İngiltere'de 'Erdoğan'a hakaret şiiri yarışması'

Ne kadar iyisiniz kuzum. Ama şuan benim çocukların beynini nasıl doldurduğum daha önemli ve bende bu anlamda materyal sıkıntısı çekmiyorum, ama yanlışınız var eğitim sistemi 2007 yılında yapılandırmacı sisteme geçti,ezberden uzaklaşması için adımlar atıldı. Ama ne kadarı okullarda uygulanabiliyor orası tartışılır ama ezbere yöneltme yok, ezberden uzaklaşma var aksine getirilen sistemde.

O yüzden yapılan sınavlar tamamen ezbere dayalı demek ki. Şu sistemin iyi olduğunu, ezbere dayanmadığını savunuyorsun ya bravo. İmkan olsa da çocuğuma evde eğitim verebilsem keşke. Öğretmenlerin de durumu aşikar zira.
 
Ne akpli yim diyorum ne de erdoganci sadece şunu diyorum eğer düşmanlar kendi arasında ittifak olup birine saldırıyorsa o kimse hem ülke adına hem din adına iyi işler yapiyo demek ki düşmanın işine gelmiyo

Yoksa kendileriyle aynı kaba şey eden biri olsa ooooo dostum naber diye niye kanki olmasinlar
 
O yüzden yapılan sınavlar tamamen ezbere dayalı demek ki. Şu sistemin iyi olduğunu, ezbere dayanmadığını savunuyorsun ya bravo. İmkan olsa da çocuğuma evde eğitim verebilsem keşke. Öğretmenlerin de durumu aşikar zira.
Size teknik bir bilgi verdim,2007 yılında sanırım yapılandırmacı eğitim sistemine geçildi. Bir araştırın isterseniz, öğretmen odaklı eğitimden öğrenci odaklıya, bilgi odaklıdan, buluş odaklıya bir geçiş oldu. Bu yüzden yeni kitaplar bomboş geliyor çünkü akademik bilgi yüklü değil, konular hafifletildi vs..Bu uygulanabilir mi,orası tartışılır. Toplumun yapısı,öğretmenlerin aldığı eğitimler, sınıfların kalabalıklığı vs..bunlar bu sistemi uygulamaya engel ama şuan türkiyede yapılandırmacı yaklaşım benimseniyor.
 
Size teknik bir bilgi verdim,2007 yılında sanırım yapılandırmacı eğitim sistemine geçildi. Bir araştırın isterseniz, öğretmen odaklı eğitimden öğrenci odaklıya, bilgi odaklıdan, buluş odaklıya bir geçiş oldu. Bu yüzden yeni kitaplar bomboş geliyor çünkü akademik bilgi yüklü değil, konular hafifletildi vs..Bu uygulanabilir mi,orası tartışılır. Toplumun yapısı,öğretmenlerin aldığı eğitimler, sınıfların kalabalıklığı vs..bunlar bu sistemi uygulamaya engel ama şuan türkiyede yapılandırmacı yaklaşım benimseniyor.

Göremiyoruz işte sıkıntı orda. Adı yapılandırmacı içi boş yaklaşım olmuş o.
Siz ne derseniz deyin benim çocuklarımda da onların ders kitaplarında da gördüğüm net şeyler var. Eğitim sistemi çökmüştür benim için.
 
-Ortaöğretim 9. sınıf Fizik ders kitabı (Tuna Yayınları- Yazar: Kadem Erbaş) 1’inci ünite Fizik Bilimi’ne Giriş bölümünün 32’nci sayfasında, Galileo Galilei başlıklı ünite sonu okuma parçasında Galilei’nin doğum yeri İtalya’nın Pisa kenti değil, “Fransa’nın Pisa kenti” diye sunuluyor.

1176906_dfb63ee0c42b9f1832b4faa94be5fa18_640x640.jpg


Ortaöğretim 9. sınıf Tarih ders kitabı (Ekoyay Yayıncılık- Yazar: Ahmet Yılmaz) ilk ünitesi Tarih Bilimine Giriş’te, “Tarihin Önemi” konusundaki “Çanakkale” başlıklı okuma parçasında, 1997 yılında eski Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın başbakanlık yaptığı anlatılıyor. Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal 1993 yılında Cumhurbaşkanı olarak görev yaparken hayatını kaybetti.
1176906_67489ad4bc08208be092154a7a64888d_640x640.jpg


Kitabın 53’üncü sayfasında, “İlk Çağ Uygarlıkları” konusunun “Kültür ve Uygarlık” başlığı altındaki “Dünya Üzerindeki İlk Uygarlıklar” haritasında ise Avustralya kıtası “Avusturya” olarak gösteriliyor.
1176906_69a78e14bc10e24204df1e9039901fd9_640x640.jpg


http://www.haberturk.com/gundem/haber/1176906-lise-ders-kitaplarinda-onemli-hatalar

(İlköğretim 2. sınıf kitabı için)
Serbest okuma metni"nde şöyle deniyor:

"Tatlı dilli olan Evliya Çelebi, padişahlar tarafından sevilmiştir. Padişah Kanuni ile birçok sefere çıkmış, Kıbrıs fethine katılmıştır"...

Hepsi yanlış!

Kanuni Sultan Süleyman'la sefere katılan Evliya Çelebi değil, babasıdır. Evliya'nın doğduğu 1611'de Kanuni Sultan Süleyman'ın vefatının üzerinden tam 45 yıl geçmiştir, tahtta Kanuni'nin torununun torunu olan Birinci Ahmed vardır, yani Evliya'nın Kanuni ile seferlere katılması mümkün değildir.

Üstelik Kıbrıs'ın fethi Kanuni'nin zamanında değil, 1571'de oğlu İkinci Selim'in devrinde, yani Kanuni'nin ölümünden beş yıl sonradır ve Evliya Çelebi o tarihte bile henüz dünyaya gelmemiştir!
http://www.radikal.com.tr/turkiye/ilkogretim-kitabinda-skandal-hatalar-hepsi-yanlis-1165676/
 
Materyal sadece akıllı tahta, o olduğu müddetçe bütün kaynaklara çok rahat ulaşabilirsiniz. Bildiğim kadarıyla çoğu okulda var olmayan yerler nereler bilmiyorum. Ama sırf mevcut hükümet getirdi diye kullanmayan öğretmenler biliyorum, ulaşsa bile kullanmayan...eğer mesele faydalı olmaksa eldeki bütün imkanlar kullanılmalı.

Kardesimin okulunda akıllı tahta var ogrecilerde de tablet... ama bir program varmış o yuklenmedigi için kullanamiyorlarmis tahtayi. Bu o okulun bilişim ogretmeninin gorevi değil midir? Yoksa programı da Milli Eğitim'in mi yüklemesi gerek? Gerçekten merak ettigim icin soruyorum
 
Kardesimin okulunda akıllı tahta var ogrecilerde de tablet... ama bir program varmış o yuklenmedigi için kullanamiyorlarmis tahtayi. Bu o okulun bilişim ogretmeninin gorevi değil midir? Yoksa programı da Milli Eğitim'in mi yüklemesi gerek? Gerçekten merak ettigim icin soruyorum
Tahta bozuk olmadığı takdirde her türlü kullanılır. Antropi diye bir sunum programı var belki o yüklü değildir. Ama o yüklü olmasa bile birsürü kitabın dijital yayını var, mesela biz esen yayınlarını kullanıyoruz, Flash bellekten tahtaya yükleyince çalışıyor, çok basit. Atla deve değil yani ama öğretmen kullanmak istemeli, bazı öğretmenler tahtada anlatamıyoruz diyor, milli eğitim de zorlamıyor illaki akıllı tahtadan anlat diye çünkü gerçekten yaşlı hocalar var,yıllardır kullandıkları notları var vs.. Biraz daha zaman lazım yaygınlaşması için.
 
Tahta bozuk olmadığı takdirde her türlü kullanılır. Antropi diye bir sunum programı var belki o yüklü değildir. Ama o yüklü olmasa bile birsürü kitabın dijital yayını var, mesela biz esen yayınlarını kullanıyoruz, Flash bellekten tahtaya yükleyince çalışıyor, çok basit. Atla deve değil yani ama öğretmen kullanmak istemeli, bazı öğretmenler tahtada anlatamıyoruz diyor, milli eğitim de zorlamıyor illaki akıllı tahtadan anlat diye çünkü gerçekten yaşlı hocalar var,yıllardır kullandıkları notları var vs.. Biraz daha zaman lazım yaygınlaşması için.

Kardesimin okulunda kadro cok yasli değil aslında. Ama tablet evi bekliyor orası ayrı...
 
Ezberci eğitim sisteminden çıkıldığı için mi PISA sınavlarında hala sondan derece yapıyoruz?

Yapılandırmacı eğitim sistemine geçtik diye yönetmelik çıkarıp resmi gazetede yayımlamakla olmuyor o işler. Ona uygun hizmetiçi, hizmetöncesi eğitimleri layıkıyla vermek, gerekli fiziki yapıyı sağlamak, en başta bilimsel düşünmek ve hareket etmek gerekli..

MEB bastan aşağı hala evrak ve bürokrasi ile işler. Öğretmenlerin MEB'e göre birinci görevi üste yazılı çizili hesap vermektir. Öğrenci daha birinci sıraya oturamamıştır ki öğrenci merkezli eğitim yapılsın. Öğrenci ıraksak düşünmeye sevkedilsin. Herşeyi geçtim sınavlar hala çoktan seçmeli ağırlıklı ilk ve ortaokullarda. Böyle mi ezbercilikten çıkıyoruz? Neyse eğitim deve gibi, nerem doğru ki hesabında ... Girersek çıkamayız.

Öğrencilerimiz bildiğin Allah'a emanet..
 
Ne kadar iyisiniz kuzum. Ama şuan benim çocukların beynini nasıl doldurduğum daha önemli ve bende bu anlamda materyal sıkıntısı çekmiyorum, ama yanlışınız var eğitim sistemi 2007 yılında yapılandırmacı sisteme geçti,ezberden uzaklaşması için adımlar atıldı. Ama ne kadarı okullarda uygulanabiliyor orası tartışılır ama ezbere yöneltme yok, ezberden uzaklaşma var aksine getirilen sistemde.
Bence tam tersi daha da ezberci olundu .Valla ben dahil bütün arkadaşlarım sürekli ezberliyorduk,hatta şuan üniversitedeyiz gene ezberlencek tonla şey var ,ama ben ezberlemiyorum orası ayrı .
10.sınıfta mı ne geometri hocamız bize ezberleyin öyle gelin demişti sınava.Geometri ya bu ne ezberi,ezberlemiştik ama mecburen :KK70:
Kardeşlerim de öyle 1. sınıftan bu yana sürekli bir şeyleri ezberliyorlar,kafalarına vuruyorum ezberlemeyin öğrenin diye ama sistem bu .Ve sistem gittikçe daha da ezberci oluyor.Burada yanlışınız var yani
 
Bence tam tersi daha da ezberci olundu .Valla ben dahil bütün arkadaşlarım sürekli ezberliyorduk,hatta şuan üniversitedeyiz gene ezberlencek tonla şey var ,ama ben ezberlemiyorum orası ayrı .
10.sınıfta mı ne geometri hocamız bize ezberleyin öyle gelin demişti sınava.Geometri ya bu ne ezberi,ezberlemiştik ama mecburen :KK70:
Kardeşlerim de öyle 1. sınıftan bu yana sürekli bir şeyleri ezberliyorlar,kafalarına vuruyorum ezberlemeyin öğrenin diye ama sistem bu .Ve sistem gittikçe daha da ezberci oluyor.Burada yanlışınız var yani
Ben kendi zanlarıma göre Ezberci olduk veya olmadık demiyorum, eğitimde Ezberci anlayış yerine sorgulayan bir anlayış benimseniyor diyorum. Sistem bu,ama bunu uygulamak için gerekli alt yapı yok.
 
Kakao yani burada açılan haber İngiltere'de Erdoğan'a methiyeler dizelim yarışması olsa haber değeri olup, işte Erdoğan dünya lideri diyecektiniz. Önceden cimcime de Erdoğan taraftarı iki satırlık yandaş haberler açardı ve hepsine yazardın. O zaman da Cimcime çok eleştirilirdi (bence isteyen istediğini açabilir) ama yine de açardı, olması gereken buydu.

İnsanlara samimiyetsiz demek için cidden çok içten ve samimi, tarafsız, yansız yorum yapmak gerekir diye düşünüyorum. Ama sen böyle biri değilsin, sen de taraflısın ve yorumlarında taraflı. Önce kapımızı süpürelim sonra karşı komşunun kapısına laf edelim bence.

Hepimiz aynıyız gerçi, tarafsız olabilmek bu ülkede çok zor azizim ya da karşı pencereden hayata bakabilmek, adil olmak çok zor, taraf olmayan bertaraf olur demiş böyyüklerimiz :kahve:
Mesele Erdoğan meselesi değil..mesele Türkiye Cumhurbaşkanı meselesidir.elin almani senin Cumhur başkanına hakaret edecek yada elin fransizi,yada ingilizi sen buna sevinerek haberi ve hepte aynı haberleri servis edecek sonrada bana samimiyetten bahsedeceksiniz. Ve evet elin almani,yunani,ingilizi benim ülkemin Cumhurbaşkanını yada başbakanını övse gurur duyarım..Ve evet Saraylim bana hiç samimi gelmiyor.
 
Öğretmen değilim. Bana göre bişey değil öğretmenlik. Tek çocukla ancak başedebiliyorum. Çocukların bile bana öğretmenim diye seslenmesine izin vermiyorum, siz de öyle söylemeyin lütfen. Eğitim desteği olarak tanımlıyorum yaptığım işi, öğretmenlik değil.
Anlayana kadar anlatabilirim problem değil, sinirlensem de kendi kafamı duvara vuruyorum görüldüğü gibi, size bişey yapmam. Hala anlamadığınız bir yer varsa sorun lütfen.

Aa çok şaşırdım Seph çocuğunuz mu var ? Ben neden sizi yeni evli bir çift olarak düşündüm hep ! :halay:
 
Benim annem ilkokul mezunu bir kadın. Üniversiteye hazırlanırken takıldığım geometri sorularını ona sorardım çözerdi. 50'li yıllarda okula gitmiş. Nasıl bir sistem varsa o zamanlar.
78'de başladı eğitim hayatım, ki o dönem öğretmenler enstitü mezunudur, benim öğretmenlerimde enstitü mezunuydu, şimdiye göre belki de daha az şeyler öğreniyorlardı, o nasıl bir eğitim aşkıysa artık bize içleri dopdolu okul kitapları dışında ansiklopediler aldırır, oradanda çok şeyler öğretirdi, o dönemlerde okuyanlar hatırlarlar mutlaka, her sınıfa uygun ansiklopediler olurdu.

Biz öyle bir eğitim aldık ki Sephoraa, hiç abartmıyorum ben 90 öncesi eğitimimle seneler sonra kendi kızım dahil birçok çocuğa ders anlattım, hem alınan eğitim bugüne kıyasla çok üst seviyedeydi hemde ezber yoktu bizde, bilgileri olduğu gibi öğretir, pekiştirirdi öğretmenlerimiz.

Bugün çocuklar en basit matematik sorusunda bile parmak hesabı yapıyor, ben aklımdan havuz problemleri çözüyordum, kendi dönemimdeki eğitimle şimdiki eğitimi kıyasladığımda eğitim ilerledi, iyi oldu diyemiyorum ne yazık ki.
Öğretmenlerimin ellerinden öpüyorum, bir kısmını kaybettik, onları da rahmetle anıyorum.
 
78'de başladı eğitim hayatım, ki o dönem öğretmenler enstitü mezunudur, benim öğretmenlerimde enstitü mezunuydu, şimdiye göre belki de daha az şeyler öğreniyorlardı, o nasıl bir eğitim aşkıysa artık bize içleri dopdolu okul kitapları dışında ansiklopediler aldırır, oradanda çok şeyler öğretirdi, o dönemlerde okuyanlar hatırlarlar mutlaka, her sınıfa uygun ansiklopediler olurdu.

Biz öyle bir eğitim aldık ki Sephoraa, hiç abartmıyorum ben 90 öncesi eğitimimle seneler sonra kendi kızım dahil birçok çocuğa ders anlattım, hem alınan eğitim bugüne kıyasla çok üst seviyedeydi hemde ezber yoktu bizde, bilgileri olduğu gibi öğretir, pekiştirirdi öğretmenlerimiz.

Bugün çocuklar en basit matematik sorusunda bile parmak hesabı yapıyor, ben aklımdan havuz problemleri çözüyordum, kendi dönemimdeki eğitimle şimdiki eğitimi kıyasladığımda eğitim ilerledi, iyi oldu diyemiyorum ne yazık ki.
Öğretmenlerimin ellerinden öpüyorum, bir kısmını kaybettik, onları da rahmetle anıyorum.

Ben kendi neslime kayıp kuşak diyordum eskiden. Ama şimdikilere bakınca asıl kayıp kuşak onlar diyorum. Bizim en azından öğretmenlerimiz tam anlamıyla öğretmendi.
Unuversitedeyken eğitim fakültesinde okuyan arkadaşlarım vardı. Onların yüzüne de derdim sizden öğretmen olmaz, ne yazık ki çocuklarımızı siz okutacaksiniz diye, hala diyorum.
Enstitüler efsane mune. Ordan mezun öğretmenlerden iyisi bir daha gelmez bu ülkeye.
 
Cumhurbaskanligi makamini bu avrupalinin agzina dusurenler utansin. Turkiye en kotu oldugu donemlerde dahi bu kadar dile dusmedi bu kadar asagilanmadi. Yeni Turkiyede yasanilanlara bakin. Mustafa Kemal Ataturkun mirasi olan o koltuk bu muameleyi hic hakketmiyor. Sen kimsin eyyy Avrupali benim cumhurbaskanima nasil bunlari soylersin demek isterdim ama ne yazikki onun %50 nin cumhurbaskani oldugunu hatirladim.
 
X