yağmur yağıyor.
ama çok değil.
çiseliyor.
altın rengi bi arabanın içindeyiz.
baba arabası diye nitelendirilebilecek geniş bir araba..
ben deli gibi neşeli bi kız,her şarkıya eşlik eden, arada bi aynada kendine bakan, bazen dans eden müzik eşliğinde..
o ağır bi adam. yola konsantre.
arada bir de ciddi konulardan söz eden..
kemeri takılı. onu,ondan çok düşünen kız taktırmış.
"böyle yağmurlu havaları severim" diyor;
ben de, diyorum.
ama camımı kapatıyorum hafif.
esiyor.
"bu gece tüm ışıklara yakalandık ama son ışık bu" diyor.
sonra eve varıcaz..
tamam diyorum,çok masum.
zira bir kırmızı ışık daha çıkıyor karşımıza.
beklemiyor bu sefer, basıyor gaza.
gülüyorum.
o günün her ayrıntısı aklımda biliyor musun günlük...
beni tam olarak nereden aldı sana gösterebilirim,
arabasını sokağın soluna park etmişti.
kendisi,yolun sağ kaldırımında beni bekliyordu.
bana tam olarak sarıldığı yer, elektrik direğinin yanıydı..
sonra önden o gitti arabaya doğru,
ben arkasından ilerledim.
kapımı açtı, teşekkür ederim dedim.bindim.
o da gülümsedi hafif.
sonra bindi.
gülümsüyordu yol boyu.. ben de tabii..
aynaya baktım o an galiba,
"hazırlanamadım , geç kalmamak için makyajı kısa kestim" dedim.
-çok güzelsin ,dedi.
19.58'di saat,erken bile gelmişim farkında olmadan.
yolun sağına döndük,düz gidiyorduk. (bunlar gereksiz detaylar farkındayım.. yazının devamında atlayacağım)
camı açabilir miyim? dedim
-elbette, dedi.
açtım.
cam detayını neden verdin princess dersen günlük,
bi kafede biraz oturduk,
(o yemek yiyip bir bira içti, ben ise sadece bir bira içtim.)
sonra,
"hadi kalk gidelim"dediğinde,
arabaya bindiğimizde yine camımı açtım,
bu sefer sormadım açabilir miyim diye...
yağmur yağıyor.
ama çok değil.
çiseliyor...
"böyle yağmurlu havaları severim" diyor;
ben de, diyorum.
vitesin üzerindeki elini,elimin üzerine koyuyor.
ben de diğer elimle onun elini sarıyorum iyice..
iki elimin arasına alıyorum onun sağ elini..
gülümsüyorum.
içten ,
çok içten gülümsüyorum.
o fark etmiyor bile belki..
her şeyimi gözden çıkarıyorum onun için,
ama evet,o fark etmiyor belki..
sadece bunu söylemek istiyordum bu gece günlük..
"o fark etmiyor belki.."
onun için annemi ,ailemi karşıma almışken,
arkadaşlarımı da..
o bunu fark etmiyor.
bir çok şeyi fark etmiyor belki.
etmiyor evet,
belkisi yok belki.