bana küstü. Küsmesi gereken benim bu arada. Hem kırgın hemde tripli halleri beni çok üzdü. Gittim konuşmaya çalıştım. Aldırış etmedi. Ben üzülüp kahrolurken o çekirdek çıtlıyotçrdu. Kasedeki kabukları başından aşağı döktüm, bir tepki vermesi için, kabukları toplayıp, kaseye geri koydu ve çekirdeği çitlemeye devam etti. Ben o gece yalnız uyudum, çünkü yanıma gelmedi. Ona duyurmaya çalışarak sabaha kadar ağladım, kıyamaz gelir diye tınmadı bile. Tribinin sebebi de şu. Şok olacaksınız. Akşam onun eve gelme saatinde ben duş fantazisi ile karşılamak istedim. Çamaşırlarımdan duşta olduğumu anlasın diye işaretler koydum ve duşa girip beklemeye başladım. Geldiğini duydum, suyu açtım hemen. Su aktı..aktı...aktı.. epeyce bekledikten sonra burnuma sahanda yumurta kokuları gelmeye başladı. Ne oluyor diye çıkıp baktım ki adam yumurta kırıyor kendine. Sofra hazır olmadığı için kızmış bana. Halbuki fırında köfte yapmıştım. Duş macerasondan sonra oturup yenmeye hazırdı. Neyse ağlayarak sabahı ettim. Hafta sonuydu. Önceden kv toplanmak için plan yapılmıştı. Eşime kırgın olsamda gitmemezlik edemezdim. Kadın üzülürdü. Bana çok iyi davranıyordu. Akşam kv gittik . O zamana kadar soğuk tavırları devam etti. Ben ağlak ağlak dolandım bütün gün çok üzüldüm. Akşam kv gittik. Süpriiizz. Eşim herkesi toplamış bana süpriz doğum günü partisi hazırlamış. Öyle gülerek bana bakıyor. Böyle süpriz yaşadınız mı? Ailem herkes orda ve herşey üzerime üzerime geldi, aileme mutlu görünmek için büyük çaba gösterdim. Böyle bir olay yaşasanız ne hissedersiniz. Ben şaşıp kalmıştım. İstediğim tek şey, sevgi ve şefkat, atraksiyon değil ki. Gece boyu ağlattığın kadına ertesi günü doğum günü süprizi. Kafanız allak bullak olmazmıydı.
açıkcası tek anladığım eşinin ciddi psikolojik problemleri olduğu.
örneklerin bu açıdan pek te elle tutulur değerde olduğunu düşünmüyorum.
çıkarımlar yapmak açısından yani.
çünkü bir tutarlılık yok eşinin davranışlarında.
herşeyi geçtim eş olarak birbirinizden o kadar kopmuşsunuz ki tamiri zor gibi de gözüküyor.
senin umudun var mı düzeltebileceğinize dair peki?
bir de cinsellik evlendiğinizden beri mi böyle problemliydi yazmışsan da tekrar sormuş olucam ama.
 
Bunu kendine yapan sensin onun seni ezmesine izin veriyorsun sirf kardesine kredi çekti diye insan ona kul olmaz kardeşinin bu krediyi odeyebilecegine inaniyorsan evi terket bu adam bosanmaktan baska bisi istemiyor cok garip davranislari var ve sorunlari var böyle evlilik yürümez
 
kendini koli gibi hissedip kolilerin arasında yaşayan birisini boşverin. sizde onu koli gibi görüp zamanı gelene kadar (boşanma olur barışma olur kendinizi neye hazır hissederseniz) onu o odada unutun.
 
Esinizin o tutarsız gibi gelen, kardeşinize kredi cekmesi veya eve gelirken birsey lazımmı diye sorması bence çevreye herşey normalmiş gibi gösterme çabası. Ayrıca maddi olarak sizi kendine bağımlı yapması, boşanmaktan niye korkuyor acaba. Yalnız kalmaktan korkarcak değilya koca adam. Bu evlilik ona ne gibi bir avantaj sağlıyorki vazgecemiyor. Bu konunun üzerinde durmak lazım. Toplumda yer edinme kabul edilme, evli adam rolüyle gizlenme topluma karışma...tuhaf oldukça tuhaf, cinsellikte hiç olmamış bunu yeni anladım. Eşcinsel olabilir eşiniz bence.
 
Esinizin o tutarsız gibi gelen, kardeşinize kredi cekmesi veya eve gelirken birsey lazımmı diye sorması bence çevreye herşey normalmiş gibi gösterme çabası. Ayrıca maddi olarak sizi kendine bağımlı yapması, boşanmaktan niye korkuyor acaba. Yalnız kalmaktan korkarcak değilya koca adam. Bu evlilik ona ne gibi bir avantaj sağlıyorki vazgecemiyor. Bu konunun üzerinde durmak lazım. Toplumda yer edinme kabul edilme, evli adam rolüyle gizlenme topluma karışma...tuhaf oldukça tuhaf, cinsellikte hiç olmamış bunu yeni anladım. Eşcinsel olabilir eşiniz bence.
açıkcası tek anladığım eşinin ciddi psikolojik problemleri olduğu.
örneklerin bu açıdan pek te elle tutulur değerde olduğunu düşünmüyorum.
çıkarımlar yapmak açısından yani.
çünkü bir tutarlılık yok eşinin davranışlarında.
herşeyi geçtim eş olarak birbirinizden o kadar kopmuşsunuz ki tamiri zor gibi de gözüküyor.
senin umudun var mı düzeltebileceğinize dair peki?
bir de cinsellik evlendiğinizden beri mi böyle problemliydi yazmışsan da tekrar sormuş olucam ama.
Elbette her günümüz problemli değildi. Ama tutarsızlık çok büyük. Bu da bende güven kaybına sebep oldu.
 
Esinizin o tutarsız gibi gelen, kardeşinize kredi cekmesi veya eve gelirken birsey lazımmı diye sorması bence çevreye herşey normalmiş gibi gösterme çabası. Ayrıca maddi olarak sizi kendine bağımlı yapması, boşanmaktan niye korkuyor acaba. Yalnız kalmaktan korkarcak değilya koca adam. Bu evlilik ona ne gibi bir avantaj sağlıyorki vazgecemiyor. Bu konunun üzerinde durmak lazım. Toplumda yer edinme kabul edilme, evli adam rolüyle gizlenme topluma karışma...tuhaf oldukça tuhaf, cinsellikte hiç olmamış bunu yeni anladım. Eşcinsel olabilir eşiniz bence.
Kendimi beğenmiş gibi olmak istemiyorum, ama ben bayağı güzel bir kadınım. Eşim de benimle sadece güzel olduğum çin evlendi. Ve etrafa göstermekten hoşlanıyor. beni arkadaşlarıyla tanıştırmaktan, akraba toplantılarına çağırmaktan, dikkat çekmemden haz alıyor. Beni ön plana atıyor ve kendisi geri planda kalıp beni izliyor. Kişilik olarak varlığı yokluğu belli değil. Hiç konuşmaz. Sadece susar ve çevresindekileri izler. Hiç bir konuda fikrini açıklamaz. Öylece oturur. Bir keresinde ablası bile " yeter artık ağzından bir laf çıksın be! " diye isyan etmişti. Akraba toplantısında.

Eşcinsel olmasından ben de şüphelenmedim değil. bilemiyorum.

Öff.. zor ya anlamıyorum. Her şeye yürüyecek tipten.

Bu yaşadıklarım tamamen benim suçum biliyorum. Ayrılmamakla kendime eziyet ediyorum. Sadece dertleşmek istedim. Konuyu açtığım gün stresten sesim kısıldı birden. Burada yazışarak biraz rahatladım. Kendimi daha iyi hissettim.
 
Abla aklıma ne geldi şimdi. Hani bu int malum sitelere girip chatlesiyo ya. Sende o sitelere girip bunla yazışsan. Ne halt yiyo bi baksan nasıl konusuyo. Erkeklerlemi sohbet ediyo napıyo. Kameramı acıyo diye. Belki bundan cesaret alarak dahada tiksinir yüklüklerin efendisini kapıya koyarsın.
 
Abla aklıma ne geldi şimdi. Hani bu int malum sitelere girip chatlesiyo ya. Sende o sitelere girip bunla yazışsan. Ne halt yiyo bi baksan nasıl konusuyo. Erkeklerlemi sohbet ediyo napıyo. Kameramı acıyo diye. Belki bundan cesaret alarak dahada tiksinir yüklüklerin efendisini kapıya koyarsın.
Kendisini göstermediğine eminim. Ama pis şeylere takılıyor. Gördüm.
 
kendini koli gibi hissedip kolilerin arasında yaşayan birisini boşverin. sizde onu koli gibi görüp zamanı gelene kadar (boşanma olur barışma olur kendinizi neye hazır hissederseniz) onu o odada unutun.
Öylebyaptım. Şimdi ayak sürtüyor. Yumuşadı biraz. Kediyi içeri aldı. Bana iyi davranıyor. Ama ben bu kısır döngüyü çok yaşadım. Kalıcı olmadığını biliyorum.
 
51 yasındasınız 14 senedır evlısınız , vajınısmus hastası ıdınız ama sız egzersızlerınızı yaptıgını ama hıc cınsel bırlıktelık saglayamadınız konunun ozetı bu anladıgım kadarıyla.

Hadı kocanız duruyor, sız duruyorsunz etrafınızda hıc kımseye bu durumdan bahsetmedınız mı bu sekılde evlılıgın devamınının ne yararı var ? Benım eskı esımdede bu tarz bır sorun vardı sonunda g.tume tekmeyı vurduda ayrıldık anlatabılıyor muyum, bırı gormuyorsa oburu gorsun , kör göze parmağı soksun
Ailesi biliyor vajinismus olduğumu. İlk haftadan ben söyledim. Arada kv ne usptınız diye sordu. Sonra siz nasıl mutluysanız öylebolsun dedi karışmad. Diğerleride. Bir yada iki kere lafı geçti. Özelimiz diye karışmıyorlar. Sorunda etmiyorlar.

Vallahi eşimle boşanmayı çok konuştum. Hep vazgeçiyoruz ya. Bu sefer karalı olalım biraz acı çeker sonra alışıtız diyorum. Ailelerimize de ben mutlu değilim sakın aramızı yapmaya uğraşmayın, zaten güçlükle karar aldık sma foğrusu bu ben çok mutsuzum diyorum. Ama onlar her gün arayıp ne oldu barıştınız mı diye zırt pırt arıyorlar. Halbuki sorun kavga etmemiz değil. Ortada bir evlilik bile yok. Herseferinde cesaretimi kırdılar. zaten aşırı panik ve hassas bir insanım. Korktum boşanmaktan. Hayatıma köklü bir değişiklik yapmak beni ürkütdü. Kızıyorum kendime. Siz iyi yapmışsınız. İnşallah şimdi herşey istediğiniz gibidir.
 
Kendimi beğenmiş gibi olmak istemiyorum, ama ben bayağı güzel bir kadınım. Eşim de benimle sadece güzel olduğum çin evlendi. Ve etrafa göstermekten hoşlanıyor. beni arkadaşlarıyla tanıştırmaktan, akraba toplantılarına çağırmaktan, dikkat çekmemden haz alıyor. Beni ön plana atıyor ve kendisi geri planda kalıp beni izliyor. Kişilik olarak varlığı yokluğu belli değil. Hiç konuşmaz. Sadece susar ve çevresindekileri izler. Hiç bir konuda fikrini açıklamaz. Öylece oturur. Bir keresinde ablası bile " yeter artık ağzından bir laf çıksın be! " diye isyan etmişti. Akraba toplantısında.

Eşcinsel olmasından ben de şüphelenmedim değil. bilemiyorum.

Öff.. zor ya anlamıyorum. Her şeye yürüyecek tipten.

Bu yaşadıklarım tamamen benim suçum biliyorum. Ayrılmamakla kendime eziyet ediyorum. Sadece dertleşmek istedim. Konuyu açtığım gün stresten sesim kısıldı birden. Burada yazışarak biraz rahatladım. Kendimi daha iyi hissettim.

Sizi çok merak ediyorum konunun başından beri:KK64:
 
X