• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Kaçmalı Göçmeli Kavgalar

Zengin olunca gelsin kadınlar gitsin kadınlar yani neden evlenip tek kişiye bağlı kalayım mantığı işte..

Ya mantığı gerçekten böyleyse neden hala katlanıyorsunuz? Böyle mi devam edecek hayatınız? O size katlanacak (onun bu sözlerinden ben onu anlıyorum, zengin olmadığım için sana katlanmak zorundayım), siz ona katlanacaksınız. Diğer her şeyi geçtim şu konuşması bile başlı başına çok çirkin :50:
 
Eşin evliliğin sorumluluğunda birisi değil ve kesinlikle olgun birisi değil, çocuk ruhlu.
Sen ise ona göre daha ağırsın. Bu yüzden de dengeyi bulmakta zorlanıyorsunuz.
Senin alınacağını bilmeden tuhaf şakalar ile askerlik arkadaşı ile konuşur gibi konuşuyor ve kalp kırıyor. Anlamak mümkün değil.
Askere gidince iyice gerilecek ortamınız çünkü daha şimdiden evliliği oturtamamışsınız anladığım kadarıyla.
Küsmek ile olacak iş değil sizinki, davranışlarını açıklayıcı şekilde oturup teker teker açıklama yaparak çocuk büyütür gibi eğitim vereceksiniz.
Onu da ne kadar alırsa...
Kayınvaliden de işi basite indirgemiş babası da böyleydi, oğlum yok hassas bilmem ne.
Belli ki oğlunu şımarttığı için adam bu halde.
Seni de gidip annesine şikayet etmesi bunun göstergesi.
Tam anlamıyla kaos ortamı. :31:
 
eşin ne konuştuğunu bilmiyor..
bu tarz dengesiz laflarını biyere not et, yada zaten unutamıyosundur..bunları ben söylesem napardın de..
çok tiskinç laflar yaa hergün don değiştirmek vs.. midem kalktı..
bikere herşerden önce sana saygı duymalı..
bunları söyleyince amma büyütüyorsun seni düşünerek söylemedim diyor. kimi düşünerek söylüyorsun ki nedir yani diyorum ooooof diyor. tatmin etmeyen cevaplar yani. Bence asıl düşüncelerini böyle durumlarda ağzından kaçırıyor ve toparlayamıyor.

Askerliğini yapmadan evlenmiş ve evliliğin hakkını veren çok az insan duydum şimdiye kadar. Keşke askere gidip gelseydi de sonra evlenseydiniz, onun bayağı bi burnunun sürtmesi lazım bence.
ailesi her dediğini yapmış sanırım evin en küçük tek erkeği ya oldukça şımarık. dünya onun etrafında dönüyor... sorsan ama çok sıkıntı çekmiş iç güzel hayatı olmamış. ne yapmak isterdin neyin olmadı diye sorduğumda verdiği cevap ise içler acısı. gitar çalmak istermiş mesela. şu an onu kim tutuyorsa acaba, eli kırık sanırsam artık çalamaz:27:
 
Bayağı bir uzun olacak konum ama konu aralarında tek tek sorulara cevap vermk yerine ayrıntıları direk paylaşayım istedim.

Bir süredir eşimin garip huylarından bahsediyorum. Tek tek olsa sallanmayacak ama artık toplanıp beni deli eden şeyler...
-bu zenginler neden evleniyor anlamıyorum, zengin olsam evlenmem,(sürekli evlenip boşanan ünlüler için)
-param yok ki başka kadınların bana ilgisi olsun,(sende garip tavırlar seziyorum düşüncelerin değişti kadınlar hakkında dediğimde verdiği cevap)
-her gün don neden değiştireyim kim koklayacak ki,
- rus kızları falan görüyoruz baya uzunlar eşim arkalarına geçip boy kıyaslıyor, ne diplerine giriyorsun gel buraya diyorum, gülüyor her zaman diplerine giremiyoruz ondan diye aklınca espri yapıyor. (gerçekten inanılmaz uzun rahat 1.90 varlardı kardeşim ben falan hayran hayran bakıyor gülüşüyorduk ama şeyini çıkardı yani)
-sürekli birileriyle olmak istemesi.

Hafta sonu için önceden plan yapmıştık ama hem hava yağmurlu hem de kavgalı olunca ben çıkmak istemedim. Oturdum evde cumartesi günü. Eşimi babası arayıp bana bayramlık almamızı söylemiş, akşam annesi tekrar aradı aldınız mı diye sordu. Eşim de yağmurlu olduğu için çıkmadığımızı söyledi (bu arada motosikletle ulaşımı sağlıyoruz ve yağmurda kayıyor, otobüsü falan da çekecek psikolojide değildim). Annesi artık ne dediyse banane ya al vereyim konuş Koalina'ya söyle diye telefonu bana uzattı(hiç sevmediğim harekettir bu al konuş diye emrivaki yapılması). Neyse konuştuk, kendileri bayramlık almak istiyorlarmış ama hem beden hem zevk uymaz diye sen beğen dedi kayınvalidem. Memleketine de gideceksin mutlaka alın falan dedi, ben de hava güzel olursa bakarız dedim.

Biz o gün hemen hemen hiç konuşmadık. ertesi gün öğlen 2 ye kadar falan yattı ben de aldım laptopı dizi izliyorum. kalktı hadi gidelim bayramlık alcaz dedi. direk üzerimi giyindim saçma sapan bir topuz ve sıfır makyajla hazırım dedim ama suratım on karış. mağazalara doğru yürümeye başlayınca sorabildi sonunda neden böyle olduğumu, daha önce zaten söylemiştim ve sallamamıştı. yine söyledim ve bağırmaya hala haklı olduğunu savunmaya başlayınca elini bırakıp 2 adım önden yürüdüm. Bu hiç sevmediğim bir huyum ama zaten istenmiyor, zoraki evlenmiş izlenimi alınca yanımda olmasına elimi tutmasına tahammül edemedim. gel yanımdan yürü dedikçe sen gel yanımdan yürü dedi hatta yanımda yürüyeceksin bırakır giderim diye tehdit etti beni. Tehdit edilince de hiç kulak asmam, bırak yapmadığın şey değil dedim ve annesini aradığını duydum. Ne söyledi anlamadım ama bağırarak bir şeyler anlatıyordu, beni şikayet ediyordu. Bir mağazaya girdim baktım ortalarda yok sahile indim ben de. O sırada kayınvalidem beni arayıp durdu, açmadım. Çok sinirlendim çünkü çocuk gibi insan annesini arar mı yahu? Eşim aradı açmadım yarım saat falan oturup sakinleşince açtım geldi yanıma. Neden anneni aradın çocuk gibi dedim çünkü telefonlarımı açmadığın için anneminkileri açarsın diye dedi. Arkamda konuştuğunu duyduğumu bilmiyormuş duyulmaz sanmış galiba. Yalan söyleme ben önündeyken konuştun ya dedim gevelemeye başladı. ık mık işte seninle konuşamıyorum da, başına bir şey gelse ben mesuliyet kabul etmem diye annemi aradım, umrumda olmaz da falan da filan da. Daha beter sinirlendim. Git o zaman annenle hallet problemimizi diye kalktım otobüs firması arıyorum(bilmiyor), hızlı hızlı yürüyorum. O sırada annesi aradı, aynı hareketleri devam ediyor anne al sen söyle diye bana uzattı telefonu yine. Git başımdan dedim hala annem senle konuşacak diye ittiriyor. Sırası mı şimdi dedim, "anne Koalina seninle konuşmak istemiyormuş" diyerek kapattı telefonu. Sonrasında anneni ararım böyle devam edersen diye. Ara dedim ben de ne yaparsan yap ve gittim oturdum yine bir yere. O arada bir kaç saat konuşmadık, nerede bilmiyorum. Denize karşı oturup kafa dinledim. Bir süre sonra geldi. Annemi de aramış ama duymamış açmamış neyse ki.

Eve geldik, gelir gelmez annesini arıyor, lavabodayım duyuyorum. Geldik eve, aynı şeyler, bilmiyorum yemek yok galiba yaparız bir şeyler, yok sen arama senlik bir şey yok falan diyor. Hem kayınvalidemle aramız bozacak hem de her kavgamızı onlara yansıtıyor ve sürekli onlardan "siz ne olacaksınız böyle, daha yeni evlisiniz, yapmayın şöyle" vs diye öğüt işitiyorum". Eve geldikten sonra da sadece "önce ailenden bağımsız hareket etmeyi öğren, her kavgayı annene anlatmayacak kadar olgunlaş sonra gel" dedim.

Evet ben sinirli bir insanım normalde, küsme huyum vardır ama zaten yalnızım burada. Bir de garip söylemleri, insanların içinde yalnız bırakmaları, asker arkadaşıymışım gibi davranması daha da beter canımı sıkıyor. Yabancı şehir yabancı insanlar anlatacak olsam ben anlatırım sıkıntılarımı anneme, arkadaşlarıma vs. Kimseye dert yanmıyorum ve bu hareketi çok canımı sıktı. Bilmiyorum belki aşırı tepki verdim ve vermeye de devam edicem. Kendisinin asla konuşma huyu yoktur, yüzüne bir gün gülsem o konu kapanır asla konusunu açmaz. O yüzden ne yapacağımı bilmiyorum



Biriyle birlikte olması derken?
Arkadaşlarıyla mı takılmak istiyor. Akraba filan.
O söylediği de espri filan değil resmen iğrençlik benim kocam-sevgilim öyle diyecek çarparım bir tane.
Ana kuzusu gibi geldi bana biraz ya, sürekli aramalar rapor vermeler filan.
Siz baya sabırlısınız valla ben olsam telefonu elinden alıp fırlatırdım.
Bir de kv'ye senle konuşmak istemiyor diyor tövbee zorla aranızı bozacak.
Yaşlar kaç? Askerliği kısa dönem mi?
 
Ya mantığı gerçekten böyleyse neden hala katlanıyorsunuz? Böyle mi devam edecek hayatınız? O size katlanacak (onun bu sözlerinden ben onu anlıyorum, zengin olmadığım için sana katlanmak zorundayım), siz ona katlanacaksınız. Diğer her şeyi geçtim şu konuşması bile başlı başına çok çirkin :50:
mantığının bu olduğunu söylemiyor ama bence öyle. ben sana katlanıyorum dese durmam zaten. zengin olsam evlenmem diyor görümcemin yanında. o ne demek diyorum ya işte zengin olsam zaten seninle tanışamazdık, beni nasıl bulacaktın vs gibi öyle saçma açıklamalar yapıyor ki çocuk yapmaz. benimd e ruhum daralıyor böyle saçmaladıkça


Eşin evliliğin sorumluluğunda birisi değil ve kesinlikle olgun birisi değil, çocuk ruhlu.
Sen ise ona göre daha ağırsın. Bu yüzden de dengeyi bulmakta zorlanıyorsunuz.
Senin alınacağını bilmeden tuhaf şakalar ile askerlik arkadaşı ile konuşur gibi konuşuyor ve kalp kırıyor. Anlamak mümkün değil.
Askere gidince iyice gerilecek ortamınız çünkü daha şimdiden evliliği oturtamamışsınız anladığım kadarıyla.
Küsmek ile olacak iş değil sizinki, davranışlarını açıklayıcı şekilde oturup teker teker açıklama yaparak çocuk büyütür gibi eğitim vereceksiniz.
Onu da ne kadar alırsa...
Kayınvaliden de işi basite indirgemiş babası da böyleydi, oğlum yok hassas bilmem ne.
Belli ki oğlunu şımarttığı için adam bu halde.
Seni de gidip annesine şikayet etmesi bunun göstergesi.
Tam anlamıyla kaos ortamı. :31:

şunu yapma bunu yapma öyle olmasın diye diye nereye kadar ama, insanın ruhu daralır bence...kendimde de o sabrı ve gücü görmüyorum. Her sene 40 tane çocukla uğraşıyorum zaten bir de evde mi uğraşayım:50: huzur ve ilgi istiyorum kendimi özel hissettirecek kadar. ama bunu söyleyince böyle bir evliliğin olmadığını beklentimi yüksek tuttuğumu söylüyor. yerlerde sürüklesin beni o zaman:19:
 
Biriyle birlikte olması derken?
Arkadaşlarıyla mı takılmak istiyor. Akraba filan.
O söylediği de espri filan değil resmen iğrençlik benim kocam-sevgilim öyle diyecek çarparım bir tane.
Ana kuzusu gibi geldi bana biraz ya, sürekli aramalar rapor vermeler filan.
Siz baya sabırlısınız valla ben olsam telefonu elinden alıp fırlatırdım.
Bir de kv'ye senle konuşmak istemiyor diyor tövbee zorla aranızı bozacak.
Yaşlar kaç? Askerliği kısa dönem mi?

Annemlere gidelim, ablamlara gidelim, kardeşin gelsin çağır şu gelsin vs sürekli böyle...
Aramızı bozdu bile bence ki kv çok alıngandır. telefonunu duymasam aradım açmadın diye sitem eder...Normalde ana kuzusu değildi, annesine kızdığına falan da şahit oldum nişanlıyken kaç kere. yaşlar 29 küçük değiliz, kısa dönem diye bekliyoruz ama belli olmaz tabi.
çok da sabırlı davranmadım gerçekten cinlerim tepeme çıktı. Anneni de arıyorum dedikten bir süre sonra bağırmaya ve defol demeye başladım:36:
 
şunu yapma bunu yapma öyle olmasın diye diye nereye kadar ama, insanın ruhu daralır bence...kendimde de o sabrı ve gücü görmüyorum. Her sene 40 tane çocukla uğraşıyorum zaten bir de evde mi uğraşayım:50: huzur ve ilgi istiyorum kendimi özel hissettirecek kadar. ama bunu söyleyince böyle bir evliliğin olmadığını beklentimi yüksek tuttuğumu söylüyor. yerlerde sürüklesin beni o zaman:19:

Beklentin yüksek filan değil, sen ne yatlar katlar ne de altınlar talep etmişsin ne de prenses gibi davranılmayı.
Sadece olgun ve ilgili bir erkek arıyorsun karşında.
Hele ki cicim ayları zamanında.
Düzelir alışır demeyi çok isterdim ama eşinin fıtratı bu.
Evet onu büyütecek insan sen değildin, haklısın ama kayınvaliden bunu üstlenmemiş.
Oğlunu şımartmış ve şimdi de senin onu idare etmeni bekliyor.
Her kavganızda annesine seni şikayet ederse nasıl olacak?
Her seferinde ona açıklama yaptığında önce durup düşünecek ve % 70 gene bildiğini okuyacak çünkü huyu bu, fıtratı bu.
 
Eve geldik, gelir gelmez annesini arıyor, lavabodayım duyuyorum. Geldik eve, aynı şeyler, bilmiyorum yemek yok galiba yaparız bir şeyler, yok sen arama senlik bir şey yok falan diyor. Hem kayınvalidemle aramız bozacak hem de her kavgamızı onlara yansıtıyor ve sürekli onlardan "siz ne olacaksınız böyle, daha yeni evlisiniz, yapmayın şöyle" vs diye öğüt işitiyorum". Eve geldikten sonra da sadece "önce ailenden bağımsız hareket etmeyi öğren, her kavgayı annene anlatmayacak kadar olgunlaş sonra gel" dedim.

Evet ben sinirli bir insanım normalde, küsme huyum vardır ama zaten yalnızım burada. Bir de garip söylemleri, insanların içinde yalnız bırakmaları, asker arkadaşıymışım gibi davranması daha da beter canımı sıkıyor. Yabancı şehir yabancı insanlar anlatacak olsam ben anlatırım sıkıntılarımı anneme, arkadaşlarıma vs. Kimseye dert yanmıyorum ve bu hareketi çok canımı sıktı. Bilmiyorum belki aşırı tepki verdim ve vermeye de devam edicem. Kendisinin asla konuşma huyu yoktur, yüzüne bir gün gülsem o konu kapanır asla konusunu açmaz. O yüzden ne yapacağımı bilmiyorum

Valla fıstık gibi cevaplar vermişsin. Ve bence bu kadar densizliği çok güzel cevaplamışsın. Bana senin için dua etmekten başka bir şey kalmamış.
 
Son düzenleme:
Beklentin yüksek filan değil, sen ne yatlar katlar ne de altınlar talep etmişsin ne de prenses gibi davranılmayı.
Sadece olgun ve ilgili bir erkek arıyorsun karşında.
Hele ki cicim ayları zamanında.
Düzelir alışır demeyi çok isterdim ama eşinin fıtratı bu.
Evet onu büyütecek insan sen değildin, haklısın ama kayınvaliden bunu üstlenmemiş.
Oğlunu şımartmış ve şimdi de senin onu idare etmeni bekliyor.
Her kavganızda annesine seni şikayet ederse nasıl olacak?
Her seferinde ona açıklama yaptığında önce durup düşünecek ve % 70 gene bildiğini okuyacak çünkü huyu bu, fıtratı bu.

Ben onların düşüncelerinden de rahatsız oluyorum. Sorunlarımı herkesle hemen konuşmam zaten...Onların sürekli siz ne olacaksınız böyle, daha cicim aylarında böyleyseniz işiniz zor gibi şeyler söylemeleri daha çok canımı sıkıyor. Oğullarına da kızıyorlarmış öyle diyorlar ama bana da idare et mesajı veriyorlar. Ben zaten gurbetteyim eşimin destek olması gerekirken daha beter tavırlar alması sinirimi bozuyor.
Ben de düzeleceğini düşünmüyorum o yüzden hemen bir karar vermek istiyorum. Atamam çıkmadı henüz, çocuğum yok (korunsam da ihtimaller beni delirtiyor). İleride keşke zamanında kesip atsaymışım demek istemiyorum:50:
 
Annemlere gidelim, ablamlara gidelim, kardeşin gelsin çağır şu gelsin vs sürekli böyle...
Aramızı bozdu bile bence ki kv çok alıngandır. telefonunu duymasam aradım açmadın diye sitem eder...Normalde ana kuzusu değildi, annesine kızdığına falan da şahit oldum nişanlıyken kaç kere. yaşlar 29 küçük değiliz, kısa dönem diye bekliyoruz ama belli olmaz tabi.
çok da sabırlı davranmadım gerçekten cinlerim tepeme çıktı. Anneni de arıyorum dedikten bir süre sonra bağırmaya ve defol demeye başladım:36:

Severek mi evlendiniz?
Yani benim tahmin ettiğim yeni evliler baş başa kalmak için fırsat kollar hep.
Sizin şimdi yakınlaşmanız gerek bol bol birbirinize alışmanız için.
Annesine kızmayan erkek yoktur ama sürekli rapor veren şunu yedik evde yemek yok galiba diyen erkek az'dır..
Düzelir umarım bir an önce bol sabırlar...
 
Severek mi evlendiniz?
Yani benim tahmin ettiğim yeni evliler baş başa kalmak için fırsat kollar hep.
Sizin şimdi yakınlaşmanız gerek bol bol birbirinize alışmanız için.
Annesine kızmayan erkek yoktur ama sürekli rapor veren şunu yedik evde yemek yok galiba diyen erkek az'dır..
Düzelir umarım bir an önce bol sabırlar...

evet 2009 yılında görüşmeye başlamıştık. Hep uzaklığı dert ettik, kavuşsaydık diye beklerken karşımda çoktan emekliliğe ayrılmış tipte bir adam.
Başbaşa kalınca da özel bir şeyimiz yok ki aslında, ha başbaşa kalmışız ha birileri gelmiş.
Yani her gün arayıp ne konuşacak ki zaten, ne yediniz, ne içtinizin ötesinde değişen ne olabilir dünden bu yana? Bir de normalmiş gibi bana anneni babanı arasana ayıp diyor:30: zaten haftada 1-2 kere konuşuyoruz gayet yetiyor hatta bazen konuşacak bir şey bulamıyorum, annem dedikoduya özel konulara girince kapatıyorum.
 
Ben onların düşüncelerinden de rahatsız oluyorum. Sorunlarımı herkesle hemen konuşmam zaten...Onların sürekli siz ne olacaksınız böyle, daha cicim aylarında böyleyseniz işiniz zor gibi şeyler söylemeleri daha çok canımı sıkıyor. Oğullarına da kızıyorlarmış öyle diyorlar ama bana da idare et mesajı veriyorlar. Ben zaten gurbetteyim eşimin destek olması gerekirken daha beter tavırlar alması sinirimi bozuyor.
Ben de düzeleceğini düşünmüyorum o yüzden hemen bir karar vermek istiyorum. Atamam çıkmadı henüz, çocuğum yok (korunsam da ihtimaller beni delirtiyor). İleride keşke zamanında kesip atsaymışım demek istemiyorum:50:

Boşanma sinyalini senden duyana kadar yazmak istemedim.
Bu insanın değişeceğini düşünmüyorum.
Sorunlarınız hiç küçük değil bence. Sevmek de yetmiyor bu durumlarda.
Anneci bir adamla evli olmaktansa hiç olmaması çok daha mantıklı.
Askere gidene kadar bir deneme süresi ver ona.
Tabii bunu o bilmesin. Olmuyorsa da kesip atmak en doğrusu kangren olan kolu.
Her gün bu davranışlarla yaşarken sağlığından olursun çünkü.:34:
 
askerlikten sonra belki düzelir
başka aklıma bişey gelmedi
eşin konuşmadan falan anlayacak gibi durmuyor
 
Boşanma sinyalini senden duyana kadar yazmak istemedim.
Bu insanın değişeceğini düşünmüyorum.
Sorunlarınız hiç küçük değil bence. Sevmek de yetmiyor bu durumlarda.
Anneci bir adamla evli olmaktansa hiç olmaması çok daha mantıklı.
Askere gidene kadar bir deneme süresi ver ona.
Tabii bunu o bilmesin. Olmuyorsa da kesip atmak en doğrusu kangren olan kolu.
Her gün bu davranışlarla yaşarken sağlığından olursun çünkü.:34:

Dün sıkıntılarımı dile getirdiğimde, baş başa kalmak istediğimi, ilgi beklediğimi söylediğimde verdiği cevap şu: ailemden biri ya da ben ölürsem görürsün. Sanki ben görüşmeyelim hiç diyorum da birine bir şey olunca görüşememenin pişmanlığını yaşayacak. Yahu zaten bir kaç sene beraber oturacağız ailenle, acelen ne ki, ayrıca bana bir şey olsa baş başa geçiremediğimiz zamanlar için üzülmeyecek misin dedim. Cevabı: o zaman görürsün... Konuyu alakasız yerlerden çekip alakasız yerlere bağlıyor ve problem yaratıyor resmen...
askerlik için zaman vermem demek atama istemem, kasımda askere gitmesi, 5-6 ay ailesiyle yaşamam geldiğinde tavırlarına bakmam demek. olmuyorsa tekrar şehrime atamamın çıkması çok zor. senelerce de onunla uğraşmak var.:50:
 
evet 2009 yılında görüşmeye başlamıştık. Hep uzaklığı dert ettik, kavuşsaydık diye beklerken karşımda çoktan emekliliğe ayrılmış tipte bir adam.
Başbaşa kalınca da özel bir şeyimiz yok ki aslında, ha başbaşa kalmışız ha birileri gelmiş.
Yani her gün arayıp ne konuşacak ki zaten, ne yediniz, ne içtinizin ötesinde değişen ne olabilir dünden bu yana? Bir de normalmiş gibi bana anneni babanı arasana ayıp diyor:30: zaten haftada 1-2 kere konuşuyoruz gayet yetiyor hatta bazen konuşacak bir şey bulamıyorum, annem dedikoduya özel konulara girince kapatıyorum.

Anlaşılan siz kapalı kutusunuz o ise halka açık :1::1:
Kadınların özelliğidir bu hep birşeyler anlatmak erkek te olunca hoş değil bence:20:
Önceden de mı böyleydi?
2 ay olmuş boşanmayı düşünmek için erken değil mi ya?
5 yılınızı vermişsiniz yani :44:
 
Anlaşılan siz kapalı kutusunuz o ise halka açık :1::1:
Kadınların özelliğidir bu hep birşeyler anlatmak erkek te olunca hoş değil bence:20:
Önceden de mı böyleydi?
2 ay olmuş boşanmayı düşünmek için erken değil mi ya?
5 yılınızı vermişsiniz yani :44:

Aynen ben çok kapalıyımdır, annesinin söylediğine göre de oğlu çok ketummuş bir şey anlatmazmış:9:
daha önce de böyle vukuatları oldu, büyük bir kavga etsek hemen ailesine şikayet ederdi. Nişanlıyken olan bir şeyi anlatmazsam çatlarım:9:
Nişanlıyız ama resmi nikahımız yapılmış. Ben de tatilde ziyarete gitmişim bir kaç günlüğüne. Yemek yiyoruz bir gün, kfc'den (ramazan ramazan anlatıyorum ama). hot shotsı severim ben, benimki bitince bak burada da var diye kendi kutusunu gösterdi. Aldım döktüm ben de tepsiye yeriz diye. Bir anda coşmaz mı kime sormuşum da dökmüşüm, hiç laf dinlemiyormuşum, kafama göre hareket ediyormuşum. Ben şoktayım tabi nolmuş ya öldün mü dedim, hep böylesin işte kendi kendine iş yapıyorsun sordun mu bana falan diye uzatmaya devam etti. Fenalık bastı bana tuvalete gidiyorum diye kalktım gittim, oyalandım tabi zoruma gitti ağladım aman gözümü sildim makyajımı tazeledim. Ben çıkışa gidiyorum diye mesaj atınca çok güçlüymüş tavırlarında çıktım ben de ama göremedim onu. Öyle bakınırken arkadan bir el omuzumdan beni aniden çekince refleks olarak kendimi kastım korkarak ve yere kapaklandım. Nasıl bir düşmeyse dizim falan morardı. Daha beter sinirlendim aslında bilerek yaptığı bir şey yoktu ama:51: Çıkışa gidiyorum yine ya özür dilerim falan demeye başladı, sus da gidelim diye elini tutmadan yürüyorum. Gerilerde kaldı yine, gel yanıma diyor. Yahu sen gelsene? Hayır sen geleceksin yanımda yürüyeceksin diye inat ediyor. Umursamadım ben de yürüyorum bir baktım ortalarda yok. Hiç bilmediği bir şehirde beni sokak ortasında yalnız bırakabilmiş ve gitmiş nereye gittiyse.
Her neyse bir şekilde eve gittik annesi anladı tabi, bana gelmiş oğluma da kızdım ama sen de onu bırakıp önden yürümüşsün diyebiliyor. oğlum sevmez öyle şeyleri diyor. ne kadar iyi kayınvalide de olsa şu durumda oğlunu savunabiliyor yani.
hani hep böyleydi diyebilirim...düzelmenin sinyalleri olmazsa ne yapabilirim ki, çekeyim mi? yoksa her şeyi sineye mi çekeyim?
 
Dün sıkıntılarımı dile getirdiğimde, baş başa kalmak istediğimi, ilgi beklediğimi söylediğimde verdiği cevap şu: ailemden biri ya da ben ölürsem görürsün. Sanki ben görüşmeyelim hiç diyorum da birine bir şey olunca görüşememenin pişmanlığını yaşayacak. Yahu zaten bir kaç sene beraber oturacağız ailenle, acelen ne ki, ayrıca bana bir şey olsa baş başa geçiremediğimiz zamanlar için üzülmeyecek misin dedim. Cevabı: o zaman görürsün... Konuyu alakasız yerlerden çekip alakasız yerlere bağlıyor ve problem yaratıyor resmen...
askerlik için zaman vermem demek atama istemem, kasımda askere gitmesi, 5-6 ay ailesiyle yaşamam geldiğinde tavırlarına bakmam demek. olmuyorsa tekrar şehrime atamamın çıkması çok zor. senelerce de onunla uğraşmak var.:50:

Eşin ciddi anlamda bencil. Sana karşı sevgisi varsa da gerçekten o sevginin kendisine olan sevgiden kat kat aşağıda.
Hayatını kendine göre programlarsan ne kadar bekleyeceksin atama için?
Birkaç sene ailesiyle yaşaman demek, evliliğin temelini yıkıntı üstüne kurman demek.
Bence şu anlattıklarınla kaybedecek hiçbir şeyin yok senin.
 
Eşin ciddi anlamda bencil. Sana karşı sevgisi varsa da gerçekten o sevginin kendisine olan sevgiden kat kat aşağıda.
Hayatını kendine göre programlarsan ne kadar bekleyeceksin atama için?
Birkaç sene ailesiyle yaşaman demek, evliliğin temelini yıkıntı üstüne kurman demek.
Bence şu anlattıklarınla kaybedecek hiçbir şeyin yok senin.

Şu anda kadrom memleketimde, eş durumu ile buraya gelebilirim ağustos başı gibi başlayacak atamalar. istemezsem yahut çıkmazsa eylül 1'inde başlamak ve memleketime dönmek durumundayım. Ona göre planlarsam eylül 1'de burada başlarım. Kasımda askere gidip bahar aylarında döner. Bu süre zarfında yazlıktan ailesi döner ve kışı beraber geçiririz. Geldiğinde durumu anlamak için bir kaç ay daha vermem gerekir ve yaz atamasını boş geçmem gerekir. Yani en iyi ihtimalle 2 sene daha beklemede kalmalıyım. 2 senenin sonunda da memleketime çıkması biraz zor ama en azından en iyi ihtimal bu. Bu arada eşimin ailesinin evinin daha temeli atılmadı. Ne zaman biter ne zaman yapılır bilemem...
 
benim erkek arkadasimla bazi huylari benziyor. korkuyorum.allah sabir versin

Kadınlar Kulübü Mobil uygulaması kullanılarak gönderilmiştir.
 
Şu anda kadrom memleketimde, eş durumu ile buraya gelebilirim ağustos başı gibi başlayacak atamalar. istemezsem yahut çıkmazsa eylül 1'inde başlamak ve memleketime dönmek durumundayım. Ona göre planlarsam eylül 1'de burada başlarım. Kasımda askere gidip bahar aylarında döner. Bu süre zarfında yazlıktan ailesi döner ve kışı beraber geçiririz. Geldiğinde durumu anlamak için bir kaç ay daha vermem gerekir ve yaz atamasını boş geçmem gerekir. Yani en iyi ihtimalle 2 sene daha beklemede kalmalıyım. 2 senenin sonunda da memleketime çıkması biraz zor ama en azından en iyi ihtimal bu. Bu arada eşimin ailesinin evinin daha temeli atılmadı. Ne zaman biter ne zaman yapılır bilemem...

Açık konuşmak gerekirse eşinin bunca fedakarlığa değecek biri olduğunu düşünmüyorum.
Her söylediğine kanser edecek şekilde pervasız davranıyor çünkü.
Laftan anlamaz icraatta sıfır.
Ama senin de bu işte suçun var, onu kolaya alıştırmışsın sürekli senden ödün verildiğini gördüğü için Koalina gene ödün verecek paşa gönlümü yapacak modunda.
Sana tavsiyem, eylülün 1 inde gidip memleketinde işe başlaman. Kaybedeceğin birkaç ay olsun evlilik adına.
Ruh sağlığının yıpranmasından çok daha iyidir.
 
Back