- 26 Nisan 2019
- 4.460
- 6.604
- 39
Daha önce bu soruyu cevaplamıştım. Devlet okullarının bilsem’li öğrencilere karşı isteksiz olması, bir nevi caydıralım da kayıt yaptırmasınlar anlayışında olmasından dolayı özele kayıt yaptırdık.Şahsi fikrim , zaten üstün zekalı bir çocugu özele göndermenin gereksiz oldugu.
Gerçi ben zaten özel okullara hep karşı oldum.
En pahalı okula gönderebilcek maddi gücüm var ama çocugumu devlete göndereceğim.
Türkiyedeki berbat eğitim sistemine bir ton para ödeyip , çocugumu şımarık aile çocukları ile aynı ortama sok ayacağım.(hepsi şımarık değil elbette)
Haklısınız bebekle birlikte düZenimizin bozulduğu doğrudur. Ancak bebekle babasının ilgilenmesi benim de büyükle vakit geçirmem pek mümkün değildi. Şöyle söyleyeyim evimde 5 aydık bakıcı var ve bebeği 10 dakikadan fazla oyaladığı olmadı. Bebeksiz hiç dışarı çıkamadım. Dışarı çıktığımda da öyle ağlama krizlerine giriyor ki insanlar ambulans falan gerekir mi diye yanımıza geliyor. Bu nedenle mümkün olduğunca az dışarı çıkıyorum. Yani bebeğimiz normal bir bebek olmadığından süreç de normal ilerleyemedi.Öğretmenmişsiniz zaten kızınız için en iyisini siz düşünürsünüz elbette.
Benim anlayamadığım nokta şu babası kızıyla vakit geçirirken siz neden geçiremediniz?
Empati yapınız lütfen. Kızınız gibi düşünelim. Başarılısınız. Dersleriniz iyi. Spor yapıyorsunuz. Dans ediyorsunuz.
Sonra eve minicik bir şey geliyor. Gece gündüz ağlıyor. Sizin yapabildiğiniz hiçbir şeyi yapamıyor. Çevreye sadece eziyet ediyor. Ama anneniz sizi sevmek yerine o ağlayan şeye ilgisini veriyor 24 saat. Üstelik okulunuzu değiştirip sizi de arkadaşlarından ayırmış. Kendinizi değersiz hissedersiniz. Ne kadar sözle ifade edemeseniz de...
Ve bu özgüvensizlik sosyal hayata yansır. Acımasız ergen arkadaşlar bu durumu kullanıyordur mutlaka.
Kızınızın değerli olduğunu ona hissettirin. Zaman ayırın her gün mutlaka. Kek yapın. Yürüyüşe çıkın. Birlikte film izleyin asla bebeği işin içine katmadan.
Biz bunu anlayabiliriz elbet. Ama küçücük kız çocuğu her dakika bu bilinçte olamayabilir. Yeri geliyor eş bile kadına benimle ilgilenmiyorsun diyebiliyor. Bir de kızınızı düşünün. Kızınızdan 30 yaş anlayışlılığı bekleyemezsiniz. O bebeğin o kadar zahmetli bebek olmasının sebebi kızınız değil.Haklısınız bebekle birlikte düZenimizin bozulduğu doğrudur. Ancak bebekle babasının ilgilenmesi benim de büyükle vakit geçirmem pek mümkün değildi. Şöyle söyleyeyim evimde 5 aydık bakıcı var ve bebeği 10 dakikadan fazla oyaladığı olmadı. Bebeksiz hiç dışarı çıkamadım. Dışarı çıktığımda da öyle ağlama krizlerine giriyor ki insanlar ambulans falan gerekir mi diye yanımıza geliyor. Bu nedenle mümkün olduğunca az dışarı çıkıyorum. Yani bebeğimiz normal bir bebek olmadığından süreç de normal ilerleyemedi.
Daha önce bu soruyu cevaplamıştım. Devlet okullarının bilsem’li öğrencilere karşı isteksiz olması, bir nevi caydıralım da kayıt yaptırmasınlar anlayışında olmasından dolayı özele kayıt yaptırdık.
Biz bunu anlayabiliriz elbet. Ama küçücük kız çocuğu her dakika bu bilinçte olamayabilir. Yeri geliyor eş bile kadına benimle ilgilenmiyorsun diyebiliyor. Bir de kızınızı düşünün. Kızınızdan 30 yaş anlayışlılığı bekleyemezsiniz. O bebeğin o kadar zahmetli bebek olmasının sebebi kızınız değil.
Hayır tabiki de sebep kızım değil ve çok şükür ki bu konuda pekçok çocuktan daha anlayışlı. Zaten şu an bebeğimiz ilk aylara göre kolaylaştığından sohbet imkanımız oluyor ve birlikte birşeyler yapabiliyoruz.Biz bunu anlayabiliriz elbet. Ama küçücük kız çocuğu her dakika bu bilinçte olamayabilir. Yeri geliyor eş bile kadına benimle ilgilenmiyorsun diyebiliyor. Bir de kızınızı düşünün. Kızınızdan 30 yaş anlayışlılığı bekleyemezsiniz. O bebeğin o kadar zahmetli bebek olmasının sebebi kızınız değil.
Bu soruyu 7. sayfada cevaplamıştım. Tekrar yazmak için çok uygun değilim şu an :) Oradan bakabilirsiniz.alla alla niye ki?
nasıl bir isteksizlik oldu?
benim ki kolejde ama ortaokula geçtiğinde devlete göndermeyi düşünüyorum.
Yok kesinlikle öyle bir çocuk değil. Zaten çok aktif bir çocuk ve evde ders çalışmaya vakti de yok enerjisi de. Bu onun geliştirdiği bir savunma mekanizması. Aslında arkadaşsız kalmayı ben tercih ediyorum, ders çalışmam gerekiyor havası yaratıp kuyruğu dik tutuyor.yanlis anlasilmamak icin cok dikkatli yazacagim yazacaklarimi.
benim gittigim okul zamaninda sinavla ogrenci alirdi. sinavi gecenler uzerine para verip giderdi, belli bir dereceye giren ve durumu olmayanlar da burslu girerdi,ilkokulda bile boyleydi. simdi parasi olan herkes giriyor o ayri konu.
bizde de burslu olup asiri “inek” olanlar dislanirdi. hepimiz oraya belli bir seviyeyle girmistik zaten ortaokulda falan iyiydi derslerimiz lisede bozduk o ayri ama biz mesela “hadi bugun cikista sinemaya gidelim” dedigimizde kesin biri cikip “ben gelemem bilmemneye calismam lazim, bilmemne kursum var” falan derdi. asiri sinir olurduk. sinavdan 90 alinca aglar sizlar, hoca bir sey sorunca en once onlar cevap vermek isterlerdi, kendilerince burslu olduklari icin bizden daha iyi olduklarini hissettirmek isterlerdi. biz de kurulurduk yani baya. simdi hala lafi acilinca “noldu lan o hababam sinifi ahmet kilikli nereyi bitirmis acaba” diye bahsediyoruz. oyle tiplerdi.
kiziniz oyledir demiyorum ama bu sekilde bir sey varsa da onune gecmeniz iyi olur. derslerin iyi olmasi, etkinliklerde aktif olmak cok guzel ama bunu siniftakilere “ben sizden ustunum” mesaji vermeye calisarak yapiyorsa sevilmeyebilir. hatirladigim kadariyla sizin kiziniz da cok fazla sosyal aktiviteye katiliyordu, mesela onlar kadar arkadaslarinin planlarina da dahil olsa iyi olur. muhakkak vardir aralarinda hafta sonu bulusanlar vs. eger diger cocuklarin muhabbetine girmiyorsa onlar da zorla gel demezler ki, hele de boyle cok goz onunde olan bir cocuksa.
Aslında arkadaşsız kalmayı ben tercih ediyorum, ders çalışmam gerekiyor havası yaratıp kuyruğu dik tutuyor.
Aslında ilk düşündüğüm şey buydu. Öğretmenine de ilk bunu sordun. Bu durumun kızımla alakası olmadığını, sınıftaki grupların genelde ikili olduğunu bu yüzden de aralarına girmek için zaman gerektiğini söyledi.yani iste bahsettigim buydu. belki de kendisini onlardan ustun gordugu icin onlarla arkadas olmak icin caba gostermemistir. zaten arkadas olan bir ekibe katilmak icin biraz girisken olmasi lazimdi. umarim hallolur cabucak.
Hiçbir nedeni yok diyor. Varsa da anlam veremiyor henüz. Kendisi bir ay kadar önce ‘beni devlet okuluna alsanız sorun olur mu sizin için’ diye sordu. Ben de acele etmemesini söyledim. Biraz daha düzelmiş gibiydi ama bugün baktım ki okul servisinde çözdüğü soruları gösteriyor banaHangi çocuk hareket halindeki serviste soru çözmek ister ki?? Belli ki kuyruğu dik tutmak için ben yalnız olmayı kendim istiyorum havası yaratmaya çalışıyor.
Çok haklısınız. İnanın bir ömür bu duyguyu üstünden atamaz. Çok zor.Iyi bir devlet okulu, bir-çok kolejin üstündedir bunu unutmayın. Kızınızı istediği ortama geri alın. Çok kritik zamanlar bunlar onun için. Yakında ergenliğe girecek. En azindan etrafında birlikte olmaktan zevk aldığı, yanları da güvende hissettiği insanlar olsun. Sevilmeyen, istenmeyen biriyim fikri çocuğa yapışıp kalmasın.
Okula kayıt yaptırmamız için ısrarcı olan birkaç veli vardı mesela. Hatta mutlaka aynı sınıfta olsunlar diye idareyle gidip konuşmuşlar kayıt sonrasında. Hiç mi merak etmediler sormadılar çocuklarına. Zannetmiyorum.
Geçen gün kızım servise binerken balkondan onu izliyordum. Karşı apartmanda oturan velinin biri aynı anda servis bekliyordu. Normalde kızı sınıfta ve serviste kızımla konuşuyorlarmış annesi yanındayken kızıma bakmıyordu bile. Hatta özellikle dikkat ettim, kızıma günaydın merhaba bir selam sözcüğü sarfedecek mi diye ama kızımın olduğu tarafa bakmadı bile. Ya ben mi farklı bir dünyada yaşıyorum? İnsanlık gereği tanımadığın bir çocuk olsa bile sabahları denk geldiğinde merhaba dersin.