heartbroken ve mina mina ikinizede cok ama cok tesekkur ederim cok iyi aydinlatiyorsunuz . Anlamama cok katkiniz oluyor . :)) I really appreciate. Bir sorunum daha var su if ile baslayan cumlelerde cok hata yapiyorum diger zamanlarla ilgili aram iyi yani iste simple tens veya ne bileyim have ile olan cumlelerde okadar zorlanmiyorum ama if ile bir cumle kurdugumda cumlelerim genelde devrik oluyor bu konu ile ilgili tavsiyeleriniz nedir. Sanirim genelde if ile baslayinca cumle would ile devam ediyor yani dikkat ettigim kadari ile oyle ama bazende etmiyen cumleler duyuyorum bunun genel bir kalibi varmi.
zorlandigim seylerle ilgili ornek vermek istiyorum mesela soyle bir cumle " eger yarinki plan iptal olursa ne yapacagiz."
veya su tip cumleler eger ben sana soylemeseydim ne olurdu
ya anlatmasi oyle zor geliyorki bana ama siz sanirim beni anladiniz yani ne bileyim ya karistirdim yine ortaligi sorry ama bunlari ogrenmeye cok ihtiyacim var nolur kizmayin
CONDITIONAL SENTENCES
Şartlı cümleler demektir. Bunlar genellikle her dilde üç temel şekilde söylenirler. Şartlı cümle yapısının İnglizce ve Türkçe kullanımları arasında bazı farklılıklar vardır. Konuya girerken önce Türkçe yapısı anlatılacak. Kullanımda aralarındaki farklılığı ve İnglizce mantığını kavramak gerekir.
Türkçe Uygulaması A- 1)Gerçekleşebilir şart cümleciği: Çalışırsan öğrenirsin, Yarın gelirsen çalışabiliriz, vb. Görüldüğü gibi bu yapıda şart yerine getirileceği taktirde temel istenen gerçekleşebilir. Bu nedenle bu yapıya “Real Yapı” denir.
B) Gerçekleşemeyen şart cümleciği: Bu yapı iki şekilde kurulur Bunlarda şartın yerine getirilme olanağı olmadığı için temel istenenin gerçekleşmeyeceği yapılardır. Bu nedenle bunlara “Unreal Yapılar” denir.
2)Çalışsaydın öğrenirdin. Görüldüğü gibi geçmiş zamanda birinci maddenin uygulanmasıdır.
3)Çalışmış olsaydın öğrenmiş olurdun.
Real yapılarda ister olumlu ister olumsuz olsun istenen gerçekleşebilir. Unreal yapılarda ise cümle kuruluşu anlamla terstir. Yani cümle kuruluşu olumlu iken anlam olumsuz; cümle kuruluşu olumsuz iken anlam olumludur. Peki bu açıklama neye yarar?
Şartlı cümlelerin İnglizce mantığı için bu açıklama gereklidir. Çünkü unreal yapılarda zamanlarreal zamanlara göre bir önceye çekilerek söylenir.
Türkçe’de Type 2 ve Type 3 ün kullanımı hemen hemen aynıdır. Aradaki ayırım çok net değildir. Rahatlıkla birbirlerinin yerine kullanılabilirler. Türkçe’de durum böyle iken İnglizce’de neden iki type’e gerek duyulmuştur?
İnglizce’de Type 2 ve Type 3 birbirinden çok ayrı şeylerdir.
Type 2: İçinde bulunulan veya gelecekteki bir olay için kurulan unreal yapılardır. Sınıfta olmasaydık, yarın geleceksen gibi
Type 3: Geçmişteki bir olayın aktarıldığı unreal yapıdır. Eğer aktarılacak olay geçmişte ise mutlaka type 3’e gidilmelidir. Geçen yıl mezun olsaydın, dün gelseydin gibi
***Not: Türkçe’de bağlaçların anlamları yükleme yüklenerek söylenir. Gelse çalışırken gibi. İnglizce’de ise bağlaçlar ayrı bir kelime olarak kullanılır. if, while, when gibi. Bağlaçlar konusu ayrıca ele alınacaktır.
Şimdi Şart Cümlelerinin İnglizce kuruluşlarını görelim: Type 1 İf you study, you will learn (Çalışırsan öğrenirsin.)
İf +Simple Present, +Simple Future
Type1’i formülleştirecek olursak yukarıdaki formül çıkar. Genel kullanımı verildiği gibidir. Type1’de eğer aktarılan olay genel bir ifade ise temel Cümlecikte de Simple present olabilir. Ama bu istisnai bir durumdur. Genelde kullanımı verildiği gibidir.
Type 2 İf you studied, you would learn (Çalışsaydın öğrenirdin.)
İf + Simple Past , + would +V1
Genel kullanımı formüldeki gibidir. İf’li cümlecikte bir present etkisi vardır. Çünkü olay şu an ve gelecek ile ilgilidir. Ama unreal yapı olduğu için geçmişe çekilerek aktarılıyor.
Type 3 İf you have studied, you would have learnt.(Çalışmış olsaydın öğrenmiş olurdurn.)
İf +present perfect, + would have V3
Özet olarak; Type 1: İf + Simple present, +will + V1
Type 2: İf + Simple past, +would + V1
Type 3: İf + Presentperfect, +would + Have V3
Şart cümlelerinin informal olarak değişik kullanımları varsa da asıl gramatikal boyutu açıklananlardır. KPDS’de mutlaka anlatılan şekilde gelir. Sınavda 7-8 soruyu ilgilendiren bir konudur. Mutlaka iyi bilmeli.
Type 1 İf the goverment takes stricter measures, the inflation will drop. (Hükümet daha sıkı tedbirler alırsa enflasyon düşecek.)
İf you learn a foreign language, you will find a good job easily. (Bir yabancı dil öğrenirsen kolayca bir iş bulursun.)
***Not: Şartlı cümlelerde çeviriden ziyade yapının İnglizce boyutunu kavramak gerekir. Olay ne zaman olmuş, gerçekleşebilir mi, gerçekleşemez mi? Yapıya bu şekilde yaklaşmak gerekir.
I will help you with this matter if you call me next week. (Gelecek hafta beni ararsan, sana yardım edeceğim.)
Görüldüğü gibi “if” bağlacı arada da yazılabilir. Main Clause ve İf Clause’den hangisinin başta söyleneceğini vurgu belirler. Hangisi vurgulanacaksa o önce söylenir. Bağlaç arada iken virgüle (,) gerek yoktur. Çünkü bağlaca kadar olan kısım main clause, bağlaçtan sonraki kısım if clause’dır. İf clause cümleciği başta ise bu cümleciğin sınırını belirlemek için virgül (,) kullanılır.
Help+s.o: birine yardım etmek
Help+so+with+sth: birine bir şey için yardım etmek
Type 2 İf I knew some English now, I would go abroad. (Eğer şimdi biraz İnglizce bilseydim, yurt dışına giderdim.)
İf I were you, I wouldn’t accept his offer. (Yerinizde olsam onun önerisini kabul etmezdim.)
İf the next week were holiday, we would go for a picnic. (Eğer gelecek hafta tatil olsaydı, pikniğe giderdik.)
Görüldüğü gibi type 2 şu an ve gelecek ile ilgili olan unreal yapılardır. Eğer cümlede şu an ve gelecek ile ilgili bir ifade varsa mutlaka type 2’ye gidilmelidir.
Type 3 İf ı had known that he was your friend, I wouldn’t have rejected him. (Eğer onun arkadaşınız olduğunu bilseydim onu redetmezdim.)
İf they had invited me, I would certainly have paticipated in their wedding ceremony last week. (Eğer beni davet etmiş olsalardı , kesinlikle onların geçen haftaki düğün törenlerine katılırdım.)
Görüldüğü gibi type 3 yapısında mutlaka bizi geçmişe götüren bir ifade vardır. Bu ifade genellikle gemişe yönelik bazı zaman zarfları ile kurulur. Ama dikkatli olmak gerekir. Bazen bize geçmişi hissettirecek bir zaman zarfı yerine aynı görevi gören bir noun clouse’da verilebilir. (birinci cümlede olduğu gibi) Ama hangi biçinde olursa olsun eğer olay geçmişte olmuşsa mutlaka type 3’e gidilmelidir.
Sınavda main clouse ve if clouse’ın fiilleri boş bırakılarak sorulur. Her üç yapının kullanım özelliklerine hakim olursak kolayca çözebileceğimiz bir soru olur.
MIXED STRUCTURE
Şartlı cümlelerin karışık yapılarıdır. Belki de konunun en zor olan kısmıdır. Bazen type 2 ve 3 karıştırılarak sorulur. Dolayısıyla mıx yapıunreal olan iki yapı arasındadır. Bu kullanımda genellikle İF Clouse type 3, Main Clouse type 2’dir. Sınavda pek sorulmayan bir konudur. Ama KPDS’nin işi belli olmaz. Bilinmesi iyi olur.
“Geçen yıl mezun olsaydım şimdi ben de çalışırdım” ifadesi mix bir yapıdır.
If I had graduated last year, I would work with you now. (Eğer geçen yıl mezun olsaydım şimdi sizinle çalışırdım.)
Görüldüğü gibi IF Clouse type 3, Main Clouse type 2’dir. Her iki tarafta da bizi type 2 ve 3’e götüren zaman zarflarına dikkat ediniz.
İf he had been operated on last month, he would start to work next week. (Eğer o geçen ay ameliyat olmuş olsaydı gelecek hafta işe başlardı.)
Şartlı Cümlelerde Modalların Kullanımı Modallar da daha önca anlatılan mantık içerisinde şartlı cümle kalıplarında kullanılabilirler. Tüm if clouse type’lerinde modallar kullanılabilir. Hem if clouse’da hem main clouse’da, sadece birisinde olabilirler.
Type 1 can may should must
Type 2 could might ------- -------
Type 3 could have V3 might have V3 ----------- ----------
Bu yapıda sık olarak görülen “can ve may”dir. Diğerlerinin sınırlı bir kullanımı vardır. Büyük bir olasılıkla soru gelse “can ve may”den gelir.
İf I had time, I could visit you. (Zamanım olsaydı sizi ziyaret edebilirbim.)
İf he had halped us, we coul dhave completed this project. (Bize yardım etseydi bu projeyi tamamlamış olabilirdik.)
İf he could have given up smoking, he would certainly have recovered. (Eğer o sigarayı bırakabilseydi kesinlikle iyileşirdi.)
DEVRİK YAPI
Şartlı cümlelerin her üç type’inde de devrik yapı olabilir. Bu yapı genelde konuşma diline yöneliktir. Ama yazı dilinde de sıkça rastlanır. En önemli devrik yapı şartlı cümlelerde olanıdır. KPDS’de kesinlikle gelir. Mutlaka iyi bilinmelidir.
En önemli devrik yapı type 3’te olanıdır. Type 1ve 2’de pek devrik yapı olmaz ve sınavda pek sorulmaz. Şimdi her üç type de ayrı ayır devrik yapıları görelim:
Type 1 Sadece “should” kullanımında devrik yapı vardır.
İf you should see him, let me know. (Eğer onu görecek olursan, bana bildir.)
Bu cümleden onu görme ihtimalinin zayıf olduğunu anlarız.
Nasıl devrik yapılır?
İf atılır ve should başa getirilir.
Should you see him, let me know. (Eğer onu görecek olursan, bana bildir.)
Devrik yapı olduğunu nasıl anlarız?
Cümle soru formundadır ama soru işareti yok. Bu durumda tek alternatif cümlenin devrik olmasıdır. Çünkü sadece soru ve devrik yapıda yardımcı fiil baştadır.
Type 2 Sadece were’de yapılır.
İf I were you, I would not go there. (Yerinizde olsaydım oraya gitmezdim.)
Type 1’deki gibi “if” atılır ve “were” başa getirilerek devrik yapısı oluşturulur.
Were I you, I would not go there. (Yerinizde olsaydım oraya gitmezdim.)
Soru gibi göründüğü halde cümle sonunda ? yoktur. O halde devrik yapıdır diyoruz.
Type 3 İf she had informed us, we would have taken action. (Eğer o bize bilgi vermiş olsaydı, tedbirlerimizi alırdık.)
Yine aynı mantıkla devrik yapısı oluşturulur.
Had she informed us, we would have taken action. (Eğer o bize bilgi vermiş olsaydı, tedbirlerimizi alırdık.)
Soru şeklinde olup cümle sonunda ? yoktur. Bu yüzden kesinlikle devrik yapıdır diyoruz.
Kesinlikle sınavda şartli cümlelerin bu devrik formu sorulur. En güzel sorusu cümle tamamlamadır. Bu durumda cümlenin soru formunda olduğunu ve sonunda ? olmadığını görmemiz gerekmektedir. Bunu görebilirsek soruyu çözmüşüz demektir. Hemen cümlenin bir type 3’lü şartlı cümle olduğunu ve zaman uyumunun buna göre yapılması gerektiğini anlarız.
Had she informed us, ...............................................................................................
Bu şekilde cümleyi boş bırakıp sorarlar.
İf she continues to underrate his abilities, he cant achieve anything. (O yeteneklerini küçümsemeye devam ederse hiçbir şey başaramaz.)
Underrate: küçümsemek
Underestimate: küçümsemek
Overrate:
Overestimate:
Overstate: abartmak
Exaggerate:
Enhance:
İf I were you, I wouldn’t miss such an opportunity. (Yerinizde olsaydım böyle bir fırsatı kaçırmazdım.)
Miss: özlemek, kaçırmak
İf we hadn’t missed the train, we could have arrived earlier. (Eğer treni kaçırmamış olsaydık daha erken varabilirdik.)
Özellikle sınavda mıx yapılara dikkat etmek gerekir. Sorusu az, gelme olasılığı zayıftır ama bilinmesi iyi olur.
İf Turkey had completed her power plants long ago, this shortage of electricity wouldn’t happen now. (Eğer Türkiye enerji santrallerini yıllar önce tamamlamış olsaydı, şimdi bu elektrik sıkıntısı (azlığı) olmayacaktı.)
Dikkat edilirse İF Clouse’da “long ago” , Main Clouse’da “now” zaman sözcükleri vardır. Bu zaman sözcüklerine göre cümleyi type 3ve 2’ye göre kurarız. Çünkü şart geçmişte, etkisi şu andadır. Eğer Main Clouse’da “now” olmasaydı o zaman Main Clouse’da type 3’e göre kurardık.
Plant: bitki, fabrika, (elektrik) santral
Ülke, Kıta: dişi olarak kabul edildiğinden “her” kullanıldı.
İf I had known that you were coming, I would certainly have participated in the party. (Senin geldiğini bilmiş olsaydım, kesinlikle partiye katılırdım.)
Yukarıdaki cümle bir sınav soru tipidir. Sınavda altı çizili fiil kullanımları boş bırakılır ve sorulur. Bu cümlede bizi type üçe götüren bir zarf sözcüğü yok ama onun yerine aynı görevi gören “that you were coming” noun clouse’ vardır. Bu şekildeki kullanımda çok dikkatli olunmalıdır.
Canım zamanla oturması gereken yapılar bunlar, küçük bir not defterine bu förmül ve kuralları yazıp arada tekrar etmen çok faydalı olacaktır Şeniz