Kendini SEVGİLİMİZ sanan yakın arkadaşlarımız olmuştur hepimizin ? Tavrınız nedir ?:(

yapışık bir arkadasın var. arayı biraz açmakta fayda var... görüşmeleri azaltmaya bak...sonrada istedigin seviyeye çekersin.... (kaynanası bela olanlara verdiğimiz tipik tavsiye oldu :52: :52:

Yani arkadaşımı seviyorum, sevmiyor değilim. Ama sürekli dipdibe olmak istemiyorum. Sırf o değil, kimse ile istemiyorum ...
 
benim de eski sevgilim, kedimi ondan cok sevdiğimi ogrenince cok bozulmuştu.. ama kedi köpek aileden oluyor, bunu beslemeyen bilmez ki. Egoist insana kızdığım kadar hiçbir şeye kızmıyorum! "Ben sana uyamam sen bana uy" modu! Her ilişki karşılıklı fedakarlık gerektirir, bunu bilmeyenler herhangi bir ilşki içeriinde olmamalı zaten.

Benim de bir çok eski dostum (şu an arkadaşım bile değil) ne zaman bana ihtiyacı olsa cehennemin dibinde olsam beni bulur bir şekilde ulaşırdı, ama benim sıkıntım olduğunda ben ona asla ulaşamazdım. Hep telefonunu duymamış olurdu ya da bir işi bahanesi olurdu. Arkana bakmadan kaçacaksın böylelerinden.

Yorumunu çok beğendim, çok teşekkür ederim.
Aynen ya, hayır böyle yaptıklarında gerçekten köpek kadar değer veresi gelmiyor insanın.
Ben ona mı soracağım, köpeğimi ne zaman gezdireceğimi ? yahu... Diyemiyorsun işte böyle, ama doğrusu bu.
 
Leonela, nasıl yazsam bilemedim ancak tek bildiğim arkadaşının AİLECEK demesinden hiç hoşlanmadım.

Yanılabilirimde sadece senin anlattıklarından yorum yapıyorum. Sen daha sosyal, çevresi olan birisin. Arkadaşın için ise sadece sen varsın. Ancak dikkat edeceğin tek nokta şu, seni sevdiği için mi tek sen varsın yoksa kimse olmadığı için mi ? Sanki şu AİLECEK lafı kimse olmadığı için sen varsın gibi geldi.

O zaman, açıkça çok bölündüğünü, bu bölük zamanlar içerisinde ona elinden geldiğince vakit ayırdığını söyle. Köpek kadar değerim yok derse de o bana muhtaç ya sen ? dersin.

Ama aklının köşesinde de kalsın. Sıkı bir dost herşeyden ötedir. Sevgili, akraba, kuzen vs. Ben eşim ve can dostumu birbirinden asla ayırmam hatta can dostum beni daha iyi tanıyan taraftır. İkisine de büyük bir sevgi bağıyla bağlıyım. Eşler boşanıyor, sevgililer ayrılıyor ama dost hep elini tutandır, her ne olursa olsun yanında olandır. Ki eşim can dostumdan sevgilin diye bahseder.

En doğru kararı sen vereceksin arkadaşın gerçekten dostsa elini hep tut hiç bırakma ama değilse kendini boğdurma.

Ben, çok arkadaşı seviyorum ...
Her girdiğim ortamda, sus pus otursam bile muhakkak bana yanaşanlar benimle arkadaş olmaya çalışanlar olur.
Sanırım yüzüm çok yumuşak ya da değişik bir enerjim var.
Hele eğer o gün çok sıcakkanlıysam bir sürü arkadaş edinebilirim :)
Ortamlara girmeyi de seviyorum, ortam deyince bar filan değil tabi :1: Mesela kurslar olsun çok severim katılmayı.
Çok ortama girdiğim için çok arkadaş ediniyorum haliyle. Yani mesela bir arkadaşım beni bir gösteriye çağırır, giderim. vs vs
Ama ben İrem 'i mesela ne bileyim, ortamlara girsin diye onun iyiliği için gel diyorum ben "ayşelerle buluşucam sen de gel" hani mesela.
Ama yok gelmez. Gelmiyor sevmiyor. Bütün gün ya evde, ya benimle, ya kuzeninin yanına gider.
Sevgili olarak da tanıştırmaya çalışıyorlar, istemiyor. Karamsar oldu iyice.
İşin kötü yanı, bazen ona umutlu olduğum bir şeyi anlatmak bile istemiyorum. Çünkü olumsuz laflar söyleyip beni etkiliyor onun karamsarlığı.
Çünkü ben olumlu olmaya çalışıyorum. Olumlu olursam olur diye düşünüyorum. Ama bir laf ediyor , tüm karamsarlık üstüme çöküyor.
 
açıklayabilirsin bence. annesi gece izin vermiyorsa dışarı çıkmayın sen evlerine git. mutlaka bi orta yol bulunur :) en yakın arkadaşınmış. kaybetmemelisin.

Yani bence de, evlerine giderim ben nolcak. Amaa o istiyor akşam çıkmak.
 
kaybetmemelisin belki tamam da, bana zarar veriyorsa kendi planlarına uydurmaya çalışıyorsa kusura bakmasın, olmaz o iş...
herkesin kendi hayatı var benim bildiğim kişiler uygun olunca görüşülür...
böyle atıp tuttuğuma bakma, zamanında tıpkı böyle bir arkadaşım vardı, sevgilimle ondan çok ilgileniyormuşum diye bana laf sokup duruyordu, bir denedim anlatmayı iki denedim, sonra eeehhh onla mı uğraşacağım... sonuç; şu an görüşmüyoruz... şahsen pekte önemli değil, beni anlayamadı, demek ki en yakın arkadaşım değilmiş...

kendini üzme ve sınırını koy yani, ailemle gezmeye giderken beni geri döndürürdü bu seninki gibi duygu sömürüleriyle.. aklıma geldikçe hala sinir oluyorum...

Aynen ... İnsan biraz vicdanlı olunca zor oluyor laf söylemesi.
Hayır, ben de öyle düşünüyorum, beni anlamıyorsa en yakın arkadaşım değil demek ki.
Çünkü beni anlamasını istiyorum ben.
Böyle yapması daha kötü ediyor, ister istemez soğuyorum.
 
Sıkıştığımda ilk koşacak arkadaşım o diyorsun leonela, dolayısyla aranızdaki bağ kuvvetliymiş demek ki. Arkadaşın biraz sınırı aşıyor hepsi bu.

Şimdilik bu yoğunluğu varsa sana karşı zamanla araya mesafeler girecektir ister istemez.

Arkadaşlığınızın bitmesini istemiyorsan açık açık konuşma derim.Sadece derdini anlat.
''İki evim var benim.Kurulu bir düzenim yok.Kendime ayırdığım zamanları bu iki mesafe arasına sıkıştırıyorum.
Bu yüzden senin isteklerine doğrudan cvp. veremiyorum. Çok sık görüşmek değildir arkadaşlık, arkadaşlık kalben olsa bile yakın olmaktır.
Beni anlayacak bir insan olmasaydın şuan bu kadar yakın olmazdık.Lütfen anla ve görüşemediğimiz zamanlarda sitem yapma, bu beni üzüyor, çıkmaz yola sokuyor. ''
tarzında bir konuşma yapabilirsin.

Bundan sonra seni anlamazsa sende mesafeni koyarsın '' off aman yetti gayri '' diyerek. :))

Aramızdaki bağ , o LAFTAN sonra hiç eskisi gibi olmadı.
Yani benim içimde en azından.
Bilmiyorum. Bazen öyle laflar söylüyor ki, niyetini sorguluyorum.

Biliyor zaten bu sıkışıklığımı, ama bencilliğinden görmüyor ! :ssz:
 
Koşullarını yazmışsın, senin durumunda ayda 1 görüşmeniz bile yeterli, yetmeli, hem yoğunsun hem iki ayrı ev hayatın var, anlayış göstermesi lazım, gündüz çıkmayı beğenmiyor, akşam 8 den sonra ailesi izin vermiyor kendine gelince taviz vermiyor, tek arkadaşı sen olduğun için hep sen mi taviz vereceksin?

Yani ben de bunu anlatmak istedim işte... Bir laf vardır çok kaba ama resmen öyle,,, ne ona geliyor, ne ona...

Haftada bir tamam... Ya haftada iki de olur gerekirse. Ama sürekli abone olmuş gibi ne bu böyle . Ona kızıyorum ben :/

 
Çoğu kişi söylemiş zaten ailecenek çıktık denmesinin hoş olmadığını ama daha sonra bunu kasıtlı söyledim ne demek ? Bilerek mi üzmeye çalışmış yani...Sık sık görüşmek istememen de gayet normal hem bir deyim var fazla muhabbet tez ayrılık getirir diye.

Ben onlara "beni niye çağırmadınız aşkolsun ?" dedim. Azarlamışım onu.
Aşkolsun kelimesi olan cümlenin neresi azarlama olabilir bilmiyorum.
Ben de gittim dedim, bu lafın çok ağrıma gitti.
"eee ne ekiyorsan onu biçiyorsun" dedi. "bilerek söyledim, sen beni azarlayınca karşılık verdim" dedi.
Ama karşılıktan bile olsa, söylenmeyecek laflar vardır.
Çocuklukta kaldı belki ama halaaa onun bu niyetine güvenmiyorum.
Yani bir şey olsa , asla lafını sakınmaz.
 
seni o kadar iyi anlıyorumki leonela en yakın arkadaşımla sırf şu kendini sevgilim gibi görmesi yüzünden aylarca konuşmadık.öyleki sevgilimi haftada 1 görürdüm onu haftada 3 4.sürekli kıskanmalarda eklenince..

bi süre görüşmemek en iyisi inan.çünkü bu konuşmama durumunda düşünmeyede fırsatı olur ve yaptığının farkına varır diye düşünüyorum.benim arkadaşım düşününce yaptığının mantıksız olduğuna karar vermişti.

anlattığına bakılırsa senin için çok değerli, ama güzel güzel anlatınca da yine anlamıyorsa sürekli ilgi bekliyorsa dediğim gibi bi süre görüşme.

Değer veriyorum aynen. Değer vermesem bitmişti çoktan. Annesini de çok severim. Kendisini de.
Ama fazla samimiyet, abonelik gibi bu tarz olayları sevmiyorum artık.
Çünkü yaşımız büyüdüğü için bir çok sorumluluk edindik.
Hayat ilerliyor ama o hala her şey aynı kalacak sanıyor dostluk konusunda.
 
Arkadaşın kendini sevgilin sanmıyor, biraz ağır olucak belki ama kendini evcil hayvan statüsüne koyuyor, sana muhtaçmış, senin onun çıkmasına uygun olan saatlerde ona eşlik ederek hava almasını sağlamak gibi bir yükümlülüğün varmış gibi davranarak.

Eğer yalnızlıktan böyle yapıyorsa, onu bir kursa ya da çalışma hayatına yönlendirmeye çalışmayı deneyebilirsin, sosyalleştikçe etrafında program yapabileceği farklı insanlar oldukça, sana bağımlıymış gibi düşünmekten vazgeçer, canı sıkıldıkça değil seni özledikçe görüşmeye başlarsınız.
 
Arkadaşın kendini sevgilin sanmıyor, biraz ağır olucak belki ama kendini evcil hayvan statüsüne koyuyor, sana muhtaçmış, senin onun çıkmasına uygun olan saatlerde ona eşlik ederek hava almasını sağlamak gibi bir yükümlülüğün varmış gibi davranarak.

Eğer yalnızlıktan böyle yapıyorsa, onu bir kursa ya da çalışma hayatına yönlendirmeye çalışmayı deneyebilirsin, sosyalleştikçe etrafında program yapabileceği farklı insanlar oldukça, sana bağımlıymış gibi düşünmekten vazgeçer, canı sıkıldıkça değil seni özledikçe görüşmeye başlarsınız.

Ben o açıdan hiç bakmamıştım bir daha öyle diyince diyeceğim, "sen hayvanmısın ? O bana muhtaç.. Lütfen yani" diyeceğim.

Yönlendiriyorum ama olmuyor. Diyorum ya çok kapanık ...
 
canım benım hiç kasma kendını zorunlu da hıssetme dıyecegım ama bazı ınsanlar oyle ısrarcı kı hayır dıyemıyorsun bunu da ıyı bılıyorum

ama yıne de hiç kasmadan bıze anlattıgın gıbı yogun programından ona da bahsedıp anlayıs gostermesını ısteyebılırsın

hayır demeyı ogren canım bende dıyemem hiç ama bana ciddi külfet oluyor bu huyum:19:
 
Sorma canım. Kıyamıyorum da insanlara ...
Deli oluyorum bu huyuma ben :(
 
ahh bende bugun bu tarz bi olaydan muzdaribim :(

gel beraber icimizdeki insan sevgisini aldiralim ( sevdim bu fikri ;) )
 
Back