valla çocukken vardı. çok fazla ve çok hızlı konuşurdu. en son 1 2 sene önce yine bir düğünde rastlaştık o kadar çok konuşmuyordu. ama aradaki yıllarda konuşması nasıldır çok bilmiyorum :)Son bir soru sorabilir miyim..çok konuşması varmıydı??
Bu sorun bizde de var..mesela devamlı gelen bi kuzenim var, onun torunu sessiz biraz da kibirlilikten kimseyle konuşmaz.Ya bak işte bu cümleye çok kızıyorum.
Ama malesef hepimizin başında bu şekilde birileri var.
Benim bu noktada tek dediğim laf "çocuğunuz olunca siz bu şekilde yaparsınız" veya çocuğu varsa da "siz öyle büyüttünüz herhalde" oluyor.
Eşimin halaları ile görüşmüyoruz bu yüzden.
Çocukları resmen "sustalı maymun" kıvamında istiyorlar.
Ama adı üzerinde "çocuk".
Hoplar, zıplar, koşar, durduğu yerde durmaz kısaca.
Bende farklısını istemem zaten.
Koltuk kenarında süs gibi duran çocuklar tamam iyi güzel olabilirde, benim mizacıma da ters açıkçası....
Benim çocuğum hoplar zıplar koşarda.
Doyasıya çocukluğunu yaşamalı zaten.
Ama hiperaktivite konusunu açıkçası ben de irdelemedim hiç.
Belki de irdelemeliyim veya bir pedagoga danışmalıyım.
Ben de bilemedim....
Çok teşekkür ederim cevaplar için :)valla çocukken vardı. çok fazla ve çok hızlı konuşurdu. en son 1 2 sene önce yine bir düğünde rastlaştık o kadar çok konuşmuyordu. ama aradaki yıllarda konuşması nasıldır çok bilmiyorum :)
İşte bende istiyorum ki, yabancılarla hiç konuşmasın, sınırları bilsin.D damdan daha fazla konu dışına çıkmak olmasın diye, arkadaşımızın konusuna yönelelim.
Ancak, ben de tek çocuğum, kardeşim olsun çok istedim zamanında ama olmadı.
O yüzden böyle kardeş konuları beni de aşıyor, algılamakta ve oğlumun hislerini anlamakta sorun yaşayabiliyorum.
Zamanla aşacağız sanırım herşeyi, fakat o 4 yaşındaki çocuğun ne dediğini ben de merak etmedim değil.
E empatizm Benimki de aynısını yapıyor biliyor musun?
Tanımadığı insanlar ile konuşuyor, mesela bizim mahallede bir kahve var, her gün orada geçerken herkese selam veriyor.
Hayırlı işler diyor.
Bir mağazaya gittiğimizde satış yapan kızlar ile diyaloğa giriyor.
Yüz buldukça karşı taraftan, daha da samimi davranıyor.
Bu beni çok korkutuyor mesela, yabancı olgusu yok gibi şu an.
Konuşurken bizimki de konudan konuya atlar.
Akşamları ben veya babasıyla uyumak ister hep.
Uyumadan önce en az 10-15 dk muhabbet eder.
Evet yaşıtlar kızım 14 ocak doğumlu.
Bize gelenler genelde çocuksuz insanlar ve orta yaş üzeri haliyle kafaları götürmüyor
Peki Pelin sizin kızınızda da çok konuşma ve çok soru sorma varmı?
İşte okulda da hareketliymiş, öğretmeni yerine otur dediği zaman oturuyormuş, fakat zaman geçince tekrar kalkıyormuş.
Öğretmeniyle paylaştım bu durumu, hatta bi form verdim doldurması için,
Diyor ki, belki olabilir de olmayabilirde..bazı örnekler verdi, bi öğrencisi çok zekiymiş ondan hareketliymiş, çocuk okula başladığında hiç ders çalışmadan yüksek puanlar alırmış. Diğer örnek de yine bi öğrencisiymiş diyet yaparak hiperaktifliği düzelmiş.
Aynı şeyi kızım içinde söylüyor öğretmenimiz, çok zeki, çok konuşuyor, fakat bilip de konuşuyor diyor, bende diyorum ki, yok hocam size öyle geliyordur bana normal geliyor diyorum :) şimdi ki çocuklar zeki değiller mi sanki.. ay ne bilim ya :)
Şuan çok büyük bir borcun altındayım, o yüzden özele götüremiyorum.
Yinede merak ettim ücreti nasıl acaba o hastanenin?
İşte bende istiyorum ki, yabancılarla hiç konuşmasın, sınırları bilsin.
Aynı bizimki de. öyle azıcık yüz buldumu sohbeti uzatıyor :)
İşte özellikle psikolog onu dedi, konudan konuya atlaması ve ellerini ayaklarını oynatmasıymış..
Ya bakıyorum cevaplara, sizin çocuklarda da varmış o tarz hareketler.
Bilemedim ya
Damdan'cım yoğunluktan dolayı cevap yazamadı.ama şimdi ben hala bir gariplik yok desem
bir kere baba travması var
şimdi de baba uzakta imiş ve o bunu anlamlandıramıyor
etraftan takdir bekliyor olabilir işte kadınlara uyumlusun vs vs diyerek ki kötü değil iyi şeyler demiş
"Bi ara çok afedersiniz evde burnunu karıştırıp bi yerlere sürüyormuş sonradan kendisi itiraf etti."
bu hiç anormal değil her çocuk yapar
anaokulu öğretmenleri neler neler anlatıyor hatta Gülse Birsel'in yazısı vardı kendi kızı ve çocukluğu hakkında bu konuda
seninle geçirdiği zaman yetmiyor işte ya da huzursuz oluyor belki de sen de gideceksin sanıyor o nedenle yatarken de seni yanında istiyor ki bu da bana hiç garip gelmedi
öpme, dokunma vs konusunda çok bir şey diyemem ama eksiklik hissediyor olabilir ya da o dokunsal sever
ben sevmem dokunmayı hatta öpmeyi vs vs
bazı anneler vardır akşam kreş çıkışında çocukları kırk yıl gurbette kalmış gibi öperler yahut sabah bırakırken de aynı sanki zindana bırakıyor gibi
ben hadi iyi eğlenceler der ve ayrılırım mesela
okul hayatını yazmamışsın yani öğretmeni bir şey diyor mu yoksa annem ilgileniyor dediğin hiç mi okula gitmiyor
bir de anneanne ile büyüdüğü için her dediğinin olmasına takılı olabilir
ha bu arada reyon vs düzeltmek de onun kalıpları var ve kimse o kalıptan çıkmasın, düzen bozulmasın vs vs istiyor
babasının gitmesine bağlayabiliriz bunu yine
konuşurken daldan dala atlamış
şimdi bu bir belirti demiş konunun uzmanı ama ortam nasıldı acaba
çocuk kendini belki çok rahat hissetti her şeyi anlatmak istedi, belki süre kısıtlaması var diye düşünüp her şeyi birden anlatmak istedi, belki o an onu bir şey rahatsız etti, çamaşırı-çorabı yahut karşıdakinin masasındaki eğik duran bir defter
bunlar çocuk ve çok rahat karşıya müdahale edemiyor o nedenle rahatsız olduğu şeye etki edemediği için birden anlatayım vs demiş olabilir
siz tıbbi olarak araştırtın tabii ama ben kızınızda baba ile yaşanan sıkıntı dışında bir sıkıntı olduğunu düşünmüyorum zira o hiperaktivite yahut dürtüsellik çok farklı
o çocukları hiçbir uzmanlığım olmadığı halde okul bahçesinde bile anlayabiliyorsun esasen
belki kızın hep birisine sarılırsa öperse vs ona iyi davranılacağı onun öpüleceği telkini iyi büyümüştür daha iyisi için çaba gösteriyordur
zira benim oğlum da yardımseverlik üzerine yetiştirilmiş kreşte
birine yardım etsin de ne olursa olsun
kendi umrunda olmaz bile
çenem çok düşmüşşş pardonnn
Sizin ki daha çok küçük, dedikleriniz şartlardan dolayı oluyordur diye düşünüyorum.Kızım iki buçuk yaşında bende bu konuda araştırma yapıyordum. 1 buçuk ay önce doğum yaptım ve bu söylediklerinizin aynılarını yaşamaya başladık.
Kardeşini kıskanmıyor hiç diye düşünüyordum ama meğer içine atıyormuş yavrum.
Birde doğumdan 6 gün sonra eşim iş gereği şehir değiştirdi onuda iki haftada bir görüyoruz ilk başlarda sorun yokmuş gibiydi ama bir sorun sonrası ben babamı çok özledim artık gitmesin diye kriz geçirince onuda içine attığını farkettim.
Ve bu aralar geceleri oturup uyurken kendi kendine konuşmaya başladı.
Sürekli bir hırçınlık saç çekme vurma dikkat çekme yemek yeme konusunda problemler falan. Düzelecek insallah.
Demek istediğim sizinde çocuğunuz babasına olan özlemini belli etmesede bu şekilde patlak vermiş olabilir. Umarım atlatırsınız en kısa sürede sizde.
Evet Özgür Yorbik'i netten okumuştum, fakat şuan borç ödüyorum, ancak devlet hastanesine götürebilirim.Profesör Özgür Yorbik, çocuk psikiyatristi ,özel muayene önerebilirim , ama psikiyatrik bir durum gibi gelmedi bana durumu.
Aygül Aydoğan oyun terapisti onu da önerebilirim , oyun oynayarak çocuğu çözümlüyor.
En son yazdıklarınızla ilgili, düşünce şeklinizi sorgulamanızı öneriyorum...Kusura bakmayin ama neden bu kadar yikildiginizi anlamadim?? Siz cocugunuzu once bir oldugu gibi kabul ederseniz daha faydali olursunuz, hiperaktif bir cocuga ozurlu gibi muamele ederek siz garip gozuktunuz gozume kusura bakmayin)
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?