Nazan Erol kardeşi için İstanbul' dan Diyarbakır' a gitti ve orada yüzyıllık TSUNAMI yi gördü.
Bize anlattigi duygularindan bir bölümünü size de aktarmayi uygun bulduk.
.........Tabii ki görüyordum, farkindaydim, sadece o kadar yakindan ya da o gözle bakmamistim. Bizler için normal olan, banyo yapmak, masada ders çalismak, okurken isigin uygunlugu, ayri odalarimizin olusu, sogukta kalin giyinmek, acikinca yemek yemek, okula gerekli malzemelerle gitmek, ve bunun gibi "gerekli" pek çoklari sayilabilir. 11.01.2005 Sali günü Baglar Beyaz Tebesir Ilkögretim Okulu Müdür Yardimcisinin odasindaydim. Ögretmeniyle birlikte geldi odaya, o kadar
küçük, o kadar ürkekti ki kapinin arkasindaki köseyi güvenli buldu, orada dikilmeye basladi. Yanina gittim tanittim kendimi, yanima oturttum ya da ben öyle zannediyorum çünkü o oturmuyordu birazcik ilismisti sandalyeye.
Programa göre okuldan çocugu alip evine gidecektik. Çocugu görünce evde görebileceklerimi tahmin edebiliyordum ve açikcasi kendimi herseye hazirlamaya çalisiyordum. Öyle olmadi, karsilastigim sey bir ev asla degil
bir çadir bir baraka tek bir oda yerde derme çatma bir kilim, kenarda uyumak için kullanildigini düsündüren saniyorum yatak, odanin ortasinda bir soba (normal olan tek sey sobanin yaniyor olmasi). O evde yemek yenildigini
düsündüren bir ocak, yikanildigini düsündüren bir banyo, ders çalisildigina dair masa ya da kürsü, bir televizyon, bir radyo göremedim. Ve ortada ayaklari çiplak emekleyen 5 aylik bir bebek, gene yari çiplak denebilecek 5 yasinda bir çocuk vardi.
Dogru yerde oldugumu ve bu konuda yapabilecegim ne varsa yapmak istedigimi
simdi daha iyi biliyorum. Kendi çocuguma daha rahat sarilabilmek için.
Nazan EROL
Bize anlattigi duygularindan bir bölümünü size de aktarmayi uygun bulduk.
.........Tabii ki görüyordum, farkindaydim, sadece o kadar yakindan ya da o gözle bakmamistim. Bizler için normal olan, banyo yapmak, masada ders çalismak, okurken isigin uygunlugu, ayri odalarimizin olusu, sogukta kalin giyinmek, acikinca yemek yemek, okula gerekli malzemelerle gitmek, ve bunun gibi "gerekli" pek çoklari sayilabilir. 11.01.2005 Sali günü Baglar Beyaz Tebesir Ilkögretim Okulu Müdür Yardimcisinin odasindaydim. Ögretmeniyle birlikte geldi odaya, o kadar
küçük, o kadar ürkekti ki kapinin arkasindaki köseyi güvenli buldu, orada dikilmeye basladi. Yanina gittim tanittim kendimi, yanima oturttum ya da ben öyle zannediyorum çünkü o oturmuyordu birazcik ilismisti sandalyeye.
Programa göre okuldan çocugu alip evine gidecektik. Çocugu görünce evde görebileceklerimi tahmin edebiliyordum ve açikcasi kendimi herseye hazirlamaya çalisiyordum. Öyle olmadi, karsilastigim sey bir ev asla degil
bir çadir bir baraka tek bir oda yerde derme çatma bir kilim, kenarda uyumak için kullanildigini düsündüren saniyorum yatak, odanin ortasinda bir soba (normal olan tek sey sobanin yaniyor olmasi). O evde yemek yenildigini
düsündüren bir ocak, yikanildigini düsündüren bir banyo, ders çalisildigina dair masa ya da kürsü, bir televizyon, bir radyo göremedim. Ve ortada ayaklari çiplak emekleyen 5 aylik bir bebek, gene yari çiplak denebilecek 5 yasinda bir çocuk vardi.
Dogru yerde oldugumu ve bu konuda yapabilecegim ne varsa yapmak istedigimi
simdi daha iyi biliyorum. Kendi çocuguma daha rahat sarilabilmek için.
Nazan EROL