Aslında bazı detayları atladığım için her konumda(bu durumumla ilgili) hep yanlış anlaşıldım.
Kısaca özetleyecek olursam;
Bir kafedeki çalışana aşık oldum. Ona hislerimi açıkladıktan sonra ona çıplak fotoğraf göndermez isem hiç bir şekilde buluşamayacağımızı söyledi.
Bunu duyar duymaz öyle kızdım ki gururum ağır bastı, ondan vazgeçtim. Acımdan öldüm ama yinede iletişim kurmadım. 1,5 ay kadar sonra hayatımdaki her şey ters gitmeye başlayınca ne kaybederim ki deyip isteğini yerine getirdim.
Çıkmaya başladık, derken bir gün fazla yakınlaştık. Boynu mor eve gitti. Annesi benimle görüşmemesi için yemin ettirdi. Biz yine görüştük. Hatta birlikte olduk. İlk birlikte olduğumuz gün beni instagramda engelledi. Mesajlarıma yanıt vermedi. Sonra yine barıştık, ayrıldık...
Aslında şimdi fark ediyorum da bana öyle kaba, kötü davranmış ki birlikteyken. Ayrıldıktan 2 gün sonra yeni biriyle çıkmaya başlamış. Onu çok sevdiğini söyledi. Ama yine görüşürüz, konuşuruz demekten de ayrı durmadı. Yani sevişmek amaçlı..
Aslında şimdi dönüp bakınca onun beni hiç bir zaman sevmediğini, sadece lafta seviyorum dediğini anlıyorum. Ona aşık olduğumu biliyordu.
Anlayamıyorum ne gereği vardı böyle yapmasının? Bir insanı üzdüğünde insanın içi nasıl rahat eder? Neden bunları yaptığını düşünüyorum bulamıyorum. Gerçi tüm suçu ona atamam. Büyük çoğunluğu benim salaklığım. İzin vermeyebilirdim bana böyle davranmasına..
Onun bir daha yüzünü görmek, adını duymak istemiyorum. Yok böyle bir insan benim için yer yüzünde.
Yine de kalbimin yanında bir ateş yanıyor gibi hissediyorum. Bir gün o da beni mutsuz ettiği kadar mutsuz olur mu? İlahi adalet diye bir şey var mı?
Edit: Beni üzen sevmediği halde seviyorum demesi, benimle çıkması..